Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/414 E. 2022/18 K. 11.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/414 Esas
KARAR NO : 2022/18

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/07/2019
KARAR TARİHİ : 11/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili bankanın Mahmutpaşa/İstanbul Şubesi ile … Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrinakdi Kredi Sözleşmesi,… Card Üyelik Sözleşmesi ve Ticari Taşıt Kredisi ve Rehin Sözleşmesi gereği borçlu adına kayıtlı … plaka sayılı aracın kaydına müvekkili bankanın rehin şerhi işletildiğini, bahse konu sözleşmelere istinaden, … Tic. Ltd. Şti.’ne kullandınlan kredilerden kaynaklanan borçların ödenmemesi üzerine, davalı firmaya İstanbul … Noterliğinin 04.02.2019 tarih ve … yevmiye ve İstanbul … Noterliğinin 22.01.2019 tarih ve … numaralı ihtarnameleri gönderildiğini, buna rağmen borcun ödenmemesi nedeniyle davalı borçlu hakkında, İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından, “ Menkul Rehninin Paraya Çevrilmesi Yoluyla * icra takibi başlatıldığını, ancak adı geçen davalının takibe ve borca itiraz etmesi nedeniyle, söz konusu takibe devam edilebilmesini teminen dava şartı olan zorunlu arabuluculuk başvurusunda bulunulmuş olup, , 24.06.2019 tarihindeki arabuluculuk toplantısında anlaşmanın sağlanamadığını ve dava şartı olan arabuluculuk son tutanağı taraflarca 24.06.2019 tarihinde imzalandığını, bu itibarla, davalı borçlu anılan takiplerine haksız yere itiraz ettiklerinden icra takibimize devam edilebilmesi için işbu davanın açılması zorunluluğu doğduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle davalı-borçlu … Ltd. Şti’nin haksız ve kötüniyetli olarak İstanbul …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasından yapmış oldukları itirazın iptali ile takibin devamına, ayrıca davalı aleyhine % 20’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ile yargılama giderinin de davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; icra takibi yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, yetki itirazları kapsamında dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesinin gerektiğini, tahsili talep edilen borcun anapara ve ferileri haksız, mesnetsiz ve hukuka aykırı olduğunu, takip konusu borç muaccel ve kesin olmadığından yapılan takibin hukuka aykırı olduğunu, davaya konu kredi, kredi garanti fonunun kefaleti ve taşınmaz ipoteği kapsamında kullandırılan kredi olup, kredinin kat’ı ve yasal takibe devrine ilişkin işlemler usulsüz ve kanuna aykırı olduğunu, icra takibi yapılması için yasal koşulların mevcut olmadığını, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi’indeki hükümler yasal mevzuat hükümlerine aykırı olduğunu, kredi sözleşmesindeki hükümler, tek taraflı ve kredi borçlusunun durumunu ağırlaştıran haksız şart niteliğinde olduğunu, bu nedenle kredi sözleşmesi hukuka aykırı ve geçersiz olduğunu, hiçbir şekilde davacı iddialarının kabulü anlamına gelmemek kaydıyla, muacelliyet ve temerrüt faizi işletilmesine ilişkin yasal koşullar oluşmadığından, davacı banka tarafından temerrüt faizi işletilmesi talebi de hukuka aykırı olduğunu, ayrıca talep edilen faiz oranı, konuyla ilgili mevzuat hükümleri ve yüksek mahkeme kararları uyarınca haksız ve fahiş olduğunu, davacı banka, tamamen haksız, hukuka aykırı ve kötü niyetle müvekkili aleyhine dava konusu icra takibini başlatmış ve nihayetinde huzurdaki davayı ikame ettiğini, davacı bankanın hukuka aykırı ve haksız işlemleri nedeniyle müvekkillerin itibarı sarsılmış maddi ve manevi zarara uğradıklarını, bu nedenle takip konusu alacağın %20 den aşağı olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ettiklerini, konuyla ilgili mevzuat hükümleri ve delil olarak ibraz ettikleri ve edecekleri belgeler ve kayıtlar ışığında davacının davaya konu tüm beyan ve iddiaları haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli olmakla, davanın reddine karar verilmesinin gerektiğini, açıklanan nedenlerle ve fazlaya dair her türlü itiraz, dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla, haksız ve mesnetsiz davanın reddine, takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu edilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Es. Sayılı dosyası, İstanbul … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası, banka kayıt ve belgeleri celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 18/12/2019 tarihli celse dört nolu ara karar gereğince iddia, savunma, toplanan deliller ve banka kayıt ve defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak konusunda uzman Bankacı… seçilmiş ,adı geçen bilirkişice sunulan 03/06/2020 tarihli rapor ile 12/01/2021 tarihli ek rapor ile 26/11/2021 tarihli ikinci ek rapor dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi raporu ve ek raporlarının tetkikinde, davacı bankanın altı adet krediden kaynaklanan toplam alacağının 1.951.456,76 TL olduğu ancak davacı bankanın şimdilik olmak üzere; 186.247,00 TL alacak talep etmekle, talebi ile bağlı bulunduğu, davacı bankanın temerrüt faizi ile ilgili olmak üzere, KMH-Kredili Mevduat Hesabından ve Şirket Kredi Kartından kaynaklanan Asıl Alacak Miktarlarına Takip ( 21.02.2019 ) TarihindeN itibaren; 5464 s.lı yasanın 26/3 maddesi kapsamında TCMB ca üçer aylık dönemler itibariyle yayınlanan faiz oranları nispetinde (değiştiği halde değişen nispetlerde) temerrüt faizi ve 95 Gider Vergisini talep edebileceği, Borçlu Cari Hesap/ KGF / Ticari ve İskonto- Kredilerinden Kaynaklanan Asıl Alacak miktarlarına, Sözleşme şartlarınca belirlenen % 58,80 nispetinde temerrüt faizi ile % 5 Gider Vergisini talep edebileceği kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava İstanbul … İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘ nun 67. maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.

Somut olayda davacı alacaklı banka tarafından davalı borçlu aleyhine İstanbul … İcra Dairesi’nin … takip sayılı dosyası ile 1.954.748,44 TL toplam alacak için şimdilik 186.247,00 TL’sinin tahsili için taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız icra takibine girişildiği örnek 8 ödeme emrinin 24.02.2019 tarihinde davalı borçluya tebliğ edildiği borçlu tarafından 26.02.2019 tarihli dilekçe ile icra dairesinin yetkisi ile takibe itiraz edildiği takibin durduğu borçlu itirazının davacı alacaklıya tebliğ edilmeksizin 08.07.2019 tarihinde itirazın iptali için eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında icra dairesinin yetkisi ile davacının alacaklı olup olmadığı ihtilaf konusudur.
Davalı borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de 2004 sayılı İİK’nun 50. Maddesi ile icra dairelerinin yetkisi 6100 sayılı HMK’nun yetki kurallarına göre belirlenecek olup HMK’nun 17. Maddesi gereği taraflar arasında imzalanan sözleşme ile sözleşmeden doğan uyuşmazlıklarda İstanbul Merkez icra daireleri ile mahkemelerinin yetkisinin kararlaştırıldığı, bu kapsamda İstanbul icra dairelerinin yetkili olduğu anlaşılmış, davalı yanın icra dairesinin yetkisine dair yaptığı itiraza itibar edilmemiştir.
Davacının alacağını taraflar arasında imzalanan, kredi sözleşmeleri oluşturmaktadır. Aralarında bankacılık hizmet sözleşmesi, kredi kartı sözleşmesi , ticari taşıt rehin kredisi ve rehin sözleşmesi ile genel kredi sözleşmeleri oluşturmaktadır. Bu sözleşmeler kapsamında davalı tarafından davacı bankadan çeşitli krediler kullanılmıştır.
Uyuşmazlık teknik bilgi gerektirmesi nedeni ile mahkememizce Bankacı Bilirkişi …’den davacının takip tarihi itibariyle alacak miktarının belirlenmesi için rapor alınmış. Bilirkişi tarafından sunulan kök ve ek raporlar ile davacının davalıdan dava tarihi itibariyle 1.951.456,76 TL alacaklı olduğu tespit edilmiştir. Mahkememizce bilirkişi raporlarına gerekçeli ve hüküm kurmaya elverişli olmakla itibar edilmiş, bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması , borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur (Y.3HD’nin 09/10/2019tarih 2019/4054E-2019/7659K sayılı ilamı). Davacının talebinin kredi sözleşmesi nedeni ile alacak istemine ilişkin olduğu alacağın likit olduğu anlaşıldığından davacı yanın icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE, davalı tarafından İstanbul … İcra Dairesinin… Esas sayılı takip dosyasına yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, TAKİBİN DEVAMINA,
2-İtirazın iptaline karar verilen alacağın %20 ‘ si oranında hesaplanan 37.249,40 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 12.722,53-TL karar ve ilam harcından, 2.249,40-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 10.473,13-TL eksik harcın davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 2.300,20-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 892,40-TL olmak üzere toplam 3.192,60-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 21.487,29-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
7-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 11/01/2022

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır