Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/916 E. 2021/93 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/916 Esas
KARAR NO:2021/93

DAVA:Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ:05/10/2018
KARAR TARİHİ:10/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’ın, sürücü …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araçta 11/11/2016 tarihinde yolcu olarak bulunduğu sırada … plakalı araç ile sürücüsü … olan … plakalı aracın çarpışması sonucunda müvekkilinin yaralandığını, kazanın ardından müvekkilinin …’ne kaldırılarak tedavi altına alındığını, kaza nedeniyle davalı … tarafından ZMSS sigortası ile sigortalanan … plakalı araç sürücüsü …’ın 01/06/2018 tarihli bilirkişi raporu ile %100 kusurlu bulunduğunu, müvekkilinin kaza sonucunda ağır derecede yaralandığını, ayağına platin takıldığını, müvekkilinin kaza sonrasında normal insanlar gibi yürüyemez hale geldiğini ve 1 (bir) yıl boyunca çalışamadığını, ayrıca kaza nedeniyle müvekkilinde sürekli maluliyet ortaya çıktığını, davalı … şirketine başvuruda bulunulmasına karşın herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile müvekkili için şimdilik 100,00-TL. maddi tazminatın sigorta limiti ile sınırlı olmak üzere davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin dava konusu kaza sebebiyle sorumluluğunun poliçe teminat miktarı ile sınırlı olduğunu, müvekkili şirketin temerrüde düşmediğini ve dava açılmasına da sebebiyet vermediğini, davacının maluliyet ve kusur oranının ATK’nın ilgili ihtisas dairelerinden rapor alınarak tespit edilmesi gerektiğini, tazminat hesabına ilişkin raporun ise Hazine Müsteşarlığı listesinde yer alan uzman bir aktüer bilirkişiden alınması gerektiğini belirterek, davanın reddine, müvekkili şirket aleyhine yargılama gideri, faiz ve vekalet ücretine hükmolunmamasına, hükmolunması halinde müvekkili şirketin sorumlu olduğu azami poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasına, davacının müvekkili şirket bakımından poliçe teminatı dışında bulunan taleplerinin ise tümüyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLER VE GEREKÇE:
Dava; 11/11/2016 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle sürekli ve geçici işgücü kaybı zararından oluşan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza davası dosyası, davacıya ait tedavi evrakları ile hastane kayıtları, nüfus kayıtları, kusura ilişkin bilirkişi raporu, hasar dosyası, davalı … şirketine yapılan başvuruya ilişkin evraklar, ZMSS (Trafik Sigortası) poliçesi, bilirkişi incelemesi, yemin, tanık beyanı ve diğer tüm yasal delillere dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak; ZMSS poliçe sureti, ATK kusur ve maluliyet raporları, kaza tespit tutanağı, aktüer raporu, SGK kayıtları, bilirkişi incelemesi ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır.
Mahkememizce …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının UYAP örneği, davacıya ait hastane kayıtları ile kaza sonrası davacının tedavisine ilişkin tıbbi evraklar, ZMSS poliçesi ve hasar dosyası celp edilerek dosyaya kazandırılmıştır.
…. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dosyasının incelenmesinde; 02/04/2018 tarihinde olay yerinde keşif icrası sonucu kroki çizilmek suretiyle düzenlenen 01/06/2018 tarihli kusur bilirkişi raporu ile Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nce düzenlenen 14/01/2019 tarihli kusur raporunda özetle; dava konusu kazanın meydana gelmesinde davacı …’ın içerisinde yolcu olarak bulunduğu … plakalı araç sürücüsü …’ın asli derecede ve tamamen kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın herhangi bir kusurunun bulunmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirildiği görülmüştür. Sonuç olarak; …. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen 20/02/2019 tarihli, … Esas ve … Karar sayılı kararda; sanık … hakkında kamu davası açılmış ise de meydana gelen kazada … plakalı araç sürücüsü katılan …’ın asli derecede kusurlu olduğu, … plakalı araç sürücüsü sanık …’ın ise herhangi bir kusurunun bulunmadığına dair ATK. Trafik İhtisas Dairesi’nin 14/01/2019 tarihli kusur raporuna atıf yapılarak, … plakalı araç sürücüsü sanık …’ın kazada kusurunun bulunmaması nedeniyle üzerine atılı suçtan beraatine karar verilmiştir. Dosyaya gönderilen kesinleşme şerhinden ise anılan “beraat kararının” 26/03/2019 tarihinde “kesinleştiği” anlaşılmıştır. Dolayısıyla, kesinleşen ceza dosyasında alınan ve davalı … nezdinde ZMSS poliçesi ile sigortalı … plakalı araç sürücüsünün asli derecede kusurlu, kazaya karışan diğer araç (… plakalı araç) sürücüsü …’ın ise kusursuz olduğuna ilişkin mevcut kusur raporları mahkememizce yeterli görülmüş, … plakalı araç sürücüsünün tamamen (%100 oranında) kusurlu olduğu kanaatine varılarak başkaca bir kusur incelemesi yaptırılmamıştır.
Mahkememizce, davacının 11/11/2016 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazası sonucu maluliyet durumunun tespiti bakımından dosya rapor düzenlenmek üzere…. İhtisas Kurulu’na gönderilmiştir.
… … İhtisas Kurulu tarafından tanzim edilen 23/03/2020 tarihli – … karar sayılı raporda sonuç olarak; mevcut belgelere göre davacı …’ın 11/11/2016 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanması sonucunda tüm vücut engellilik oranının %6 (yüzdealtı) olduğu, iyileşme (iş göremezlik) süresinin ise kaza tarihinden itibaren 9 (dokuz) aya kadar uzayabileceği şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
ATK maluliyet raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, ancak HMK.’nun 281/1 maddesinde öngörülen yasal süre içerisinde taraflarca maluliyet raporuna karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
Uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, dava konusu trafik kazası nedeniyle davacının maluliyetinden kaynaklı olarak davalı … şirketinden ZMSS poliçesi kapsamında talep edilebileceği maddi tazminatın hesaplanması bakımından mahkememizce 30/09/2020 tarihli duruşmada verilen 1 nolu ara kararla dosyanın aktüer hesabı yapılmak üzere bilirkişi Şenay KIRÇALI’ya tevdi edilerek rapor alınmasına karar verilmiş, akabinde dosya anılan bilirkişiye teslim edilmiştir.
Aktüer bilirkişi tarafından tanzim edilerek dosyaya sunulan 21/10/2020 tarihli raporda özetle; dosya kapsamına göre, davacı …’ın 11/11/2016 tarihinde geçirmiş olduğu trafik kazası nedeniyle 9 aylık süre için hesaplanan geçici iş göremezlik zararının 11.107,30-TL. olduğu, %6 oranındaki maluliyetine ilişkin zararının ise 55.560,38-TL. olduğu, buna göre davacının toplam maddi zararının 66.667,68-TL. olacağı, … plakalı aracın kaza tarihini de kapsar şekilde davalı … nezdinde ZMSS (Trafik Sigortası) poliçesi ile sigortalı olduğu, ZMSS poliçesine göre kaza tarihi itibariyle davalı … şirketinin sorumluluk limitinin 310.000,00-TL. olduğu, davacı vekilinin hasar tazminatına ilişkin başvuru dilekçesinin davalı … Şirketine tebliğ edildiği 07/08/2018 tarihinden sonraki 8 iş günü olan 17/08/2018 tarihinin temerrüt tarihi olabileceği, bu konuda nihai takdirin mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı vekili 04/11/2020 tarihinde dosyaya sunduğu talep artırım dilekçesi ile; dava dilekçesinde 100,00-TL. olarak talep ettiği maddi tazminat talebini 66.567,68-TL. artırmak suretiyle toplamda 66.667,68-TL.’ye yükseltmiş ve yatırılması gereken tamamlama harcını 04/11/2020 tarihli makbuzla 285,00-TL. olarak dosyaya yatırmıştır.
Aktüer bilirkişi raporu usulüne uygun olarak dosya taraflarına tebliğ edilmiş, davalı … tarafından 05/11/2020 tarihli dilekçe ile aktüer raporuna karşı itiraz dilekçesi sunulmuştur.
Mahkememizce 10/02/2021 tarihli duruşmada; dosyada alınan maluliyet raporunun rapor düzenlemeye yetkili…. İhtisas Kurulu’nca düzenlenmiş olması, gerek dosya kapsamı ve olayın oluş şekli, gerek davacının kazaya neden olan aracın içerisinde yolcu konumunda bulunması ve gerekse kazanın oluşunda davacının herhangi bir kusurunun bulunmaması nedenleriyle davalı … vekilinin ATK’dan kusur raporu alınması yönündeki talebi yerinde görülmeyerek reddedilmiştir. Ayrıca aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen raporun dosya içerisindeki belgelerle uyumlu, ayrıntılı inceleme sonucu düzenlenmiş, yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli, aynı zamanda uyuşmazlığı çözmeye yeterli olduğu kanaatiyle davalı … vekilinin yeniden rapor alınması yönündeki talep ve itirazlarının da ayrı ayrı reddine, tahkikatın mevcut hali ile tamamlanmasına karar verilmiştir.
Sürekli iş göremezlik zararı, bir kişinin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi sonucunda fiziksel, psikolojik, duygusal ya da entelektüel potansiyelin azalmasından kaynaklaran bir zarardır. Yüksek Yargıtay kararlarında sürekli iş göremezlik zararına “güç kaybı veya efor kaybı zararı da denilmektedir. Bir başka ifade ile sürekli iş göremezlik zararı; beden gücü kaybına uğrayan kişinin, zarar görmeden önce yapmakta olduğu iş için daha fazla bir güç (efor) harcaması nedeniyle doğan zarardır. Bu durumdaki kişi çalışmasını sürdürebilir ise de yaşıtlarına ve kendisi ile aynı işi yapanlara göre (malul kaldığı oranda) daha fazla güç ve çaba harcayacağından, kazançlarında bir azalma olmasa dahi (sakatlığı oranında) tazminat isteme hakkı bulunmaktadır.
Geçici iş göremezlik zararı ise; zarar görenin yaptığı iş ve gelir durumu itibariyle iyileşme süresinde elde edemediği kazançlarından ibarettir. Geçici işgöremezlik zararı; motorlu aracın işletilmesi sırasında kişinin yaralanması sonucu yapılan, tedavinin gerektirdiği bir zarar kalemidir. Trafik kazası sonucunda yaralanmanın doğal bir sonucu olan ve kişi iyileşinceye kadar geçen geçici sakatlık dönemine ilişkin olan geçici işgöremezlik tazminatı, 2918 sayılı kanunun 85. maddesi kapsamındaki bedeni zararlardandır. 2918 sayılı KTK’nun 98/1. maddesinde belirtilen “tedavinin gerektirdiği diğer giderler” kapsamında olan geçici iş göremezlik tazminatı, tedavinin gerektirdiği bir gider kalemi olarak zorunlu mali sorumluluk sigortası (trafik sigortası) kapsamındadır. Zorunlu mali sorumluluk sigortasının dışında kalan hususların düzenlendiği KTK’nun 92. maddesinde “geçici işgöremezlik ödeneği” sigorta kapsamı dışına çıkarılmamış olup; bu durum karşısında geçici işgöremezlik ödeneğinin de poliçe limiti ile sınırlı kalmak üzere poliçe kapsamı içinde kaldığının kabulü gerekmektedir. (Yargıtay 10. HD.’nin 14/10/2010 tarih, …E.ve … K. sayılı ilamı)
Dosyanın tetkikinde; kaza tarihinde dava dışı … adına trafikte tescili bulunan ve kaza tarihini de kapsayacak şekilde davalı … nezdinde ZMSS (Trafik Sigortası) poliçesi ile sigortalı bulunan … plakalı aracın sigorta teminat limitinin 310,000,00-TL. olduğu görülmüştür.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMSS), 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. ila 101. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, yasanın 91. maddesine göre motorlu araçların trafik sigortası yaptırmaları zorunludur. ZMSS, motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracın işleteninin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belirli limitlere kadar karşılamayı amaçlayan bir sorumluluk sigortası türüdür. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası’nda sigortacının sorumluluğu, poliçe teminat limiti içerisinde kalmak koşulu ile sigortalısının kusuru oranındadır.
Zorunlu mali sorumluluk sigortasında yaralanma hallerinde tedavi dışında, bu kimsenin çalışma gücünün tamamen veya kısmen azalması gibi durumlarda bundan kaynaklanan zararları ve ileride ekonomik yönden yoksun kalacağı zarar, ziyan ve masrafları, kişinin olay nedeniyle mahrum kaldığı diğer ekonomik zararların da poliçe kapsamında kalan zararlardan olduğu kabul edilmektedir. (Işıl Ulaş, Uygulamalı Sigorta Hukuku; 2002, 3.baskı, sh.709-710)
İddia, savunma, dosyada toplanan tüm deliller, …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı ceza dosyası ile bu dosyada mahkemesince verilerek kesinleşen beraat kararı, ceza dosyasında alınan bilirkişi kusur raporu ve ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin düzenlediği 14/01/2019 tarihli kusur raporu, ATK… İhtisas Kurulu’nun maluliyet raporu, dosyada alınan aktüer bilirkişi raporunun gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, ayrıca dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre davacının aylık gelirinin asgari ücret düzeyinde olduğu kabul edilerek yapılan hesaplama mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, …. Asliye Ceza Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında alınan alınan bilirkişi kusur raporu ve ATK Trafik İhtisas Dairesi’nin düzenlediği 14/01/2019 tarihli kusur raporu, ATK 2. İhtisas Kurulu’nun maluliyet raporu, dosyada alınan ve mahkememizce de benimsenen aktüer bilirkişi raporu ile toplanıp değerlendirilen tüm delillere göre; 11/11/2016 tarihinde meydana gelen yaralanmalı trafik kazası neticesinde … plakalı araçta yolcu konumunda bulunan davacı …’ın yaralanmasına neden olan kazada … plakalı araç sürücüsü …’ın asli derecede ve tamamen (%100 oranında) kusurlu olduğu, … plakalı aracın kaza tarihini de kapsayacak şekilde ZMSS poliçesi ile davalı … nezdinde sigortalı olduğu, davalı … şirketinin … plakalı aracın ZMSS sigortacısı olarak davacıda meydana gelen yaralanmadan ve oluşan zarardan dolayı poliçe teminat limiti ile sorumlu olduğu, davacının dava konusu kaza nedeniyle yaralanmasının davacıda %6 oranında meslekte kazanma gücü kaybı yarattığı, davacının iyileşme süresinin kaza tarihi olan 11/11/2016 tarihinden itibaren 9 (dokuz) ay olduğu, hükme esas alınan aktüer bilirkişi raporunda yapılan hesaplamaya göre davacının 11/11/2016 tarihinde meydana gelen kaza sonucu yaralanmasından kaynaklı olarak davalıdan talep edebileceği geçici işgöremezlik tazminatının 11.107,30-TL., sürekli işgöremezlik tazminatının 55.560,38-TL. olduğu, sonuç olarak davacının toplam maddi zararının 66.667,68-TL. olduğu, bu miktarın (66.667,68-TL.’nin) davalı … şirketinin sorumlu olduğu poliçe teminat limitinin içerisinde kaldığı, davacının davalı … şirketine tazminat ödenmesi için başvurduğu tarihin 07/08/2018 olduğu ve bu tarihe yasa gereği 8 (sekiz) iş günü eklendiğinde davalı … şirketinin temerrüt tarihinin 17/08/2018 tarihi olması gerektiği, bilirkişi raporu ile hesaplanan toplam tazminat miktarına (66.667,68-TL’ye) davalı … şirketinin temerrüt tarihi olan 17/08/2018 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerekiği kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1) Davanın kabulü ile; 55.560,38-TL. sürekli iş göremezlik tazminatı, 11.107,30-TL. geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 66.667,68-TL. maddi tazminatın temerrüt tarihi olan 17/08/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 4.554,07-TL karar ve ilam harcından, 320,90-TL. peşin + ıslah harcının mahsubu ile kalan 4.233,17-TL harcın davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan toplam 1.296,56-TL. yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 9.466,80-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.10/02/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır