Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/954 E. 2021/509 K. 23.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/954 Esas
KARAR NO:2021/509

DAVA:Alacak (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:17/10/2018
KARAR TARİHİ:23/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 10/10/2016 tarihinde akdedilen “Satış ve Ariyet Sözleşmesi” kapsamında ariyet olarak davalıya verilen emtianın kullanımı, teslimi, iadesi ve müvekkili tarafından satılacak ürünün alım, satım, teslim ve tedariği hususlarında anlaşma sağlandığını, davalının sözleşmedeki taahhüdüne rağmen eksik ürün satın aldığını, bu hususun sözleşmenin ihlali niteliğinde olduğunu, taraflar arasında 2017 yılından sonra da bu şekilde devam eden ilişkide davalı tarafın eksik ürün almaya devam etmiş olduğunu, bu hususta davalıya ihtarname keşide edildiğini, geçen zaman içerisinde müvekkilinin zararının arttığını, bu nedenle daha fazla maddi zarar oluşmaması için davalı tarafa …. Noterliği’nden 11/09/2018 tarihli ve … yevmiye nolu ihtarname keşide edilerek eksik ürün alımı nedeniyle sözleşmenin haklı nedenle feshedildiğinin ve süresi sonunda yenilenmeyeceğinin ihtar edildiğini, ayrıca ariyeten teslim edilen makinelerin iadesi ile eksik alınan ürün bedelinin ödenmesinin talep edildiğini, ancak taleplerinin davalı şirketçe karşılanmadığını ve sözleşmenin müvekkili tarafından haklı nedenle feshedildiğini beyanla müvekkili tarafından davalıya ariyeten teslim edilmiş bulunan 11 adet … MARKA KAHVE MAKİNESİ ile 10 ADET … Değirmeni’nin müvekkili şirkete ait olduğunun tespiti ile aynen iadesine, aynen iade mümkün değil ise fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile iade edilmeyen makine bedelleri nedeniyle şimdilik 10.000,00-TL.’nin davalıdan tahsiline, eksik ürün alımı nedeni ile de fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000,00-TL.’nin faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalı karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacının Ağustos 2018 ayında baş gösteren dövizin spekülatif hareketlenmesi üzerine müvekkili şirket tarafından ürün talebinde bulunulmasına rağmen ürün göndermediğini ve tamamen haksız ve kötü niyetli olarak 11/09/2018 tarihli ve … yevmiye sayılı ihtarnameyi keşide ederek sözleşmeyi tek taraflı ve haksız olarak feshettiğini, davacının 01/10/2016 tanzim tarihli “Satış ve Ariyet Sözleşmesi”’ne istinaden müvekkili şirkete ariyet olarak ne kahve makinası ne de kahve değirmeni makinası teslim ettiğini, davacı yanın davasına dayanak tuttuğu 01/10/2016 tanzim tarihli sözleşmenin imzasından sonra veya öncesinde davacı yan tarafından müvekkili şirkete kahve makinası veya kahve değirmeni teslim edilmediğini, teslim edilmeyen makinelerin iadesinin istenmesinin hukuken mümkün olmadığı gibi 2. el değerlerinin talep edilmesinin de haksız ve dayanaksız olduğunu beyanla davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davalı şirketçe taraflar arasında akdedilen muhtelif tarihli satış, tedarik ve ariyet sözleşmeleri ve diğer ticari belgelere aykırı davranıldığı iddiası ile sözleşmelerin feshi nedeniyle davalıya ariyet olarak verilen 11 adet kahve makinesi ile 10 adet kahve değirmeninin davacıya aidiyetinin tespiti ile aynen iadesi, aynen iadenin mümkün olmaması halinde şimdilik makineler için 10.000-TL. bedelin tahsili, eksik ürün alım nedeniyle ise şimdilik 1.000-TL alacağın tahsili taleplerini içeren alacak davasıdır.
Davacı taraf delil olarak; sözleşme ve ihtarname, ticari defter ve belgeler. bilirkişi incelemesi ve sair kanuni delillere dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak; sözleşme ve ihtarnameler, tarafların ticari defter kayıt ve belgeleri, sözlü görüşmelere ilişkin tanık anlatımları ve ilgili sair tüm delillere dayanmıştır.
Yargılama devam ederken davacı vekili Av. … tarafından UYAP üzerinden mahkememize sunulan 14/06/2021 tarihli dilekçede özetle; dilekçe ekinde sunulan 26/05/2021 tarihli protokol kapsamında davanın tarafı şirketler arasında sulhen çözüm sağlandığı, anılan işbu protokol çerçevesinde taraflarınca huzurdaki davadan feragat edildiği hususları bildirilmiştir.
Feragat dilekçesi ekinde dosyaya sunulan “Uzlaşma Protokolü” başlıklı belgeye göre ise; taraflar birbirlerinden herhangi bir şekilde yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını açıkça kabul ve beyan etmişlerdir.
Davacı vekilinin dosyada bulunan ve …. Noterliği tarafından düzenlenmiş olan vekaletnamesindeki yetki durumu incelendiğinde; davacı vekilinin davadan feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
6100 sayılı HMK.’nun 307. maddesine göre davadan feragat, davacı tarafın talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Davadan feragat eden davacı, bununla dava dilekçesinin talep sonucu bölümünde istemiş olduğu haktan vazgeçer.
Feragat davayı sona erdiren tek taraflı bir işlemdir. Davadan feragat, davacının yapacağı tek taraflı açık bir irade beyanıyla olur. Feragatin geçerliliği için davalı veya mahkeme tarafından bunun kabulüne gerek yoktur. Feragat, bir usul işlemidir. Feragat dilekçeyle veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır (HMK.309/1). Feragat, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir (HMK.310/1).
HMK.’nun 307. maddesi hükmüne uygun olarak davacının davadan feragatinin mahkemece saptanması halinde, feragat sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir. Feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.
Somut olayda; davacı vekili, davayı açtıktan sonra mahkememize sunduğu 14/06/2021 tarihli dilekçesiyle davadan feragat ettiklerini açıkça bildirmiş olup, yapılan feragat bildiriminin usulüne uygun olduğu tespit olunduğundan, ancak taraflar arasında karşılıklı olarak akdedilen ve içeriğinden huzurdaki davaya konu uyuşmazlığı tümüyle sonlandırmaya yönelik olduğu anlaşılan sulh protokolü gereğince davalı tarafça açıkça davacıdan yargılama gideri ve vekalet ücreti talep edilmediği belirtildiğinden, HMK.’nun 307. maddesi gereğince davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmeksizin aşağıdaki gibi karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 39,53-TL karar ve ilam harcının 2.494,86-TL peşin harç ve tamamlama harcından mahsubu ile geriye kalan 2.455,33-TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraflarca yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
4-Talep edilmediğinden davalı yararına vekalet ücreti ve yargılama gideri takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 23/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır