Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/869 E. 2020/583 K. 14.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/869 Esas
KARAR NO:2020/583

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:25/09/2018
KARAR TARİHİ:14/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili sigorta şirketi ile dava dışı sigortalı …. A.Ş. arasında … poliçe numaralı Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ve 15/05/2016-15/05/2017 başlangıç-bitiş tarihli … numaralı Emtea Nakliyat Abonman Sigorta Poliçesi imzalandığını, sigortalı tarafından …’da yerleşik … (…) isimli firmaya lastikli çarşaf emtiası satıldığını, satılan emtiaların …’ya naklinin davalı tarafından gerçekleştirildiğini, davalı tarafından tam ve sağlam olarak teslim alınan emtiaların bir kısmının 03/11/2016 tarihinde …’nı … şehrine bağlayan … otoyoluna park edilen tırın şoförünün tırın kabininde uyuduğu sırada meydana gelen hırsızlık hadisesi sonucunda çalındığını, hırsızlık sonucunda dava dışı sigortalısına 23.480,53-EUR tutarında hasar tazminatı ödediklerini ve sigortalının haklarına halef olduklarını, işbu tazminat talebine yönelik olarak davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalı tarafın icra takibine haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ederek takibi durdurduğunu, dava konusu hırsızlık olayına davalının gerekli özeni göstermemesi ve gereken tedbirleri almamasının neden olduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve davalı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; meydana gelen olayda müvekkilinin herhangi bir kusurunun bulunmadığını, şoförün kabinde uyurken bir şekilde uyutulmuş olduğunu ve duymamasının sağlandığını, soförün olayı fark etmesinin ardından hemen usûlüne uygun olarak polisleri çağırdığını ve gerekli tutanakları tutturmuş olduğunu, müvekkilinin kusuru tespit edilse dahi taşıyıcı olarak müvekkilinin sorumluluğunun CMR’nin 18/3. maddesi kapsamında kaldığını belirterek davanın öncelikle müvekkilinin sigorta şirketi olan … ile araç (tır) sürücüsü …’ya ihbar edilmesini, sonuç olarak ise davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İhbar olunan … vekili tarafından sunulan ihbara beyan dilekçesinde özetle; ihbara dayanak gösterilen … numaralı poliçenin vadesinin 05/04/2018-2019 olduğunu ve davaya konu 03/11/2016 tarihli hırsızlık hasarını kapsamadığını, hasar tarihi olan 03/11/2016 tarihi itibarıyla 210132715 numaralı poliçe ile davalının taşışma işlemlerinden doğan sorumluluğunun teminat altına alınmış olduğunu ancak, hırsızlığın meydana geldiği mahalde herhangi bir güvenlik koruması olmadığı ya da mahalin etrafı çevrili bir tır parkı olmadığını, hırsızlığın meydana geldiği yerin karayolu kenarında bulunan bir boş alan olduğunu belirtilerek, poliçede yer alan istisna hükmü gereğince davaya konu hasar talebinin poliçe teminatı dışında kaldığını, müvekkili şirketin işbu davada taraf olmadığını ve bu nedenle hakkında hüküm kurulmamasını talep edilmiştir.
İhbar olunan … ise herhangi bir cevap ve/veya beyan dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı … ile dava dışı …. A.Ş. arasında akdedilen “Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi” ve “Nakliyat Abonman Sigorta Poliçesi” gereğince, dava dışı … A.Ş. tarafından üretilen tekstil ürünlerinin …’ya nakli konusunda dava dışı şirketle anlaşması sonucu nakledilecek emtianın bir kısmının yolda çalınması nedeniyle davacı şirket tarafından sigortalısına ödenen hasar bedelinin rücuen tahsili amacıyla …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile girişilen ilamsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK’nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında çözümlenmesi gereken ihtilafın; davacı … şirketinin dava dışı sigortalısına ödediği hasar tazminatını davalıdan rücuen talep edip edemeyeceği, edebilecek ise talep edebileceği alacağın miktarı ile alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı anlaşılmaktadır.
Davacı taraf delil olarak; Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi, Emtea Nakliyat Abonman Sigorta Poliçesi, ekspertiz raporları ve fotoğraflar, mal faturası ve çeki listesi, CMR belgesi, Gümrük Beyannamesi, polis tutanağı, navlun faturası, sigortalı talep yazısı, ödeme dekontu, ibraname ve temlikname, … numaralı hasar dosyaları, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi, keşif, yemin ve her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davalı taraf ise delil olarak; CMR belgeleri, gümrük beyannamesi, polis tutanağı ve tercümesi, navlun faturası, …’nin … numaralı Nakliye Komisyoncusu ve CMR Karayolu ile Yapılan Uluslararası Emtea Taşıması Yasal Sorumluluk Sigorta Poliçesi, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, tanık beyanrı, bilirkişi incelemesi, yemin ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır.
Mahkememizce taraflarca celbi istenen deliller toplanmış, sigorta şirketinden hasar dosyası celbedilmiş, dava konusu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasının bir sureti UYAP üzerinden istenmiş ve dosya içerisine alınmıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasınun UYAP örneğinin incelenmesinde; davacı tarafından davalı hakkında 23.480,53-EUR asıl alacak ve 1.139,29-EUR işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.619,82-EURO alacağın tahsili için ilamsız takip başlatıldığı, örnek 7 nolu ödeme emrinin davalıya 06/11/2017 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu vekili Av. … tarafından yasal süresi içerisinde 13/11/2017 tarihli dilekçe ile borca itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, sonrasında ise alacaklı vekili tarafından 25/09/2018 tarihinde 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde davalı aleyhine huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı görülmüştür.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus; borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
İtirazın iptali davaları icra takibine ve takip talebine sıkı sıkıya bağlı davalardan olup; davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereğince takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa aittir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, mahkememizce 10/07/2019 tarihli duruşmada; davacı taraf iddiası, davalı yanın savunmaları ile sunduğu belgeler, dosyada toplanan ve getirtilen tüm delil ve belgeler ile tüm dosya kapsamına göre konusunda uzman bilirkişiler marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 07/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … A.Ş. ile dava dışı … A.Ş. arasında 13/05/2016 tarihinde imzalanan … numaralı Emtia Nakliyat Abonman Sigortası Poliçesi’nin 15/05/2016 – 15/05/2017 vadeli olduğu, EURO (Döviz) para birimi ile hazırlandığı, poliçenin aralarında … A.Ş.’nin de bulunduğu … ŞİRKETLERİ adına tek bir poliçe halinde düzenlendiği, sigortanın konusunun; 15/05/2016 – 15/05/2017 tarihleri arasında sigortalının kara, deniz, demir ve havayolu ile tüm dünya ülkelerinden ithal edeceği ve/veya Türkiye’den tüm dünya ülkelerine ihraç edeceği ve/veya tüm Dünya ülkelerinden tüm Dünya ülkelerine transit yapılacak taşımaları kapsadığı, kara taşıması için taşıma yapılan ve poliçede kayıtlı olan nakil vasıtalarına uygulanabilecek hükümleri itibariyle geçerli olduğu, nakil aracı azami teminat limitinin 4.000.000,00-Euro olduğu, açık kasa kamyonlarla yapılan taşımalarda ıslanma ve hırsızlık hasarlarının teminat dışı olduğu, brandalı kamyonlarla yapılan taşımalarda brandanın yetersiz, yırtık olmasına atfedilecek tüm hasarların teminat harici bırakıldığı, teminatın geçerliliği açısından taşımaların tüzel kişiliği haiz bir nakliyeci tarafından yapılması şartının aranmadığı, mal bedelinin sigortalı tarafından KDV dahil olarak bildirildiği durumlarda hasarda da KDV dahil ödeme yapılacağı, sigortalı firmanın kendi bünyesine bağlı grup şirketlerine ait araçlarla yapılan taşımalarda sigortalı firmaya ve/veya taşımayı yapan sigortalı firmanın kendi bünyesine bağlı grup şirketlerine rücu işleminin yapılmayacağı, yükleme, boşaltma, elleçleme ve aktarma risklerinin teminat dahilinde olduğu, prim ve hasar ödemelerinin yapıldığı günkü Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden hesaplanacağı, poliçe üzerinde belirtilen risklerin dışındaki sebeplerden dolayı oluşabilecek hasarların teminat dışı olduğu, teminatın warehouse to warehouse olduğu, kalkış ve/veya varış yerinin satıcının ve/veya alıcının deposu olarak belirlendiği, yine … A.Ş. tarafından tanzim edilen davaya konu hasar ile ilgili Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi’nin ise; 28/10/2016 yükleme tarihinde 31994800 numaralı Abonman Poliçesi dahilinde ve … – Türkiye/… seferinde 100 PAM Dokuma Baskılı Lastikli Çarşaf emtiasının koli/paket ambalaj şekli ile … Treyler tipi TIR ile 115.597,13-Euro sigorta bedeline %10 ilave oran dahilinde azami 127.156,84-Euro teminat ile dava dışı sigortalı … A.Ş. adına tanzim edildiği, ambalaj durumunun 13.138.000 set, 3.621.000 adet, 30 palet, 2.246 koli olduğu, mal cinsinin %100 Pamuklu Dokuma baskılı Lastikli çarşaf, %100 Pamuklu Dokuma Baskılı Nevresim Takımı, %60 pamuk -%40 polyester Baskılı Lastikli Çarşaf olduğu, poliçenin Emtia Nakliyat Sigortası Genel Şartları ile kullanılan kloz ve özel şartlar çerçevesinde rizikonun cinsine bağlı olarak aracın yük ile beraber tam ziya olması ve/veya taşıyan aracın çarpması, çarpışması, devrilmesi, yanması ve/veya genel istisnalar dışındaki bütün rizikolara karşı taşıma konusu yüke teminat sağladığı, davalı şirket (… Ltd. Şti.) tarafından dava dışı sigortalı (…. A.Ş.) adına tanzim edilen taşıma faturasında; 29/10/2016 tarih Taslak … e-fatura numaralı, Kalkış:İstanbul, Varış: …, 30 palet, 13.947,00 Kg, CPT teslim şekli ile … plakalı araçla, nevresim cinsi emtianın, Satıcı: …. A.Ş, Alıcı: … firması olan iş için toplamda 3.350-Euro karşılığı 11.354,83-TL. olarak düzenlendiği, dosyada mevcut ekspertiz raporunda hasar sebebinin malın kısmen çalınması, malın cinsinin dokuma baskılı lastikli çarşaf, malın miktarının 30 palet, 2246 koli, 13.138 set, 3621 adet, sigorta bedelinin 127.156,84 Euro, taşıma aracının … plakalı çekici – … plakalı romörk TIR olduğu, malın fatura bedelinin 115.597,00 Euro, ambalaj şeklinin ahşap palet üzerinde karton koliler içerisinde, üzeri şirink olarak belirtildiği, hasar tarihinin 03/11/2016 tarihi olduğu, hasar konusu emtianın …’dan …’ya kadar olan nakliyesinin davalı şirket …. Ltd. Şti. (kısaca … Ltd. Şti.)’nin sorumluluğunda gerçekleştirildiği, nakliyeci … Ltd. Şti.’nin tam ve sağlam olarak almış olduğu emtiayı eksik olarak teslim etmiş olması nedeniyle meydana gelen hasardan sorumlu olduğu, sigortalı …. A.Ş. yetkilisi ile yapılan görüşmeler sonucu alınan bilgilere göre; sigortalı tarafından yurt dışına ihraç edilen tekstil ürünlerinden oluşan emtianın nakliyesi sırasında meydana gelen hırsızlık olayı nedeni ile emtiada eksiklik olduğunun öğrenildiği, dosyada mevcut araç şoförüne ait ifade tutanakları ile incelenen belgelerde sigortalı tarafından …’da yerleşik … firmasına tekstil ürünü vasfında emtianın satıldığı, emtianın ahşap palet üzerinde, karton koli içerisinde üzerinin naylon ile sarılarak ambalajlandığı, sigortalı yetklileri tarafından emtianın …’dan …’ya kadar olan karayolu nakliyesi için … plakalı çekici + dorse araç ile taşınması konusunda … Ltd. Şti. ile anlaşma yapıldığı, söz konusu aracın 28/10/2016 tarihinde …’daki … Gümrüğü’nde gümrük işlemlerinin tamamlanmasını müteakip …’ya doğru yola çıktığı, aracın (TIR’ın) 03/11/2016 tarihinde saat 20:00 sıralarında … şehrine bağlayan … otoyoluna park ettiği ve şoförün kabinine geçerek uyuduğu sırada emtianın TIR’ın sağ taraf tentesinin kesilerek içeriye girilip arka kapılarının açılarak hırsızlandığı, kolluk kuvvetlerine haber verildiği ve polis tutanağı tutularak hasarın sigortalı yetkililerine bildirildiği, sonrasında meydana gelen hasarın tespiti için işlemlerin başlatıldığı, olay yeri fotoğraflarının incelenmesi sonucunda belirtilen ambalaj durumundaki tekstil emtiasını taşıyan TIR’ın yol üzerinde park halinde olduğu, aracın tentesinin sağ tarafından kesilmiş olduğu, paletlerin bozularak emteaların karton koliler ile çalındığı, olay günü … polisi tarafından düzenlenen rapora göre hırsızlık vakasına konu aracın … plakalı araç olduğunun anlaşıldığı, hasar hesabında CMR üzerindeki rezerv notunda yer alan eksik malzemenin dikkate alındığı, buna göre toplam hasar tutarının 23.480,53-Euro olduğu, sigortalının %10 ilave bedel talep etmemesi nedeni ile hasar hesabına eklenmediği, hırsızlık hasarı olması nedeni ile sovtaja konu herhangi bir değer hesaplanmadığı, davacı … tarafından dava dışı sigortalısına 09/01/2017 tarihinde imzalatılan “İbraname ve Feragatname” ile dava dışı sigortalı … A.Ş.’ 18/02/2017 tarihinde banka kanalı ile 23.480,53-Euro tazminat ödemesi (EURO olarak) yapıldığı, yapılan ödemenin dosyada mevcut banka dekontu ile sabit olduğu, emtia nakliyat poliçelerinin bir malın bir yerden alınıp, poliçe de gösterilen varış yerine ulaşıncaya kadar, yolda veya gümrükte oluşabilecek zarar ve ziyanı teminat altına aldığı, kara taşımasından, karada her türlü taşımada kullanılan araçlarla (kamyon, tır, treyler, demiryolu vb.) yapılan taşımaların anlaşıldığı, taşınan mal üzerinde menfaat sahibi kimseler (malik, alıcı, satıcı, rehin hakkı sahibi vb.) tarafından malın korunması için yapılan sigorta türünün taşıma sigortası olduğu, malın alıcısının uhdesine geçene kadar ve/veya poliçede gösterilen yere boşaltım yapılıncaya kadar araç maliki ve sürücüsünün sorumluluğunda olduğu, somut olayda hırsızlık olayının gerçekleştiğinin mevcut dava dosyasındaki belgelerden anlaşıldığı, talep tutarlarının koli birim fiyatı üzerinden yapıldığı, mal satış faturalarının ise adet brim fiyat üzerinden düzenlenmiş olduğu, mal faturaları üzerinde belirtilen koli miktarları dikkate alındığında talep edilen koli brim fiyatlarının mal faturası ile uyumlu olduğunun tespit edildiği,, toplam zararın 23.480,53-EURO olduğu, %10 arttırım bedelinin bulunmadığı, davacı … tarafından dava dışı sigortalısına 23.480,53-EURO’nun 09/01/2017 tarihli ibranamenin imzalanması akabinde banka kanalı ile 18/02/2017 tarihinde ödendiği, 13.138 set emteanın brüt ağırlığının 13.947,00 kg olduğu, her bir setin brüt ağırlığının ise 1,0615771046 kg olduğu, çalınan emtanın toplamda 3.528 adet (set) olduğu, çalınan emtianın toplam brüt ağırlığının 3.528 set x 1.0615771046 kg = 3,745,24 kg olduğu, 3.745,24 kg x 8.33 SDR = 31.197,85 SDR olduğu, 17/02/2017 tarihinde 1 SDR’nin 1,35473 USD olduğu, 31.197,85 SDR x 1,35473 USD = 42.264,66-USD olduğu, 17/02/2017 tarihinde 1 EURO’nun 1,0651 USD (Çapraz Kur) olduğu, 42.264,66-USD / 1.0651 = 39.681,40 EURO olarak hesaplandığı, 39.681,40-EURO’nun 23.480,53-EURO’dan büyük olması nedeniyle davacı … şirketinin sigortalısına ödemiş olduğu toplam tazminat tutarının davalı taşıyıcının sorumlu olduğu miktarın altında olduğunun tespit edildiği, bağımsız eksper tarafından yapılan hasar değerlendirmesine göre belirlenen tazminat bedelinin piyasa fiyatına göre kadri marufunda olduğu, hırsızlık olayının meydana gelmesi nedeniyle oluşan zarardan dolayı taşıma konusu malın …’daki alıcısına teslimine kadar ve/veya poliçede gösterilen yere indirilene kadar fiili nakliyeci ile birlikte araç malikinin ve araç sürücüsünün de sorumlu olduğu, davacının davaya ve takibe konu yaptığı 23.480,53-EURO tutarındaki hasar bedelini TTK’nun taşımacılık ile ilgili hükümleri çerçevesinde ve TTK.’nun 1472. maddesi dahilinde davalı … Ltd. Şti.’nden rücuen talep etme hakkının hukuki koşullarının oluştuğu, davacı … şirketinin davalı … Ltd. Şti.’nden 18/02/2017 tarihinde dava dışı sigortalısına ödemiş olduğu 23.480,53 EURO hasar/tazminat bedelini ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte talep edebileceği şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı … vekili tarafından rapora karşı yazılı beyanda bulunulmuş, davalı VIP Taşımacılık … Ltd. Şti. vekili ise 22/01/2020 tarihli dilekçesiyle; bilirkişi kurulu raporuna itiraz ederek, itirazları doğrultusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınması talebinde bulunmuş, dilekçesinde sonuç olarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce 02/09/2020 tarihli duruşmada; dosyada alınan bilirkişi kurulu raporu, toplanan deliller ile tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarının uyuşmazlığı çözmeye yeterli olduğu, davalı şirket vekilinin ek rapor alınması yönündeki talebinin yerinde olmadığı anlaşılarak reddine, tahkikatın mevcut hali ile tamamlanmasına karar verilmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, icra takip dosyasının kapsamı, bilirkişi kurulu raporu tümüyle birlikte değerlendirilmiş; dosyada alınan bilirkişi kurulu raporunun gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine ve dosyada mevcut belgelere uygun, aynı zamanda uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenerek hükme esas alınmıştır.
Yukarıda da açıklandığı üzere huzurdaki dava; dava dışı sigortalı şirkete ait emtianın davalı şirketçe taşınması sırasında meydana gelen hırsızlık olayı neticesinde kısmen zayi olmasından dolayı, davacı … şirketince sigortalısına ödenen hasar bedelinin, davalı taşıyıcıdan rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptaline ilişkindir. Uyuşmazlık, taşımaya konu hırsızlık nedeniyle kısmen zayi olan emtia sebebiyle davalının sorumluluğu ve sorumluluğunun sınırlı olup olmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Dosya kapsamında dava dışı sigortalı ile davalı şirket arasında yazılı olarak yapılmış bir taşıma sözleşmesi bulunmamakla birlikte, davalı şirket (… Ltd. Şti.) tarafından dava dışı sigortalı (…. A.Ş.) adına tanzim edilen 29/10/2016 tarihli ve taslak … e-fatura numaralı taşıma faturasına göre; taşıma konusu emtianın kalkış (yükleme) yerinin …, varış (indirme) yerinin … (…) olduğu, taşıma konusu emtianın (malların) 30 palet halinde ve 13.947,00 Kg, nevresim (tekstil ürünü) olduğu hususunun faturada açıkça belirtildiği, taşımanın … plakalı araçla yapılacağının faturada yer aldığı, Satıcı: …. A.Ş, Alıcı: … firması olan iş için toplamda 3.350-EURO karşılığı 11.354,83-TL. olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Buna göre; dosya kapsamındaki belgelerden taşıma konusu emtianın taşınmak üzere davalı … Ltd. Şti.’ne teslim edildiği, davalı bakımından kendisine tam ve sağlam olarak teslim edilen yükün (emtianın) teslim alındığı şekilde varış yerine teslim edilmesi borcunun doğduğu anlaşılmaktadır.
6102 sayılı TTK.’nun 875. maddesine göre; Taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın ziyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.
TTK.’nun 879. maddesine ise; Taşıyıcı; kendi adamlarının, taşımanın yerine getirilmesi için yararlandığı kişilerin, görevlerini yerine getirmeleri sırasındaki fiil ve ihmallerinden, kendi fiil ve ihmali gibi sorumludur. şeklinde düzenleme mevcuttur.
Yine 6102 sayılı TTK.’nun 886. maddesine; Zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiilinin veya ihmalinin sebebiyet verdiği ispat edilen taşıyıcı veya 879 uncu maddede belirtilen kişiler, bu Kısımda öngörülen sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamaz.
Yukarıda açılanan yasal düzenlemelere göre; taşıyıcının sorumluluğu sınırlı sorumluluk olmayıp, gerçek zararın tamamını kapsayan bir sorumluluktur.
Öte yandan CMR’nin 17. maddesine göre; taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur.
Taşımacı taşımayı yapmak için kullandığı kusurlu taşıtları, bu taşıtı kiraladığı kişinin veya vekilinin yahut çalışanlarının hata ve veya ihmallerinden dolayı da sorumludur.
6102 sayılı TTK.’nun 886. maddesinin gerekçesinde, TTK.’nun 886. maddesinin, CMR’nin 29. maddesine paralel olarak düzenlendiği belirtilmiştir. CMR’nin 29. maddesine göre ise; hasar ve ziya, taşıyıcının kendi kötü hareketinden veya davaya bakan mahkemenin kararı ile isteyerek kötü harekete eşdeğer sayılan kusurundan ileri gelmişse, taşıyıcı; sorumluluğunu kaldıran veya sınırlayan yahut kanıt yükümünü karşı tarafa yükleyen bu maddenin hükümlerinden yararlanamaz. Doktrinde “isteyerek kötü harekete eşdeğer sayılan kusur” kavramı, “ağır kusur” veya “ağır ihmal” olarak yorumlanmaktadır. Buna göre; TTK.’nun 886. maddesinde yer alan “pervasızca hareket” kavramı bu kıstaslar çerçevesinde ele alındığında, taşıyıcı veya yardımcılarının yükün güvenliği ile ilgili hususları açıkça önemsemeden hareket etmesi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Somut olayda davalı … Ltd. Şti.’nin taşıdığı yüke ilişkin özen mükellefiyeti devam ederken oluşan hırsızlık ve zarar sebebiyle davacının sigortalısına, dolayısıyla olun halefi olan davacıya karşı sorumlu olduğu açıktır. Davaya konu hasarın meydana gelmesine neden olan hırsızlık olayının, davalı nakliye firmasının (şoförün) istirahati sırasında meydana geldiği ihtilafsızdır. O halde böyle bir durumda davalıdan yüke özen borcu kapsamında basiretli bir tacire yakışacak derecede azami tavrı ve özeni sergilemesi, öncelikle yükün güvenliğini sağlayacak tedbirleri alması, en basitinden aracı yola değil de güvenlikli bir otoparka bırakması yahut aracın başından ayrılmayarak durum ve şartlara göre günün ilk saatlerinde karşılaşma ihtimali en yüksek olan çalınma gibi bir duruma karşı önlem alması bekleneceğinden, mahkememizce taşımacılık sektöründe faaliyet gösteren kimselerce yükün güvenliği hakkında herhangi bir tedbir alınmaksızın, emtia yüklü aracın yol üstüne bırakılması ağır kusur ya da pervasızca ve zarar meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle yapılan bir ihmal ya da hareket olarak değerlendirilmiştir. Bu sebeple mahkememizce davalının sınırlı sorumluluk imkanından yararlanamayacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve mahkememizce benimsenerek hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunun birlikte değerlendirilmesinde; davacı … şirketinin davaya konu rücu talebini dava dışı sigortalısına poliçenin tanzim edildiği tarihte yürürlükte olan 6102 sayılı TTK.’nun 1409. ve 1421. maddesi hükümleri uyarınca mevcut ve geçerli bir nakliye sigortası sözleşmesi kapsamında ödediği, böylece 6102 sayılı TTK.’nun 1472. maddesine göre gerçek hak sahibine ya da onun gösterdiği kişiye geçerli bir poliçe kapsamında ve poliçe genel – özel şartları ile çelişmeyen rizikonun gerçekleşmesi sonucu ortaya çıkan zarar için ödeme yapıldığı, bir başka ifade ile davacı … tarafından düzenlenen poliçe ile üstlenilen yükümlülüklerin yerine getirdiği, ödenen hasar bedelinin rücuen tazminine yönelik olarak halefiyete ilişkin tüm şartlarının gerçekleşmiş olduğu, davalı şirketin hırsızlık olayının meydana gelmesi nedeniyle oluşan zarardan dolayı taşıma konusu malın …’daki alıcısına teslimine kadar ve/veya poliçede gösterilen yere indirilene kadar sorumlu olduğu, davacı … şirketinin 18/02/2017 tarihinde dava dışı sigortalısına 23.480,53 EURO hasar/tazminat bedeli ödediği, TTK.’nun 1472. maddesi gereğince sigortalısının haklarına halef olan davacı … şirketinin sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigortalısının yerine geçtiği, sigortacının 3. şahıslara rücu edebilme tarihinin sigorta ettirene ödeme yaptığı tarih olan 18.02.2017 tarihi olduğu, davacı … tarafından 23.480,53-EURO’ya icra takip dosyasında ödeme tarihinden takip tarihine kadar 1.139,29-EURO faiz işleterek toplamda 24.619,82-EURO talep ettiği, ödeme tarihinden takip tarihine kadar işletilen faiz miktarının mahkememizce re’sen yapılan hesaplama ile denetlendiği, T.C. Merkez bankası tarafından açıklanan ve kamu bankalarınca EURO üzerinden açılan 1 yıla kadar vadeli döviz hesaplarına uygulanacağı bildirilen azami faiz oranları tablosuna göre ilgili dönemde EURO için uygulanması gereken faiz oranının yıllık %7 olduğu, buna göre ödeme tarihi olan 18/02/2017 ile takip tarihi olan 31/10/2017 tarihi arasındaki 255 günlük dönem için işleyen faizin ise 1.164,24-EURO olduğu, davacının takipte talep ettiği 1.139,29-EURO faizin bu miktarın altında kaldığı, dolayısıyla yerinde ve haklı olduğu anlaşılmakla, davacının davalı nakliye firmasından talep edebileceği gerçek zarar miktarının talebi ile bağlı kalınarak; 23.480,53 EURO asıl alacak ve 1.139,29-EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.619,82-EURO olduğu, mevzuat gereğince asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4489 sayılı kanun ile değişik 4/a maddesi gereğince devlet bankalarınca 1 (bir) yıl vadeli EURO mevduat hesabına uygulanan en yüksek faizin uygulanması gerektiği anlaşılmakla, davanın kabulüne dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davalının 23.480,53-EURO asıl alacak, 1.139,29-EURO işlemiş faiz olmak üzere toplam 24.619,82-EURO’ya ilişkin itirazının iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4489 sayılı kanun ile değişik 4/a maddesi gereğince devlet bankalarınca 1 (bir) yıl vadeli EURO mevduat hesabına uygulanan en yüksek faiz uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olmayıp yargılamayı gerektirdiğinden, davacı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine,
3-Alınması gerekli 12.357,04-TL karar ve ilam harcından, peşin alınan ve icraya yatırılan 3.089,27-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 9.267,77-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20 -TL vekalet harcı, 3.089,27 TL peşin ve icraya yatan harç, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti, 195,00 TL tebligat posta gideri olmak üzere toplam 4.825,37 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 21.112,76- TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
E-imzalıdır