Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/82 E. 2019/863 K. 07.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/82 Esas
KARAR NO: 2019/863

DAVA : Alacak (Arsa Satışı Karşılığı Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 19/02/2019
KARAR TARİHİ: 07/11/2019

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinden …Şti. ile davalı şirket arasında yapılmış ve davalı gerçek kişinin garantör ve kefil olduğu, konusu “… Sok. 54 Pafta, 407 Ada, 63 Parsel numaralı… otel niteliğindeki binanın yıkımı ve arsasının tamamı üzerinde yeni bir projenin gerçekleştirilmesi” olan 16/06/2017 tarihli Arsa Satışı Karşılığı Gayrimenkul Satış Vaadi, Hasılat Paylaşımı ve İnşaat Yapımı Sözleşmesi imzalandığını ancak, sözleşmeye konu taşınmaz üzerine davalıların kredi borcu nedeniyle konulmuş ipotekler bulunduğunu, bu kapsamda ipotek alacaklısı banka ile yapılan görüşmelerin sonuçsuz kaldığını, davalıların banka borcu nedeniyle olumsuz sonuçlanan süreç sonunda davalılara sözleşmenin imza şartı olarak davalı gerçek kişinin hesabına nakden borç niteliğinde ön avans olarak 16/05/2017 tarihinde ödenen 100.000 Euro’nun iadesinin yapılmadığını; taraflar arasındaki sözleşmenin noter onayından sonra yürürlük kazanacağının kararlaştırıldığını, bu nedenle taraflar arasındaki adi yazılı şekilde imzalanan sözleşmenin hiçbir zaman geçerlilik ve yürürlük kazanamadığını, bu nedenle davalılara ödenen paranın sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği iadesi gerektiğini ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle 100.000 Euro’nun temerrüt tarihinden itibaren faizi ileri birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından müvekkili şirkete yapılmış 100.000 Euro ödemenin, taraflar arasında yapılmış sözleşmenin kaporası olduğunu, müvekkili gerçek kişinin kefillikten dolayı sorumluluğunun bulunmadığını, yapılan kapora ödemesinin sözleşme yürürlüğe girdiği takdirde ön avans olarak kabul edilmesi gerektiğinin belirtildiğini, bu durumda geçersiz bir sözleşme dolayısı ile kapora olarak alınan ücretin, sözleşme geçerli hale getirilmemesine rağmen ön avans olarak kabul edilmesinin mümkün olamayacağını, bu nedenle davacı taraf iddialarının geçersiz ve kanuna aykırı olduğunu, davacı taraf, sözleşme gereği edimlerini yerine getirmediğini, bu nedenle alacak taleplerinin yerinde olmadığını, müvekkilinin sözleşmenin sona ermesinde herhangi bir kusuru bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
İddianın ileri sürülüş biçimine göre dava; taraflar arasında yapılan ve resmi şekile uyulmadığından geçersiz olan 16/06/2017 tarihli Arsa Satışı Karşılığı Gayrimenkul Satış Vaadi, Hasılat Paylaşım ve İnşaat Yapımı Sözleşmesi gereği, davacı tarafça davalılara daha önce 16/05/2017 tarihinde gönderilen 100.000-EURO’nun faizi ile birlikte sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olarak davalılardan tahsili istemine ilişkindir.
Davacı taraf, taraflar arasında yapılmış sözleşmenin yürürlüğe girmemesi nedeniyle ön avans olarak karşı tarafa ödenen bedelin iadesini talep etmiş; davalı taraf ise, sözleşme gereği ödenen bedelin kapora olarak alındığını, sözleşmenin yürürlüğe girmemesinden kaynaklı kusurlarının bulunmadığını, bu nedenle iade edilemeyeceğini savunmuştur.
Taraflar arasında yapımı kararlaştırılan sözleşmenin imza tarihinden önce davacı tarafça davalı şirkete 100.000-EURO ödeme yapıldığı, taraflar arasındaki adi yazılı sözleşmenin geçersiz olduğu ve yürürlüğe girmediği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasında çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; davacı tarafça davalılara banka havalesi yoluyla gönderilen talep konusu 100.000-EURO’nun iadesinin gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki sözleşme; TMK’nın 706, TBK’nın 237, Tapu Kanunun 26. ve Noterlik Kanunun 60. Ve 89. maddeleri gereği noterde düzenleme şeklinde resmi şekil şartına uygun olarak yapılmak zorundadır. Aksi halde sözleşme geçersizdir.
6098 sayılı TBK’nın 77.maddesi; “Haklı bir sebep olmaksızın, bir başkasının malvarlığından veya emeğinden zenginleşen, bu zenginleşmeyi geri vermekle yükümlüdür. Bu yükümlülük, özellikle zenginleşmenin geçerli olmayan veya gerçekleşmemiş ya da sona ermiş bir sebebe dayanması durumunda doğmuş olur.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda; taraflar arasında yapılmış sözleşme yasal şekil şartına uyulmadığından geçersizdir. Sözkonusu geçersiz sözleşmenin taraflarca yürürlüğe konulmadığı ve bu sözleşme kapsamında davacı tarafça, davalı tarafa talep konusu 100.000 Euro’nun önceden ödendiği de çekişmesizdir. Bu durumda geçersiz ve yürürlüğe girmeyen sözleşme gereği karşı tarafa ödenen 100.000 Euro’nun sebepsiz zenginleşme hükümleri gereği davalı taraftan tahsiline karar vermek gerekmiştir.
Davalı taraf her ne kadar talep konusu paranın kapora olarak gönderildiğini ve bu nedenle istenemeyeceğini savunmuş ise de; yukarıda değinildiği gibi taraflar arasındaki sözleşme geçersiz olduğundan ve yürürlüğe girmediğinden bu yöndeki savunmaya ilişkin TBK’nın 177. ve 178. maddelerinin de olaya uygulanma yeri bulunmamaktadır.
Açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.

KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
DAVANIN KABULÜ ile,
1-100.000-EURO’nun 16/05/2017 tarihinde itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a.maddesi gereğince uygulanacak faizi ile birlikte davalılardan alınarak, davacılara ödenmesine,
2-Alınması gerekli 41.043,38-TL karar ve ilam harcından 10.260,85-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 30.782,53-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
3-Davacılar vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 37.983,60-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacılara verilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan 44,40 TL başvuru harcı, 10.260,85 TL peşin harç, 6,40 TL vekalet harcı, 130,70 TL tebligat giderlerinin toplamı 10.442,35 TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacılara verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde talep halinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.