Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/524 E. 2021/396 K. 01.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/524 Esas
KARAR NO:2021/396

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:27/08/2019
KARAR TARİHİ:01/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı hakkında 12/12/2018 tarih, … sıra nolu faturaya dayalı 24.983,44 TL alacağın tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası ile icra takibinin başlatıldığını, davalı borca ve icar dairesinin yetkisine itiraz ettiğini, söz konusu alacağın, ticari satım/hizmetten kaynaklanan bir alacak olması nedeniyle taraflarınca dava öncesinde itirazın kaldırılması amacıyla arabuluculuğa başvurulduğunu, söz konusu arabuluculuk görüşmelerinde herhangi bir anlaşma ve uzlaşmanın sağlanamadığını, iş bu nedenle huzurdaki davanın ikame edildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davanın kabulüyle …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyasına vaki itirazının iptaline ve takibin devamına, takip konusu alacağa takip tarihinden itibaren ticari avans faizi yürütülmesini, davalı itirazında haksız ve kötü niyetli olduğundan aleyhine, takip konusu alacağın %20 ‘ sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalı tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın yetkiye yönelik itirazlarının hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin ticari sicil adresi, ödeme emri ve ekte sunulan … kayıtlarında da anlaşılacağı üzere ….. …. Blok No:… … … olduğunu, sonuç olarak yetkili icra dairelerinin de … İcra Müdürlükleri, itirazın iptali davasının da yetkili mahkeme olan … Asliye Ticaret Mahkemelerinde açılmasının gerektiğini, İstanbul icra dairelerinin ve … Ticaret Mahkemelerinin yetkili olmadığını ve dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini talep ettiklerini, müvekkiline yeniden Onarım Teklif formunun gelmediğini, bu durumun davacı tarafça ispat edilmesinin gerektiğini, davacının haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacı tarafından gönderilen onarım teklifi müvekkili firma tarafından onaylanmadığını, davacı tarafından onarım hizmeti aldığı taraflarınca kabul edilmemekte olduğunu, davacı firma tarafından İndüksiyon Sertleşmesi makinası sorunsuz bir şekilde yapılıp teslim edilmediğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davacı tarafından açılan …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı takibin iptaline, haksız ve mesnetsiz açılan davanın reddine, davacı açtığı icra takibinde ve iş bu davada, haksız ve kötü niyetli olduğundan, aleyhine takip konusu alacağın %20 ‘ sinden az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleriyle avukatlık ücretinin, davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası, … Sigorta’ ya yazılan müzekkere cevabı ile … Vergi Dairesinden celp olunan kayıtlar celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 06/10/2020 tarihli celse iki nolu ara karar gereğince iddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemine ait taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişiler olarak konusunda uzman SMMM… ile Makina Mühendisi … seçilmiş, adı geçen bilirkişi heyetince sunulan 06/01/2021 tarihli rapor ile 16/04/2021 tarihli ek raporunun dosya içerisinde bulunduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyeti raporu ve ek raporunun tetkikinde, davacı …’nin 2018-2019-2020 yılı ait ticari defterleri TTK 85 md ve HMK 222. maddesi gereğince delil niteliğine haiz olabileceği ve davacı şirketin davalı şirketten 24.983,44 TL alacaklı olduğu, davalı … ‘nin 2018-2019-2020 yılları ait ticari defterleri TTK 85 md ve HMK 222. maddesi gereğince delil niteliğine haiz olabileceği ve davacı şirketle ticari ilişkinin mevcut olmadığı, davacı şirketin davalı şirkete 01.06.2018 tarihli Onarım Teklif Formu düzenlediği, ilgili formda taraflar arasında Onarım Süresi’nin 8 gün olarak kararlaştırıldığı, onarım teklifine konu hizmetlerin verildiğine dair davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen faturanın 12.12.2018 tarihli 019386 numaralı 24.983,44 TL tutarlı olduğu, davacı … firmasının söz konusu indüksiyon sertleştirme makinesinde 4.556,09 TL karşılığı 747,02 Euro kapasitör bank onarımı, 15.008,28 TL karşılığı 2.460,78 Euro kontrol board onarımı ve 1.608,04 TL karşılığı 263,66 Euro IGBT modül değişimi için toplamda KDV hariç 21.172,41 TL ; %18 KDV dahil 24.983,44 TL alacaklı olduğu kanaatiyle raporlar alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava davalı tarafından ….İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘ nun 67 maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine ….İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile 06.02.2019 tarihinde toplam 24.983,44 asıl alacak için 12.12.2018 tarihli ve … sıra nolu 24.983,44 TL miktarlı faturaya dayanılarak ilamsız icra takibine başlandığı, ödeme emrinin 12.02.2019 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği, borçlu tarafından 12.02.2019 tarihli itiraz dilekçesi ile süresinde yapılan itiraz ile icra dairesinin yetkisine ve icra takibine itiraz edildiği, itirazın alacaklı yana tebliğ edilmeksizin, davacı vekili tarafından süresi içerisinde 27.08.2019 tarihinde eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Somut olayda ki uyuşmazlık, taraflar arasında kabul edilen onarım teklif formu nedeni ile düzenlenen fatura nedeni ile davalı yanın davacı tarafa borçlu olup olmadığı ile İstanbul icra dairelerinin ve mahkememizin yetkili olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Yetki itirazları yönünden; İcra dairelerinin yetkisi 2004 sayılı İİK.’nun 50. Maddesinde yer alan düzenlemeler gereği tespit edilecektir. Buna göre; para ve teminat borcu için takip hususunda usul kanununun yetkiye ilişkin hükümleri kıyas yolu ile tatbik olunur. Takip ve dava tarihinde yürürlükte bulunan 6100 sayılı HMK.’nun 6. maddesinde genel yetkili mahkeme düzenlenmiştir. Genel yetkili mahkemenin davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir. HMK.’nun 10. maddesinde ise sözleşmeden doğan davalarda sözleşmenin (akdin) ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir. Ayrıca 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 89. maddesi uyarınca; para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcu, alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden, alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir.
Belirtilen yasal düzenlemeler ve açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; taraflar arasında varlığı kabul edilen sözleşme nedeni ile düzenlenen faturanın tahsili amacıyla başlatılan takipte yetkili yetkili icra dairesi; 6100 sayılı HMK.’nun 6. maddesi uyarınca davalının yerleşim yeri, 6098 sayılı TBK.’nun 89. maddesi uyarınca davacı şirketin yerleşim yerinin bulunduğu yer icra dairesi ve taraflar arasında sözleşme ilişkisi kurulduğu gözetildiğinde HMK.’nun 10. madesi uyarınca sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesidir. Davacı adresinin … İlçesi … İli olduğu gözetildiğinde , TBK’nun 89. Maddesi gereği İstanbul icra daireleri icra takibi yönünden mahkememiz ise elde ki itirazın iptali davası yönünden yetkili olup davalı vekilinin icra dairesinin yetkisine dair itirazı ve mahkememizin yetkisizliğine dair itirazı yerinde olmayıp, davalı vekilinin yetkiye dair ,itirazlarına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Davanın esası yönünden; taraf imzalarını taşıyan onarım teklif formu dikkate alındığında taraflar arasında ki uyuşmazlığın hukuki niteliğini 6098 sayılı TBK’nun 470.vd maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi oluşturmaktadır.
6098 sayılı TBK’nın 470. Ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi, yüklenicinin bir eseri meydana getirmeyi iş sahibinin de bunun karşılığı bir bedel ödemeyi üstlendiği karşılıklı edimleri içeren sözleşme niteliğindedir.
Bir iş görerek eseri meydana getirmek ve meydana getirilen eseri iş sahibine teslim etmek yüklenicinin, yapılan eserin karşılığının ödemek iş sahibinin ana borcudur. Kural olarak aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz ifasıdır.
Eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, işin yapılıp teslim edildiğini ve iş bedeline hak kazanıldığını kanıtlama yükü yükleniciye, iş bedelinin ödendiğini ispat külfeti ise iş sahibine düşer.
Mahkememizce yaptırılan bilirkişi incelemesine göre dava konusu fatura davacı tarafından defterlerine işlenmiş ve vergi dairesine bildirilmiş, ancak davacı davalı yana tebliğ ettiğini beyan etse de bu konuda delil sunmamış , fatura davalı tarafından defterlerine işlenmemiş ve vergi dairesine de bildirilmemiştir. Öncelikle davacı, taraflar arasında imzalanan teklif formu gereği onarım işini yaptığını ispatla yükümlüdür. Davalı tarafından cevap ve yargılama sırasında sunulan dilekçelerinde dile getirildiği üzere davacı onarım teklif formunda davacı tarafça yapılan onarımın başarılı olması halinde davacı tarafça onarım bedelinin davalıya fatura edileceği kararlaştırılmıştır. Bu durumda davacının üzerine düşen ispat yükü davalı yana ait makinede bulunan arızada başarılı bir onarım sağladığıdır. Tarafların kabulünde olan eser sözleşmesi gereği davacı bunu her türlü delil ile ispat edebilir. Dava konusu makinenin sigortacısı olan … Sigorta’dan gelen hasar dosyasında davacı tarafından onarım yapıldığı ve parçaların çalışır durumda olduğu tespit edilmiştir. Davalı tarafça cevap dilekçesi ekinde sunulan ve yetkili servisten alınan servis raporunda, davacı tarafından müdahale edilen parçalarda düşük enerji seviyesinde kaldığı yapılan müdahaleler ile enerji seviyesinin istenen seviyeye getirildiği bildirilmiştir. Mahkememizce alınan bilirkişi raporunun 8. Sayfasında yer alan teknik değerlendirmenin 6. Ve 7. Maddelerinde davacı tarafında verilen hizmet, davalının yetkili servisten aldığı hizmet birlikte değerlendirilerek davacı tarafça teklif formunda yer alan hizmetin yerine getirildiği bildirilmiştir. Davalı tarafından yapılan itiraz neticesinde düzenlenen bilirkişi ek raporu ile yapılan teknik değerlendirme bölümünde 2. Maddesinde davacı tarafından yapılan onarım ile yetkili servis tarafından yapılan onarımların farklı onarımlar olduğu tespit edilmiştir.
Her ne kadar mahkememizce yerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesine karar verilmiş ise de; dosya içerisinde bulunan hasar tespit dosyası , davalı tarafından sunulan servis raporu ile yetkili servisten getirtilen servis raporlarının uyuşmazlığı çözmeye yeterli olduğu, dava konusu makinenin incelenmesine gerek olmadığı anlaşıldığından mahkememizin yerinde inceleme ara kararından dönülmüştür.
Tüm dosya kapsamı, hasar tespit dosyasında yapılan tespitler ve bilirkişi tarafından düzenlenen rapor ile davacının üzerine düşen onarımı yaptığı ancak davalı yanın fatura bedelini ödemediği anlaşıldığından, davalı tarafından yapılan itirazın iptaline karar verilmiştir.
İcra inkar tazminatı yönünden; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur(Y3HD’nin 09/10/2019tarih 2019/4054E-2019/7659K sayılı ilamı) Davacının talebinin faturaya dayalı olduğu ve alacağının likit olduğu , davalı yanın takibe itiraz da haksız olduğu anlaşıldığından, icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar vermek gerekmiş uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-) Davanın KABULÜ İLE; davalı tarafından ….İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyasına yaptığı İTİRAZIN İPTALİNE, TAKİBİN DEVAMINA
2-)İtirazın iptaline karar verilen alacağın %20’si oranında hesaplanan 4.996,68 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
3-)Alınması gereken 1.706,61 TL karar ve ilam harcından davacı tarafından peşin ödenen 301,73 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.404,88 TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, davacı tarafından peşin ödenen 301,73 TL harcın davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
4-)Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
5-)Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 44.40 TL başvuru harcı ile 1748,70 TL posta tebligat ve bilirkişi ücretinin davalıdan alınarak davacı yana ödenmesine
6-)Gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatırana iadesine
Dair taraf vekillerinin yüzüne gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır