Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/332 E. 2021/907 K. 22.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/332 Esas
KARAR NO:2021/907

DAVA:Menfi Tespit
DAVA TARİHİ:17/09/2014

BİRLEŞEN …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ’NİN
…ESAS SAYILI DOSYASINDA;

BİRLEŞEN DAVA:Menfi Tespit
BİRLEŞEN DAVA TARİHİ:25/09/2012
KARAR TARİHİ:22/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirketen … tipli 15.000 … tipli 15.000 … tipli 6.000 … tipli 5.000 … Kalite Ağır Tipli 40.000 … hafif tipli 10.000 MT ham kumaş siparişleri verdiğini ve tarafların faks yolu ile fiyat konusunda anlaştıklarını, siparişe konu ham bedellerine karşılık,davalı şirket emrine düzenlenen … Bankası …/… şubesine ait … çek nolu 15.08.2012 keşide tarihli keşide yeri İstanbul olan 170.000 TL bedelli çek verildiğini, davalı şirket tarafından ham kumaşlar,boyama işlemi için direk olarak … Terbiye Tesisleri A.Ş.’ye gönderildiğini,işbu firmada yapılan boya işlemi sonrasında davalı şirket tarafından gönderilen ham kumaşlarda,yabancı ve kalitesiz elyaf malzeme kullanımından ve Lycrasız iplik kullanımından dolayı, boyama sonrasında kumaşlarda, … patlağı,iplik düzgünsüzlüğü, kumaşlarda uçuntu ayıplarının çıktığını, söz konusu ayıplar boya sonrasında ortaya çıktığından ve anlaşıldığından bu durumun hemen davalı şirkete mail yolu ile bildirildiğini ve boyama işlemine son verildiğini, davalı şirketçe gönderilen ham kumaşlardaki ayıpların boyama sonrasında ortaya çıktığını, bu nedenle gizli ayıp söz konusu olduğunu, mailler incelendiğinde bu durumun davalı şirketçe de kabul edildiğinin görüleceğini ileri sürerek, ham kumaş bedeli olarak davalı şirkete verilen 170.000 TL’lik … no.lu çek ile 100.000,00 TL’lik … no’lu çekler için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, davalı yanın kötü niyetli olması sebebi ile %20’dan aşağı olmamak üzere davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememiz dosyası ile birleşen ….Asliye Ticaret Mahkemesinin …E.sayılı dosyası ile davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalı şirketten ham kumaş siparişleri verdiğini, tarafların faks yoluyla fiyat konusunda anlaştıklarını,siparişe konu ham kumaş bedellerine karşılık davalı şirket emrine düzenlenen … Bankası … … şubesine ait 15/08/2012 keşide tarihli 170.000 TL bedelli,16/10/2012 keşide tarihli 100.000 TL bedelli çekler verildiğini,davalı şirket tarafından gönderilen ham kumaşlarda ayıbın ortaya çıktığını,ham kumaşlardaki ayıpların boyama sonrasında ortaya çıktığından,davalı şirketin kumaşlarında gizli ayıp olduğunu,davalı firmaya müvekkili şirket tarafından ayıplı olan ham kumaşlar nedeniyle 3 adet iade fatura kesildiğini ve ayıplı malların iade edildiğini, söz konusu çeklerden 15/08/2012 tarihli 170.000 TL bedelli çek nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine,… Bankası … … şubesine ait 16/10/2012 keşide tarihli 100.000 TL bedelli çek nedeniyle borçlu bulunmadıklarının tespite karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflarınca malların iade alınmasının malların ayıplı olması değil,davacı tarafın kötü niyetle ödeme vadesini 2013 Mart ayına uzatmaya çalışması olduğunu, ayıp bildiriminin usulsüz olduğunu,ayıp ihbar süresinin geçtiğini, alımdan sonra 2 ay geçmesine rağmen testlerin yeni yapılmasının hayatın olağan akışına ve ticari teamüllere aykırı olduğunu,tüm bilirkişi raporlarında ayıpların açık ayıp olduğunun belirtildiğini, bu bakımdan ayıp ihbarının makul sürede yapılıp yapılmadığının önemli olduğunu, dolayısıyla davacının haksız davasının reddi gerektiğini, çeklerin iadesi halinde 89.125,00 TL alacaklı olacaklarını,ticari teamüller gereği taraflarına kötü niyet atfedilmeyeceğini ileri sürerek,davacının haksız ve kötü niyetli davasının reddine, dava değerinin %40’ından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talap etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Mahkememizden verilen 2014/… Esas 2015/… Karar sayılı karar, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2017/5434 Esas ve 2019/1440 Karar sayılı ilamı ile ” Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, 2470 metre kumaşın üretiminde usulüne uygun iplik kullanılmamasından dolayı gizli ayıplı olduğunun tespit edildiği, buna karşın davacı tarafın gizli ayıba ilişkin 6102 sayılı yasanın 23/1-c maddesi gereğince uygulanması gereken 6098 sayılı yasanın 223/2 maddesi uyarınca hemen satıcıya bildirimde bulunmadığı, bundan anlaşılması gerekenin noter vs. bir yöntemle yapılacak ihbar için mesai saatleri dışında veya elektronik bildirimler için internet vs. hususların bulunmaması gibi durumlarda ilk internetin bulunduğu anda veya şahıs ile yapılacak bildirimlerden şahsın gönderilmesi süresi için gerekli bulunan, davacı ve davalı tarafın bulunduğu adresler itibariyle karayolu ile gidilse bile bunun iki günü aşmayacağı, telefonla ihbarın yapılmasının düşünülmesi halinde telefonun çekmediği anlardan hemen sonrası, yahut iadeli taahhütlü mektupla yapılacak bildirimlerde ise postadaki süresi ki çoğu zaman iki haftayı geçmemektedir bu sürede olması gibi yöntemler ile yapılabilecek en hızlı en ivedi yöntem ve sürenin kullanılması gerekir iken, teslim ve boyama işlemlerinden 1 ay 6 gün sonrasında yapılan ihbarın ”hemen” kavramı içine girmediği, ihbarın süresinde yapılmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddi ile davalının kötü niyet tazminatı isteminin kabulüne karar verilmiş, hüküm asıl ve birleşen davada davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece ticari satıma konu mal ile ilgili ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş ise de; alınan bilirkişi raporunda bir kısım malın ayıplı olduğu belirtilmiştir. Ancak mahkemece davacı tarafından gizli ayıbın öğrenildiği tarih belirlenmeksizin malın son sevkiyatının yapıldığı tarih gizli ayıbın öğrenildiği tarih kabul edilerek ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı kanaatine varılmıştır.
TTK 23/c maddesi uyarınca basit bir inceleme veya incelettirmek sonucunda malın ayıplı olduğu anlaşılmadığı taktirde ayıp ihbarı konusunda TBK 223/2 maddesi hükmü uygulanır. TBK 223/2 maddesi uyarınca alıcı satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp görürse bunu hemen satıcıya bildirmek zorundadır. Buna göre mahkemece, davacı alıcının bilirkişi raporunda belirtilen ayıplı mallara ilişkin gizli ayıbı öğrendiği tarihin tespit ettirilerek, bu ayıp ihbarının davalıya hemen bildirilip bildirilmediğinin incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş olup, bozma ilamına uyularak devam edilen yargılamada;
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle mahkememizin 23/11/2020 tarihli celsesinde alınan ara karar uyarınca önceki bilirkişi heyetinden rapor alınmasına karar verildiği anlaşılmakla ve 21/04/2021 tarihli bilirkişi heyeti raporda; Ek raporda gizli ayıplı olarak tespit edilen … kalite kumaşların KDV dahil toplam değeri; 21.271,11 (18.09.2012 tarihli … numaralı fatura)+2.919,41 TL. (18.09.2012 tarihli 272331 numaralı fatura) = 24.190,52 TL olduğunu, 31/07/2012 tarihi itibari ile her iki firmanın mutabık olduğu tutar davacı Zares Tekstil San. Ve Tic. Ltd. Şti.’nin 180.275,02 TL. (Ek raporda sehven 190.036,65-TL. olarak belirtilmiştir.) alacaklı olduğunu, ancak davacı Zares Tekstil San. Ve Tic. Ltd. Şti. 170.000 ve 100.000-TL. tutarındaki iki adet çeke ihtiyati tedbir koyup ödemediğinden, davalı … San. Ve Tic. A.Ş. 270.000-180.275,02=89.724,98-TL alacaklı olmuş olduğunu, takdiri Mahkeme de ait olmak üzere, kök ve ek raporlarda belirlenmiş … kalite 2.570,02 metre (raporlarda sehven 2.470,02 metre olarak hesaplanmıştır.) kumaşlarında gizli ayıp olduğundan ve iadesi gerektiğinden 89.724,98 TL.-24.190,52=65.534,46-TL davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin alacaklı olduğu kanaatine varılmış olduğunu belirterek, sonuç olarak; ek raporda gizli ayıplı olarak tespit edilen … kalite kumaşların KDV dahil toplam değerinin 24.190,52-TL olduğunu, yapılan hesaplama sonrasında davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin 65.534,46- TL alacaklı olduğuna dair rapor sunmuşlardır.
Mahkememizin 28/06/2021 tarihli celsesinde alınan ara karar uyarınca aynı bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişiler sunmuş oldukları 16/10/2021 tarihli ek raporlarında; ek raporda gizli ayıplı olarak tespit edilen … kaliteli kumaşların KDV dahil toplam değerinin 24.190,52 -TL olduğunu, yapıları hesaplama sonrasında davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin 65.534,46-TL alacaklı olduğunu,
… kalite kumaşın davalı … San. Ve Tic. AŞ. den davacı /… Tekstil San. Ve Tie. I.td. Şti.’ne en son 21.06,2012 tarihinde … nolu fatura ile 4.664 metre ham kumaş olarak sevk edildiğini, boya ve lerhiye işlemleri yapıldıktan sonra 29.07.2012 laribli e-mail ile …” … tip elimizde kalan ham bezler tarafınıza iade edilmişti 2500 mt boyalı kumaş kalmıştır ” Şeklinde ayıp ihbarının yapıldığını, dosyada bulunan e-mail yakışmaları ile anlaşıldığı üzere, davalı … San. Ve Tic. A.Ş.’nin boya terbiye işlemleri haşladıktan sonra ve gizli ayıplı olan kumaşlar tespit edildikten hemen sonra (kumaşlar henüz boyahanede iken) haberdar edildiğini (ayıp ihbarının yapıldığını),
Kök raporlarında da belirtildiği üzere, dava konusu olayda boyama sonucu ortaya çıkan gizli ayıbın söz konusu olduğu ve BK. M. 223 II hükmüne göre olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak ayıplarda bu tür ayıbın bulunduğunun anlaşılması durumunda bu hususun hemen satıcıya bildirilmesi gerekliğini, davacının boyama işlemi sonucunda ortaya çıkan ayıpları davalıya bildirdiğine dair ek rapor sunmuşlardır.
Dava, taraflar arasındaki ticari satımdan kaynaklı, ayıplı ürün nedeniyle mal bedeli için verilen ana dosya yönünden 170.000,00 TL, birleşen dosya yönünden 100.000,00 TL’lik çeklerden dolayı borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Davacı ile davalı arasında, ham kumaş alım-satımı konusunda anlaşmaya varıldığı, bu anlaşma üzerine davalı tarafça satılan kumaşların, davacının talebi üzerine dava dışı ….A.Ş’ye irsaliyeleri ile birlikte teslim edildiği, ilk sevkiyatın 19/04/2012 tarihinde, son sevkiyatın ise 21/06/2012 tarihinde gerçekleştiği, davacı tarafın davalıya ayıp ihbarına ilişkin bildirimi 27/07/2012 tarihinde yaptığı hususlarında taraflar arasında ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf; davalı tarafça, taraflar arasındaki dosyaya ibraz edilmiş olan, fax yoluyla yapılan satış sözleşmesine konu teslim edilen ürünlerde ayıp olup olmadığı, ayıp var ise bunun gizli ayıp olup olmadığı ve ayıp bildirim süre ve şekline uyulup uyulmadığı noktalarında ve buna göre de davacının, iki adet çekten dolayı davalı borçlu olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Yargıtay bozma ilamı, bozma öncesi ve sonrası alınan bilirkişi raporları, mahkememiz ana ve birleşen dosyalarında taraf beyanları ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; bozma ilamı doğrultusunda alınan bilirkişi raporlarında ayıbın gizli ayıp olduğu, sonradan anlaşılması nedeniyle anına ayıp ihbarının yapılmadığı, ayıp ortaya çıktıktan hemen sonra ayıp ihbarının yapılmış olduğu, bu haliyle dava konusu çekler nedeniyle davacının davalıya toplamda 65.534,46 TL borçlu olduğu yönünde görüş bildirildiği, bozma sonrası alınan bilirkişi raporlarının denetime ve hüküm kurmaya elverişli olmaları nedeniyle anılan raporlar doğrultusunda davacı tarafça ayıp ihbarının süresinde yapıldığı, davalı tarafa verilen 170.000,00 ve 100.000,00 TL bedelli çekler nedeniyle davacının davalıya toplamda 65.534,46 TL borçlu olduğu, bu miktarı aşan talep yönünden borçlu olmadığı kanaatine varıldığından, davanın kısmen kabulü ile … Bankası …/…/… Şubesine ait … çek nolu, 15/08/2012 keşide tarihli, 170.000,00 TL bedelli çek ve … Bankası …/…/… Şubesine ait … çek nolu, 16/10/2012 keşide tarihli, 100.000,00 TL bedelli çekten kaynaklı olarak toplam 270.000,00 TL’lik borcun, 65.534,46 TL’sini aşan miktar yönünden, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin istemin reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Mahkememizin 14/08/2012 ve 15/10/2012 tarihli ara kararları ile davaya konu 2 adet çekin ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararları verildiği görülmektedir.
Reddedilen miktar üzerinden davalı lehine hükmedilebilecek tazminat yönünden; mahkememizce verilen ihtiyati tedbirin, çeklerin icra takibine konulamaması değil, çeklerin ödenmemesi şeklinde verildiği, bu şekildeki tedbirin İİK’nin 72.maddesi kapsamında bir tedbir olmaması nedeniyle davalı lehine tazminata hükmedilmemiştir.
Kabul edilen miktar üzerinden davacı lehine hükmedilebilecek tazminat yönünden ise, davalının kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından, davacı lehine tazminata hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
MAHKEMEMİZİN ANA ve BİRLEŞEN ….ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN …ESAS SAYILI DOSYALARI YÖNÜNDEN DAVALARIN KISMEN KABULÜ İLE;
1-Davacı borçlunun;
a-) … Bankası …/…/… Şubesine ait … çek nolu, 15/08/2012 keşide tarihli, 170.000,00 TL bedelli çek ve
b-) … Bankası …/…/… Şubesine ait … çek nolu, 16/10/2012 keşide tarihli, 100.000,00 TL bedelli çekten kaynaklanan
toplam 270.000,00 TL’lik borcunun, 65.534,46 TL’sini aşan miktar yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Davacı yanın fazlaya ilişkin isteminin reddine,
3-Şartları oluşmadığından, kabul edilen miktar yönünden davacının, reddedilen miktar yönünden davalının tazminat istemlerinin ayrı ayrı reddine,
4-Alınması gerekli 13.967,04 -TL karar ve ilam harcından toplam peşin alınan 4.009,50-TL’nin mahsubu ile eksik kalan 9.957,54-TL ‘nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan 4.0009,50-TL toplam peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan 21,15-TL başvuru harcı, 3,30-TL vekalet harcı ve 3.375,00-TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 3.399,45-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesap olunan 2.574,33-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 600,00-TL yargılama giderinden davanın kabul ve red oranı dikkate alınarak hesap olunan 145,63-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 22.762,59-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 9.319,48 TL-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
10-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalının yokluğunda. gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay ilgili hukuk dairesi nezdinde TEMYİZ yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.22/11/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı