Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/692 E. 2021/322 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/692 Esas
KARAR NO:2021/322

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:19/12/2019
KARAR TARİHİ:28/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ve …’nun işletmesinin müvekkili şirket tarafından yürütüldüğünü, davalıya ait … ve … plakalı araçların ücret ödemeksizin müvekkilinin işlettiği köprü ve otoyollardan muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığını, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı (borçlu) tarafından borcun tamamına ve fer’ilerine itiraz edildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun itirazının tamamen zaman kazanmaya yönelik, haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ile ekleri ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan, davalıya ait … ve … plakalı araçların muhtelif tarihlerde ücret ödemeksizin geçtiği iddiasıyla, davalı tarafça ödenmediği iddia edilen ihlalli geçiş bedellerinin tahsiline yönelik olarak, davacı şirket tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile girişilen ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyası, ihlalli geçişlere ilişkin liste, kamera kayıtları, araçların trafik tescil kayıtları, araçların ihlalli geçişlerine ilişkin tüm bilgi ve belgeler, gerekirse tarafların defterleri, ticaret sicil kayıtları, mali kayıtlar, faturalar, banka hesap hareketleri, provizyon sorgularını içeren tablo, tanık beyanı, taraflar arasındaki tüm yazışmalar, bilirkişi incelemesi ve diğer tüm yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf ise herhangi bir delil sunmamıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası celbedilerek dosya içerisine alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı şirket vekili tarafından 02/12/2018 tarihinde davalı/borçlu aleyhine 1.686,07-TL. alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı tarafından 19/12/2018 tarihinde ödeme emrine, takibe, borca ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, akabinde davacı şirket tarafından 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde ve 19/12/2019 tarihinde harca esas değer olarak 1.686,07-TL. gösterilmek suretiyle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’ne dava konusu araçlarla ilgili olarak yazılan müzekkereye cevap verilmiş ve … ve … plakalı her iki aracın da davalı … adına tescilli olduğu anlaşılmıştır.
İcra İflas Kanunu’nun 67/1 maddesine göre; takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, mahkememizce icra takip dosyası getirilerek dosyaya kazandırılmış, 23/12/2020 tarihli duruşmada uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, davacı taraf iddiası, davalı tarafın borca itiraz dilekçesindeki savunması ve tüm dosya kapsamına göre bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiştir.
SMMM bilirkişi tarafından düzenlenen 28/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosya kapsamındaki belgeler ile davacı tarafça dosyaya sunulan CD içeriği incelendiğinde, davalıya ait muhtelif plakalı araçlara ilişkin olarak tespit edilen dönem içindeki ihlali geçişlerin görüntü kayıtlarının, ayrıca araçların ihlali geçiş listesi ile sistem dökümünün (provizyon sorgularını içeren tablonun) mevcut olduğu, izlenen kamera kayıtlarında yer alan araç plaka görüntüleri ile ihlali geçiş nedeni ile hakkında icrai işlem uygulanan araç plakalarındaki araçların aynı araçlar olduğu, davalıya ait … ve … plakalı araçların 05/11/2017 tarihi ile 23/09/2018 tarihleri arasında ödeme yapmadan davacının işlettiği köprü ve otoyollardan ihlalli geçişler yaptığı, bedeli ödenmeyen geçiş ücretlerinin ile bu ücretlere ait yasal cezalar toplamının 1.577.50-TL., bunlara işlemiş faizin 92,01-TL., işlemiş faizin KDV’sinin ise 16,56-TL. olduğu, buna göre davacı şirketin davalıdan icra takip tarihi olan 02/12/2018 tarihi itibariyle toplam 1.689.07-TL tutarında alacağı bulunduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı herhangi bir beyan veya itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren 2 (iki) hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.”
HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder.
Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
Dosyada alınan bilirkişi raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun toplanan delillere, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgelere uygun olduğu, davacı tarafça sunulan davalıya ait araçların ihlalli geçişlerine ilişkin CD’yi de incelemek suretiyle detaylı olarak hazırlandığı, yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30/5 maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç malikleri sorumludurlar. 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun’un 18. maddesi ile değiştirilen ve söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirleyen 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile getirilen düzenleme çerçevesinde; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrası ile 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin 4 (dört) katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 7144 sayılı yasal ile ve bu yasanın yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır. Sonuç olarak; Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesine göre, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.
Öte yandan 2004 sayılı İİK.’nun 67/2 maddesine göre; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun da itirazında haksız olması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine haksız olarak itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır.
Bunların dışında alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli, 2019/4054 Esas ve 2019/7699 Karar ve 04/06/2020 tarihli, 2020/2083 Esas ve 2020/2727 Karar sayılı ilamları)
Tüm dosya kapsamına göre, davalıya ait … ve … plakalı araçların davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan 05/11/2017 – 23/09/2018 tarihleri arasında ihlalli geçişler yaptığı, bu geçişler nedeniyle ödenmesi gereken ücretlerin davalı tarafça yasal süresi içerisinde ve henüz cezaya uğramadan ödenmediği, bunun üzerine davacı şirket tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, mahkememizde görülen huzurdaki davanın davalı tarafından icra dosyasına yapılan itirazın iptaline yönelik olarak İİK.’nun 67. maddesi gereğince 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, dosyada alınan bilirkişi raporunda; davacı şirketin takip tarihi itibarıyla davalıdan 1.686,07-TL. alacaklı olduğunun tespit edildiği, 25/05/2018 tarihli, 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan; 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 18. maddesi ile; “25/06/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 1. ve 5. fıkrasında yer alan “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirilmiş olduğu, bilirkişi kurulu raporunda yapılan hesaplamanın yasadaki bu değişikliğe uygun olduğu, dosyada alınan bilirkişi raporunun uygulamaya ve mevzuata uygun, aynı zamanda hüküm kurmaya elverişli olduğu, sonuç itibariyle takip tarihi itibarıyla davalının davacı şirkete toplam 1.686,07-TL. borcu bulunduğu, davalı borçlunun itirazının haklı ve yerinde olmadığı anlaşılmakla, hükme esas alınmasında sakınca görülmeyen ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporunda tespit edilen miktara göre davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline, takibin davamına, ayrıca takip ve dava konusu geçiş ücretlerine ilişkin alacaklar likit ve davalı borçlu tarafından önceden belirlenebilir nitelikte para alacağı olduğundan, davalı aleyhine %20 oranında hesaplanan 337,21-TL. icra inkar tazminatını da kapsayacak şekilde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
G.D: Gerekçede açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasında davalının 1.577,50-TL. asıl alacak, 92,01-TL. işlemiş faiz ve 16,56-TL işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 1.686,07-TL. alacağa ilişkin itirazının iptaline, takibin asıl alacağa yıllık %19,50 faiz oranını geçmemek kaydıyla avans faizi yürütülmek suretiyle talepnamedeki koşullarla aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 337,21-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 59,30-TL. karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 44,40-TL. harcın mahsubu ile kalan 14,90-TL.’nin davalıdan alınıp Hazine’ye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 1.686,07-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL. başvuru harcı, 44,40-TL. peşin harç, 6,40-TL. vekalet harcı, 800,00-TL. bilirkişi ücreti ve 87,00-TL. posta masrafı olmak üzere toplam 982,20-TL. yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın kesinleşme şerhi yazıldıktan sonra davacı tarafa iadesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/2 vd. maddeleri uyarınca ve miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.