Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/708 Esas
KARAR NO : 2023/816
DAVA:Tazminat (Kooperatif Üyeliğinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/12/2019
BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:… Esas
BİRLEŞEN DAVA:Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ:24/02/2021
KARAR TARİHİ:02/11/2023
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı asıl ve birleşen davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili asıl davada dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin üyesi olduğu davalı kooperatifin noter çekilişi sonrasında adına çıkan taşınmazın devrinin yapılmadığını, diğer birçok üyeye taşınmazlarının devredildiğini; davalı kooperatif aleyhine yüklenici şirket tarafından açılan alacak davasının davalı kooperatif aleyhine sonuçlanması üzerine ortaya çıkan borcun ödenmesi yönünde kooperatif üyelerine yazı gönderildiğini, müvekkiline çıkan taşınmazın devrinin yapılmaması nedeniyle borcun taşınmaz devri gerçekleştirildiğinde yapılacağının bildirildiğini ancak, müvekkili aleyhine takip başlatıldığını; müvekkili adına çıkan taşınmazın dava dışı 3.kişilere devrinin yapıldığını ve müvekkiline taşınmaz devri yapılmadığını, müvekkilinin zarara uğratıldığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle şimdilik 10.000 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş;
Davacı vekili birleşen davada dava dilekçesinde ise; müvekkilinin davalı kooperatif ortaklığından sahte üye olduğu iddiasıyla haksız olarak çıkarıldığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müvekkilinin davalı kooperatif ortaklığından çıkarma kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili asıl ve birleşen davalarda cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili kooperatif üyeliğinin dilekçesinde ayrıntılı olarak bildirdiği nedenlerle muvazaalı olduğunu, bu nedenle kooperatif üyeliğinden ihraç edildiğini; davacının adına çıkan taşınmazın dava dışı yüklenici firma … İnşaat Taah. Tic. San. A.Ş.’den kredi kullanma amacıyla bu şirket adına alınarak daha sonra satıldığını, buradan anlaşıldığı üzere davacı üyeliğinin yüklenici şirket tarafından oluşturulduğunu, dava dışı yüklenici firmanın oluşturduğu muvazaalı üyeliklere ait taşınmazların bu firma tarafından satıldığını, tüm semerelerin dava dışı şirkete geçtiğini, kooperatif kanununa aykırı davranıldığını ileri sürerek dilekçelerinde ayrıntılı olarak bildirdiği diğer nedenlerle asıl ve birleşen davaların reddini savunmuştur.
Feri müdahil dilekçesinde özetle; davacının, davalı kooperatifin inşaat işini üstlenen dava dışı … İnş. … A.Ş.’nin çalışına olduğunu; davacının ferdileşme yapılabilmesi için ortaklardan istenen yükümlülükleri yerine getirmediğini, davacının kooperatif üyeliğinin dilekçesinde açıkladığı üzere muvazaalı olduğunu, dava konusu taşınmazın yüklenici firmanın olmasına karşılık formalite icabı davacı adına davalı kooperatife ortaklık kaydı yapıldığını ve gerçek üye gibi davacı adına bir kısım ödemeler yapıldığını, yapılan işlemlerden dolayı sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müdahilliğinin kabulü ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Asıl dava; kooperatif üyeliğinden kaynaklı bağımsız bölümün bedelinin tahsili istemine;
Birleşen dava; davacının üyesi olduğu davalı kooperatif üyeliğinden çıkarma kararının iptali istemine ilişkindir.
Asıl ve birleşen davada davacı taraf, üyesi olduğu davalı kooperatifçe adına çıkan taşınmaz devrinin yapılmadığını ve kooperatiften haksız olarak çıkarıldığını ileri sürmüş; asıl ve birleşen davada davalı taraf, davacının muvazaalı olarak kooperatif üyesi olduğunu savunmuştur.
İddia ve savunmanın ileri sürülüş biçimine göre asıl ve birleşen davada çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; davacının, davalı kooperatif nezdindeki üyeliğinin gerçek bir üyelik olup olmadığı, buna bağlı olarak üyelikten kaynaklı bağımsız bölüm bedelinin tahsilini talep edip edemeyeceği noktalarındadır.
Yanlar arasındaki uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden, asıl davaya konu taşınmazın değerinin tespiti için keşif yapılarak bilirkişi raporu alınmasına karar verilmiş; bu yönden alınan 20/10/2021 tarihli bilirkişi kurulu raporunun dosya arasında olduğu görülmüş ve alınan raporda özetle; davacının muvazaalı üyelik bakımından dava dışı … İnşaat … A.Ş.’nin ticari defterleri üzerinde inceleme yapılması gerektiği; dava konusu taşınmazın keşif tarihi itibariyle değerinin 2.200.000 TL, dava tarihi itibariyle değerinin 1.400.000 TL olduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Bu kez dava dışı 3.kişi müflis … İnşaat Taah. Tic. San. A.Ş.’nin ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş; bu yönden …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Tal.sayılı dosyasından aldırılan 20/09/2022 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüş ve alınan bilirkişi raporunda özetle; dava dışı şirket ticari defter ve kayıtlarına göre, kooperatif üyesi davacı adına dava dışı müflis … İnşaat Taah. Tic. San. A.Ş. tarafından toplam 153.337,12 TL ödeme yapıldığı, ödemelerin … cari hesabından yapıldığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Talimat raporu ile birlikte 20/10/2021 tarihli bilirkişi kuruluna tarafların itirazları da değerlendirilmek suretiyle dosya 20/10/2021 tarihli raporu veren bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş; bu yönden en son alınan 13/06/2023 tarihli ek raporunda özetle; yüklenici … … A.Ş.’nin ticari defter kayıtların göre, davacı … adının personel ücret ödemeleri dışında herhangi bir muhasebe kaydına rastlanmadığı, firma kayıtlarındaki 26/04/2007 tarihinde kullanılan … kredisi 114.000,00 TL’sının davacı … adına olduğu ancak, geri ödemelerinin … A.Ş.’nin yöneticisi … hesabından 2008, 2009 ve 2010 yıllarında taksit yapıldığı ve 31/12/2010 tarihinde davacının bankaya ve kooperatife borcunun kapatıldığının tespit edildiği, davacının personel maaşı ödemesi dışında … ile cari hesap borç-alacak kaydının bulunmadığı, kooperatif üyeliğinden kaynaklanan mali yükümlülüğünü yerine getirmek namına yapılan ödemelerin maaşından düşüldüğünün tespit edilemediği; davalı kooperatif ticari defter ve kayıtlarına göre, … … A.Ş.’nin kooperatife borçlarında davacı yararına kooperatif üyeliğinden kaynaklanan bağımsız bölüm aidat borcunun mahsuplaşmasının yapıldığına ilişkin herhangi bir kayıt görülemediği, davacının 2007 yılından sonra davalı kooperatife emsal üyeler gibi üyeler arasında hak ve vecibelerde eşitlik ilkesi gereği genel kurullarda karara bağlanan mali yükümlüklerini yerine getirme amaçlı düzenli bir aidat ödemesi görülmediği, davacının üyeliğinin konut edinme amaçlı olmaktan ziyade sigortalı/bordrolu çalıştığı yüklenici firma … … A.Ş.’ne banka kredisi sağlama amaçlı olduğundan gerçek niyetin gizlenerek muavazaalı üyelik olduğu, tapu tescil hakkı ve maddi tazminat alacağının doğmadığı, davacının kooperatife muvazaalı üyeliği sebebiyle bağımsız bölüm bedelini talep edemeyeceği, davacının davalı kooperatif ortaklığından çıkarılma kararının iptal isteminin yerinde olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Mahkememizce alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporu ile talimat ile aldırılan bilirkişi raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, raporlara yönelik itirazlar yerinde görülmemiş; 13/06/2023 tarihli ek rapordaki kooperatif üyeliğinden çıkartılmaya ilişkin değerlendirmeler dışındaki değerlendirmeler mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Asıl ve birleşen davada tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, alınan ve benimsenen bilirkişi kurulu kök ve ek raporu ile talimat ile aldırılan bilirkişi raporu ve toplanıp değerlendirilen delillere göre; davacının, davalı kooperatifin inşaat işlerini üstlenen dava dışı yüklenici şirket müflis … İnşaat Taahhüt Tic. San. A.Ş.’nin çalışanı olduğu, davacının kooperatif üyeliğinden kaynaklı borçların çalışanı olduğu dava dışı yüklenici şirket tarafından ödendiği, dava dışı şirket ile davacı arasında herhangi bir mahsuplaşma yoluna gidilmediği; davacı taraf adına yapılacak ferdileşme işleminin de yine dava dışı şirket adına yapıldığı; bu haliyle davacının kooperatif üyeliğinin kendi adına gerçek bir üyelik olmayıp, dava dışı şirket adına gerçekleştirildiğinin anlaşılmakta olup;
Asıl dava yönünden yapılan yargılama sonrasında; davacı taraf her ne kadar kooperatif üyeliğinden kaynaklı bağımsız bölümün bedelinin tahsilini istemiş ise de; yukarıda ve benimsenen bilirkişi kurulu raporlarında dayanak ve gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, dava dışı yüklenici şirket müflis … İnşaat Taahhüt Tic. San. A.Ş.’nin çalışanı olan davacının kooperatif üyeliğinin kendi adına gerçek bir üyelik olmadığı, kooperatif üyeliğindeki tüm hak ve borçların davacı adına dava dışı yüklenici şirket tarafından yapıldığı, davaya konu taşınmazın ferdileşme işleminin yine dava dışı yüklenici şirket adına yapıldığı ve ferdileştirme sonrasında 3.kişiye devredildiği; davacının kooperatif üyeliğinin muvazaalı olduğu, dolayısıyla gerçekte var olmayan bir üyelikten dolayı talepte bulunamayacağı kanaatine varıldığından asıl davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen dava yönünden yapılan yargılama sonrasında; bilirkişi kurulu ek raporunda davacının davalı kooperatif üyeliğinden ihraç kararının usul yönünden hatalı olduğu yönünde görüş bildirilmiş ise de; bilirkişi kurulunca, ihraç kararı muvazaalı üyelik yönünden değil, üyelik ödemelerinin tahsilinin usulü yönünden değerlendirme yapılarak bu sonuca varıldığı anlaşılmaktadır. Oysa ki, yukarıda açıklanan tespitlere göre, davalı kooperatifin inşaat işini üstlenen dava dışı yüklenici şirket müflis … İnşaat Taahhüt Tic. San. A.Ş.’nin çalışanı olan davacının üyeliğinin muvazaalı olduğu; ihraç kararının üyelik ödemeleri nedeniyle alınmadığı dolayısıyla, davacının kooparetif üyeliğinden (muvazaalı üyelik nedeniyle) ihraç kararının yasaya uygun olduğu ve bu nedenle iptal koşullarının oluşmadığı anlaşıldığından, bilirkişi kurulunca bu konudaki değerlendirmelere itibar edilmeyerek birleşen davanın da reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Asıl ve birleşen ….ATM.nin … Esas Sayılı Davalarının Ayrı Ayrı Reddine,
2-Asıl dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 269,85 TL maktu karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 170,78 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 99,07 TL harcın davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
3-Birleşen dava yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 269,85 TL maktu karar ve ilam harcından, başlangıçta yatırılan 59,30 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 210,55 TL harcın davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
4-Asıl dava yönünden 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Asıl dava yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 10.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Birleşen dava yönünden davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Asıl ve birleşen davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
8-Asıl ve birleşen davalı tarafça yapılan 15,60 TL vekalet harcı ve 200 TL tebligat gideri toplamı 215,60 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
9-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 02/11/2023
Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı