Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/33 E. 2021/293 K. 21.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/33 Esas
KARAR NO:2021/293

DAVA:İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ:28/11/2014
KARAR TARİHİ:21/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … A.Ş.’nin müvekkili sigorta şirketi nezdinde … nolu Makine Kırılması Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, 31/10/2013 tarihinde davalılardan … …. Tic. San. A.Ş.’ye ait … plakalı kamyonun Ayamama Deresi Sefaköy/İstanbul adresinde yürütülen dere ıslahı çalışmaları sırasında, diğer davalı araç sürücüsü …’un kullanımında geri manevra yaparken gerekli dikkat ve özeni göstermemesi sonucu arkasında bulunan … marka…’i (yükleyiciyi) görmemesi nedeniyle yükleyiciye çarptığını, olay sırasında loaderin (yükleyicinin) arka su radyatör ızgarasının, radyatör sol taraf sacının, arka stop lambasının, arka alt ana şasi sacının, radyatör fanının ve davlumbaz parçalarının ezildiğini ve kırıldığını, davalı sürücü … tarafından da beyan edildiği ve imzalandığı üzere hasarın meydana gelmesinde …’un %100 kusurlu olduğunu, söz konusu hasarla ilgili olarak müvekkili şirket tarafından 01/11/2013 tarihinde tarihinde yapılan ekspertiz incelemesi neticesinde hasar bedeli olarak 23.750,41-TL. tespit edildiğini ve bu bedelin hasar tazminatı olarak dava dışı sigortalıya ödendiğini, davalı şirketin araç maliki olması nedeni ile, davalı …’un ise hasara neden olan aracın sürücüsü olması nedeniyle ödenen hasar bedelinden sorumlu olduklarını, sigortalıya ödenen hasar tazminatının rücuen tahsiline yönelik olarak davalılar aleyhine…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların takibe haksız itirazları sonucu takibin durdurulduğunu belirterek, davalıların haksız itirazlarının iptali ile takibin devamına, takip konusu alacağın likit olması nedeni ile davalılar aleyhine takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, dava masrafları ile vekalet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan … …. Tic. San. A.Ş. (kısaca … İnşaat … A.Ş.) vekili cevap dilekçesinde özetle; gerek İcra Dairesi’nin ve gerekse Mahkeme’nin davaya bakmaya yetkili olmadığını, HMK.’nun 6. maddesi gereğince yetkili İcra Dairesi’nin ve yetkili Mahkeme’nin müvekkili şirketin ikametgâhının bulunduğu … İcra Dairesi ve Mahkemeleri olduğunu, bu nedenle öncelikle davanın esasına girilmeden icra dairesinin ve mahkemenin yetkisi hususunun incelenerek yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin kaza ile hiçbir ilgisinin bulunmadığını, eğer ortada bir sorumluluk varsa bunun araç sürücüsü ve dava dışı sigortalıda olduğunu, takibe konu alacağın haksız fiil alacağı olduğunu ve likit bir alacak olmadığını beyanla davanın reddine, tüm yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılardan … vekili ise cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yüklenici değil, diğer davalı şirkette kamyon şoförü olarak çalışan bir kişi olduğunu, müvekkilinin kullandığı aracın park halinde iken kepçeyi kullanan şoförün geri geri gelirken kamyona çarptığını, eğer bir hasar meydana gelmiş ise bu hasardan müvekkilinin sorumlu olmadığını ve müvekkilinin tamamen kusursuz olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı sigorta şirketinin 31/10/2013 tarihinde meydana gelen hasar nedeniyle … nolu Makine Kırılması Sigorta Poliçesi kapsamında dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu hasar bedelinin rücuen tahsiline yönelik olarak…. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalılar aleyhine giriştiği ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın ise: davacı şirketin sigortalısının zarara uğrayıp uğramadığı, davacının sigortalısına ödeme yapıp yapmadığı, hasara neden olan olayda davalıların kusurunun bulunup bulunmadığı, rücuen tazminatın şartlarının oluşup oluşmadığı, şartları var ise tazminat miktarının tespiti, davalıların takibe itirazlarının haklı ve yerinde olup olmadığı ile icra inkar tazminatı şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Dosyanın …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği 25/12/2018 tarihli, … Esas ve … Karar sayılı “görevsizlik kararı” üzerine mahkememize gönderildiği ve yukarıdaki esas numarasında kaydedildiği anlaşılmıştır.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra takip dosyası, poliçe diğer kanuni delillere dayanmıştır. Davalı … … … A.Ş. ise delil olarak; tanık beyanı, bilirkişi incelemesi, keşif ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır. Diğer davalı … ise delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı takip dosyası, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır.
Mahkememizce davaya konu…. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra takip dosyası celbedilerek incelenmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı şirket tarafından 20/10/2014 tarihinde 23.750,41-TL. asıl alacak ve 1.118,55-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.868,96-TL.’nin tahsili amacıyla davalılar aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, Örnek-7 nolu ödeme emrinin davalılara usulünce tebliğ edildiği, davalı borçlular tarafından icra dosyasına ayrı ayrı sunulan dilekçelerle ve yasal süresi içerisinde borca itiraz edildiği, davalılardan şirket tarafından ise borca itiraz ile birlikte ayrıca icra dairesinin yetkisine de itirazda bulunulduğu, davalıların itirazları üzerine duran takibin devamına yönelik olarak davacı sigorta şirketi tarafından 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde davalı borçlular aleyhine huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davalı … … … A.Ş. vekili her ne kadar gerek borca itiraz, gerekse davaya cevap dilekçesinde ayrı ayrı yetki itirazında bulunmuş ise de mahkemece 17/09/2015 tarihli duruşmada icra dairesinin yetkisi bakımından yapılan incelemede; İİK.’nun 50. maddesi ile HMK.’nun 7. ve 16. maddeleri gereğince zarar görenin araç malikinin yerleşim yeri adresi İstanbul olduğundan, takibin yapıldığı … İcra Dairesinin yetkili olduğu, yine HMK.’nun 7. ve 16. maddeleri gereğince huzurdaki itirazın iptali davasında da … Mahkemeleri’nin yetkili olduğu kanaatine varılarak, davalı şirketin hem icra dairesinin ve hem de mahkemenin yetkisine yönelik itirazlarının ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
İcra İflas Kanunu’nun 67/1 maddesine göre; takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Görevsizlik kararı öncesinde mahkemece dosyada aldırılan 07/03/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; kazaya karışan sürücülerin birlikte düzenledikleri kaza tespit tutanağında; 31/10/2013 tarihinde, İstanbul – Sefaköy’de bulunan şantiye sahasında sürücü …’un yönetimindeki … plakalı kamyonu ile geri geri manevra yaparken, …’nın yönetimindeki 34 00 14 00 27 plakalı yükleyiciye çarptığını açıkladığı, davalı sürücü …’un manevraları düzenleyen genel şartlara uymadığı ve yükleyiciye çarptığı için Karayolları Trafik Kanunu’nun 84/j ve Karayolları Trafik Yönetmeliği’nin 157/a/10 maddelerinde açıklanan kusurları işlediği, kazanın meydana gelmesinde sürücü …’un asli derecede ve %100 oranında kusurlu olduğu, dava dışı operatör …’nın ise kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davalı … İnşaat … A.Ş.’nin ise Karayolları Trafik Kanunu’nun 85. maddesi gereğince … plakalı kamyonun maliki ve işleteni olarak sürücü …’un kusurundan ve oluşan hasardan aynen kendi kusuru varmış müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, 34 00 14 00 27 plakalı yükleyicinin ruhsat sahibinin dava dışı… A.Ş. olduğu, İş Finansal Kiralama A.Ş. tarafından oluşan hasar tazminatının sigortalı dava dışı … A.Ş.’ye ödenmesi için muvafakatinin alındığı, tazminata konu 34 00 14 00 27 plakalı, … marka, 1221F tipi, 2012 model lastik tekerlekli yükleyicide 31/10/2013 tarihli kaza nedeniyle oluşan hasar tutarının KDV dahil 21.428,74-TL. olduğu, davacı sigorta şirketi tarafından ise sigortalısına 01/11/2013 tarihinde 23.750,41-TL. hasar bedeli ödendiğinin beyan edildiği ve buna ilişkin cari ödeme listesi sunulduğu, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödediği hasar bedelinin rücuen tahsili amacıyla 20/10/2014 tarihinde davalılar aleyhine…. İcra Dairesi’nin… Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığı, davacı sigorta şirketince 21.428,74-TL. hasar bedeline 08/04/2014 tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini talep edebileceği, asıl alacak 21.428,74-TL.’ye 08/04/2014 ile 20/10/2014 tarihleri arasında işleyen yasal faiz tutarının ise 1.030,34-TL. olduğu, buna göre asıl alacak ile yasal faiz toplamının 22.459,08-TL. olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı şirket vekilinin bilirkişi raporuna karşı sunduğu 31/03/2016 tarihli itiraz dilekçesi üzerine mahkemece 24/05/2016 tarihli duruşmada; dosyanın Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilerek rapor alınmasına karar verilmiş ve dosya rapor tanzimi için ATK’ya gönderilmiştir. Ancak ATK … Trafik İhtisas Dairesi tarafından müzekkereye 10/08/2016 tarihinde verilen cevapta; dava dosyası içerisindeki bilgiler, iddialar, itirazlar, olayın meydana geliş şekli ve yeri dikkate alındığında kusur durumunun tespitinin dairelerinin işlem konusu dışında kaldığı belirtilerek, dosya nın iadesi uygun görülmüştür.
Davalılardan …’un 29/09/2016 tarihli duruşmada; “…Ben davayı kabul etmiyorum, zira kazayı yapan aslında ben değilim. O gün iş makinesini kullanan kişi şirketin formali olan kişidir. İsmini bilmiyorum. Ben bu şirkette sadece 15 gün çalıştım, kazanın olduğu gün patronum olan Feshi … bana “bundan bir şey çıkmaz sen imzala” diye söyledi. İtiraz ettim, ancak “bizim makinemiz de aracımız da kaskolu bundan bir şey çıkmaz” diyerek itirazımı kabul etmediler. İmzalamasaydım işimden olabilirdim, paraya ihtiyacım vardı. Bu nedenle davayı kabul etmiyorum, kazayı yapan kesinlikle ben değilim…” şeklinde beyanda bulunması üzerine mahkemece aynı celsede davalı …’un zapta geçen beyanlarının resmi evrakın sahte düzenlenmesi suçunu oluşturabileceği kanaatine varılarak 31/10/2013 tarihli kaza tespit tutanağını düzenleyenler hakkında … Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunulmasına karar verilmiştir. Ayrıca mahkemece 29/09/2016 tarihli duruşmada; dosyanın 3 (üç) kişilik bilirkişi heyetine tevdi edilmek suretiyle yeniden rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
29/11/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporunda ise özetle; … plaka numaralı kamyon sürücüsünün bir yapım alanında geri manevrası sırasında aynı alan içinde durmakta olan bir iş makinesi olan yükleyiciye çarptığı, kamyon gibi araçların geri manevraları sırasında sürücülerin manevralarıyla ilgili almaları gereken tedbirlerin bulunduğu, bu tedbirlerden en önemlisinin manevralar sırasında bir gözcünün bulundurulması ve bu manevraların bir gözcü eşliğinde yapılması hususu olduğu, kamyon sürücüsünün bu manevra sırasında bir gözcü bulundurmadığı, kamyonun yan ve iç aynalarından manevrası ile tarayacağı alanı gereğince kontrol etmeden manevra yaptığı, böylelikle yapım sahasında durmakta olan iş makinesini fark etmediği ve bu iş makinasına çarpmak suretiyle davaya konu kazaya sebebiyet verdiği, kendisi bir gözcü eşliğinde manevra yapmamakla birlikte manevra yapacağı alanı manevrası öncesinde bizzat kontrol etmesi ve manevrası sırasında aracının aynaları vasıtasıyla kontrollü bir manevra tatbik etmesi gerekirken bu hususlara riayet etmediği, gelişigüzel ve kontrolsüzce aracını manevra yapacağı alana yönelttiği ve sevk ettiği, kamyon sürücüsünün davaya konu kazada dikkatsiz, tedbirsiz ve kontrolsüzce manevrası sebebiyle asli ve tam kusurlu sayılmasının uygun olacağı, dava konusu iş makinasının … plakalı … marka, … … tipi, … model lastik tekerlekli yükleyici olduğu, olay tarihinde 495 saat kullanımı olduğu, onarım fatura bedelinin yapılan iskontodan sonra 20.127,47-TL. olduğu, bunun hasar durumuna ve günün rayiç bedellerine uygun olduğu, KDV tutarı 3.622,94-TL. ile birlikte toplam hasar bedelinin 23.750,41-TL. olduğu, bu rakamın da hasar durumuna ve günün rayiçlerine uygun olduğu, davacı sigorta şirketi tarafından sigortalıya bu tutarın ödenerek icra dosyası ile takibe konu edildiği, dosyada daha önce verilen bilirkişi raporunda yapılan onarım masrafları uygun görülmekle birlikte kıymet kazanma tenzili ve muafiyet tenzili yapılarak davalı tarafından ödenmesi gereken tutarın 21.428,74-TL. olduğunun açıklandığı, ancak davacı sigorta şirketi tarafından herhangi bir muafiyet tenzili yapılmadan ödeme yapılmış olması ve davalının zarardan sorumlu olması nedeni ile yapılan bu tenzil ve kullanım süresi dikkate alınarak kıymet kazanma tenzilinin yerinde olmadığı, davacının zararının faturada belirtildiği gibi 23.750,41-TL. olduğu, davalıların bu tutardan sorumlu oldukları belirtilerek cve sonuç olarak davalılardan … … … A.Ş. adına kayıtlı … plaka numaralı kamyon sürücüsünün asli derecede, tam ve %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu bulunduğu, davacının zararının ise 23.750,41-TL. olduğu, davalıların bu tutardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Yargılama sırasında mahkemece yapılan suç duyurusu üzerine başlatılan Savcılık soruşturma sonucu beklenmiş, … CBS’ye müzekkere yazılarak … Soruşturma sayılı dosyanın akıbeti sorulmuş, verilen cevapta … hakkında kamu davası açılmasının ertelenmesi yönünde karar verildiği bildirilerek buna ilişkin karar ile birlikte tali karar fişinin bir örneği mahkememize gönderilmiştir.
Dosya kapsamında alınan ve yargısal denetime elverişli 29/11/2016 tarihli bilirkişi kurulu raporu mahkememizce denetlenmiş, raporun toplanan delillere, dosya kapsamına ve olayın oluşuna uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte bulunduğu saptanarak benimsenmiştir.
Dava; davacı sigortacının dava dışı sigortalısına Makine Kırılması Sigorta Poliçesi kapsamında ödediği KDV dahil 23.750,41-TL. tutarındaki hasar bedelinin, 6102 sayılı TTK.’nun 1472-1481. maddeleri uyarınca sorumlularından tahsiline yönelik olarak başlattığı ilamsız icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir.
6102 sayılı TTK.’nun 1472. maddesinde; sigortacının, sigorta tazminatını ödediğinde hukuken sigortalının yerine geçeceği, sigortalının gerçekleşen zarardan dolayı sorumlulara karşı dava hakkı varsa bu hakkın, tazmin ettiği bedel kadar sigortacıya intikal edeceği, sorumlulara karşı bir dava veya takip başlatılmış ise sigortacının mahkemenin veya diğer tarafın onayı gerekmeksizin, halefiyet kuralı uyarınca sigortalısına yaptığı ödemeyi ispat ederek dava veya takibi kaldığı yerden devam ettirebileceği hüküm altına alınmıştır.
Somut olayda TTK.’nun 1472. maddesi uyarınca davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısının dava haklarına halefiyet yoluyla sahip olduğu açıktır. Davacı sigorta şirketi, tacir olan sigortalısı … A.Ş.’nin sahip olduğu tüm haklara halefiyet gereği sahiptir. Bunun sonucu olarak mevcut davada davacı sigorta şirketinin aktif husumet ehliyeti bulunmaktadır.
Davalılardan … İnşaat … A.Ş., dava konusu hasarın meydana gelmesine neden olan … plakalı kamyonun maliki ve işleteni olup, araç işleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişi olarak tanımlanmıştır. Motorlu bir aracın işletilmesi, cismani bir zarara ya da bir şeyin hasara uğramasına sebep olursa işleten kusursuz dahi olsa sorumlu olacaktır. İşletenin bu sorumluluğu, ağırlaştırılmış bir kusursuz sorumluluk, başka bir deyimle tehlike sorumluluğu halidir.
Dosyada alınan bilirkişi kurulu raporunda da tespit edildiği üzere; davaya konu hasar, dava dışı sigortalının finansal kiralama sözleşmesi ile… A.Ş.’den kiraladığı … marka yükleyiciye, davalı şirketin maliki ve işleteni olduğu … plakalı kamyonun diğer davalı sürücü …’un %100 kusuru ile çarpması neticesinde meydana gelmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda ve dosya kapsamındaki belgelerde; dava konusu hasarın oluş şekli açıkça belirtilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dosyada toplanıp değerlendirilen delillere ve hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporuna göre; 31/10/2013 tarihinde meydana gelen kazada davalılardan … İnşaat … A.Ş. adına kayıtlı … plakalı kamyonun sürücüsü diğer davalı …’un tam ve %100 (yüzde yüz) oranında kusurlu olduğu, davacı şirkete … nolu Makine Kırılması Sigorta Poliçesi ile sigortalı yükleyicinin sürücüsü (operatörü) …’nın ise kazanın meydana gelmesinde herhangi bir kusurunun bulunmadığı, meydana gelen kaza sonucunda davacı sigorta şirketine makine kırılması sigortası ile sigortalı yükleyicinin uğradığı hasar nedeniyle yükleyicide oluşan hasar tutarının KDV dahil 23.750,41-TL. olduğu, 31/10/2013 kaza tarihi itibariyle dava ve takip konusu hasarın anılan sigorta poliçesinin sağladığı teminat kapsamında kaldığı, davacı sigorta şirketi tarafından 08/04/2014 tarihinde dava dışı sigortalısına 23.750,41-TL. hasar bedeli ödendiği, böylece 6102 sayılı TTK.’nun 1472. maddesine göre gerçek hak sahibine ya da onun gösterdiği kişiye geçerli bir poliçe kapsamında ve poliçe genel/özel şartları ile çelişmeyen rizikonun gerçekleşmesi sonucu ortaya çıkan zarar için ödeme yapıldığı, bir başka ifade ile davacı sigorta şirketi tarafından düzenlenen poliçe ile üstlenilen yükümlülüklerin yerine getirildiği, sigortalı dava dışı … A.Ş.’nin zararından sorumlu olanlara karşı sahip olduğu bütün dava ve talep haklarının TTK.’nun 1472/1. ve TBK.’nun 183 maddelerine göre, ödediği bedel oranında davacıya intikal ettiği, ödenen hasar bedelinin rücuen tazminine yönelik olarak halefiyete ilişkin tüm şartlarının gerçekleşmiş olduğu, davacı sigorta şirketinin sigortalısına ödemiş olduğu ve davalıdan icra takibi ile talep ettiği 23.750,41-TL. asıl alacağın (hasar bedelinin) hasar dosyasındaki belgelere uygun ve kadri marufunda olduğu, sigortalısının haklarına halef olan davacı sigorta şirketinin ödediği 23.750,41-TL.’yi ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen talep etmekte haklı olduğu, davalıların sorumluluğu bakımından temerrüt faizinin başlangıç tarihinin ise davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödemenin yapıldığı tarih olan 08/04/2014 tarihi olduğu, ödeme tarihinden takip tarihine (20/10/2014’e) kadar geçen 195 günlük sürede işlemiş yasal faizin mahkememizce re’sen yapılan hesaplamada 1.141,97-TL. olarak hesaplandığı, davacı tarafça takip talebinde 1.118,55-TL. işlemiş yasal faiz talep edildiği, taleple bağlılık ilkesi gereğince davacı şirketin davalılardan talep ettiği 1.118,55-TL. işlemiş faizin haklı, yerinde ve uygun olduğu, sonuç itibariyle davacı sigorta şirketinin davalılardan takip tarihi itibariyle 23.750,41-TL. asıl alacak ve 1.118,55-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.868,96-TL. tutarında alacaklı olduğu, böylelikle davacı sigorta şirketi tarafından dava dışı sigortalıya ödenen hasar bedelinin davalılardan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine davalılarca yapılan itirazların haksız olduğu anlaşılmakla; ayrıca mahkememizce kabul edilen alacak miktarı likit ve belirlenebilir olmayıp, miktarı ve haklılığı yargılamayı ve hesaplamayı gerektirdiğinden, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; davalıların…. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasında 23.750,41-TL. asıl alacak, 1.118,55-TL. işlemiş faiz olmak üzere TOPLAM 24.868,96-TL.’ye yönelik itirazının iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmak suretiyle takibin talepnamedeki diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olmayıp, yargılamayı gerektirdiğinden davacı tarafın icra inkar tazminatına yönelik talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 1.698,80-TL karar ve ilam harcından peşin yatırılan 424,70-TL. peşin harcın mahsubu ile kalan 1.274,10-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 25,20-TL başvuru harcı, 424,70-TL peşin harç, 3,80-TL vekalet harcı, 206,30-TL keşif harcı, 1.750,00-TL bilirkişi ücreti ve 295,00-TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.705,00-TL yargılama giderinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 13/1’e göre hesap ve taktir olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/04/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır