Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/415 E. 2023/509 K. 19.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/415 Esas
KARAR NO :2023/509

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:11/11/2016
KARAR TARİHİ:19/06/2023
BİRLEŞEN …. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
ESAS NO: … Esas – KARAR NO:…

DAVA TARİHİ:01/02/2019
KARAR TARİHİ:13/02/2019

…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … ve 21/03/2019 tarihli kararı ile görevsizlik kararı verilmiş ve 08/07/2019 tarihinde mahkememize tevzi edilmiş olmakla mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Asıl davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yaya olarak karşıdan karşıya geçtiği sırada … plakalı araç sürücüsü süratli şekilde müvekkiline çarptığını, müvekkilinin yüzüstü düştüğünü ve müvekkilinin sol ayağı diz bölgesi bükülerek üst baldırına kadar aracın tamponun altında kaldığını 7-8 dakika sonra olay yerine gelen 112 Ambulans ekipleri olay yerinde müvekkiline ilk müdahelesini gerçekleştirdiğini akabinde müvekkilini … … hastanesi acil sevrisinde tedavi altına alındığını, acil serviste tedavi altına alındığını 10 günlük istirahat ve reçete ile ayrıldığını müvekkili kaza tarihinden itibaren sol ayak ve dizinde oluşan şişlik ödem nedeniyle ayağını kullanamadığını ve rahatsızlığının daha da artması sebebiyle Nişantaşı’nda bulunan … Hastanesi’ne gittiğini, müvekkilinin sol bacağından acilen ameliyata alınarak kendisine 6 hafta süreyle istirahat etmesi ardından uzunca bir dönem Ortopedik Rehabilitasyon tedavisi görmesi gerektiği bildirildiğini, müvekkili … Bankası A.Ş Hukuk Departmanında kıdemli yönetmen ünvanı ile takip memuru olarak çalıştığını dava konusu kaza nedeniyle yaşanılan fiziki güç kaybı ve süren tedavi nedenleriyle müvekkili işe gidememiş ve bünyesinde çalıştığı işveren müvekkilinden fiziki efor harcama beklentisi içinde olduğunu iş akdinin feshedilme riskiyle karşı karşıya kaldığı gibi vahim olay sebebiyle maddi ve manevi mağduriyeti olduğunu,fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla bu aşamada ve davanın ilerleyen safahatlerinde artırmak kaydıyla 500,00 TL ‘si SGK tarafından karşılanmayan tedavi giderleri, 500,00 TL si geçici işgöremezlik tazminatı, 1.000,00 TL ‘si daimi maliyeti tazminatı olmak üzere şimdilik 2.000,00 TL maddi tazminatın davalıların tamamından müştereken ve müteselsilen kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müsetelsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalılar vekili mahkememize verdiği cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde iddia edildiğinin aksine araç oldukça yavaş ilerlemekte olduğunu, müvekkili sinyal vererek soldaki tek yönlü sokağa dönüş yaptığı esnada araç yolunun ortasında yola bakmadan ve araçları kontrol etmeden geçmekte olduğunu davacıya hafif biçimde dokunduğunu, 200 metre ötede yaya geçidi bulunduğunu,bu hususların MOBESE görüntülerinde açıkça görülmekte olduğunu, aracın bir yayaya bu kadar hafif dokunması halinde bu durumun herhangi bir yaralanmaya veya yayanın düşmesine neden olmayacağını, davacının karşıdan karşıya geçtiği kaldırımda çalışma olduğunu, kaldırımda yayaların geçişine imkan tanıyacak bir mesafe bırakılmadığını, bu davacının hatalı geçişinden etkili olduğunu ve kazaya davetiye çıkarıldığını , çalışmayı sürdüren kurumun ve denetim yapmakla görevli belediyenin kusurlu olduğunu, dava dilekçesinde belirtildiğinin aksine davacının ön tendon yırtığı/ kopması ve akabinde geçirdiği ameliyatın bu kaza ile illiyet bağı bulunmadığını, müvekkili …’ün kusuru bulunmamasına rağmen arkadaşlarını çağırarak kaza anından itibaren davacıya yardımcı olduklarını, davacıyı … Hastanesi acil servisine gördüklerini, görevli hekim davacının üst baldırında kas zedelenmesi olduğu bildirildiğini ağrı kesiciler verdiğini ve 10 günlük istirahat tavsiye ederek hastaneden taburcu edildiğini bu durum … hastanesi’nin mahkemeye ilettiği kaza günü çekilen tomografi ve MR verilerine dayanılarak hazırlanan raporla doğrulandığı MR raporunda hastaya yapılan ağrı kesici iğne nedeniyle oluşmuş olabilecek bir hematom dışında bir hasar tespit edilmediğini, davacının daha sonra ameliyat olmasına neden olan ön tendon yırtılması / kopması/ rüptürü söz konusu olmadığını, davacı olaydan yaklaşık 1 ay sonra … Hastanesi’ne gitmiş ve burada kuadrisep tendonunun yırtıldığı tespit edildiğini, davacının eşi ile davalı telefonla konuştuğunu davacının eşi müvekkiline davacının evde iki defa bacağının üzerine düştüğünü söylediğini, 13/07/2016 tarihli ” Ayaktan Hasta Değerlendirme Formu” raporunda da davacının iki defa düştüğünü beyan ettiği ifade edildiğini, davacının tendonunun bu düşmeler veya arada gelişen başka olaylar nedeniyle yırtılmış olabileceği ve erken bir tedavisiyle daha kolay atılacak bir durumu tedavi etmeyen … Hastanesinin kusundan söz edilebileceğini, davanın husumet nedeniye reddi gerektiğini manevi tazminat miktarı fahiş olduğunu, dava konusu kaza ile ilgili mülkiyeti müvekkillerinden …’a ait olan aracın … Sigorta A.Ş. ve … Sigorta A.Ş. Zorunlu Mali Sorumuluk sigortası 23/05/2016-23/05/2017 tarihleri arasında kasko sigorta poliçesi yapıldığını davanın kabulü halinde söz konusu sigorta şirketlerinin sorumluluğu doğacak olup bu nedenle davanın her iki sigorta şirketine ihbarı gerektiğini, haksız ve fahiş miktarlı manevi tazminat istimli davanın reddini talep ve beyan etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 16.06.2016 tarihinde … plakalı araç sürücüsü … … ve kazaya karışan araç maliki … aleyhine … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile dava açtıklarını, davanın derdest olduğunu, bu davaya karışan aracın Zorunlu Mali sigorta Poliçesini yapan … Sigorta A.Ş ‘ye karşı açtıkları işbu davanın … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle görev itirazında bulunduklarını, davanın görevli olmayan mahkeme açıldığını, davacı yan tarafından, kanunda belirtilen başvuru şartını yerine getirilmemiş olup dava şartı yokluğu sebebi ile davanın usulden reddi gerekmekte olduğunu, her durumda müvekkili şirketin sorumluluğunun kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğunu, öncelikle davacı tarafından müvekkili şirket sigortalısına … plakalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiğini, davacının dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı hususu adli tıp kurumu 3. ihtisas dairesi tarafından özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda incelenmesi gerektiğini, tedavi ve tedavi giderlerinden sayılan geçici iş göremezlik nedeni ile doğan zararlarına ilişkin maddi tazminat talebi sigorta poliçesi teminatı dışında olup müvekkili şirketin bu talep nedeniyle sorumluluğu bulunmamakta olduğunu, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde maluliyet hesabının, sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca Hazine Müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı, lisanslı aktüerler tarafından ve trh 2010 ulusal mortalite tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerektiğini, davacının dava konusu kaza nedeniyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubu gerektiğini, her durumda, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede belirtilen limit ile sınırlı olduğunu, davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla, dava konusu tazminatın “ancak dava tarihinden itibaren” işleyecek “yasal faiz” ile birlikte talep edilebileceğini belirterek, cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 07.06.2023 tarihli dava değerini artırım dilekçesi ile; davalarında geçici iş görmezlik tazminatı ve sürekli iş görmezlik tazminatı olarak talep ettikleri tutarları, bilirkişi ek raporu doğrultusunda 116.851,63 TL artırarak 118.,351,63 TL olarak her türlü talep itiraz ve dava hakları baki kalmak kaydıyla talep ettiklerini, 118.351.663 TL’nin davalılardan haksız fiil tarihinden itibaren işleyecek en yüksek temerrüt faizi ile birlikte müşterek ve müteselsilen tahsili ile müvekkile ödenmesini, 30.000,00 TL manevi tazminatın ise davalılar … … ve …’dan haksız fiil tarihinden itibaren işteyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkiline ödenmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; kaza tespit tutanağı, hastane evrakları, sigorta poliçesi, keşif, bilirkişi incelemesi, tanık, SGK kayıtları ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalılar delil olarak; sigorta poliçesi, … Asliye Ceza Mahkemesinin … esas sayılı dosyası, bilirkişi incelemesi, keşif ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusunun aydınlatılabilmesi bakımından taraflarca bildirilen tanıkların duruşmada dinlenmesi gerektiği kanaatine varılarak;
Tarafların isim ve adresini bildirdiği tanık dinlenmiştir.
Davacı tanığı … 21.09.2017 tarihli duruşmadaki ifadesinde ” Ben … Bankası’nda Hukuk Müşaviri olarak çalışıyorum. Davacı da bu bankada icra takip memuru olarak çalışmaktadır. Ben kazayı görmedim ancak öğlen arasında dışarı çıktığımda davacının yerde yatıyor olduğunu gördüm. Kendisine kahverengi bir aracın çarptığını söyledi. 112 ambulans geldi. Davacı … Hastanesi’Ne götürüldü. Ben de yanında gittim. Orada davacıya gerekli tedavinin uygulanmadığını düşünüyorum. Ağrıkesiciyi bile doktor bizim talebimiz üzerine yaptı. Akabinde davacıyı evine götürdük. İki gün sonra ziyaretine gittiğimizde bacağındaki ödemin iyice artmış olduğunu gördük. Davacı da ağrısının olduğunu ve üstüne basamadığını söyledi. Sağlık sigortamız olduğu için özel hastaneye gitmesini tavsiye ettik. … Hastanesi’ne davacının gittiğini ve ameliyatın gerektiğini öğrendik. Ameliyattan önce doktorla görüştüğümüzde hemen müdahale edilmediği için tendonların çok zarar gördüğünü, ameliyatın çok zor olduğunu, uzun süreceğini ve akabinde iyileşme sürecinin de uzun süreceğini belirtti. Davacı altışar haftalık iki defa rapor almak durumunda kaldı. İnsan kaynakları bu davacının raporu nedeniyle iş akdinin feshinin gerekip gerekmediği yönünde bizden görüş sordu. Biz davacının geçirmiş olduğu kaza nedeniyle rapor almak durumunda kaldığını, onun yapacağı işleri başka elemanlarla halledebileceğimizi belirttik. Davacı işe başladıktan sonra da bacağındaki ağrı nedeniyle çok fazla ayakta kalamamakta, merdiven inip çıkmakta zorluk çekmekte idi, ayrıca günde iki saat fizik tedavisi de devam ediyordu. Halen de davacı önceki hareketlerini yapmakta zorlanmaktadır. Biz bu nedenle davacıyı evrak takibi için adliyelere gönderememekteyiz. Kazanın meydana geldiği yerde her hangi bir yol çalışması yoktu. Sokağın ön tarafında trafik lambaları konulması için bir çalışma vardı. Ancak sokağın içinde bir çalışma yoktu. … hanım hastaneye geldiğinde yanında bir beyfendi vardı. Ancak ismini hatırlayamıyorum. Kaza anında da kendisi yalnızdı. Davacının düşüp düşmediği hususunda bilgim yok. Ameliyat kazadan sonra bir hafta içerisinde yapıldı dedi. ” şeklinde beyan etmiştir.
Davacı tanığı … 21.09.2017 tarihli duruşmadaki ifadesinde ” Davacı ile birlikte … Bankası’nda Hukuk Departmanında çalışıyoruz. Ben kazanın olduğu gün işe gitmemiştim. Kazayı görmedim. Kaza akbinde davacı üç ay rapor almak durumunda kaldı. Çalışmaya başladıktan sonra da iki ay fizik tedavisi devam etti. Davacı banka dışındaki bütün resmi kurumlarla ilgili işleri takip eden pozisyonundaydı. Kaza nedeniyle artık eskisi gibi işini yapamamakta ve diğer departmanlarda çalışan elemanlardan yardım almaktayız. Bu durumu nedeniyle iş akdinin feshedilip edilmemesi yönünde görüşümüz de alındı. Ancak davacının 30 yıla aşkın bir çalışması olduğu ve tecrübeli bir eleman olduğu için biz de iş akdinin feshedilmemesini istedik. Ancak bu kaza davacının iş yerindeki pozisyonunu olumsuz yönde etkiledi. Davacının bacağındaki şikayetleri halen devam etmektedir. Bu nedenle kendisini eskisi gibi adliyelerdeki evrak takibine gönderememekteyiz. Ücretinde bir düşüş olup olmadığı hususunda bilgim yoktur. Ancak düşüş olmadığını düşünüyorum. Biz her yıl Mayıs ayında zam alıyoruz. Ancak davacının bizim kadar zam almadığını duymuştuk dedi. ” şeklinde beyan etmiştir.
Davalı tanığı … 21.09.2017 tarihli duruşmadaki ifadesinde ” Ben kazayı görmedim. Davalılar arkadaşım olur. Kaza akabinde davalı … beni telefonla arayarak kazadan haberdar etti ve Hastaneye hemen gittim. … Hastanesi’nde davacının bütün tetkikleri yapıldığı sırada ben yanlarındaydım. Doktor önemli birşey görülmediğini ancak her ihtimale karşı MR çekilmesi gerektiğini syledi. MR çekilirken de yanındaydım. MR sonucunda önemli bir durumun olmadığı, dinlenmeyle sürecin atlatılacağı doktor tarafından davacıya söylendi. Davacıyla ben de görüştüm. Kendisinin iyi olduğunu söyledi. Hastaneden taburcu oldu. Davacının telefonunu hem ben hem de davacı … aldık. Telefonlaşmaya devam ettik. Bir ay kadar sonra davalı … davacının eşiyle yapmış olduğu konuşmada davacının evde düşmüş olduğunu eşi söyledi. Benim bildiğim kadarıyla davacının ameliyatı bu düşme olayından sonra gerçekleşmişti” şeklinde beyan etmiştir.
Davalı tanığı … 21.09.2017 tarihli duruşmadaki ifadesinde” Davalı … kardeşim olur. Kaza yaptığını haber vermesi üzerine … HAastanesi’ne ben de gittim. Davacının tetkikleri yapıldı. İstirahat etmesi gerektiği söylenerek taburcu edildi. Davacı bir arkadaşının arabasıyla evine gitti. Davalı … davacıyı düzenli aralıklarla arayarak nasıl olduğunu sürekli soruyordu. Davacı hastanenin kapısına kadar tekerlekli sandalyede geldi. Daha sonra arkadaşının koluna girerek arabaya beraber yürüdüler dedi. ” şeklinde beyan etmiştir.
Davalı tanığı … 25.01.2018 tarihli duruşmadaki ifadesinde ” Davalı … baldızım olur. Davacıyı kazadan sonra … Hastanesi’nde gördüm. Davalı … kazanın akabinde eşimi arayarak kaza yaptığını, yanına gitmemizi istediğini belirtmiş, biz de bu nedenle hemen … Hastanesi’ne gittik. Hastanede davacının dizi için MR çekilmiş, sonuc bekleniyordu. Davacının yanında birkaç arkadaşı vardı. MR sonucu çıkınca doktor kas ezilmesi var. İstirahat etmesi gerekiyor dedi. Biz davacıyı bi arkadaşının arabasına bindirerek yolcu ettik, gönderdik. Olayla ilgili görgüm bundan ibarettir dedi. ” şeklinde beyan etmiştir.
Bilirkişi raporu:
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle;
İstanbul Adli Tıp Kurumu 2. İhtisas Kurulundan alınan 25.05.2022 tarihli 2776 nolu maluliyet raporunda; Mevcut belgelere göre … oğlu 02.04.1962 doğumlu …’ın 16.06.2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı arızası sebebiyle 30.03.2013 tarih ve 28603 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırılması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu raporları hakkında yönetmeliğe göre, Kas İskelet Sistemi Tablo 3.9’a göre %10 Tablo 3.2’ye göre %5 olarak tespit edildiğine göre;
1-Kişinin tüm vücut engellilik oranının %5 (yüzde beş) olduğu,
2-İyileşme süresinin (iş göremezlik süresi) olay tarihinden itibaren 4(dört) aya kadar uzayabileceğine dair rapor sunulmuştur.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden alınan 13.10.2020 tarihli kusur raporunda; Davalı sürücü …’ün, %80 (yüzde seksen) oranında kusurlu, davacı yaya …’ın, %20 (yüzde yirmi) oranında kusurlu olduğuna dair kusur raporu sunulmuştur.
Dosya aktüer uzmanı …’ya tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu 17.05.2021 tarihli raporunda; Geçici ve sürekli iş göremezlik yönünden davalı … Sigorta A.Ş. ve dava dışı SGK tarafından davacı …’a ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanamamış olup davacının zararından bu açıdan bir tenzil yapılmadığını,
En güncel yüksek yargı kararlarından bir olan T.C. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi ‘nin 2019/3292 E. 2021/1848 K. Sayılı ilamında belirtildiği şekilde TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Teknik Faiz uygulamaksızın Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığını,
Davacı …’ın hesaplanan toplam Geçici + Sürekli İş Göremezlik zararının 290.384,44 TL olduğu, hesaplanan Geçici + Sürekli İş Göremezlik zararından davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğuna dair rapor sunmuştur.
Aktüer bilirkişisi … mahkememize sunmuş olduğu 25.11.2021 tarihli ek raporunda;
a) Karayolları Trafik Kanunu ‘nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 Tarihinde TBMM ‘de Kabul edilerek 19.06.2021 tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu” tarafından hesap tarihi itibariyle henüz bir Yönetmelik Yayınlamadığı için, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından 21.06.2021 tarihli T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ‘nin 2021/3089 E. , 2021/3441 K. ve 2021/2457 E. , 2021/3304 K. Sayılı İlamları dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığını,
b) Geçici ve sürekli iş göremezlik yönünden davalılar ve dava dışı SGK tarafından davacı …’a ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanamamış olup davacının zararından bu açıdan bir tenzil yapılmadığını,
c) Kök rapora itirazların değerlendirildiği, kök rapor sonrası dosyaya sunulan bordrolar ve nüfus kayıt örneği dikkate alınarak yeniden hesaplama yapıldığını,
d) Davacı … ’nın hesaplanan toplam Geçici İş Göremezlik zararının 20.978,34 TL olduğunu,
e) Davacı … ’nın hesaplanan toplam Sürekli İş Göremezlik zararının 213.949,76 TL olduğunu,
f) Tedavi giderleri yönünden hesaplamanın uzmanlık alanım dışında olduğu, ilgili konuda alanında uzman doktor bilirkişi tarafından hesaplama yapılmasının uygun olacağına dair ek rapor sunmuştur.
Aktüer bilirkişisi … mahkememize sunmuş olduğu 07.10.2022 tarihli ek raporunda;
a) Karayolları Trafik Kanunu ‘nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 Tarihinde TBMM ‘de Kabul edilerek 19.06.2021 tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu” tarafından 04.12.2021 tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanarak yürürlüğe giren “Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar” yürürlüğe girdiği 04.12.2021 tarihinden sonra düzenlenen Poliçeleri kapsayacağından, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından olan T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ‘nin 27.09.2021 Tarihli 2021/4391 E. , 2021/5518K. Sayılı ve benzer kararları da dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığını,
b) Geçici ve sürekli iş göremezlik yönünden davalılar ve dava dışı SGK tarafından davacı … ‘ya ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanamamış olup davacının zararından bu açıdan bir tenzil yapılmadığını,
c) Ek rapora itirazların değerlendirildiği, ek rapor sonrası dosyaya sunulan maluliyet raporu dikkate alınarak Mahkeme ‘nin görevlendirmesi gereği yeniden hesaplama yapıldığını,
d) Davacı …’ın hesaplanan toplam Geçici İş Göremezlik zararının 20.978,34 TL olduğunu,
e) Davacı … ’nın hesaplanan toplam Sürekli İş Göremezlik zararının;
-Pasif Dönem hesabında, eski adıyla AGİ ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnası Düşülmüş Asgari Ücrete Göre 63.126,85 TL olduğunu,
-Pasif Dönem hesabında, eski adıyla AGİ ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnalı Asgari Ücrete Göre 69.989,64 TL olduğunu,
f) Tedavi giderleri yönünden hesaplamanın uzmanlık alanım dışında olduğu, ilgili konuda alanında uzman doktor bilirkişi tarafından hesaplama yapılmasının uygun olacağına dair ek rapor sunmuştur.
Aktüer bilirkişisi … ve Dr. …mahkememize sunmuş olduğu 13.01.2023 tarihli raporunda;
a) Karayolları Trafik Kanunu ‘nun bazı maddelerinde değişiklik yapan, 09.06.2021 Tarihinde TBMM ‘de Kabul edilerek 19.06.2021 tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanan kanunun yürütmesi ile ilgili “Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu” tarafından 04.12.2021 tarihinde Resmi Gazete ‘de yayınlanarak yürürlüğe giren “Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarında Değişiklik Yapılmasına Dair Genel Şartlar” yürürlüğe girdiği 04.12.2021 tarihinden sonra düzenlenen Poliçeleri kapsayacağından, Rapor/Hesap tarihi esas alınarak yapılan hesaplamada en güncel yüksek yargı kararlarından olan T.C. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi ‘nin 27.09.2021 Tarihli 2021/4391 E. , 2021/5518K. Sayılı ve benzer kararları da dikkate alınarak; ilgili kurumlarca görüş değişikliği yapılıncaya kadar yaşam tablosu olarak TRH-2010 Yaşam Tablosu kullanılarak Progresif Rant Yöntemine göre hesaplama yapıldığını,
b) Geçici ve sürekli iş göremezlik yönünden davalılar ve dava dışı SGK tarafından davacı …‘a ödeme yapıldığına dair herhangi bir bilgi ve belgeye rastlanamamış olup davacının zararından bu açıdan bir tenzil yapılmadığını,
c) Davacı …’ın hesaplanan toplam Geçici İş Göremezlik zararının 20.978,34 TL olduğunu,
d) Davacı … ’nın hesaplanan toplam Sürekli İş Göremezlik zararının;
-Pasif Dönem hesabında, eski adıyla AGİ ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnası Düşülmüş Asgari Ücrete Göre 87.228,77 TL olduğunu,
-Pasif Dönem hesabında, eski adıyla AGİ ‘ye karşılık gelen Vergi İstisnalı Asgari Ücrete Göre 97.373,29 TL olduğunu,
e) Davacı …’ın 16.06.2016 günü geçirdiği trafik kazası sonucu oluşan yaralanmasına ait olan, kaldırıldığı … ve Araştırma Hastanesinde yapılan tüm sağlık/tedavi giderlerinin … Kurumunca karşılanmış olduğu, … Hastanesi ve … Üniversitesi Hastanesinde yapılan tedavilerin 16.06.2016 günü geçirdiği trafik kazasına bağlı olmadığından bu hastanelerdeki giderlere ait hesaplamalar yapılmadığına dair rapor sunulmuştur.
… Asliye Hukuk Mahkemesinden aktüer bilirkişisi …’den aktüer raporu alınmış olduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Asıl dava; trafik kazasından kaynaklı olarak, araç işleten ve sürücüye karşı açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Birleşen dava; trafik kazasından kaynaklı olarak, aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasına karşı açılan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Asıl ve birleşen davalarda davacı, 16/06/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaya olarak yolda bulunmaktadır.
Asıl davadaki davalı …, 16/06/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasına karışan … plakalı aracın şoförüdür.
Asıl davadaki davalı …, 16/06/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasına karışan … plakalı aracın malikidir(işleten).
Birleşen davada davalı … Sigorta A.Ş, 16/06/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasına karışan … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet sigortasıdır.
Meydana gelen kazada kusur oranlarının tespiti amacıyla ATK Trafik İhtisas Dairesinden alınan 13/10/2020 tarihli raporda özetle; davacının % 20, davalı …’ün % 80 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
25/02/2022 tarihli ATK maluliyet raporuna göre; davacının maluliyet oranının % 5 olduğu, iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceği tespit edilmiştir.
15/01/2023 tarihli aktüer ve doktor bilirkişi raporuna göre; 25/02/2022 tarihli ATK maluliyet ve 13/10/2020 tarihli ATK kusur raporu ışığında davacının sürekli iş göremezlik tazminatının 97.373,29 TL, geçici iş göremezlik tazminatının 20.978,34 TL olduğu, davacının kazaya bağlı olarak yaptığı herhangi bir tedavi giderinin bulunmadığı tespit edilmiştir.
Asıl ve birleşen davalardaki maddi tazminat istemi yönünden;
Tarafların iddia ve savunmaları, yukarıda yer verilen kusur, maluliyet ve aktüer bilirkişi raporları ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde;
Birleşen davadaki davalı … Sigorta A.Ş’nin zorunlu mali mesuliyet sigortası, asıl davadaki davalı …’ün sürücüsü ve asıl davadaki …’ın maliki(işleteni) olduğu … plakalı aracın, 16/06/2016 tarihinde, yaya olan davacıya çarpması neticesinde davacının yaralanması nedeniyle,
… plakalı aracın sürücüsüne ve işletenine karşı 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 500,00 TL geçici iş göremezlik, 500,00 TL tedavi gideri ve 30.000,00 TL manevi tazminat istemli olarak eldeki asıl davanın açıldığı,
… plakalı aracın trafik sigortasına karşı 1.000,00 TL sürekli iş göremezlik, 500,00 TL geçici iş göremezlik ve 500,00 TL tedavi gideri istemli birleşen davanın açıldığı,
Talep artırım neticesinde sürekli iş göremezlik olarak 97.373,29 TL, geçici iş göremezlik olarak 20.978,34 TL, tedavi gideri olarak 500,00 TL ve manevi tazminat olarak 30.000,00 TL talep edildiği,
25/02/2022 tarihli ATK tarihli ATK maluliyet raporuna göre; davacının maluliyet oranının % 5 olduğu, iyileşme süresinin 4 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği,
13/10/2020 tarihli ATK kusur raporuna göre; davacının % 20, davalı …’ün % 80 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
15/01/2023 tarihli aktüer ve doktor bilirkişi raporuna göre; 25/02/2022 tarihli ATK maluliyet ve 13/10/2020 tarihli ATK kusur raporu ışığında davacının sürekli iş göremezlik tazminatının 97.373,29 TL, geçici iş göremezlik tazminatının 20.978,34 TL olduğu, davacının kazaya bağlı olarak yaptığı herhangi bir tedavi giderinin bulunmadığının tespit edildiği,
25/02/2022 tarihli maluliyet, 13/10/2020 tarihli kusur ve 15/01/2023 tarihli aktüer ve doktor bilirkişi raporunun alanında uzman bilirkişilerce, dosyamız kapsamı ile uyumlu, denetime elverişli ve yaygın içtihatlar ışığında hazırlanmış olmaları nedeniyle raporlara itibar edilmesi suretiyle;
Asıl ve birleşen davaların birlikte kısmen kabulü ile 20.978,34 TL geçici iş göremezlik ve 97.373,29 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 118.351,63 TL maddi tazminatın; davalı … Sigorta A.Ş yönünden başvuruyu(02/08/2018) izleyen 8 iş günü sonrası olan 15/08/2018 tarihinden, davalılar … ve … yönünden olay tarihi olan 16/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, davacının tedavi gideri isteminin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Asıl davadaki manevi tazminat istemi yönünden;
Manevi tazminat, 6098 sayılı TBK’nin 56.maddesi ile;
“(1)Hâkim, bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi tazminat olarak ödenmesine karar verebilir.
(2) Ağır bedensel zarar veya ölüm hâlinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir.” hükümleri ile düzenlenmiştir.
Bedensel zarar durumunda ödenecek manevi tazminatı düzenleyen yukarıda yer verilen madde metnine göre hakim olayın özelliklerini göz önüne alarak zarar görene uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verir. Manevi tazminat tutarının belirlenmesini etkileyecek hususlar her olaya göre farklılık gösterebilir. Manevi tazminat kişide tatmin duygusunu uyandıracak seviyede, ancak bir tarafın zenginleşmesine ve diğer tarafın fakirleşmesine neden olmayacak miktarda olmalıdır.
Somut olayda davacının % 5 oranında maluliyetinin bulunması, dinlenen tanıkların beyanları, kazanın meydana gelmesinde karşı taraf sürücünün % 80 oranında kusurlu olması ve kaza tarihindeki paranın alım gücü dikkate alınarak davacının manevi tazminat isteminin kısmen kabulü ile takdiren 20.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 16/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
ASIL ve BİRLEŞEN ….ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN … ESAS SAYILI DOSYASINDA MADDİ TAZMİNAT İSTEMİ YÖNÜNDEN DAVALARIN BİRLİKTE KISMEN KABULÜ İLE;
1-20.978,34 TL geçici iş göremezlik ve 97.373,29 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 118.351,63 TL maddi tazminatın; davalı … Sigorta A.Ş yönünden 15/08/2018 tarihinden, davalılar … ve … yönünden 16/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacının tedavi gideri isteminin reddine,
ASIL DAVADAKİ MANEVİ TAZMİNAT İSTEMİ YÖNÜNDEN DAVANIN KISMEN KABULÜ İLE;
3-20.000,00 TL manevi tazminatın 16/06/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
4-Maddi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli 8.084,60-TL karar ve ilam harcından 546,48-TL asıl davada yatan peşin harç, 44,40-TL birleşen davada yatan peşin harç ve 399,11-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 989,99-TL harçtan mahsubu ile eksik kalan 7.094,61-TL ‘nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Manevi tazminat davası yönünden karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli 1.366,20-TL harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen alınarak Hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan asıl davada yatan peşin harç, 44,40-TL birleşen davada yatan peşin harç ve 399,11-TL ıslah harcı olmak üzere toplam 989,99-TL’nin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan asıl davada yatan 29,20-TL başvuru harcı, birleşen davada yatan 44,40-TL başvuru harcı, asıl davada yatan 4,30-TL vekalet harcı, birleşen davada yatan 6,40-TL vekalet harcı ve 3.814,85-TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.899,15-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesap olunan 3.882,74-TL yargılama giderinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Manevi tazminat davası yönünden davacı tarafından yapılan bir yargılama masrafı olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Maddi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 18.752,74-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
10-Maddi tazminat davası yönünden davalılar … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
11-Maddi tazminat davası yönünden davalı … Sigorta A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
12-Manevi tazminat davası yönünden davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
13-Manevi tazminat davası yönünden davalılar … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalılara verilmesine,
14-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı … … ve … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.19/06/2023

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı