Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/488 E. 2022/19 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/488 Esas
KARAR NO:2022/19

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:02/08/2019
KARAR TARİHİ:11/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirket ile davalı taraflar arasında 18.09.2017 tarihli “… Kavşağı Ardaerme İşleri Malzeme Temini Ve Uygulaması İş” ne ait sözleşme akdedildiğini, iş bu sözleşmenin 16. Maddesi gereğince doğacak olan herhangi bir ihtilafta İstanbul Mahkemeleri ve İcra daireleri yetkili kılındığını, bu sebeple davalı tarafın tüm yetki itirazları haksız ve dayanaksız olup mahkemenin dosyaya bakmakla yetkili ve görevli olduğunu, davalı adi ortaklık ile yapılan sözleşme gerefince 40.000 EURO + KDV sözleşme bedeli karşılığında müvekkilİ tarafından halat, ankraj seti, kılıf, kılıf manşonları malzemelerinin temini, işyerine nakli, işin yapılması için gerekli ekipmanını temini ve sözleşmede belirtilen içerikte ardgerme işinin müvekkili tarafından yapılması, ödemelerin ödeme günündeki merkez bankası döviz alış kuru üzerinden TL olarak yapılması, sözleşmeden doğan damda vergisinin davalılara ait olacağı şeklinde anlaşma yapıldığını, davalı tarafla yapılan sözleşme gereğince müvekkili firma tüm edimlerini eksiksiz yerine gelirmiş olmasına rağmen davalı tarafından ödenmesi gereken 13.421.81 EURO müvekkili cari hesap alacağının ödenmediğini, bu alacaklarının ödenmesi için davalı tarafa 04/06/2019 tarihti … 24. Noterliği … yev. numaralı ihtarı keşide edildiğini ancak bir sonuç alınamadığını, ödenmeyen alacakları sebebiyle …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasından ilamsız icra takibi başlatıldığını ve tüm davalılara ödeme emrinin gönderildiğini, ancak tüm davalılar ödeme emrine haksız olarak itiraz ederek takibi durdurduklarını, bunun üzerine taraflarınca 19/02/2019 tarihinde ticari uyuşmazlıklarda dava şartı arabuluculuk gereği arabulucuya başvuru yapıldığını ancak 09/04/2019 tarihinde yapılan toplantı gereğine anlaşma sağlanamadığını, açıklanan tüm bu nedenlerle davalıların …. İcra Müdürlüğü … Esas sayılı dosyasına yapmış oldukları itirazların iptaline, davalılar tarafından borcun tamamına ve ferilerine haksız ve dayanaktan yoksun olarak kötü niyetli itiraz edildiğinden %20 ‘ den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; esas numarası yazılı dosyada müvekkilleri adına açılan dava yetkisiz mahkemede açıldığını, davacının ileri sürmüş olduğu yetki sözleşmesinin geçerli olmadığını, müvekkillerinin tacir olmayıp yapılan yetki sözleşmesinin herhangi bir geçerliliği bulunmamakta olduğunu, itiraz ederek haklı şekilde durdurmuş oldukları icra takibine konu borcu herhangi bir şekilde kabul etmemekle birlikte, bir an için bu borcun varlığı taraflarınca kabul edilse bile aleyhlerine icra inkar tazminatına hükmedilemeyeceğini, zira taraflarınca tebliğ edilen ödeme emrinde borca dayanak teşkil eden belgeler taraflarına gönderilmediğinden iş bu dava sonucunda aleyhlerine icra inkar tazminatına da hükmedilemeyeceğini, açıklanan tüm bu nedenlerle davanın yetki yönünden reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraftan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası ile birlikte Oltu Kaymakamlığı Malmüdürlüğünden gelen yazı cevapları, … Vergi Dairesi Başkanlığı Kazım Karabekir Vergi Dairesi yazı cevapları ve ekleri celp edilip incelenmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının davalıdan takip tarihi itibariyle varsa ferileri ile birlikte borç miktarı, alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Mahkememizin 19/01/2021 tarihli celse iki nolu ara karar gereğince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemine ait ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak konusunda uzman SMMM … seçilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 10/06/2021 tarihli bilirkişi raporunun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporunun tetkikinde, mahkemece incelenmesi istenen hususlarda yapılan inceleme tespit ve değerlendirmeler sonucunda, davacı yanın sunduğu ticari defterlerin TTK hükümlerine göre gerekli açılış ve kapanış onayına sahip olduğu, davacı defterlerinin HMK 222’ye göre delil niteliğinde olduğu, davacı yanın ticari defterlerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı yandan takip tarihi itibarı ile KAYDİ olarak 76.120,45 TL alacaklı göründüğü, detayı raporda açıklanan mali verilere göre, davacı yan tarafından, davalı yana dava konusu hizmetin KAYDİ olarak verildiği, davacı yanın, davalı yanı ihtarla temerrüde düşürdüğü, dolayısı ile ihtar tarihi ve takip tarihi arasında geçen süre için 57,92 Euro faiz talep edebileceği kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasına davalılar tarafından yapılan itirazın İİK’nun 67. Maddesi gereği iptali istemine ilişkindir
2004 sayılı İİK ‘ nun 67. maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı tarafından davalılar aleyhine aralarında imzalanan “… Kavşağı Ardgerme İşleri Malzeme Temini ve Uygulaması Sözleşmesi ” nedeni ile …. İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyası ile 13.421,81 Euro asıl alacak ile 102,96 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.524,77 Euro alacak içim ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin 24.07.2018 tarihinde davalı borçlular tebliğ edildiği, davalı borçlular vekili tarafından 31.07.2018 tarihinde 7 günlük yasal itiraz süresi içerisinde takibe itiraz edildiği, itirazın davacı alacaklıya tebliğ edilmeksizin 02.08.2019 tarihinde icra takibine konu alacak için eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında, davacı yanın alacaklı olup olmadığı, davalıların tacir olup olmadığı, yapılan yetki sözleşmesinin geçerli olup olmadığı ile İstanbul İcra Daireleri’nin yetkili olup olmadığı ihtilaf konusudur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun;
11. maddesi “Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir. Ticari işletme ile esnaf işletmesi arasındaki sınır, Bakanlar Kurulunca çıkarılacak kararnamede gösterilir.”,
12/1.maddesi “Bir ticari işletmeyi, kısmen dahi olsa kendi adına işleten kimseye tacir denir.”,
15. Maddesi “İster gezici olsun ister bir dükkânda veya bir sokağın belirli yerlerinde sabit bulunsun, ekonomik faaliyeti sermayesinden fazla bedenî çalışmasına dayanan ve geliri 11. maddenin ikinci fıkrası uyarınca çıkarılacak kararnamede gösterilen sınırı aşmayan ve sanat veya ticaretle uğraşan kişi esnaftır.” düzenlemesine havidir.
Davalıların … Vergi Dairesi’nden gelen 18.12.2020 tarihli yazı cevabına göre bilanço esasına göre defter tuttukları bildirilmiş, davalıların bu suretle tacir oldukları mahkememizce kabul edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun;
17. Maddesinde “Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.” düzenlemesi,
19/2. maddesinde ”Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanun maddesi gereği, yetki sözleşmesi yapılabilmesi için , tarafların tacir veya kamu tüzel kişisi olması gerekmektedir. Somut olay bakımından tarafların tacir olduğu anlaşılmakla yapacakları yetki sözleşmeleri geçerli olacaktır.
Uyuşmazlık konusu sözleşmenin 16. Maddesi ile İstanbul mahkeme ve icra daireleri yetkili kılındığından, İstanbul İcra Daireleri icra takibi yönünden yetkili olup, mahkememizce davalıların icra dairesinin yetkisine dair yapmış oldukları itirazın reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar davalılar vekili cevap dilekçesi ile davanın yetkili mahkemede açılmadığını beyan etmiş ise de yukarıda anılan Kanun’un 19/2 maddesi gereği yetkili mahkeme belirtilerek geçerli bir yetki itirazında bulunulmadığından itirazları dikkate alınmamıştır.
Davalılar vekili, cevap dilekçesinden sonra vermiş olduğu dilekçeleri ile uyuşmazlık konusu sözleşmede yer alan imzanın müvekkillerine ait olmadığını bildirerek imza inkarında bulunmuş ise de; cevap dilekçesi ile bu yönde bir savunmada bulunmadığı sözleşmede yer alan yetki sözleşmesinin davalıların tacir olmadığı gerekçesi ile geçerli olmadığını ileri sürdüğü bu suretle sözleşmenin varlığı kabul edildiği mahkememizce anlaşılmış ve imza inkarına itibar edilmemiştir.
Davacı yanın alacak miktarının belirlenmesi için mahkememizce SMMM bilirkişi marifeti ile taraf ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi tarafından sunulan 10.06.2021 tarihli rapor ile davacının kendi ticari defterlerine göre davalıdan 13.421,81 Euro ana para ile 57,92 Euro işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.479,73 Euro alacaklı olduğu , davalı yanın defterlerini incelemeye ibraz etmediği rapor edilmiştir.
Davalılar vekiline ticari defterlerini mahkememiz kalemine inceleme gününde ibraz etmesine dair ihtar 24.01.2021 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalılar tarafından ticari defter ibrazında bulunulmadığı anlaşılmıştır.
6100 sayılı HMK’nun ticari defterlerin ibrazı ve delil olması başlıklı 222. Maddesinin 3. fıkrasında ” İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. (Ek cümle:22/7/2020-7251/23 md.)…” düzenlemesine yer verilmiştir.
Davalı yanın vergi dairesinden gelen yazı cevabı ile bilanço esasına göre defter tuttuğu bildirilmesine rağmen defterlerini ibraz etmemesi, yukarıda anılan kanun maddesi ile davacı yan ticari defterleri dikkate alınarak davacı yanın davalıdan bilirkişi raporunda belirtilen miktarla alacaklı olduğu anlaşılmış, bu miktar üzerinden itirazın iptaline takibin devamına karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur (Y.3.HD’nin 09/10/2019 tarih 2019/4054E-2019/7659K sayılı ilamı). Davacı isteminin cari hesap ilişkisine dayanmakla likit olduğu ve davalı yanın icra takibine itiraz da haksız olduğu anlaşılmakla davacının icra inkar tazminatı isteminin itirazın iptaline karar verilen kısım yönünden kabulüne karar verilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE, davalılar tarafından …. İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 13.421,81 Euro asıl alacak ve 57,92 Euro İşlemiş faiz olmak üzere toplam 13.479,73 Euro yönünden İPTALİ İLE takibin bu miktar üzerinden asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi gereğince faiz işletilmek suretiyle talepnamedeki diğer kayıt ve şartlarla DEVAMINA, FAZLAYA İLİŞKİN İSTEMİN REDDİNE,
2-İtirazın iptaline karar verilen alacağın %20 ‘ si oranında hesaplanan 15.223,71 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 5.199,66-TL karar ve ilam harcından 920,33-TL peşin yatırılan harcın mahsubu ile geriye kalan 4.279,33-TL eksik harcın davalılardan alınarak maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 920,33 TL harcın davalılardan alınarak davacıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 50,80-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 1.116,60-TL olmak üzere toplam 1.167,40-TL yargılama giderinden davanın kabul oranına göre hesaplanan 1.162,75-TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 10.695,41TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı taraflar vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 304,52-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
8-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
9-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 1.314,74 TL’sinin davalılardan, 5,26 TL’sinin davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
Dair; davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır