Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/494 E. 2021/873 K. 16.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/494 Esas
KARAR NO:2021/873

DAVA :Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:16/01/2018
KARAR TARİHİ:16/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkil şirkete … numaralı işyeri sigorta poliçesi ile sigortalı …. Şti’nin faaliyet gösterdiği … Mah, … Sok. No: 2 … adresinde, 08/05/2017 tarihinda davalı firma tarafından belirtilen adreste yapılan yer altı kablosu onarımı sonrasında yine davalı firma tarafından şebekeye verilen elektrik sonrası sigortalı işyerinde regülatör ve elektrik sayacında yangın çıktığını ve sigortalı işyerinde bulunan muhtelif emtiaların hazırlandığını, bunun üzerine davalı firmaya başvuru yapıldığını ve kablo onarımını sağlayan davalı firma çalışanın da olaya tanıklık ettiğini belirttiğini, davalı firmanın da kendilerine yapılan başvuru karşısında sigortalıya cevap verdiğini ve 08/05/2017 tarihinde söz konusu işyeri adresi ve civarını etkileyen bir alçak gerilim kablo arızasının olduğunu kabul ve beyan ettiğini, yapılan ekspertiz incelemesi sonunda sigortalılarına 10.360-TL hasar tazminatı ödendiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, dava konusu alacağın ödeme tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ilie davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; öncelikle davanın görevsiz mahkemede açıldığını, müvekkili şirketin ve karşı tarafın ticari işletme sıfatını haiz olduğundan davanın … Asliye Ticaret Mahkemesinde açılması gerektiğini belirterek davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesini, davacı tarafından açılan dava hukuki mesnetten yoksun olduğundan reddi gerektiğini, davacı tarafından talep edilen tazminat alacağın zaman aşımına uğradığını, davanın öncelikle zaman aşımı ve husumet nedeniyle reddi gerektiğini, ilgili yazı işletme müdürlüklerince incelenmesine rağmen herhangi bir voltaj dalgalanması ve ani elektrik verilmesinin söz konusu olmadığını, 08/05/2017 tarihinde müvekkili şirket tarafından yapılan herhangi bir çalışma da söz konusu olmadığını, davacının talep ettiği tüm talepler yasal dayanaktan yoksun olduğundan davanın reddi gerektiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle öncelikle zaman aşımı ve görevsiz mahkemede açılmış olması nedeniyle davanın reddine, aksi kanaat oluşması halinde haksız ve yersiz davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 25.12.2018 tarih … K sayılı ilamı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 13/11/2019 tarihli celse iki nolu ara karar gereğince iddia, savunma, toplanan deliller, meydana gelen hasarın neden kaynaklandığı, tarafların kusurları ve hasarın tespiti hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak Elektrik Mühendisi … ile sigorta ve hasar bilirkişisi … seçilmiş, adı geçen bilirkişi heyetince sunulan 02/01/2020 tarihli bilirkişi raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyeti raporunun tetkikinde, dava konusu tegülalör ve sayacın arızalarının voltaj yükselmesi veya dalvalanmasından oluştuğuna ilişkin teknik kanıt olmadığından davalı … A.Ş.’nin dava konusu teçhizatındaki hasarların oluşmasında kusurunun olmadığı, davalı … A.Ş., yaptığı işin vasfı nedeniyle kusursuz sorumlu olarak düşünülebileceği, ancak. hasarlar … Dağıtım A.Ş.’ne ait alçak gerilim şebekesindeki voltaj dalgalanmasından kaynaklanmadığından davalı … … Dağıtım A.Ş.’nin sorumluluğunu gerektiren illiyet bağının kesildiği, bu nedenle, davacı … Sigorla Şirketi 10.360,00 TL hasar bedelini davalı … … Dağıtımı A.Ş.’den rücuen talepte bulunamayacağı kanaatiyle rapor alınmıştır.
Yine mahkememizin 08/12/2020 tarihli celse bir nolu ara karar gereğince dosyanın Makine Mühendisi …, Sigorta uzmanı … ve Elektrik Elektronik Mühendisi …’ dan oluşan heyete tevdiiği ile dosya kapsamında taraf beyanları, önceki bilirkişi raporu ve rapora karşı beyanların değerlendirilmesi yönünden rapor alınmasına karar verilmiş, adı geçen bilirkişi heyetince sunulan 12/04/2021 tarihli bilirkişi heyet raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi heyet raporunun tetkikinde, dava konusu yangının davalı tarafından sağlanan elektrik enerjisinin voltaj dalgalanmasından kaynaklanmadığı, davacı şirketin sigortalısına yaptığı ödemeyi davalı şirketten talep etme koşullarının oluşmadığı kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, iş yeri sigorta poliçesi nedeni ile dava dışı sigortalıya ödenen tazminat bedelinin zarara neden olduğu iddia edilen davalıdan tahsiline yönelik alacak davalıdır.
Eldeki dava sigortalısına ödeme yapan davacı sigortacı tarafından halefiyete dayalı olarak açılmıştır.
TTK’nın halefiyet başlıklı 1472.maddesinde “(1) Sigortacı, sigorta tazminatını ödediğinde, hukuken sigortalının yerine geçer. Sigortalının, gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hak, tazmin ettiği bedel kadar, sigortacıya intikal eder. Sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmışsa, sigortacı, mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca, sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek, dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.
Somut olayda, davacının dava dışı … Ltd.Şti’nin faaliyet gösterdiği iş yerini iş yeri sigorta poliçesi ile sigortaladığı, iş yerinde 08.05.2017 tarihinde meydana gelen yangında, dava dışı sigortalının iş yerinde meydana gelen hasar davacı tarafından sigorta poliçesi kapsamında karşılandığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce alınan bilirkişi raporu ile hasara neden olan yangının voltaj dalgalanması nedeni ile meydana gelmediği davalının meydana gelen zararda kusurunun bulunmadığı tespit edilmiştir. Mahkememizce dosyaya sunulan bilirkişi raporları hüküm kurmaya elverişli olmakla hükme esas alınmıştır.
Kanun’un 1472.maddesinde açıkça zarardan sorumlu kişilere rücu edileceği düzenlenmiş, mahkememizce hükme esas alınan bilirkişi raporları ile davalının sorumluluğunun bulunmadığı tespit edilmiş olup, mahkememizce bu nedenle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın, peşin yatan 176,93 TL ‘ den mahsubu ile bakiye 117,63 TL ‘ nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.16/11/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır