Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/919 E. 2021/231 K. 24.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/919 Esas
KARAR NO:2021/231

DAVA:Tespit
DAVA TARİHİ:08/10/2018
KARAR TARİHİ:24/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin “… Cad. … Sok. … Han, No:2 Kat:2 …/İstanbul” adresinde uzun yıllar ticaretle uğraştığını, müvekkilinin elektrik hizmetini … abone numarasıyla davalı şirketten karşıladığını, müvekkilinin tüm faturalarını eksiksiz olarak ödediğini, buna karşın 2017 yılı Şubat ayından itibaren müvekkilinin elektrik borcu bulunduğu iddiası ile Erba Hukuk Bürosu tarafından sürekli olarak rahatsız edildiğini, davalı şirket tarafından müvekkili hakkında …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 2002 yılına ait olduğu iddia edilen elektrik borcu sebebiyle icra takibi başlatıldığını, 2002 yılına ait olduğu iddia edilen elektrik borcunun zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında haklı olarak icra takibine itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, ancak davalı şirket tarafından bugüne kadar takibin devamına yönelik olarak herhangi bir itirazın iptali davasının açılmadığını, müvekkilinin telefonuna 27/09/2018 tarihinde abonelik sözleşmesinin feshedildiğine dair mesajlar atıldığını, müvekkilinin kızı tarafından davalı şirket ile yapılan telefon görüşmeleri neticesinde davalı şirketçe müvekkilinin aboneliğinin sona erdirildiğinin öğrenildiğini, ancak müvekkiline bu konuda herhangi bir yazılı bildirim yapılmadığını, davalı şirket tarafından müvekkilinin aboneliğinin tamamen haksız biçimde sonlandırıldığını, elektriğin ihtilaflı borç sebebiyle kesilmiş olması sebebiyle müvekkilinin üretimine devam edemediğini belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; öncelikle dava sonuçlanıncaya kadar davalı tarafça aboneliği sona erdirilen müvekkilinin kesilen elektriğinin yeniden bağlanması ve davalı şirketçe elektiğin yeniden kesilmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yapılacak yargılama sonucunda ise abonelik sözleşmesinin davalı şirket tarafından haksız olarak feshedildiğinin tesptine, feshin geçersiz sayılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacının bildirdiği adreste faaliyette bulunduğuna dair herhangi bir kayıt tespit edilemediğini, davacının tacir olmaması sebebiyle davanın görevsiz mahkemede açıldığını, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, davanın öncelikle görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın müvekkili şirketin … no’lu abonesi olduğunu, davacının kurumlarına kaçak elektrik kullanımından kaynaklı borcunun bulunması nedeniyle sözleşmesinin 27/09/2018 tarihinde haklı olarak sona erdirildiğini, davacı tarafın sözleşmenin haksız olarak feshedildiğine yönelik iddiasının yersiz olduğunu, mahalde düzenlenen …/… seri no’lu 31/12/2001 tarihli kaçak tespit tutanağına istinaden tahakkuk ettirilen faturanın davacıya yapılan tüm bildirimlere rağmen ödenmemesi sebebiyle davacının sözleşmesinin sonlandırıldığını, müvekkili kurumun işlemlerinin tamamen mevzuata uygun ve yerinde olduğunu belirterek haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; işyeri elektrik aboneliğine ilişkin sözleşmenin davalı tarafça haksız olarak feshedildiğinin tespiti, feshin geçersiz sayılması ve elektrik abonelik sözleşmesinin yeniden tesisi taleplerine yönelik tespit davasıdır.
Davalı tarafça her ne kadar görev itirazında bulunularak, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu ileri sürülmüş ise de; taraflar arasında akdedilen dava konusu abonelik sözleşmesinin (Alçak Gerilim Elektrik Enerjisi Satışına İlişkin Perakende Satış Sözleşmesi) davacı … …ya ait … Cad. … Sokak, … Han, No:2 Kat:2 Dükkan No:7 …/… adresindeki … abone nolu imalathane niteliği bulunan işyerine ait olduğu, gerek davalı şirketin gerekse davacının tacir oldukları, taraflar arasında mevcut elektrik aboneliğinin ticari ve mesleki faaliyet için yapıldığı, taraflar arasında ticari nitelikli abonelik ilişkisi bulunduğu anlaşılmış olmakla, somut uyuşmazlığın Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp çözümlenmesi gerektiği, dolayısıyla mahkememizin görevli olduğu kanaatine varılarak işin esasına girilmiştir.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, borcu yoktur kağıdı, müvekkiline atılan mesajlar, perakende satış sözleşmesi, faturalar, makbuzlar, ödeme dekontları, vergi levhası, kira sözleşmesi, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi, işyeri açma ve çalışma ruhsatı ve diğer tüm yasal delillere dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak; abone işlem dosyası, Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği, EPDK Kurul Kararı, … ait defter ve kayıtlar, faturalar, …, nüfus, belediye, muhtarlık vs. kurumların kayıtları, tanık beyanı, keşif, bilirkişi incelemesi, isticvap, yemin ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğünün … E. sayılı icra takip dosyasının aslı celbedilerek dosya içerisine alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; davalı şirket (… … A.Ş.) tarafından davacı … aleyhine 13/02/2017 tarihinde, borcun sebebi olarak “2.949,54-TL. Ödenmeyen Gecikmiş Enerji Bedeli” gösterilmek suretiyle 2.949,54-TL. enerji bedeli, 13.269,29-TL, gecikmiş gün faizi, 2.388,47-TL. faizin KDV’si olmak üzere toplam 18.607,30-TL. üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, davacı … tarafından 22/12/2017 tarihli dilekçe ile icra takibine konu edilen borcun kuruma ödendiği belirtilerek takibe itiraz edildiği, itiraz üzerine icra dairesi tarafından 22/12/2017 tarihli karar ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce taraflarca bildirilen deliller toplanmış, … A.Ş.ye müzekkere yazılarak davacıya ait abone dosyası ile dosyada bulunan tüm belgelerin gönderilmesi istenmiştir. Deliller toplandıktan sonra mahkememizce 09/07/2020 tarihli ara karar ile; iddia, savunma ve toplanan deliller üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek dosya 22/07/2020 tarihinde konusunda uzman elektrik mühendisi bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Elektrik mühendisi bilirkişi … tarafından 17/09/2020 tarihinde ön bürodan dosyaya sunulan raporda özetle; dosya münderecatında davalı kurum tarafından davacı … adına tahakkuk ettirilen ve son ödeme tarihi 03/01/2002 olan 2.949,54-TL. tutarındaki borcun davacı tarafından ödendiğine dair herhangi bir belge olmadığı, 29/04/2014 tarihli borcu yoktur kağıdında bulunan sayaç bilgileri ile … sayılı, 31/12/2001 tarihli Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağında yer alan sayaç bilgilerinin aynı olmadığı, bu nedenle tahakkuk ettirilen borcun normal tüketim olmadığı, dolayısıyla bu belgenin (borcu yoktur belgesinin) davacı …’nun 29/04/2014 tarihi itibariyle davalı kuruma (şirkete) borcu bulunmadığın ispat etmediği, davacı adına tahakkuk ettirilen borcun uzun süre ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği elektriği kesmeyen ve gecikme faizinin artmasına sebebiyet veren davalı şirketin müterafik kusuru olduğu, TBK.’nda zamanaşımı süresinin 10 (on) yıl olarak düzenlendiği, bu nedenle son ödeme tarihi 03/01/20002 olan 2.949,54-TL. borcun ödenmesi için ilamsız icra takibinin başladığı 13/02/2017 tarihine kadar geçen süre dikkate alındığında takip konusu yapılan borcun zamanaşımına uğradığı, mahkeme davalı tarafın müterafik kusurunun bulunmadığı kanaatine varması halinde ise davalı kurum tarafından davacı adına … sayılı ve 31/12/2001 tarihli Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı kapsamında tahakkuk ettirilen 03/01/2017 tarihi itibariyle 2.949,54-TL. enerji bedeli, 13.269,29-TL. Geçmiş gün faizi ve 2.388,47-TL. faizin KDV’si olmak üzere davalı kurumun davacı …’dan toplam 18.607,30-TL. alacaklı olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından rapora karşı 01/10/2020 tarihli dilekçe ile, davalı vekili tarafından ise 05/10/2020 tarihli dilekçe ile itiraz edilmiştir. Mahkememizce 04/11/2020 tarihli duruşmada verilen 2 nolu ara karar ile; davacı vekilinin 05/10/2020 tarihli dilekçesinde ileri sürdüğü itirazları karşılanmak suretiyle ek rapor alınmasına karar verilerek, dosya 12/11/2020 tarihinde ek rapor düzenlenmek üzere kök raporu tanzim eden bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenerek 08/01/2021 tarihinde UYAP sisteminden dosyaya sunulan 06/01/2021 tarihli ek raporda ise özetle; … A.Ş. görevlileri tarafından kuruma kayıtlı olmayan sayaçtan elektrik kullanılması nedeniyle davacı … adına … sayılı ve 31/12/2001 tarihli Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağının düzenlendiği, davalı kurum tarafından davacı … adına tahakkuk ettirilen ve son ödeme tarihi 03/01/2002 olan 2.949,54-TL. tutarındaki borcun ödendiğine dair dosyada herhangi bir belgenin bulunmadığı, 29/04/2014 tarihli borcu yoktur kağıdındaki sayaç bilgileri ile … sayılı ve 31/12/2001 tarihli Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağında yer alan sayaç bilgilerinin aynı olmadığı, ayrıca tahakkuk ettirilen borcun normal tüketim borcu olmadığı, bu nedenle bu belgenin davacı …’nun 29/04/2014 tarihi itibariyle davalı kuruma borcu olmadığını ispat etmediği, davacı adına tahakkuk ettirilen borcun uzun süre ödenmemesine rağmen yönetmelik gereği elektriği kesmeyen ve gecikme faizinin artmasına sebebiyet veren davalı yanın müterafik kusurunun bulunduğu, TBK.nda zamanaşımı süresinin 10 yıl olarak düzenlendiği, bu sebeple son ödeme tarihi 03/01/2002 olan 2.949,54-TL. tutarındaki borcun ödenmesi için ilamsız icra takibinin başlatıldığı13/02/2017 tarihine kadar geçen süre dikkate alındığında takip konusu yapılan borcun zamanaşımına uğradığı, mahkeme eğer aksi kanaatte ise davalı kurum tarafından davacı adına … sayılı ve 31/12/2001 tarihli kaçak/usulsüz elektrik tespit tutanağı kapsamında tahakkuk ettirilen 03/01/2002 son ödeme tarihli 2.949,54-TL. borcun ödenmemesi üzerine davalı tarafından ilamsız icra takibinin başlatıldığı, sonuç olarak davalı kurumun (şirketin) 13/02/2017 takip tarihi itibariyle davacıdan 2.949,54-TL enerji bedeli, 13.269,29-TL geçmiş gün faizi ve 2.388,47-TL. faizin KDV’si olmak üzere toplam 18.607,30-TL. tutarında alacaklı olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi ek raporu da dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalı vekili tarafından 22/01/2021 tarihli dilekçe ile ek rapora karşı beyan ve itirazda bulunmuştur.
Davalı şirket tarafından mahkememiz dosyasına gönderilen 10/02/2020 tarihli ve E.1020 sayılı müzekkere cevabının ekinde bulunan ve muhtelif tarihlerde düzenlenmiş olan “Kaçak/Usulsüz Elektrik Tespit Tutanağı” başlıklı tutanaklardan; davacı …’nun … Cad. … Sokak, … Han, No:2 Kat:2 Dükkan No:7 …/… adresinde bulunan … tesisat nolu imalathane niteliğindeki işyerinde; sayaçsız, kayıtsız ve mühürsüz olarak elektrik kullanıldığı, davalı şirket görevlileri tarafından kaçak elektrik kullandığı tespit edilip her defasında tutanak düzenlenmesine ve davacının işyerine bağladığı kaçak elektrik (cereyan) kesilmesine karşın, davacının abone olmak ve borcunu ödemek yerine ısrarla kaçak elektrik kullanımına devam ettiği anlaşılmaktadır.
Şöyle ki; davalı şirket (kurum) görevlileri tarafından tutulan 17/09/2005 tarihinde tutulan tutanakta; davacının işçisi …; bildiği kadarıyla patronunun elektrik konusunda mahkemeye çıktığını, taksit yaptıracağını beyan etmiştir. (Bu tutanağın altında davacı …’nun imzası bulunmaktadır.) 15/03/2007 tarihinde tutulan tutanaktan anlaşıldığı üzere davacı …; “konuyu bildiğini, 30 Nisanda mahkemenin sonuçlanacağını ve taksit yapacağını beyan etmiştir. (Ancak tutanağı imzalamamıştır.) 26/05/2007 tarihli tutanakta davacının yanında çalışan işçisi …; kendisinin burada çalıştığını ve bilgisi olmadığını beyan etmiş, tutanağı imzalamıştır. 28/07/2007 tarihli tutanakta yine davacının yanında çalışan … konuyla patronunun ilgilendiğini beyan etmiştir. 27/10/2007 tarihli tutanakta … uyruklu … elektrik konusunda bilgisinin bulunmadığını belirterek tutanağı imzalamıştır. 07/04/2008 tarihli tutanakta davacı … bilirkişi geleceğini, ondan sonra borçlarını taksite böldürüp abone olacağını beyan etmiştir (Ancak tutanağı imzalamaktan imtina etmiştir.) 21/04/2008 tarihli tutanakta davacı …; “işlemleri yaptırıyorum” şeklinde beyanda bulunmuş ve tutanağı yine imzalamamıştır. 26/04/2008 tarihli tutanak ismini bildirmeyen işçinin yanında tutulmuş, ancak davacının işçisi tutanağı imzalamamıştır. 09/09/2008 tarihli tutanakta davacı … mahkeme sonucunu beklediğini belirtmiş, tutanağı imzalamamıştır. 23/09/2008 tarihli tutanakta ise yine bizzat davacı …; abone olacağını belirtmiş ama tutanağı imzalamamıştır. 09/10/2008 tarihli tutanakta davacı … ekonomik sıkıntılardan dolayı sözleşme yapamadığını ifade ederek tutanağı imzalamamıştır. Davalı şirket (kurum) görevlileri tarafından tutulan 17/06/2009 tarihli tutanak ise davacının işyerinde işçi olarak çalışan …; dükkan sahibi …’nun elektrik ile ilgili konudan dolayı cezaevinde olduğunu beyan etmiş, ancak bu kişinin de tutanağı imzalamadığı anlaşılmıştır. Görüldüğü üzere dosyamız davacısı …’nun … Cad. … Sokak, … Han, No:2 Kat:2 Dükkan No:7 …/… adresinde bulunan 3043019 tesisat nolu imalathane niteliğindeki işyerinde kayıtsız ve mühürsüz sayaçtan kaçak elektrik kullanmak suretiyle davalı kuruma elektrik bedeli ödemeksizin verilen hizmetten yararlanmaya çalıştığı, her seferinde cereyanın kesilmesine rağmen kısa aralıklarla tekrar kaçak bağlantı yaptığı, kuruma kayıtlı olmayan alt kapağı mühürsüz (sözleşmesiz sayaçtan) direkt bağlantı yapmak suretiyle enerji kullandığı, bu durumu sürekli tekrarladığı davalı şirket görevlileri tarafından düzenlenen tutanaklarla sabittir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, dosyada alınan bilirkişi kök ve ek raporları ile toplanıp değerlendirilen delillere göre; dava konusu sözleşmenin feshine dayanak borcun normal tahakkuk borcu olmayıp, davacının işyerindeki kaçak elektrik kullanımına ilişkin olduğu, davalı şirket tarafından davacının … Cad. … Sokak, … Han, No:2 Kat:2 Dükkan No:7 …/… adresinde bulunan işyerine ilişkin olarak düzenlenen kaçak tespit tutanağında tespit edilen duruma göre tahakkuk ettirilen faturaların davalının tüm bildirimlerine rağmen davacı tarafından ödenmediği, her ne kadar davalı şirket tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilgili olarak itirazın iptali davası açılmak suretiyle duran takibin devamı talep edilmemiş olsa da anılan dosyada takip tarihi itibariyle davalı şirketin davacıdan kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan 2.949,54-TL. enerji bedeli, 13.269,29-TL. geçmiş gün faizi ve 2.388,47-TL. faizin KDV’si olmak üzere toplam 18.607,30-TL. alacağı bulunduğu, davacının bu borcu davalıya ödediğine dair dosyada herhangi bir belgenin bulunmadığı, halihazırda geçerli mevzuat hükümlerine göre davacının serbest tüketici konumunda olduğu, serbest tüketicinin elektrik tedarikçisini seçme ayrıcalığına sahip gerçek veya tüzel kişileri ifade ettiği, davalı şirketin ise elektrik tedarikçisi olarak sektörde tekel konumunda olmadığı, serbest tüketici olan davacının başkaca özel tedarikçiler ile yapacağı anlaşma neticesinde dilediği tedarikçiden elektrik enerjisini satın alma hakkının bulunduğu, yine serbest tüketici olarak davacının kendi tedarikçisini seçerek mevcut tarifeler arasında belirleyeceği indirimli elektrik enerjisini kullanma olanağına sahip olduğu, davacı serbest tüketicinin davalı tedarikçi şirketten elektrik almak zorunda olmadığı ve istediği başkaca bir perakende şirketinden elektrik satın alabileceği, davalı şirketin ise sürekli olarak kaçak tüketim yapan, kurumca tutulan kaçak tutanaklarına ve cereyan kesme işlemlerine rağmen her seferinde ısrarla yeniden kaçak bağlantı yaparak elektrik kullanan ve bundan vazgeçmeyen, kaçak elektrik kullanımına son verip abone olmak yerine sürekli bahaneler üreterek kaçak kullanıma devam eden, kaçak kullanım nedeniyle hakkında tahakkuk eden borçlarını da davalıya ödemeyen davacı ile sözleşmeye ilişkisi kurmaya ve/veya akdi ilişkiyi devam ettirmeye zorlanamayacağı, sonuç olarak davacı şirketin abonelik sözleşmesi ilişkisini EPDK mevzuatına, ilgili yasa hükümlerine ve teamüllere uygun olarak sonlandırdığı, dolayısıyla davacının açtığı davasının haklı ve yerinde olmadığı kanaatine varılarak aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;

1-Davanın reddine,
2-Mahkememizce 26/02/2019 tarihli ara kararla verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,
3-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 35,90-TL harçtan mahsubu ile kalan 23,40-TL harcın davacıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır