Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/935 E. 2020/215 K. 04.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/935 Esas
KARAR NO : 2020/215

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/10/2018
KARAR TARİHİ : 04/03/2020

Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ün …unvanlı şahıs firmasının sahibi olduğunu, müvekkilinin davalı …’ne 2018 yılı içinde ve değişik tarihlerde iş yaptığını ve hizmet verdiğini, bu iş ve hizmetlerin fatura ve irsaliye karşılığında yapılmış olduğunu ve her iki tarafın da tacir olduğunu, yine bu iş ve hizmetlerin piyasada “açık hesap” diye tabir edilen şekilde sürdüğünü, ancak icra takip tarihi olan 19/09/2018 itibarı ile müvekkilinin yapmış olduğu iş ve hizmet bedellerinden dolayı davalıdan bakiye 6.459,36-TL. alacaklı kaldığını, işbu alacak bakiyesinin ödenmemesi nedeniyle davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra dosyası ile takip başlatıldığını, ancak borçlunun takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu, itiraz nedeniyle işbu davanın açıldığını belirterek, 6.459,36-TL. tutarındaki alacağın tahsilini teminen davalının icra dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacının huzurdaki davasını müvekkili şirkete tebliğ edilmeyen faturalara dayalı açık cari hesap diye nitelendirdiği ilişkiye dayandırdığını, davacının müvekkilinin uzun yıllardır çalıştığı bir hizmet vereni olduğunu, davacının alacaklarının muntazaman ödendiğini, taraflar arasında yasada düzenlendiği şekliyle bir cari hesap ilişkisi bulunmadığını, davacının yasalarda yer almayan ve açık hesap tabir edilen şekilde bir kayda dayanarak alacak talebinde bulunamayacağını, davacının alacağının dayanağını net olarak ispatlaması gerektiğini, davacının yerine getirmediği hizmetlerin de söz konusu olduğunu belirterek davanın reddine ve takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, faturaya ve hesap ekstresine dayalı olarak başlatılan ilamsız icra takibine vaki davalının itirazının İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptaline ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, 15/05/2018 tarihli… nolu Fatura ile … nolu İrsaliye, 28/05/2018 tarihli … nolu Fatura ile … nolu İrsaliye, 06/06/2018 tarihli … nolu Fatura ile … nolu İrsaliye, 18/06/2018 tarihli … nolu Fatura ve cari hesap özeti, ticari defterler, bilirkişi incelemesi, tanık beyanı ve yemin deliline dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak; bilirkişi incelemesi, tanık beyanı, yemin ve diğer sair yasal delillere dayanmıştır.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası celbedilerek incelenmiştir. İcra takip dosyasının incelenmesinden; davacı … vekili tarafından 19/09/2018 tarihinde 6.459,36-TL. asıl alacağın tahsili için davalı şirket (… Şti.) aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, Örnek 7 nolu ödeme emrinin davalı şirkete 21/09/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı borçlu şirket vekili tarafından 22/09/2018 tarihli dilekçe ile ve yasal süresi içerisinde borca, faize, faiz oranına ve fer’ilerine itiraz edildiği, 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde de davacı tarafça davalı borçlu şirket aleyhine huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nın 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda taraflarca bildirilen deliller toplanmış, mahkememizce icra dosyası getirilerek dosyaya kazandırılmış, takibe ve davaya dayanak faturaların dosyada görülmüş, davalı şirketin kayıtlı olduğu… Vergi Dairesi’ne müzekkere yazılarak davalı … Şti.’nin 01/01/2018 ile 31/12/2018 tarihleri arasındaki dönemi kapsayan BA ve BS formlarının gönderilmesi istenilmiş, …Vergi Dairesi tarafından 23/10/2019 tarihinde mahkememizce yazılan müzekkeye cevap verilmesi sonrasında uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden 22/11/2019 tarihinde davacı taraf iddiası, davalı taraf savunması ve tüm dosya kapsamına göre bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınmak üzere dosya SMMM bilirkişisine tevdi edilmiştir.
SMMM bilirkişi … tarafından düzenlenerek 16/01/2020 tarihinde ön bürodan dosyaya sunulan bilirkişi raporunda özetle; davacı ile davacı arasında sözleşmesiz ticari bir ilişki olduğu, davalı yanın davacı yandan tekstil baskısı ve bu konu ile ilgili hizmetler aldığı, davacı yanın davalı yana bu konu ile ilgili faturalar düzenlediğinin anlaşıldığı, huzurdaki davanın davacıya ait …unvanlı şahıs firması ile davalı şirket arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı olduğu, davacı yanın davalı yan ile olan ticari ilişkisini 07/06/2018 tarihine kadar … Baskı-… unvanlı şahıs şirketi olarak sürdürdüğü, bu tarihten sonra ise davacının davalı ile ticari ilişkisine… Şti. olarak devam ettiği, …-… adlı şahıs şirketinin davalı …’nden olan alacağını yeni kurulan… Şti. unvanlı Limited şirketin defterlerine alacak olarak kaydettiğinin kaydi olarak tespit edildiği, davacı yanın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı yandan takip tarihi itibarı ile kaydi olarak 15.916,56-TL. alacaklı göründüğünün tespit edildiği, mahkemenin yazısına istinaden Gelir İdaresi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden gelen 23/10/2019 tarihli cevabi yazı ekindeki 2018 yılına ait BA formu dökümünde davalı …Şti.’nin 2018 yılında BA formu ile davacı yandan aldığı 4 adet faturayı (KDV hariç 12.285,00-TL. olarak) vergi dairesine alış olarak bildirdiğinin tespit edildiği, bir başka deyişle davalı yanın davacı yanın alacağına dayanak yaptığı faturaları teslim aldığını Maliye’ye bildirmekle kaydi anlamda işbu faturaları da tebellüğ etmiş, yani muttali olmuş durumda göründüğü, davacı şirketin sunduğu ticari defterlerin TTK. hükümlerine göre gerekli açılış onayına sahip olmakla birlikte kapanış (ibraz) tasdikleri yönünden de gerekli onaya sahip oldukları, davacı ticari defterlerinin delil olarak takdirinin mahkemeye ait bulunduğu, davalı yanın ticari defterlerini sunmaması hakkındaki takdirin de mahkemeye ait olduğu, davacı yanın ticari defterleri üzerinde yapılan inceleme sonucunda, davalı yandan takip tarihi itibarı ile kaydi 15.916,56-TL. alacaklı göründüğü, davacı yanın davalı yandan takipte 6.459,36-TL. talep ettiği, HMK.’nun 26. maddesine göre taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının talep edebileceği miktar hakkındaki hukuki yorum ve takdirin mahkemeye ait olduğu, davacı yanın davalı yanı takiple temerrüde düşürdüğü, bu nedenle faiz yönünden inceleme yapılmadığı, hesaplanacak faizin infaz (ödeme) anında icra müdürlüğünce tespit edileceği, davacı yanın talep ettiği icra inkar tazminatı hakkındaki takdirin yine mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına tebliğe çıkarılmış, rapor davalı vekiline 21/01/2020 tarihinde tebliğ edilmesine karşın, davalı tarafça rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
Dosyada alınan bilirkişi raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun toplanan delillere dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere uygun olduğu görülmüş, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, icra takip dosyası içeriği, tüm dosya kapsamı ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davalı şirket tarafından ticari defterlerin bilirkişi incelemesine sunulmadığı, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi ve dosyaya gelen BA-BS kayıtları incelendiğinde davacı firma tarafından davalı şirkete yapılan işlerle ilgili olarak davalı adına kesilen takip ve dava konusu faturaların BA beyannameleri ile Maslak Vergi Dairesine beyan edildiği, bu durumun dahi taraflar arasındaki ticari ilişkiyi ikrar niteliğinde olduğu, davalı şirketin 22/09/2018 tarihli borca itirazında yalnızca davalı tarafa borcu olmadığını belirterek itiraz ettiği, ancak borcu olmadığını ispata yönelik herhangi bir belgeyi gerek itirazında gerekse yargılama sırasında ibraz etmediği dikkate alındığında; taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, davacının davalıdan takip miktarı kadar alacaklı olduğu, davalının takip konusu borca yönelik itirazının ise haksız olduğu konusunda mahkememizde kanaat oluşmakla HMK.’nun 26. maddesine göre taleple bağlılık ilkesi gereğince davacının talebi ile bağlı kalınarak takip tarihi itibariyle davacının davalıdan toplam 6.459,36-TL. alacaklı olduğu, davacı yanın davalı şirketi takiple temerrüde düşürdüğü, ayrıca alacağın likit, itirazın da haksız oluşu karşısında icra inkar tazminatı tayinini de kapsar şekilde davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasındaki 6.459,36-TL. asıl alacağa ilişkin itirazın iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek (yıllık %19,50 oranını geçmemek üzere) avans faizi uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan.1.291,72-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 441,24-TL karar ve ilam harcından 110,31-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 330,93-TL’nin davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/1 maddesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan toplam 973,91-TL. yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak, taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Yargılama Gideri Dökümü:
35,90-TL başvuru harcı
110,31-TL peşin harç+icraya yatan
5,20-TL vekalet harcı
72,50- TL tebligat ve posta ücreti
+__ 750,00______________________
973,91- TL Toplam