Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/666 E. 2022/269 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/666 Esas
KARAR NO:2022/269

DAVA:Hisse Senetleri ve Geçici İlmühaberlerin İadesi-Teslimi
DAVA TARİHİ:15/02/2012

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:… Esas

DAVA:Hisse Senetleri ve Geçici İlmühaberlerin İadesi-Teslimi
DAVA TARİHİ:10/02/2015

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: … Esas

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:25/09/2012
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı asıl ve birleşen davaların mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada;
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin dava dışı … … A.Ş’nin ortakları olduklarını, satıcı olan müvekkilleriyle alıcılar arasında 08.09.2010 tarihli hisse devir sözleşmesi ile davalının katıldığı 14.09.2010 tarihli yed-i emin teslim tutanağı imzalandığını, sermayeyi temsil eden hamiline hisse senetleri ile nama yazılı geçici ilmühaberlerin müvekkillerince davalıya tesliminin yapıldığını, sözleşmelerde devir bedeli, nasıl ödeneceği ve davalının hangi koşullarda teslim borcu altında olacağı yönünde ayrıntılı hükümler olduğunu, dava dışı devir alanların devir bedeli için verdikleri çeklerden dördünün karşılıksız çıktığını, yed-i emin teslim tutanağının 6. maddesi uyarınca senetler ile ilmühaberlerin tesliminin talep edildiğini, davalının yed-i emin ücreti 500.000 USD ücretin ödenmesi halinde tevdi mahalli yoluna gidilebileceğini bildirerek cevap verdiğini, iade borcu için gerekli koşulların oluştuğunu, yedieminin itiraz hakkı bulunmadığını ileri sürerek, 14.10.2010 tarihli yed-i emin teslim ekinde listesi bulunan … … A.Ş’nin hisse senedi ve geçici ilmühabere bağlanmış 3.000 adet ortaklık paylarının tamamının davalı tarafından iade ve teslimine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; hisse devir sözleşmesinde uyuşmazlık halinde tahkime başvurulacağının kararlaştırıldığını, davanın tahkimde görülmesi gerektiğini, cirolanmak suretiyle alıcılara teslim mahiyetinde senetlerin ve ilmühaberlerin teslim edildiğini, davacıların talep hakkının bulunmadığını, sözleşme şartlarının taraflarca yerine getirildiğinin ispatlanmadığını, teslim koşullarının bulunmadığını, taleplerin çelişkili olduğunu, müvekkilinin yed-i eminlik ücreti alacağının bulunduğunu, hapis hakkının olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; asıl davadaki iddialarını tekrarlayarak taraflar arasında düzenlenen 08.09.2010 tarihli hisse devir sözleşmesine ilişkin TBK ilgili hükümleri uyarınca kullandıkları dönme hakkına binaen sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine, hisse devir sözleşmesinin feshine, hisse ve ilmuhaberler ile pay defteri ve diğer kıymetli evrakın müvekillerine iadesine karar verilmesini talep etmiş, 22/06/2015 tarihli dilekçe ile … … End.AŞ’ye ait hisse senedi ve geçici ilmühabere bağlanmış 3000 adet ortaklık payının davalılar tarafından müvekkillerine iade ve teslimi talepli olarak HMK’nun 180.maddesi uyarınca davayı tamamen ıslah ettiğini bildirmiştir.
Davalılar … vekili cevap dilekçesi ile birleşen davanın reddini savunmuştur.
Davalı şirketler ve davalı … davaya cevap vermemiştir.
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında;
Davacı … vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 08.09.2010 tarihli “Anonim Şirket Hisse Devir Sözleşmesi” ve “14.09.2012 tarihli tutanak” uyarınca yedieminlik görevini gereği gibi yerine getirdiğini, yedieminlik ücretine hak kazanmasına rağmen, davalılarca ödeme yapılmadığını ileri sürerek, 500.000 USD tutarındaki yediemin ücret alacağının 250.000 USD’lik kısmının davalılar …, … …, … … ve …’den, bakiye 250.000 USD’lik kısmının da davalılar … … Pazarlama San. ve Tic, Ltd. Şti, … San. ve Tic. Ltd. Şti. ve …’dan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar … ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerine karşı yedieminlik sözleşmesi ile kendisine teslim edilen hisse senetlerini koruma ve saklama -ödeme yapılmaması durumunda müvekkillerine iade borcunu üstlenen ve borcuna uygun davranması kaydıyla ücrete hak kazanmayı yükümlenen davacının müvekkiline karşı yükümlülüğünü yerine getirmediği bilakis yükümlülüğüne aykırı eylemleri suç oluşturduğu için ve ayrıca bu eylemler nedeniyle müvekkillerinin telafisi imkansız zararları doğduğu için müvekkilleri nezdinde hiçbir ücret alacağı olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … … 14/03/2013 tarihli dilekçesinde, davalı … …’de 06/02/2014 tarihli cevap dilekçesi ve duruşmada, iş bu davayı kabul ettiğini beyan etmişlerdir.
Diğer davalılar davaya cevap vermemiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sonrasında 20/10/2015 tarih ve … Esas, 2015/725 Karar sayılı kararla, asıl davanın ve birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı davanın birlikte kabulüne, birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi … Esas sayılı dosyasında açılan davanın kabulüne karar verilmiş;
Kararı, asıl ve birleşen birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı davada davacılar-birleşen birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı davada davalılar …, … … ve … vekili, birleşen davalarda davalılar …, … Ltd.Şti, … San. Ltd. Şti. vekili, asıl davada davalı-birleşen … Esas sayılı davada davacı … vekili, birleşen davalarda davalı … adına vasisi Dilek Eşrefoğlu vekili temyiz etmiştir.
Asli müdahale talebinde bulunan … vekili 15.12.2015 havale tarihli dilekçesi ile, fer’i müdahale talebinin reddine karar verildiğini, bağımsız bir dava olan harcı yatırılan asli müdahale davaları hakkında müstakil bir yargılama ve karar verilmesi gerekirken bunun yapılmadığını ileri sürerek asli müdahale davaları hakkında yargılama yapılıp, müstakil bir hüküm kurulması gerektiğini talep etmiş; bu kez Mahkememizce 17/12/2015 tarihli ek kararla, 20/10/2015 tarihli celsede talepte bulunan …’nin dosya kapsamı ve ihtilafa göre sözleşme tarafı ve ihtilaf tarafı olmadığından dolayı müdahale talebinin reddine karar verildiği anlaşıldığından 15/12/2015 havale tarihli dilekçesinin reddine karar verilmiş; müdahale talep eden … vekili 17/12/2015 tarihli ek kararı temyiz etmiştir.
Temyiz incelemesi sonrasında Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 04.05.2017 tarih, 2016/4148 Esas, 2017/2657 Karar sayılı kararıyla; “1-Asıl ve birleşen … E. sayılı davalar, taraflar arasında imzalanan anonim şirket hisse devir sözleşmesi ve yed’ieminlik sözleşmesi uyarınca davalı …’e teslim edilen hamiline yazılı hisse senetleri ile ilmühaberlerin davacılara iadesi, birleşen … E. sayılı dava ise yedieminlik ücreti istemine ilişkindir.
Davacılar vekili birleşen … E. sayılı dava dilekçesinde, asıl davadaki iddialarını tekrarlayarak taraflar arasında düzenlenen 08.09.2010 tarihli hisse devir sözleşmesine ilişkin TBK ilgili hükümleri uyarınca kullandıkları dönme hakkına binaen sözleşmenin geçersiz olduğunun tespitine, hisse devir sözleşmesinin feshine, hisse ve ilmuhaberler ile pay defteri ve diğer kıymetli evrakın müvekillerine iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece 08.06.2015 tarihli ara kararla birleşen … Esas sayılı dosyaya ilişkin olarak 492 sayılı Harçlar Yasası’nın 30.maddesine göre 47.500.000 USD üzerinden harç ikmalinin yapılması için davacılar vekiline 1 haftalık kesin süre verilmesine, aksi takdirde HMK’nın 150.maddesi uyarınca birleşen davanın işlemden kaldırılmasına karar verileceğinin ihtarına karar verilmesinden sonra davacı vekili 22/06/2015 tarihli dilekçe ile … … End.AŞ’ye ait hisse senedi ve geçici ilmühabere bağlanmış 3000 adet ortaklık payının davalılar tarafından müvekkillerine iade ve teslimi talepli olarak HMK’nun 180. maddesi uyarınca davayı tamamen ıslah ettiğini bildirmiş ve eksik harcı tamamlamamıştır.
Harçlar Kanunu, harç alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re’sen) gözetilmesini hükme bağlamıştır. Harçlar Kanunu’nun 30’uncu maddesinde peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmayacağı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 409’uncu maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulmasının, noksan olan harcın ödenmesine bağlı olduğu, aynı Kanun’un 32’nci maddesinde de yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılmayacağı düzenlenmiştir.
Asıl davada davalı … dava konusu hisse senetleri ve ilmuhabarler üzerinde hak iddiasında bulunmadığından asıl dava maktu harçla görülebilirse de birleşen … E sayılı davada taraflar anılan hisse ve ilmuhaberler üzerinde hak iddia ettiğinden başka bir deyişle taraflar arasında hisse senetleri ve ilmuharlerin mülkiyeti konusunda uyuşmazlık bulunduğundan birleşen … E. sayılı dava nisbi harca tabi bir dava olup mahkemece, harcın ödenip ödenmediğinin resen gözönünde bulundurulması gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, davanın açıklanan mahiyetine göre Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi uyarınca harcın ikmali için öncelikle davacı tarafa mehil verilmek, Harçlar Kanunu’nun 32. ve Yönetmeliğin 54. maddesine göre harç ikmali cihetine gidilerek (Bakınız, Baki KURU, Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Baskı, Cilt III, syf.3154, Cilt V, syf.5317) neticesine göre karar verilmek gerekirken anılan yasal düzenlemeler nazara alınmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2-Anayasa’nın 36, 1086 sayılı HUMK’nın 73. ve 6100 sayılı HMK’nın 27. maddelerinde taraflar dinlenmeden, iddia ve savunmalarını beyan etmeleri için davet edilmeden yani hukuki dinlenilme hakkı yerine getirilmeden karar verilemeyeceği düzenlenmiştir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 12. ve 13.maddeleri ile mülga Tebligat Tüzüğü’nün 17 ve 18.maddelerinde tüzel kişilere tebligatın yapılma usulü açıklanmış; tebligatın, bunların tabi oldukları kanunlara ve statülerine göre belirlenecek yetkili temsilcilerine, tüzel kişinin yetkili temsilcisi yoksa veya evrakı bizzat alamayacak bir halde ise; görev itibariyle temsilciden sonra gelen kimse veya evrak müdürü gibi bu işle görevlendirilmiş bir kişiye, o da yoksa tüzel kişinin o yerdeki memur veya müstahdemlerinden birine yapılacağı öngörülmüştür. Tebligat tüzel kişinin yetkili temsilcisine yapılmamış ve sıralı kişilere yapılmışsa, bunun nedenlerinin açıkça ve ayrıntılı olarak tebligat mazbatasına yazılması gereğine de işaret edilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu’nun 04.04.2007 gün ve 2007/12-200 E. 2007/187 K.; 30.12.2009 gün ve 2009/12-563 E. 2009/600 K. ile 13.05.2009 gün ve 2009/12-184 E. 2009/187 K. sayılı ilamlarında da aynı husus vurgulanmıştır.
Somut olay bakımından birleşen … E. sayılı dosyada dava dilekçesi ve ekleri ile …. ATM’nin …-68 E.K. sayılı birleştirme kararının davalı … San.Tic.Ltd.Şti. ve davalı … … Pazarlama San.Ve Tic.Ltd.Şti.’nin işçilerine tebliğ edildiği görülmüştür. Söz konusu tebligat parçalarında herhangi bir açıklamaya yer verilmediği gibi, davalı şirketlerin yetkili temsilcilerinin veya ondan sonraki yetkili kişilerin adreste olup olmadığının araştırılıp araştırılmadığı ve nedenleri de şerh edilmemiştir.
Yukarıda ayrıntısı açıklandığı üzere, davalı şirketlere yapılan tebligatlarda hiçbir açıklamaya yer vermeden doğrudan davalı şirketlerin işçilerine tebliğ yapılmıştır. Birleşen davada davalı şirketlere yapılan tebligatlar bu haliyle, açıklanan yasal düzenlemelere ve yargı kararlarına aykırı olup, usulsüzdür.
Yine birleşen … E. sayılı davanın davalısı …’nun hükümlü olması nedeniyle Aliağa SHM’nin 2015/157 E. 2015/176 K. sayılı kararı ile kısıtlanmasına karar verilip kendisine vasi atanmasına rağmen Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olacak şekilde tebligat yapılmak gerekirken dava dilekçesinin babaannesine tebliğ edilip sonrasında da Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebligatlar yapılarak karar verilmesi usule uygun bulunmamıştır.
Bu durumda mahkemece, dava dilekçesi ve duruşma gününün davalı şirketler ve davalı …’na usulüne uygun şekilde tebliği ile taraf teşkili sağlanıp, buna göre yargılamaya devam olunması gerekirken, yapılan usulsüz tebliğler ile anılan davalıların yokluğunda savunma hakkını kısıtlayacak şekilde yargılama yapılarak karar verilmesi doğru görülmemiş, taraf teşkili usulüne uygun olarak yerine getirilmeden yapılan yargılama sonucu verilen birleşen … E. sayılı dosyaya ilişkin kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3-Mahkemece 17.12.2015 tarihli ek kararla, …’nin dosya kapsamı ve ihtilafa göre sözleşme tarafı ve ihtilaf tarafı olmadığından dolayı müdahale talebinin reddine karar verilmiş ise de … vekili, dava konusu hisse devir anlaşması ile müvekkilinin de hak sahipliği iddiasında bulunduğu % 42 oranında şirket hissesinin …’nin onayı olmaksızın devre konu edildiğini ileri sürerek müdahale talebinde bulunup harcını da yatırdığı gözönünde bulundurularak … vekilinin müdahale talebinin kabulüne karar verilmek gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
4-Ayrıca asıl ve birleşen … E. sayılı davaların davacısı …’nin ölümü nedeniyle düzenlenen mirasçılık belgesi de dosyaya ibraz edilmiş olmakla anılan davacının yasal mirasçılarına da usulüne uygun tebligatların yapılması yönünden kararın…” neden ve gerekçesiyle mahkememiz kararı bozulmuş; bu kez asıl ve birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı davada davacılar-birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı davada davalılar … … ve … vekilinin karar düzeltme isteminin aynı dairenin 14/11/2019 tarih ve 2019/4313 Esas, 2019/7237 Karar sayılı kararıyla reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, yargılamaya devam olunmuştur.
Hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilamı gereğince;
Birleşen …. ATM’nin … E sayılı davası yönünden, dava değeri üzerinden hesaplanan bakiye nispi peşin harç 25/01/2021 tarihli harç makbuzu ile birleşen davacı tarafça yatırılarak harç ikmali sağlanmıştır.
Birleşen …. ATM’nin … E sayılı dosyasına ilişkin birleştirme kararı ile dava dilekçesi ve eklerinin duruşma günü ile birlikte birleşen davada davalı şirketlere (vekille temsil olunanın vekiline, müflis olduğu bildirilen şirketin atanan iflas idare memurlarına) tebliğ edilmiş, aynı doğrultuda bu davanın davalısı … vekiline gerekli tebligatlar yapılmış; yine asıl davanın ve birleşen işbu davanın davacısı …’nin vefatı nedeniyle tereke temsilcisine/mirasçılarına usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır.
Asıl ve birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı davaya, …’nin HMK.nın 65.maddesi gereğince asli müdahil olarak kabulüne karar verilmiş ve bu asli müdahil tarafından14/06/2021 tarihli harç makbuzu ile harç ikmalinin yapıldığı görülmüş; hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilamında işaret edilen usuli eksiklikler bu şekilde tamamlanmıştır.
Mahkememizce verilen 16/12/2021 tarihli ara kararla, birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından davacı tarafça davalı … … Pazarlama San.ve Tic. Ltd. Şti. yönelik açılan davanın, adı geçen şirketin yargılama sırasında iflasına karar verilmiş olması nedeniyle işbu dosyadan tefrikine karar verilmiş ve Mahkememiz … E sırasına kaydının yapıldığı;
Yine birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından davacı tarafça davalı … … Pazarlama San.ve Tic. Ltd. Şti. yönelik açılan davanın, adı geçen şirketin yargılama sırasında iflasına karar verilmiş olması nedeniyle işbu dosyadan tefrikine karar verilmiş ve Mahkememiz 2021/833 E sırasına kaydının yapıldığı anlaşılmış; yargılamaya birleşen davalardaki diğer davalılar yönünden eldeki davada devam olunmuştur.
Asıl dava ve birleşen ….ATM … Esas sayılı dava dosyası yönünden yapılan yargılama sonrasında;
Asıl davada, dava dışı … … End. A.Ş.’ye ait hisse senedi ve geçici ilmühaberlere bağlanmış 3000 adet ortaklık payının tamamı 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesine dayalı olarak 14/09/2010 tarihli YED-İ EMİN TESLİM TUTANAĞI ile asıl dava davalısına teslim edildiği, birleşen ….ATM … Esas sayılı dosyasındaki davalılarının da bu 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesinin davacılar ile birlikte yegane tarafları oldukları konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesinin incelenmesinde hisse devreden satıcı olarak …, … … (…), … …, …, … …; hisse devri alan ( alıcılar ) olarak … … Pazarlama San. ve Tic. Ltd. Şti., … San. ve Tic. Ltd. Şti., …, … oldukları görülmüştür.
Asıl davadaki, davalı taraf her ne kadar tahkim itirazında bulunmuş ise de, 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesinin 8.maddesi açıklığına göre bu itiraz yerinde görülmemiştir. Bu sözleşmeye göre davacılar satıcı durumundadır. ….ATM … Esas sayılı dosyasında Yargıtay bozma ilamı uyarınca davalı olarak gösterilen davalıların ise bu sözleşme gereği davacıların ortaklık payını devralmış kişiler olup, asıl dosyadaki davalı ise davaya ve birleşen dosyaya konu edilen ilmühaberlerin kendisine teslim edildiği, yedi emin sıfatını haiz taraftır. Dolayısı ile asıl dosyada ve birleşen ….ATM dosyasının hükmünün ve içeriğinin aynı olması nedeni ile birlikte değerlendirilmesi ve hükmün birlikte kurulması zorunluluğu oluşmuştur. Dosya içeriği kanıt ve belgelere göre satıcı durumdaki davacıların dava dışı şirketteki ortaklık paylarının devrine ilişkin aldıkları dava dilekçesinde ayrıntılı olarak yazılan çeklerden 4 tanesinin karşılıksız çıktığı belirlidir. Yani birleşen dosya davalıların da işbu sözleşmeye konu hisse bedellerinin ödenmesine ilişkin sözleşmede karar altına alınan çekler ödenmemiş ve 4 tanesinin karşılıksız çıktığı açıkça anlaşılmıştır. Bu husus çekişmesiz olup, ayrıca çeklerin karşılıksız çıkmadığı yada ödendiği yönünde herhangi bir davalı itirazı da bulunmamaktadır. Bu durum dosya içindeki belgelerle de ortaya konulmuş olup, davalı ile yapılan güvenilir kişi teslim tutanağının 6.maddesine göre çeklerin herhangi birisinin süresinde ve tam olarak ödenmemesi durumunda satıcıların en az üçünün birlikte ve noter kanalı ile yazılı şekilde güvenilir kişiye başvurusu ve ödenmeyen çekleri ibraz etmeleri halinde güvenilir kişi davalının başkaca herhangi bir koşul aranmaksızın ve alıcılar tarafından yapılmış ödemeleri de göz önüne almadan kendisine teslim edilen hisse senedi, geçici ilmuhaber ve defterleri en geç 10 gün içinde satıcılardan herhangi birisine teslim etmek durumunda olduğunun belirtildiği, bu kapsamda davacıların … 4.Noterliği’nden davalıya dava dilekçesinde belirtilen noterlikten 3 adet ihtarname göndererek iade borcunun yerine getirilmesini istedikleri, ancak davalının bu belgelerin kendisinde olduğunu kabul etmesine karşın, teslim tutanağında yazılı bedelin ödenmesi halinde tevdi mahalline teslim edebileceği yanıtını verdiği ve bu konuda … 7.Noterliği’nden 3 adet karşı ihtar gönderdiği ve iade eylemini gerçekleştirmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda hisse devir sözleşmesinde belirlenen bedelin ödenmediği açıkça anlaşılmıştır. Ancak ana dosya davalısı sözleşmeye göre hem davacı hemde davalılardan sözleşme içesinde kararlaştırıldığı üzere 500.000 USD bedelin güvenilir kişi ücretinin de var olduğu açıktır. Ancak yediemin teslim tutanağının 6.maddesindeki koşullar yapılan yargılama ve toplanan deliller ışığında hem asıl dava yönünden hemde birleşen ….ATM … Esas sayılı dosyası yönünden oluşmuştur. Zira birleşen bu dosyadaki davalılar tarafından davacıya 08/09/2010 tarihli sözleşme gereği kararlaştırılan hiçbir bedel ödenmemiştir. Ödenmemesi nedeni ile davaya ve sözleşmeye konu pay senetleri ile ilmühaberlerin birleşen dosya davalılarından ve dolayısı ile davacı ve davalıların birlikte yediemin olarak görevlendirdikleri asıl dosya davalısı olan yedieminden alınarak davacılara geri iadesi şartları birlikte açıkça oluştuğundan asıl dosya ile birleşen ….ATM … Esas sayılı dosyasında açılan davanın birlikte kabulünün gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak bu davaların kabulüne karar vermek gerekmiştir. Yine asıl dosya ile birleşen bu dosya birlikte değerlendirildiğinde, 08/09/2010 tarihli sözleşmeye konu belirlenen ve ilmühaberlere karşılık gelen çeklerin bedellerinin açıkça bu ilmühaberleri, yani hisseleri devreden davacı şahıslara ödemelerin yapılması gerektiği, sözleşme hükümleri gereğince ve hayatın olağan akışına göre bu hisseleri satan davacılara ödenmesi gerektiğinden bu konuda herhangi bir tereddütün oluşması dahi hayatın olağan akışına uygun düşmediği, bu bakımdan sözleşme hükümlerinde açıkça belli olduğu üzere BK hükümleri gereğince de davalı tüzel kişilerin ve diğer davalıların açıkça bu sözleşmede kararlaştırılan çek bedellerini, davacılar arasındaki bir takım problemleri gerekçe göstererek ödenmemesi işbu davamızda sözleşme hükümlerinin açıklığı karşısında yerinde görülmemiş olup, satış bedellerini alamayan davacı yanca sözleşmenin haklı nedenlerle feshi şartlarının oluştuğu ve buna bağlı olarak bedelleri ödenmeyen pay senetleri ile ilmühaberlerin iadesi şartlarının oluştuğu kanaatine varılmıştır.
Asli müdahil …’nin talepleri yönünden yapılan yargılama sonrasında;
Hükmüne uyulan Yargıtay 11. HD.’nin 04/05/2017 tarihli ilamı gereği …’nin asıl ve birleşen … ATM’nin … E sayılı davaları yönünden müdahale taleplerinin kabulüne karar verilmiştir.
Asli müdahil vekili 28/09/2015 tarihli dilekçesi ile, şirket ortaklar kararı ile adına tahsis edilmiş olup; asıl ve birleşen … ATM dosyasında dava konusu yapılan pay senetlerinden, 6 ila 11 numaralar arasındaki 6 adet beheri 10.000 YTL ve 147 ile 242 numaralar arasındaki 96 adet beheri 100.000 YTL nominal değerli olanlarının (sermayenin %42 oranındaki payın), kesinleşmiş mahkeme kararları ile kendilerine ait olduğunun belirlendiğini ileri sürerek bunların kendilerine iadesine karar verilmesini istemiş ise de;
Eldeki asıl ve birleşen davaların, taraflar arasındaki dava konusu yapılan pay senetlerinin satış ve devrine ilişkin 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesinden kaynaklı talepler olduğu; asli müdahilin bu sözleşmenin tarafı olmadığı, dolayısıyla dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlere dayalı iddianın eldeki davalarda dinlenemeyeceği; taleplerinin, asıl ve birleşen … ATM’nin … E sayılı davalarında kendisi dışındaki diğer davacılara yönelik açılabilecek ayrı bir davada tartışılıp değerlendirilebileceği kanaatine varıldığından, asli müdahilin taleplerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Birleşen …. ATM’nin … Esas sayılı dava dosyası yönünden yapılan yargılama sonrasında;
Davaya konu 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesinin tarafları olan … …, …, …, … …, … …, … ve …’ye karşı açılmış olan yedieminlik ücretinin tahsiline ilişkin bir davadır. Bu davada, davacı ile davalılar arasında yapılan 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesinin konusu olan hisselerin güvenilir kişiye teslim edildiği, yediemin olarak tayin edilen ve hisse senetlerinin teslim olunduğu yediemin olduğu açıkça hem sözleşme hemde tutanaklardan belli olup, ayrıca bu konuda bir ihtilafta bulunmamaktadır. Yine bu davanın davacısı yediemin için 500.000 USD ücret kararlaştırıldığı da hem sözleşme hemde tutanaklardan belli olup, bu konuda da ihtilaf bulunmamaktadır. Birleşen bu dosya davalılarından … … ile … … tarafından dava kabul edilmiştir. Birleşen bu dosyada, toplanan tüm deliller ışığında aldırılan ve mahkememizce de kabul gören bilirkişi raporuna göre; sözleşmeden kaynaklanan koruma ve saklama yükümlülüğüne aykırı davranılmış olup olmadığı, yine buna bağlı olarak kararlaştırılan ücret hak kazanıp kazanılmadığı olduğu, Yediemin Tutanağının 8.maddesine göre “Taraflar Yed-i Emine bu görevinden ve kendisine teslim edilen senetler ile geçici ilmühaberlerin ve pay ve karar defterinin saklanıp korunması karşılığında yarı yarıya ödemek üzere 500.000 USD ödeyeceklerini kabul, beyan ve taahhüt etmişlerdir.”hükmünün olduğu, yine hisse devir sözleşmesinin 6.maddesinde de “yed-i emine teslim edilecek hisse senedi ve geçici ilmühaberlerin tüm bedel ödenmedikçe yed-i emin tarafından alıcılara teslim edilmeyeceği” ve 3.maddesinde “toplam satış bedeli olan 47.500.000 USD’nin ödenmesine kadar hisse senedi ve geçici ilmühaberlerin muhafaza edileceği, toplam ödemenin yapılmasından sonra hisse senedi ve ilmühaberler ile pay ve karar defterinin alıcılara tesliminin yapılacağı”nın hüküm altına alındığı, TTK 645.maddesine göre “kıymetli evrak öyle senetlerdir ki, bunların içerdikleri hak, senetten ayrı olarak ileri sürülemediği gibi başlarına da devredilemez” hükmünden anlaşıldığı üzere kıymetli evraka bağlı olan hak münhasıran senedi takip ettiği için senedin aslı devredilmedikçe senedin devredilmiş olduğunun ileri sürülmesinin olanak dışı olduğu, yine TTK 645.madde hükmü dikkate alındığında bir an için davacının dava konusu hisse senetleri ile pay defterinin fotokopisini vermiş olduğu iddiası kabul edilse dahi bu durum nedeni ile davacının koruma saklama yükümlülüğünü ihlal etmiş olduğunun kabulüne olanak olmadığı, öte yandan davalılar tarafından yapılan şikayetler üzerine savcılık tarafından kovuşturmaya yer olmadığına dair verilen karar da davalıların iddiasının yerinde olmadığının ispatı olduğu, TMK. 950 madde hükmüne göre: “Alacaklı, borçluya ait olup onun rızasıyla zilyedi bulunduğu taşınırı veya kıymetli evrakı borcun muaccel olması ve niteliği itibarıyla bu eşyanın alacak ile bağlantısı bulunması halinde, borç ödeninceye kadar hapsedebilir” hükmü uyarınca davacının davacının oluşan saklama ve koruma ücretine karşılık dava konusu hisse senetleri ile pay defteri üzerinde hapis hakkını kullanabileceğinin de açık olduğu, sonuç olarak davacının sözleşmeden kaynaklanan koruma ve saklama yükümlülüğüne aykırı davranmış olmadığı ve davalılar arasında yapılan 08/09/2010 tarihli hisse devir sözleşmesinin ana dosya ile diğer birleşen dosya ve yukarıda gerekçede anlatıldığı üzere uygulanamadığı ve çeklerin verilmemesi üzerine sonuçsuz kaldığı ve feshedildiği, bu durumda birleşen dosya davacısı …’in görevi nedeni ile sözleşmede kararlaştırılan edimini ilmühaberleri saklama görevini yerine getirdiği ve 500.000 USD sözleşmede kararlaştırılan yediemin ücreti bedelinin istenebilir hale geldiği, bu nedenle kararlaştırılan dava konusu ücrete hak kazandığı, davacının oluşan saklama ve koruma ücretine karşılık dava konusu hisse senetleri ile pay defteri üzerinde hapis hakkını kullanabileceği, buna göre sözleşme hükümleri ve toplanan deliller ile dosya kapsamına göre 500.000 USD yediemin ücretinin bulunup, yine aynı sözleşme hükümleri ve toplanan deliler ışığında bunun 250.000 USD’sinin davalılar …, … …, … … ve … olan hisse devri satıcılarından, geri kalan 250.000 USD’nin ise diğer davalılar alıcılar … ve …’ndan tahsilinin gerektiği (davalı … … Ltd. Şti. Yargılama sırasında iflas ettiğinden ve hakkındaki dava tefrik edildiğinden bu davada hakkında karar verilmemiştir), kaldı ki birleşen davada … ve …’in davayı kabul ettikleri sonuç ve kanaatine varılarak, dosyamız ile birleşen ….ATM … Esas sayılı davasının da bu gerekçelere kabulüne karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Asıl davanın ve birleşen …. ATM’nin … E sayılı davasının BİRLİKTE KABULÜ ile;
Her iki davada dava konusu yapılan ve 14/09/2010 tarihli YED-İ EMİN TESLİM TUTANAĞI ekinde yazılı olup, Kapatılan … ATM’nce verilen 14/03/2012 tarihli ihtiyati tedbir kararının değiştirilmesi ara kararı ile mahkememiz kasasına alınan, dava dışı … A.Ş.’ye ait hisse senedi ve geçici ilmuhaberlere bağlanmış toplam 3.000 adet ortaklık payının, asıl ve birleşen bu davanın davacılarına İADESİNE,
2-Asli müdahil …’nin pay senetlerine yönelik isteminin REDDİNE,
3-Birleşen … ATM’nin … E sayılı davasının KABULÜ ile;
500.000 USD yed-i eminlik ücretinin 250.000 USD’sinin davalılar … SAN. VE TİC. LDT. ŞTİ. ile …’ndan, 250.000 USD’sinin diğer davalılar … ile … mirasçılarından (…) tahsili ile davacı …’e ödenmesine,
Asıl dava yönünden;
4-Asıl davada alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 21,15 TL’nin mahsubu ile bakiye 59,55 TL’nin asıl davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Asıl davada reddedilen asli müdahil … istemleri yönünden, alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının asli müdahilden alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-Asıl davada davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin asıl davalıdan alınıp asıl davacılara verilmesine,
7-Asıl davada reddedilen asli müdahil … istemleri yönünden; davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 5.100,00 TL vekalet ücretinin asli müdahilden alınıp asıl davalıya verilmesine,
8-Asıl davada davacılar tarafından yapılan toplam 361,30 TL yargılama giderinin asıl davalıdan alınıp asıl davacılara verilmesine,
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden;
9-Birleşen bu davada alınması gerekli 8.072.226,86 TL karar ve ilam harcından, 27,70 TL peşin ve 2.018.029,01 TL tamamlama harcının mahsubu ile bakiye 6.054.170,15 TL’nin birleşen bu davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
10-Birleşen davada reddedilen asli müdahil … istemleri yönünden, alınması gerekli 80,70 TL karar ve ilam harcının, asli müdahil tarafından yatırılan 215.186,92 TL harçtan mahsubu ile 215.106,22 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde asli müdahile iadesine,
11-Birleşen bu davada davacılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 1.270.330,00 TL vekalet ücretinin birleşen davalılardan alınıp davacılara verilmesine,
12-Birleşen davada reddedilen asli müdahil … istemleri yönünden; davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap ve takdir olunan 215.625,00 TL vekalet ücretinin asli müdahilden alınıp birleşen davalılara verilmesine,
13-Birleşen bu davada davacılar tarafından yapılan ve ilk kararda hesaplanan toplam 63,60 TL yargılama gideri ile 2.018.029,01 TL tamamlama harcı toplamı 2.018.092,61 TL’nin birleşen davalılardan alınıp davacılara verilmesine,
Birleşen ….Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası yönünden;
14-Birleşen bu davada alınması gerekli 61.482,41 TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 13.365,75 TL’den mahsubu ile bakiye 48.116,66 TL’nin, 24.058,33 TL’sinin davalılar … San. Ve Tic. Ldt. Şti. ile …’ndan müştereken ve müteselsilen; 24.058,33 TL’sinin diğer davalılar … ile … mirasçılarından (…) müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına (Mahkememiz 04/04/2016 tarih ve … Harç nolu harç tahsil müzekkeresi ile;
Davalılardan tahsili istenilen 48.116,66 TL tahsil edilmiş ise, yeniden tahsiline yer olmadığına,
Yukarıda belirtildiği şekilde tarafların ortak sorumluluklarına göre ödemesi yapılmayan bakiye harç bulunması halinde, tarafların ortak sorumluluklarına göre hangi taraf ödemesi yapılmamış ise o taraftan 24.058,33 TL’sinin müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına;
Hiç tahsil edilmemiş ise harç tahsil müzekkeresinin işlemsiz iadesi ile bakiye harcın yukarıda belirtilen şekilde davalılardan tahsilinin istenilmesine),
15-Birleşen bu davada davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 64.248,00 TL vekalet ücretinin; 32,124,00 TL’sinin davalılar … San. Ve Tic. Ldt. Şti. ile …’ndan; 32,124,00 TL’sinin diğer davalılar … ile … mirasçılarından (…) alınıp davacıya verilmesine,
16-Birleşen bu davada davacı tarafından yapılan ve ilk kararda hesaplanan toplam 13.467,10 TL yargılama giderinin; 6.733,55 TL’sinin davalılar … San. Ve Tic. Ldt. Şti. ile …’ndan; 6.733,55 TL’sinin diğer davalılar … ile … mirasçılarından (…) alınıp davacıya verilmesine,
17-Asıl ve birleşen davalarda taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; asıl ve birleşen ….ATM.nin … Esas Sayılı dosyasındaki davada davacılar vekili Av. …, aynı dosyalara Asli Müdahil … vekili Av. …, Asıl davada davalı ve birleşen İst. 22 ATM.nin … Esas Sayılı dosyasındaki davada davacı … vekili Av. …, Birleşen … ATM ve ….ATM.nin davalılardan … …Ltd. Şti, …, … vekili Av. …’ın yüzlerine karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı. 17/03/2022

Başkan …
Üye …
Üye …
Katip …
¸e-imzalı ¸e-imzalı ¸e-imzalı ¸e-imzalı