Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/569 E. 2020/578 K. 13.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/569 Esas
KARAR NO:2020/578

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:31/10/2019
KARAR TARİHİ:13/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait kasko sigortalı … plakalı … modet araç, … İlçesi … köyü mevkiindeki sürücü … idaresinde iken önüne hayvan çıkması ile hayvana çarpmamak için otomobilin direksiyonunu kırarak bariyerlere çarpması sonucu araçta hasar oluştuğunu, araçta sigorta şirketi tarafından yaptırılan eksper raporunda 34.334,42 TL olarak belirlenmiş ise de müvekkilinin yetkili servisten aldığı hasarlı parçaların değişimi ve işçilik ile ilgifi teklif formunda olarak belirlendiğini, ilgili serviste araç ile ilgili sigorta şirketinin ödeme yapması beklendiği süre içinde ….A.Ş’ne araç çekildiğindn tamir edilmeden teslim alındığı için bekleme ve otopark ücreti olarak müvekkilden 1.999,39 TL tahsil edildiğini, şayet sigorta şirketi tamiri için olur vermiş olsa idi müvekkilinin gereksiz olarak ödemek zorunda kaldığı bu bedeli ödemeyeceğini, … sigortaya başvurulduğunda hasarın teminat dışı olduğundan bahisle bu isteminin reddedildiğini, açıklanan nedenlerle müvekkilinin sigortalı aracında meydana gelen zararın TTK Ve Kara Taşıtları Kasko Sigortası Genel Şartları ve taraflar arasında imzalanan poliçe hükümleri gereğince davalı … tarafından tazmin edilmesini sağlamak amacıyla mahkemenize başvurmak zorunluluğu doğduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla araçta oluşan zarar bedeli 34.334,42 TL’ nin ve diğer otopark masraflarının zararlandırıcı olayın meydana geldiği tarihten itibaren işletilecek reeskont faiziyle birlikte davalı … tarafından tazminine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davaya konu kazanin beyan edilen şekilde meydana gelmediği tespit edilmiş olup, davaya konu talepler kasko sigortasi poliçesi teminati dışında kaldığını, taraflarınca yapılan incelemede olay ile hasarın uyumsuz olduğu kanaatine varıldığını, Kasko Sigortası Genel Şartları B.1.5 ve TTK. 1446. maddeleri uyarınca sigortalı, gerçekleşen rizikoyu doğru ve gerçeğe uygun bir şekilde ihbar etmekle yükümlü olduğunu, ayrıca hasarin teminatin kapsaminda kalip kalmadiği hususunda ıspat yükü yer değiştirmiş olup, dava konusu riziko ve hasarin poliçe teminati kapsaminda kaldiğinin ıspat yükü, davacı üzerinde bulunmakta olduğunu, somut olayda rizikonun ihbari ile ilgili doğru beyanda bulunma yükümlülüğünün ihlal edildiğini, dosya kapsamında hasarın teminat kapsamında kaldığına dair delil bulunmadığından haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, davacının otopark giderlerine ilişkin talepleri dava dayanağı Kasko Sigorta Poliçesi teminatı kapsamı dışında olduğunu, davacının kaza tarihinden itibaren faiz taleplerinin de yerinde olmadığını, açıklanan nedenlerle teminat kapsamında olmayan talepler içeren haksız ve hukuka aykırı davanın esastan reddini, yargılama masrafları ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, Kasko poliçesinden kaynaklanan zarar bedeli istemine ilişkindir.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı “Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun”un (TKHK) 2. maddesinde Kanun’un kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder.” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun’un 83.maddesinde de taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut olayda; davacı ile davalı …Ş. Arasında genişletilmiş maksimum kasko sigortası sözleşmesi bulunmasına, davanın 6502 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra açılmasına ve sigortalı aracın hususi araç olmasına göre davacının bu hukuki işlem içerisinde tüketici konumunda olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin de tüketici işlemi olduğu anlaşılmaktadır.
Bu bakımdan uyuşmazlık, Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davalı … şirketine karşı açılan davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Açıklanan bu gerekçe ile mahkememizin görevsizliğine … Tüketici Mahkemelerinin görevli olduğuna dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulma yoluna gidilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereğince görev dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Görevli mahkemenin… TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğuna,
3-Karar kesinleştikten sonra HMK.nın 20.maddesi gereğince yasal sürede başvuru halinde dosyanın görevli ve yetkili … Tüketici Mahkemelerine gönderilmesine, aksi halde davanın açılmamış sayılmasına mahkememizce karar verilmesine,
4- Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde yargılama gideri ve vekalet ücreti hususunda mahkememizce karar verilmesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 13/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır