Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/325 E. 2020/768 K. 23.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/325 Esas
KARAR NO : 2020/768

DAVA : İstirdat
DAVA TARİHİ : 31/05/2019
KARAR TARİHİ : 23/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından… Şubesi … nolu hesabından keşide edilen, İstanbul 31.12.2018 keşide yeri ve tarihini taşıyan, 7101290 çek seri numaralı, 20.650,00-TL tutarlı çek nedeniyle davalı …Ş. tarafından İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… D İş sayılı dosyası üzerinden müvekkilinin yokluğunda ihtiyati haciz karan alınmış olduğunu, ihtiyati haciz kararının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden İcra takibine konu edildiğini ve 29.01.2019 tarihinde Gaziosmanpaşa … İcra Müdürlüğü’nün … Talimat Sayılı dosyası üzerinden şirket adresine hacze gelinmesi ile takibe girişildiğinin öğrenildiğini, İstanbul … icra Müdürlüğü’nün …Esas Sayılı dosyası üzerinden hazırlanan ödeme emrinin müvekkil şirkete 30.01,2019 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkili şirketin takip konusu çekten dolayı borcu bulunmaması nedeniyle; İstanbul … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyası üzerinden, 07.02.2019 tarihinde dosya borcunun tamamı ve zarar ziyan için gösterilecek teminat mukabilinde, takibin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulması talep edilmiş ve aynı gün İstanbul Arabuluculuk Bürosu’na başvurularak menfi tespit talepli arabuluculuk görüşmeleri yapılmış ve 13. Asliye Ticaret Mahkemesi ihtiyatı tedbir talebini reddetmiş, arabuluculuk görüşmeleri ise (ihtiyati tedbir kararı verilmediğinden dolayı istirdata dönüşerek) anlaşmama tutanağı düzenlenmesi yolu ile sonuçlanmış olduğunu belirterek, dava dilekçesinde belirtilen nedenlerle fazlaya dair ve her tür maddi manevi zararlarının giderilmesini talep hakkı saklı kalmak kaydıyla; müvekkili şirketin, …seri numaralı, 20.650,00-TL tutarlı çeke dayanılarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası üzerinden davalı …Ş. tarafından başlatılan icra takibinde, borçlu olmamasına karşın icra tehdidi ile ödemek zorunda kaldığı 28.674,52-TL’nin ödeme tarihi olan 11.02.2019’dan itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalıdan istirdatını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflarına yönelik açılan davanın haksız ve kötü niyetli olup reddi gerektiğini, müvekkilinin yasanın üzerine yüklediği tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini, davaya konu çekin hukuka uygun olarak faktoring sözleşmesi ile çekin alımına sebep olan fatura ile birlikte devralan iyi niyetli meşru hamil konumunda olduğunu, müvekkili şirketçe, alacaklı olarak bulundukları çek faktoring işlemi neticesinde faktoring sözleşmesi ile devralınmış olduğunu ve müvekkili tarafından alacağı tevsik eden belge niteliğinde bulunan, çekin alımına sebep olan faturanın mevcut olduğunu, bütün bunlarla birlikte anılan çeke ilişkin bordo ve alacak bildirim formunun da mevcut olduğunu, yasal tüm edimleri eksiksiz yerine getirdiklerini, davacının çeke ilişkin imza itirazının bulunmadığını, çekteki imzanın cirantaya ait olmaması iddiası keşideci olan davacıyı borç ödemedeki sorumluluğundan kurtarmayacağını belirterek, cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava ; İcra tehtidi altında ödendiği iddia edilen çek bedelinin istirdatı davasıdır.
Davacı; keşidecesi olduğu çekin lehtara kargo ile gönderildiğini, lehtara ulaşmadan çekin çalındığını, çekteki ciroda lehtarın unvanının eksik yazıldığını, böylece ciro zincirinin koptuğunu, davalı tarafından alınan ihtiyati haciz kararı gereği icra dosyasına ödeme yapıldığını beyanla, ödenen bedelin istirdadını talep etmiş, davalı ise iyiniyetli hamil olduğunu, çeki 6361 sayılı kanun hükümlerine uygun iktisap ettiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Her ne kadar davacı çekteki lehtar cirosunda “sanayi” unvanının eksik olması nedeniyle ciro zincirinin koptuğunu iddia etmiş ise de, senet metninden ciro edenin kim olduğu anlaşıldığından ciro zincirinde kopukluk bulunmamaktadır. (aynı yönde Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin 2015/20392-21781 E.K sayılı kararı )
Her ne kadar imza defi mutlak defilerden ise de imzasını ikrar eden keşideci, çekteki diğer imzaladın sahteliğine dayanamayacağından, davalı … şirketinin çeki iktisap işlemleri 6361 sayılı Kanunun 9/2 fıkrasına uygun olduğundan ve bu haliyle davalının çeki kötüniyetli veya ağır kusurlu olarak edindiğine dair delil bulunmadığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir. ( aynı yönde Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/12720 – 2017/7142 E.K. Sayılı kararı. )
Bununla beraber davacının davayı kötüniyetle açtığına dair delil bulunmadığı gibi davalının alacağını geç almasına da neden olmadığı anlaşılmakla davalının kötüniyet tazminatı isteminin de reddine karar verilmiş, aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalının kötüniyet tazminatı isteminin reddine,
3-Alınması gerekli 54,40-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 489,69-TL den mahsubu kalan 435,29-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT göre 4.301,18-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 23/11/2020

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.