Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/384 E. 2021/407 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/384 Esas
KARAR NO:2021/407

DAVA:Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/06/2019
KARAR TARİHİ:02/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 18/03/2017 tarihli “… … İmalatı Sözleşmesi” imzalanmış olduğunu, müvekkilinin sözleşme ile üstlendiği tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, işi tamamladığını ve eksiksiz olarak davalıya teslim ettiğini, taraflar arasında akdedilmiş sözleşmenin 14. maddesi gereğince avans ödemesi karşılığı olarak davalıya 50.000,00-TL. tutarında teminat senedi verdiklerini, müvekkilinin üstlendiği işi tam ve eksiksiz şekilde bitirip teslim etmesine karşın davalı tarafın kendisinin sebep olduğu zararlar nedeniyle kesin kabul tutanağı düzenlemekten imtina ettiğini ve müvekkilinden aldığı teminat bedelini iade etmediğini, müvekkilinin sözleşme ile üstlendiği işi tamamlamasına rağmen davalı şirketin tahsil ettiği teminat bedelini iade etmemesi ve müvekkilinden kaynaklanmayan bazı sebepler ileri sürerek sözleşmesel sorumluluklarından ve kesin kabulden kaçınması üzerine müvekkilinin iş kaybına uğradığını, davalının tutumu nedeniyle çalıştığı iş çevresinde zor duruma düştüğünü, hakları olan teminat bedelini tahsil etmek istediklerinde çeşitli zorluklar çıkarılmak suretiyle maneviyatlarının bozulmasına sebep olunduğunu, davalının iyi niyet kurallarına aykırı olarak ve sözleşmede güçlü olan taraf olmanın getirdiği avantajdan istifade ederek müvekkili üzerinde baskı kurduğunu, ekonomik baskı ile bunalttığını, müvekkilini manevi zarara uğrattığını beyanla müvekkilinden sözleşmenin 14. maddesi gereğince avans ödemesi karşılığı olarak alınmış olan 50.000,00-TL. tutarındaki teminat senedinin iadesine, müvekkilinin sözleşme ile üstlendiği işi tamamlamasına rağmen kendisine iade edilmeyen 7.228,11-TL. teminat bedelinin 15/08/2018 tarihinden işleyecek en yüksek ticari temerrüt (avans) faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, müvekkilinin yaptığı 321,03-TL. ihtarname masrafının da 06/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, ayrıca 20.000,00-TL. manevi tazminatın zarar tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacının sözleşme gereği yüklenmiş olduğu işin gerekliliklerini yerine getirmediğini ve bu hususun gerek tutulan tutanaklar gerekse yapılan bildirimler ile davacı yükleniciye birçok kez iletildiğini, davacının ise eksikliklerin kendisinden kaynaklanmadığını ve kendi sorumluluğunda olmadığını iddia ederek teslim etmiş olduğu yapıya ilişkin yükümlülüğünden kaçındığını, teminat mektubunun iadesinin ancak yüklenilen işin tam ve kusursuz olarak teslimi ile mümkün olabileceğini, ancak davacı yüklenicinin sözleşme konusu yükümlülüklerini sözleşme gereğince kusursuz ve tam olarak yerine getiremediğini, bu nedenle davacı yüklenicinin sözleşmeye ilişkin sorumluluğunun halihazırda devam etmekte olduğunu, davacının müvekkiline sunmuş olduğu teminat senedinin iadesine ilişkin koşulların oluşmadığını, ayrıca davacının müvekkili şirketten herhangi bir alacağının da söz konusu olmadığını ve fer’i bir talep olan manevi tazminat talebinin ise unsurlarının oluşmadığını belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin ise davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında akdedilmiş … … … İmalatı Sözleşmesi’ne konu işlerin davacı tarafça tam ve eksiksiz olarak tamamlandığı ve davalıya teslim edildiği halde davalı tarafça işin kesin kabulünün yapılmadığı ve teminat bedelinin iade edilmediği iddiası ile kesin kabul işleminin yapılmış sayılmasına karar verilmesi, 50.000.00-TL. tutarlı teminat senedinin davacıya iadesi, iade edilmeyen 7.228,11-TL. tutarındaki teminat bedelinin faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi, 321,03-TL. ihtarname bedelinin tahsili ve davalı aleyhine 20.000,00-TL. manevi tazminata hükmedilmesi taleplerini içeren alacak davasıdır.
Davacı vekili 17/02/2021 tarihinde yapılan duruşmaya katılmamıştır. Her ne kadar davacı vekili 17/02/2021 tarihli duruşmaya katılamayacağına ilişkin olarak mazeret dilekçesi sunmuş ise de; sunduğu mazeret dilekçesinin ekine herhangi bir dayanak belge sunmamış, mazeretinde sadece “mesleki mazeretim nedeniyle katılamayacağımdan mazeretimin kabulüne” demekle yetinmiştir. Bunun üzerine mahkememizce 17/02/2021 tarihli celsede davacı vekilinin dayanaksız mazeret istemi yerinde görülmeyerek reddine karar verilmiştir. Aynı duruşmaya katılan davalı vekili Av. … ise davanın kendilerince takip edilmeyeceğinin bildirilmesi üzerine mahkememizce davalı vekilinin beyanı ve imzası alınarak dosya HMK.’nun 150. maddesi gereğince yenileninceye kadar işlemden kaldırılmıştır.
Daha sonra davacı vekili Av. … tarafından 16/03/2021 tarihli dilekçe ile dosya yenilenmiş ve mahkememizce yeni duruşma günü ve saati verilmiştir. Ancak, 02/06/2021 tarihinde yapılan duruşmaya herhangi bir katılan olmamış, davacı vekili tarafından dosyaya herhangi bir mazeret dilekçesi de sunulmamıştır. 02/06/2021 tarihli duruşma öncesi davalı vekili tarafından mazeret dilekçesi sunulmuş ise de; davalı şirketin dosyaya sunduğu vekaletnamede mazeret sunan vekil dışında başkaca vekillerin de yetkilendirilmiş olduğu dikkate alınarak davalı vekilinin mazeret isteminin reddine karar verilmiştir.
Huzurdaki dava, HMK’nun 316. ila 322. maddelerinde düzenlenen basit yargılama usulünün uygulandığı alacak davasıdır.
“Tarafların duruşmaya gelmemesi, sonuçları ve davanın açılmamış sayılması” başlıklı 150. maddesinin; 1. fıkrasına göre; “Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.”
Mahkememizin 17/02/2021 tarihli celsesinde dosya HMK.’nun 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılmıştır. Dava, davacı vekilinin yenileme dilekçesi ile yenilenmiş, bunun üzerine 23/03/2021 tarihli yenileme tensip tutanağı ile yeni duruşma günü verilmiştir. Yenileme tensip tutanağı ve yeni duruşma günü her iki taraf vekiline de 29/03/2021 tarihinde e-tebligat ile usulüne uygun olarak tebliğ edilmiştir.
6100 sayılı HMK.’nun 320/4. maddesine göre; “Basit yargılama usulüne tabi davalarda, işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olan dosya, yenilenmesinden sonra takipsiz bırakılırsa, dava açılmamış sayılır.”
02/06/2021 tarihli duruşmaya taraflardan gelen olmamış, davacı vekili dosyayı daha önce 1 (bir) kez yenilemiş olmasına karşın herhangi bir mazeret dahi sunmamış, davalı vekili ise mazeret sunmuş, ancak davalı vekilinin mazereti mahkememizce yerinde görülmeyerek reddine karar verilmiştir. Davanın basit yargılama usulüne tabi olması, dosyanın daha önce 17/02/2021 tarihli duruşmada HMK.’nun 150. maddesi gereğince işlemden kaldırılmasına karar verilmiş olması, sonrasında yenilenmesi üzerine yeni duruşma gününün verilmiş olması da dikkate alınarak ve HMK.’nun 320. maddesinin 4. fıkrasına göre basit yargılama usulüne tabi davalarda işlemden kaldırılmasına karar verilen dosyanın yenilenmesinden sonra 2. kez takipsiz bırakılması halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verileceği yönünde düzenleme bulunduğundan aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Dosyanın basit yargılama usulüne tabi olması ve daha önce bir kez yenilenmiş olması da dikkate alınarak, takip edilmeyen davanın açılmamış sayılmasına,
2-Alınması gereken 59,30 TL harcın peşin yatırılan 470,36-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 411,06-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. Uyarınca hesap ve takdir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yokluğunda karar verildi. 02/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır