Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/281 E. 2020/155 K. 17.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/165 Esas
KARAR NO : 2020/144

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/03/2019
KARAR TARİHİ : 12/02/2020

Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı borçludan olan 14.160,00-TL. tutarındaki alacağının tahsili amacıyla 04/12/2018 tarihinde İstanbul … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı takip dosyası ile icra davalı aleyhine icra takibine başlandığını ve borçluya ödeme emri gönderildiğini, ödeme emrini tebliğ alan borçlunun hakkında yapılan icra takibine haksız yere itiraz ettiğini, davalının takibe itirazının haksız ve kötüniyetli olduğunu, alacağın tahsilini sürüncemede bırakma amacı taşıdığını, davalıya karşı başlatılan takibe dayanak yapılan faturada da görüleceği üzere müvekkilinin davalıya vinç hizmeti verdiğini, buna ilişkin olarak davalı adına fatura düzenleyerek davalıya teslim ettiğini, davalının faize itirazının ise her iki tarafın da tacir olması sebebiyle yerinde olmadığını belirterek, davalının haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası üzerinden başlatılan takibin devamına ve alacağa icra takibi tarihinden itibaren ticari faiz işletilmesine, alacak likit olduğundan davalı aleyhine % 20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı yana yükletilesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, delil listesi ve tensip tutanağı davalı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş olmasına rağmen davalı şirketçe davaya karşı herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; faturadan kaynaklı alacağın tahsili amacıyla İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla girişilen ilamsız icra takibinde davalı tarafından yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, arabuluculuk tutanağı,… sıra nolu 02/08/2018 tarihli ve 14.160,00-TL. meblağlı fatura, ticari defterler, BA-BS kayıtları, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi ve diğer her türlü delile dayanmıştır. Davalı taraf ise herhangi bir delil sunmamıştır.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün…Esas sayılı takip dosyası celbedilerek incelenmiştir. İcra takip dosyasının incelenmesinden; davacı şirket tarafından 04/12/2018 tarihinde 14.160,00-TL. fatura alacağı, 930,49-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 15.090,49-TL.’nin tahsili amacıyla davalı …Ş aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek 7 nolu ödeme emrinin davalı şirkete 06/12/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket yetkilisi tarafından 10/12/2018 tarihli dilekçe ile ve yasal süresi içerisinde borca, faize ve ferilere itiraz edildiği, 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde de davacı şirketçe itiraz eden davalı borçlu şirket aleyhine huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
İtirazın iptali davası, takibe sıkı sıkıya bağlı davalardan olup; davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda davacı tarafça dosyaya sunulan ve bildirilen deliller toplanmış, dosya taraflarının kayıtlı bulundukları Vergi Daireleri’ne ayrı ayrı müzekkere yazılarak davaya konu faturaya ilişkin BA-BS kayıtlarının dosyaya celbi sağlanmış, takibe ve davaya dayanak karşılıklı yazışmalar ile faturaların dosya arasında olduğu görülmüştür.
Dosyanın 25/09/2019 tarihinde yapılan duruşmasına davalı şirket adına vekil olarak Av. … katılmış, davalı vekili tarafından duruşmada davalı şirketçe kendilerine karşı yanla sulh olunacağı hususunda beyanda bulunmak noktasında talimat verildiği belirtilerek sulh olmak için süre talebinde bulunulmuş ise de sonrasında bu yönde herhangi bir beyanda bulunulmamıştır.
Davalı vekilinin hazır bulunduğu 25/09/2019 tarihli duruşmada; uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgi gerektirdiğinden takip konusu edilen faturalar nedeniyle oluştuğu iddia edilen cari hesapla ilgili olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığının belirlenebilmesi bakımından bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınmasına, incelemenin 08/11/2019 günü, saat 14:00’da mahkeme kaleminde icrasına karar verilmiştir. Aynı tarihli duruşmada taraf vekillerine inceleme gün ve saatinde ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmesi, eğer inceleme gün ve saatinde burada hazır edemeyecek iseler en geç inceleme gün ve saatine kadar ticari defter ve kayıtlarının bulundukları yerleri bildirmeleri için inceleme gününe kadar kesin süre verilmiş, aksi takdirde defter ibrazından kaçınmış sayılacakları ihtar edilmiş, yerinde inceleme yapılmasını istedikleri takdirde HMK.’nun 278/son maddesi uyarınca bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesine karar verilmiştir. Ancak yapılan bu ihtara rağmen davalı tarafça inceleme günü mahkeme kalemine gelinmediği gibi, davalı ticari defterlerini de sunmamış, yerinde inceleme yetkisi dahi talep etmemiştir. Dolayısıyla davalı taraf ihtarata rağmen defter ibraz etmediği için davacı tarafın ticari defter ve kayıtları ile dosyaya getirtilen ve sunulan belgeler üzeriden inceleme yapılmak üzere dosya konusunda uzman SMMM bilirkişisi Alaattin HAMLACI’ya tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 22/11/2019 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
22/11/2019 tarihli bilirkişi raporunda; … Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından mahkemeye gönderilen 22/08/2019 tarih ve 679065 sayılı yazıda davalının 2018 yılı dönemi BA form örneklerinin gönderildiği, davalının 2018 dönem form BA’da 5 satırda davacıdan 1 adet belge karşılığı 12.000,00-TL. (KDV hariç ) mal ve hizmet alımı yaptığının tespit edildiği, davacının davalı taraf adına tanzim ettiği 02/08/2018 tarihli, 75903 nolu ve 14.160,00-TL. (KDV hariç) meblağlı fatura davalı tarafından BA formunda bildirildiğinden faturaya yasal süresi içinde itiraz edilmediğinin tespit edildiği, davalının takip ve dava konusu faturayı 2018 yılında BA formunda bildirmiş olması nedeniyle dava konusu faturayı ticari defterlerine usulüne uygun olarak kaydettiği ve yasal süresi içinde de dava konusu faturaya itiraz etmediğinin görüldüğü, faturaya davalı tarafından yasal süresi içinde itiraz edilmediğine göre faturanın davalı tarafından kabul edildiğine karine getirmek gerektiği, davalının vergi dairesine beyan ettiği 2018 yılı BA formu ile faturayı tebliğ aldığı ancak yasal süresi içinde bu faturaya itiraz ettiğini kanıtlayacak herhangi bir belge ibraz edemediği, taraflarca tayin edilmiş açık ve belli bir vade tarihi yoksa temerrüdün alacaklının yöntemine uygun ihtarnamesi ile gerçekleşeceği, aksi halde icra takip tarihi veya dava tarihinin temerrüt tarihi olacağı, taraflar arasında borç veya alacakların ödenmesi hususunda tayin edilmiş bir gün veya sözleşme ibraz edilmediğinden yine davacı tarafından davalıya yöntemine uygun ihtarname gönderilmediğinden, davacının davalıyı takip tarihinde düşürdüğü ve takip tarihinden itibaren avans faizi hesaplanması gerektiği, sonuç itibariyle davacının İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra dosyasında davalıdan 14.160.00-TL. tutarında alacaklı olduğu ve bu alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesi gerektiği yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı şirket vekili tarafından 13/12/2019 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna karşı itiraz edilerek yeni bir bilirkişiden rapor alınması yönünde talepte bulunulmuştur. Ancak mahkememizce dosyada alınan bilirkişi raporunun yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli, uyuşmazlığı çözmek için yeterli, aynı zamanda dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere uygun olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin yeni bir bilirkişiden rapor alınması yönündeki talebinin reddine karar verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Dosya kapsamında talimat mahkemesince davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmesi, aksi takdirde defter ibrazından kaçınmış sayılacakları hususu açıkça ihtar edilmesine ve sonuçları tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf defter ibrazından kaçınmıştır.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere; BA ve BS formları, ticarî defter kavramı içerisine girmektedir. Mahkememizce … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden celbedilen davalı şirkete ait BA-BS formları incelenmiş, bilirkişi raporunda da bu husus tespit edilmiş, buna göre davalı şirketin dava konusu faturaları kayıtlı olduğu vergi dairesine beyan ettiği, davacı tarafın ticari defterleri ile dayanağı yardımcı defterlerin birbirini teyit ettiği görülmüş; sonuç olarak mahkememizce davalı şirketin dava konusu faturalara konu vinç hizmetini davacıdan aldığı kanaatine varılmıştır.
Dosyada alınan bilirkişi raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun toplanan delillere, icra dosyası içeriğine ve dosya kapsamına uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası, tüm dosya kapsamının ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporunun birlikte değerlendirilmesinde; davalı şirket vekiline duruşmada usulüne uygun olarak ticari defter ve kayıtlarını inceleme gününe kadar sunması için süre verildiği halde defterlerin bilirkişi incelemesine sunulmadığı, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi ve dosyaya gelen BA-BS kayıtları incelendiğinde davacı firma tarafından verilen vinç hizmeti ve operatör işçilik bedeli karşılığında davalı adına keşide edilen dava konusu 12.000,00-TL. + %18 KDV (2.160,00-TL.) = 14.160,00-TL. tutarlı faturanın düzenlendiği, davalı şirket tarafından bu faturanın BA/BS beyannameleri ile kayıtlı olunan … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne beyan edildiği, bu durumun dahi taraflar arasındaki ticari ilişkiyi ikrar niteliğinde olduğu, davalı şirketin tarihli borca itiraz dilekçesinde özet olarak tarafların cari hesap üzerinde mutabık kalmadıkları ve buna bağlı herhangi bir borçları olmadığını belirterek itiraz ettiği, ancak borcu olmadığını ispata yönelik herhangi bir belgeyi gerek itirazında gerekse yargılama sırasında ibraz etmediği, takip öncesinde davacının davalıyı temerrüde düşürmediği, bu nedenle takip öncesi için davalıdan işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı dikkate alındığında taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı konusunda mahkememizde kanaat oluşmakla ve takip tarihi itibariyle davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 14.160,00-TL. tutarında alacaklı olduğu anlaşılmakla, ayrıca alacağın likit, itirazın da haksız oluşu karşısında icra inkar tazminatı tayinini de kapsar şekilde davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin ise reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasındaki 14.160,00-TL. asıl alacağa ilişkin itirazın iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek (yıllık %19,50 oranını geçmemek üzere) avans faizi uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-İtirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 2.832,00-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 967,27-TL karar ve ilam harcından 241,82-TL peşin harç ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 725,45-TL’nin davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan toplam 1.104,52-TL’nin davalıdan davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/1 maddesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 ve devamı maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Yargılama Gideri Dökümü:
44,40 -TL Başvuru harcı
241,82-TL Peşin Harç
6,40-TL Vekalet Harcı
750,00 TL bilirkişi ücreti
61,90 TL tebligat ve posta ücreti
+___________________________
Toplam 1.104,52 -TL