Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/381 E. 2021/823 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO: 2019/381 Esas
KARAR NO: 2021/823

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ :27/09/2017
KARAR TARİHİ:04/11/2021

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili …. Asliye Hukuk Mahkemesi’ne verdiği daha sonra görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderilen dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu bulunmadığını, davalı tarafından alacak iddiasına dayalı … … Mahkemesinde dava açıldığını ve tanıma ve tenfiz davasının …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyasından devam ettiğini ancak, mahkemece müvekkili aleyhine karar verildiğini ve kararın kesinleştiğini, akabinde …. İcra Müdürlüğü’nün 2016/… ve … E sayılı dosyalarından takibe geçildiğini, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın kabulünü talep ve dava etmiş; 14/10/2020 tarihli talep açıklama dilekçesi ile, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce tanınmış …-… … Mahkemesi’nce verilen kararın iptaline aksi takdirde müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiş; 02/08/2018 ve 17/02/2021 tarihli tamamlama harçları ile dava değerini 862.945,89 TL olarak göstermiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı, müvekkili şirketin alacağının tahsili amacıyla davacı şirket aleyhine …-… … Mahkemesinin … esas sayılı kararın tanıma ve tenfizi dayanak gösterilerek …. İcra Dairesinin … Esas dosyası üzerinden takibe başlatıldığını, takipte talep edilen miktarın 862.945,89-TL olduğunu ve faizi ile birlikte 1.100.000,00 TL’ye ulaştığını, davacının bu girişimlerinden ve müvekkili alacağının ödenmemesinden dolayı müvekkilinin finansal olarak büyük zorluklar yaşadığını, kredilerini ödemekte zorlandığını, KKTC bankalarında çek yasaklıları listesinde olmanın yanı sıra tüm ticari itibarını kaybettiğini, davacı taraf alacak iddiasının yerinde olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuş, davacının tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir.
Dava; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere HMK’nın 114/1-i maddesi gereğince bir davanın daha önce kesin hükme bağlanmamış olması dava şartı olup, dava şartlarının varlığı taraflarca ileri sürülmese de mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden araştırılır.
Somut olayda, taraflar arasındaki … … Mahkemesi’nin … dava numaralı, 13/11/2013 tarihli kararının, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E sayılı dosyası ile tanıma ve tenfizine karar verildiği ve kararın kesinleştiği; işbu tanıma ve tenfiz kararına yönelik …. İcra Müdürlüğü’nün … E ve … E sayılı dosyaları üzerinden takibe geçildiği dosya kapsamı ile sabit olup, ayrıca tarafların da kabulündedir.
Davacı taraf, …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin tanıma ve tenfiz kararının iptalini, aksi takdirde davalıya borçlu olmadığının tespitini istemiş ise de;
Taraflar arasındaki uyuşmazlığa ilişkin … … Mahkemesi’nin … dava dosyası ile dava açıldığı, açılan davada davalı eldeki davanın davacısına savunma hakkı verildiği ancak, davaya cevap verilmediği gibi yargılamaya da katılmadığı; yabancı mahkemece verilmiş 13/11/2013 tarihli kararın taraflarca istinaf edilmediğinden 25/12/2013 tarihinde kesinleştiği, işbu kararın tanıma ve tenfizine ilişkin verilen …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 08/03/2016 tarih, … E ve 2016/112 K sayılı kararın kesinleştiği; bu halde, taraflar arasındaki somut uyuşmazlığa ilişkin verilmiş kesin hüküm bulunduğu anlaşılmaktadır. Kesin hüküm, HMK 114/1-i maddesi gereğince dava şartı olup, aynı yasanın 115.maddesi gereğince dava şartlarının varlığı ileri sürülmese de yargılamanın her aşamasında mahkemece kendiliğinden araştırılması gerekeceğinden, davanın HMK’nın 114/1-i ve 115/2 maddeleri gereği kesin hüküm bulunması nedeni ile dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Kesin hüküm bulunması nedeni ile Dava Şartı Yokluğundan Davanın Usulden Reddine,
2-Koşulları oluşmadığından davalı tarafın tazminat isteminin reddine,
3-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli olan 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, başlangıçta yatırılan 14.738,00 TL peşin ve tamamlama harcından mahsubu ile bakiye 14.678,70 TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 04/11/2021
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı