Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/193 E. 2022/203 K. 02.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2019/193 Esas
KARAR NO :2022/203

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali)
DAVA TARİHİ:09/04/2019
KARAR TARİHİ:02/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtirazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile davalılardan asıl borçlu … A.Ş. arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi (GKS) uyarınca anılan şirkete nakdi krediler, ticari kredili mevduat hesabı kredileri açılıp kullandırıldığını, diğer davalıların ise müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları sözleşme kapsamında borçtan sorumlu olduklarını, taraflar arasında imzalanan GKS.’den doğan kredi borçlarının vadesinde ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından 02/10/2018 tarihinde kredi hesabının kat edildiğini ve GKS’nin ilgili maddesine istinaden bütün borçların muaccel hale geldiğini, … 2. Noterliği’nden keşide edilen 04/10/2018 tarihli ve … yevmiye numaralı ihtarname ile davalı borçlulara GKS kapsamında sorumlu oldukları borç miktarının, söz konusu borç ödenmediği takdirde başvurulacak yolların ve fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak her türlü yasal işlemin başlatılacağının, sözleşmede belirtilen temerrüt faizi, gider vergisi, yargılama giderleri, avukatlık ücreti ve sair fer’ilerin davalı tarafa ait olacağının bildirildiğini, keşide edilen ihtarnamenin ve ekinde gönderilen hesap özetlerinin usulüne uygun olarak düzenlenmiş olduğunu ve borcun muaccel hale geldiğini, böylece davalı borçluların temerrüde düşmüş olduklarını, akabinde borcun ödenmemesi üzerine müvekkili banka tarafından davalılar aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalıların vekilleri aracılığıyla yetkiye, borca ve tüm fer’ilerine itiraz ettiklerini, davalıların haksız itirazları üzerine takibin durduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle (harca esas değer olarak 33.976,14-TL. göstermek suretiyle); itirazın iptali ile itiraz edilmiş kısım için takibinin devamına, takibe kötü niyetli olarak itiraz eden davalılar aleyhine %20’den az olmayacak miktarda icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekâlet ücretinin davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça gönderilen ihtarnameye … 47. Noterliği kanalıyla gönderdikleri 08/10/2018 tarihli ve … yevmiye numaralı cevabı ihtarname ile cevap verdiklerini, ihtarnamede bahsi geçen tüm borçların müşteri çek ve senetleri ile bankaya ödendiği, ihtarname ekinde gönderilen hesap özetlerinin süresinde olmadığı hususlarını belirterek kat ihtarında bahsi geçen tüm borçlara itiraz ettiklerini, müvekkillerinin davacı bankaya borçları bulunmadığından başlatılan icra takibine haklı olarak itiraz ettiklerini, zira kullanılan krediye karşılık davacı bankaya müşteri çekleri ve pos makinası ile nakit olarak ödeme yapıldığını belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; davanın reddine, davacı tarafın kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi’nden kaynaklandığı ileri sürülen bakiye borcun ödenmediği iddiasıyla davacı banka tarafından davalılar aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla girişilen ilamsız icra takibine davalılarca yapılan itirazların, dava açılırken harca değer olarak gösterilen 33.33.976,14-TL. yönünden İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; arabuluculuk dosyası, arabuluculuk son tutanağı, …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyası, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi, … 2. Noterliği’nin 04/10/2018 tarihli – … yevmiye numaralı hesap kat ihtarnamesi sureti, davacı banka kayıtları, bilirkişi incelemesi, keşif ve ikamesi mümkün başkaca her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davalı taraf ise delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyası, taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi, … 2. Noterliği’nin 04/10/2018 tarihli – … yevmiye numaralı ihtarnamesi, … 47. Noterliği’nin 08/10/2018 tarihli – … yevmiye numaralı ihtarnamesi, davalı şirketin ödeme belgeleri ile ödemeyi tevsik eden her türlü belge, davalı şirketin ticari defter ve kayıtları, davacı banka nezdinde bulunan ödemeye ilişkin her türlü belge, cevap dilekçesi ekinde tablo halinde sunulan müşteri çekleri ve POS makinası ile nakit olarak yapılan ödemelerin davacı banka tarafından tahsil edilip edilmediğinin davacı bankadan sorulması, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi, keşif ve diğer yasal delillere dayanmıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının aslı celbedilerek incelenmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı banka tarafından davalılar aleyhine iskonto kredisi alacağından kaynaklı olarak 139.386,88-TL. asıl alacak, 27.029,89-TL. işlemiş faiz, 1.351,50-TL. BSMV ve 811,46-TL. diğer masraf alacağı olmak üzere toplam 168.579,73-TL., tüzel kredili mevduat hesabı alacağından kaynaklı olarak 127,24-TL. asıl alacak, 12,46-TL. işlemiş faiz ve 0,62-TL. BSMV olmak üzere toplam 140,32-TL. üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, Örnek-7 no’lu ödeme emrinin davalılara 29/01/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalılar vekili tarafından icra dosyasına sunulan 04/02/2019 tarihli dilekçe ile yasal süresi içerisinde yetkiye, borca, faize ve tüm fer’ilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davacı vekili tarafından ise 09/04/2019 tarihinde harca esas değer olarak 33.976,14-TL. gösterilmek suretiyle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Davalılar/borçlular vekili tarafından her ne kadar borca itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunularak; davalıların yerleşim yeri (ikamet) adresleri itibariyle Büyükçekmece İcra Daireleri’nin (ve Mahkemeleri’nin) yetkili olduğu iddia edilmiş ise de; taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi’nin 31.1 maddesinde; taraflar arasında işbu sözleşmeden doğacak her türlü anlaşmazlıkta İstanbul Merkez (Çağlayan) Mahkemeleri ve İcra Daireleri’nin yetkili olacağı şeklinde yetki sözleşmesi yapılmış olup, 6100 sayılı HMK.’nun 17. maddesi gereğince yetki sözleşmesi ile belirlenen yerde takip yapılmış olduğundan, ayrıca Yargıtay 19. HD.’nin yerleşik kararlarında da vurgulandığı üzere; müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzalayan kefiller tacir olmasalar dahi tacirler arasındaki yetki sözleşmesi 6102 sayılı TTK.’nun 7. maddesinde öngörülen teselsül karinesi gereğince davalı kefiller yönünden de bağlayıcı olduğundan, davalıların yetkiye yönelik itirazları mahkememizce yerinde görülmeyerek işin esasına girilmiştir.
Yargılama sırasında başlangıçtan itibaren tüm davalıların vekili olarak hareket eden Av. … tarafından sunulan 12/01/2022 tarihli dilekçede; davalılardan … A.Ş. ile …’ın kendisini vekillikten azlettiklerine dair azilnameyi sunduğu ve bu davalılar yönünden UYAP’taki vekil kaydının silinmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçluların icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereğince, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, mahkememizce icra takip dosyası getirilerek dosyaya kazandırılmış, takibe ve davaya dayanak Genel Kredi Sözleşmesi, karşılıklı ihtarnamelerin dosya arasında olduğu görülmüştür.
Deliller toplandıktan sonra mahkememizce 10/03/2021 tarihli duruşmada; iddia, savunma toplanan ve taraflarca sunulan deliller, davacı banka kayıt ve defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek, dosya konusunda uzman bankacı bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenerek 01/06/2021 tarihinde dosyaya sunulan raporda özetle; davacı banka ile davalılardan asıl borçlu … A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmesi (GKS) imzalandığı, davalılardan … ve …’ın ise anılan sözleşmeyi 1.000.000,00-TL. kefalet limiti ile müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, sözleşmede yasaya uygun olarak davalı kefillerin sorumlu olduğu azami miktarın, kefalet tarihinin ve müteselsil kefil olunması durumunda bu sıfatla veya bu anlama gelen ibarenin yazılı olduğunun görüldüğü, davalı kefillerin kefalet limiti dahilinde doğan tüm borçlardan sorumlu olacakları, takip tarihi itibariyle yapılan hesaplama sonucunda davacı bankanın (tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile ve raporda tablo halinde belirtildiği şekilde) davalılardan toplam 140.327,48-TL. alacaklı olduğunun hesaplandığı, 160TK23086TK no’lu iskonto kredisi yönünden 12/02/2019 tarihine kadar peşin faiz tahsilatı yapıldığından, 12/02/2019 tarihinden itibaren 116.885,00-TL. asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %60,00 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisinin davalılardan istenilebileceği, … no’lu iskonto kredisi yönünden 01/03/2019 tarihine kadar peşin faiz tahsilatı yapıldığından, 01/03/2019 tarihinden itibaren 22.500,00-TL. asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %60,00 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisinin davalılardan istenilebileceği, takip tarihinden başlamak üzere ticari KMH kredisi yönünden 118,47-TL. asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %33,00 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisinin davalılardan istenilebileceği, ancak 5464 sayılı yasanın 26/2. maddesi gereğince 01/06/2006’dan itibaren de TCMB tarafından 3’er aylık dönemler itibariyle deklare edilen değişen oranlardaki faizin uygulanması gerektiği şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporu tüm dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı banka vekili tarafından 20/07/2021 tarihli dilekçe ile rapora itiraz edilerek itirazlar dikkate alınmak suretiyle ek rapor alınması talep edilmiştir.
Davalılardan … vekili tarafından 26/07/2021 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna itiraz edilerek; cevap dilekçesinde de açıkça bahsettikleri 15 (onbeş) adet çekin vadesinin 12/01/2019 tarihinden sonra olduğu dikkate alındığında, anılan çeklerin tahsil edilip edilmediği hususunda dosyada hiçbir bilgi ve belgenin bulunmadığı, mahkemece öncelikle 15 adet çekin tahsil edilip edilmediğinin davacı bankadan sorulmasının gerektiği belirtilerek, sonrasında bilirkişiden ek rapor alınması talep edilmiştir.
Davacı banka vekili 22/09/2021 tarihli duruşmada; davalılardan … vekilinin itirazlarında bahsettiği 15 adet çekin akıbeti konusunda beyanda bulunmak üzere mahkememizden süre talebinde bulunmuş, ayrıca bu konuda müvekkili bankaya müzekkere yazılmasını talep etmiştir.
Davacı banka vekili Av. … tarafından 28/09/2021 tarihinde sunulan dilekçede; takip hesabından önce borçluların teminata verdiği tüm çeklerin ödendiği, 19/01/2019 tarihinde takip hesabı açıldıktan sonra ödenen çeklerin dilekçede listelendiği, anılan çeklerin takip kredi hesabına mahsup edildiği, böylece borçluların şu anda teminatta çekinin bulunmadığı bildirilmiştir. Davacı banka vekilinin bu beyanı üzerine mahkememizce 15/10/2021 tarihli ara karar oluşturularak; dosyada başkaca bir eksiklik kalmadığı anlaşılmış ve dosyanın ek rapor düzenlenmek üzere kök raporu düzenleyen bilirkişiye tevdi edilmesine karar verilmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenerek 20/12/2021 tarihinde dosyaya sunulan ek raporda ise özetle; davalılardan … vekilinin itirazları ve özellikle dilekçesinde belirttiği üzerine mahkemece verilen süre sonrasında 15 adet çekin akıbeti hakkında davacı banka vekili tarafından tahsilatlar belirtilerek beyanda bulunulduğu, ancak çek bazında herhangi bir bilgi verilmemiş olduğu, mahkemeye sunulan tahsilat bilgileri kapsamında dava tarihi itibari ile iskonto kredisi yönünden davacı bankanın dava tarihi itibari ile davalılardan 534,31-TL. asıl alacak, 28,50-TL. işlemiş faiz ve 1,42-TL. BSMV olmak üzere toplam 564,23-TL. alacaklı olduğu, dava tarihinden başlamak üzere iskonto kredisi yönünden 534,31-TL. asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %60,00 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisinin davalılardan istenilebileceği, ticari KMH kredisi yönünden ise davacı bankanın takip tarihi itibari ile davalılardan 118,47-TL. asıl alacak, 11,95-TL. işlemiş faiz ve 0,60-TL. BSMV olmak üzere toplam 131,02-TL. alacaklı olduğu, takip tarihinden başlamak üzere ticari KMH kredisi yönünden 118,47-TL asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık %33,00 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisinin davalıdan istenilebileceği, ancak 5464 sayılı yasanın 26/2. maddesi gereğince 01/06/2006 tarihinden itibaren TCMB tarafından 3’er aylık dönemler itibariyle deklare edilen değişen oranlardaki faizin uygulanması gerektiği şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Ek bilirkişi raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalılardan … vekili Av. … tarafından 10/01/2022 tarihli dilekçe ile ek rapora karşı beyan ve itirazda bulunulmuştur. Usulüne uygun tebliğe rağmen, davacı banka vekili tarafından ve dosyanın diğer davalıları ve/veya vekilleri tarafından ise ek rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
Kefalet sözleşmesi; kefilin alacaklıya karşı, borçlunun borcunu ifa etmemesinin sonuçlarından kişisel olarak sorumlu olmayı üstlendiği sözleşmedir. Kefalet sözleşmesi, alacaklı ile kefil arasında kurulan ve alacaklıya kişisel güvence sağlayan bağımsız nitelikte bir borç ilişkisidir. Kefalet Sözleşmesi asıl borç akdinden ayrı ikinci derecede ve bağımsız bir sözleşmedir. Bir kefaletin geçerli olabilmesi için; 1-yazılı şekilde yapılması, 2-kefilin sorumlu olacağı belirli bir miktarın açıkça gösterilmesi, 3-kefalet edilen borcun geçerli bir borç olması ve 4-kefilin medeni hakları kullanma ehliyetinin bulunması gerekir. Kefalet sözleşmesi, kefil ile alacaklının karşılıklı ve birbirine uygun iradelerinin birleşmesi ile meydana gelir. Kefalet sözleşmesiyle kefil, asıl borçlunun borcunu alacaklıya karşı ifa edememesi tehlikesini kişisel olarak üstlenmektedir. Kefil, asıl borçlunun borcunu ödememesi durumda, söz konusu borçtan şahsen sorumlu olacağını taahhüt etmektedir. (Fahrettin ARAL – Borçlar Hukuku-Özel Borç İlişkileri-Ankara 2007, s. 437). Daha yalın bir anlatımla bu sözleşme ile kefil, borçlunun asıl borcu ifa edememesi riskini üzerine alır. (Özen, B.: Kefalet Sözleşmesi, İstanbul 2008, s. 6.)
Dosyada alınan bilirkişi kök ve ek raporları mahkememizce incelenip denetlenmiştir. Davacı banka vekilinin 28/09/2021 tarihli beyan dilekçesi içeriği dikkate alınarak bankacı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 20/12/2021 tarihli ek raporda yer alan tespit ve hesaplamaya itibar edilmiştir. Ek raporda yapılan hesaplamanın toplanan delillere, bankacılık teamüllerine, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere ve özellikle davacı banka vekilinin 28/09/2021 tarihli dilekçedeki beyanlarına uygun olduğu görülmüş, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
Davacı taraf iddiası, davalı taraf savunması, incelenen icra takip dosyası, dosyada alınan ve benimsenen bankacı bilirkişi … tarafından tanzim edilen 20/12/2021 tarihli ek bilirkişi raporu ile toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında davacı banka tarafından davalılardan … A.Ş. arasında Genel Kredi Sözleşmesi (GKS) imzalandığı, davalılardan … ve …’ın ise anılan sözleşmeyi müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıkları, davalı kefillerin sözleşmede gösterilen kefalet limiti tutarının 1.000.000,00-TL. olduğu, davacı banka tarafından davalılar aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası ile iskonto kredisi alacağından kaynaklı olarak 139.386,88-TL. asıl alacak, 27.029,89-TL. işlemiş faiz, 1.351,50-TL. BSMV ve 811,46-TL. diğer masraf alacağı olmak üzere toplam 168.579,73-TL., tüzel kredili mevduat hesabı alacağından kaynaklı olarak 127,24-TL. asıl alacak, 12,46-TL. işlemiş faiz ve 0,62-TL. BSMV olmak üzere toplam 140,32-TL. üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, hükme esas alınan ek bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere takip dosyasında davalıların/borçluların davacı bankaya iskonto kredisi yönünden, 534,31-TL. asıl alacak, 28,50-TL. işlemiş faiz, 1,42-TL. BSMV olmak üzere toplam 564,23-TL.; Ticari KMH kredisi yönünden ise 118,47-TL. asıl alacak, 11,95-TL. işlemiş faiz, 0,60-TL. BSMV olmak üzere toplam 131,02-TL. tutarında borçlu oldukları, davalılardan … ve …’ın kefil oldukları kefalet sözleşmesinin yukarıda açıklanan yasal unsurları taşıması nedeniyle geçerli olduğu ve bu davalıları da bağladığı, böylece Genel Kredi Sözleşmesi’ni sözleşmede belirlenen kefalet limitiyle müşterek borçlu-müteselsil kefil sıfatı ile imzalayan davalılar … ve …’ın borcun tamamından kefalet limiti ile sorumlu oldukları, sonuç itibariyle davalıların hükme esas alınan ek bilirkişi raporu ile tespit ve hesap edilen miktara (564,23-TL. ve 131,02-TL.’ye) ve toplam 695,25-TL.’ye yönelik itirazlarının haksız olduğu, İİK.’nun 67. maddesi gereğince bu miktara (695,25-TL.’ye) yönelik itirazlarının iptalinin, davacı bankanın fazlaya ilişkin isteminin ise reddinin gerektiği, davacı bankanın takipte asıl alacağa işletebileceği ve talep edebileceği faiz oranının; iskonto kredisi yönünden %60,00, ticari KMH kredisi yönünden ise %33,00 olması gerektiği, ayrıca GKS’den doğan alacak likit ve belirlenebilir nitelikte bir para alacağı olduğundan, davalıların itirazı da kısmen haksız olduğundan, kabul edilen alacağın %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatını da kapsar şekilde, ancak; somut olayda reddedilen kısım yönünden davacı bankanın davalılar aleyhine kötü niyetli olarak takip başlattığı hususu kanıtlanmış olmadığından, davalılar lehine ve davacı bankanın aleyhine kötü niyet (haksız takip) tazminatının koşullarının oluşmadığı kanaatine varılarak, aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalıların …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında;
a) İskonto kredisi yönünden, 534,31-TL asıl alacak, 28,50-TL işlemiş faiz, 1,42-TL BSMV olmak üzere toplam 564,23-TL’ye yönelik itirazlarının ayrı ayrı iptalleri ile asıl alacağa (534,31-TL’ye) takip tarihinden itibaren yıllık %60,00 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5’i oranında BSMV yürütülmek suretiyle ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin devamına,
b) Ticari KMH kredisi yönünden, 118,47-TL asıl alacak, 11,95-TL işlemiş faiz, 0,60-TL BSMV olmak üzere toplam 131,02-TL’ye yönelik itirazlarının ayrı ayrı iptalleri ile asıl alacağa (118,47-TL’ye) takip tarihinden itibaren yıllık %33,00 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5’i oranında BSMV yürütülmek suretiyle ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen toplam 695,25-TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 139,05-TL icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafın fazlaya ilişkin isteminin ise reddine,
4-Şartları oluşmadığından reddedilen miktar yönünden davalılar lehine haksız takip tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına,
5-Alınması gerekli 47,49-TL karar ve ilam harcının 410,35-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 362,86-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacıya iadesine,
6-6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği gereğince Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabulucu ücretinin 27,01-TL’sinin davalılardan, 1.292,99-TL’sinin davacıdan tahsili ile Maliyeye gelir kaydına,
7-Davacı tarafından yatırılan 47,49-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
8-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 695,25-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 6,40-TL vekalet harcı, 900,00-TL bilirkişi ücreti ve 242,40-TL posta masrafı olmak üzere toplam 1.193,20-TL yargılama giderinin, kabul ve red oranına göre 24,42-TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine,
10-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştikten sonra ilgilisine iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davalılardan … vekilinin yüzüne karşı, diğer davalılar ve davacı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/03/2022

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır