Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/804 E. 2020/940 K. 21.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/804 Esas
KARAR NO:2020/940

DAVA:Tazminat
DAVA TARİHİ:25/06/2013
KARAR TARİHİ:21/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının murisi … ‘in 07.10.2012 tarihinde meydana gelen kazada vefat ettiğini, dava konusu kazada … plakalı aracın sürücüsünün kusurlu olduğunu, davacının murisinin araçta yolcu olup aynı zamanda araç işleteni olduğunu, … plakalı aracın olay tarihinde geçerli karayolları trafik kanunu zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi olmadığından … yönetmeliğine göre ödeme yapılması gerektiğini, davalıya 27.12.2012 tarihinde iadeli taahhütlü olarak ödeme yapması için talepte bulunduklarını ancak davalının 8 günlük yasal sürede ödeme yapmayarak temerrüde düştüğünü, destekten yoksun kalan davacının üçüncü kişi konumunda bulunduğundan davalı sigorta şirketinin zararın tamamından sorumlu olduğunu , fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00-TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihi olan 10.01.20113 tarihinden itibaren temerrüt avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 29/05/2014 tarihli ıslah dilekçesiyle dava miktarını 25.761,52 TL arttırdığını ve ıslah harcını da yatırdığı anlaşılmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada aktif ve pasif husmet ehliyetinin birleştiğini, davacının murisinin kazada asli kusurlu olması nedeniyle davanın reddini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava ; trafik kazası nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı davasıdır.
Davacı vekili, murisin yolcu olarak bulunduğu ve maliki olduğu zorunlu trafik sigortası bulunmayan aracın kusurlu olarak yaptığı çok taraflı trafik kazası sonucu murisin vefat ettiğini, murisin müvekkilinin kızı olduğunu, müvekkilinin destekten yoksun kaldığını, tüm denkleştirme nedenleri dikkate alınıp tam kusura dayanılmadığını, davalının başvuruya rağmen ödeme yapmadığını beyanla, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi tazminatın davalının temerrüt tarihi olan 10.1.2013 tarihinden işleyecek avans faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini 25.761,52-TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Kapatılan … Asliye Ticaret … Esas … Karar sayılı karar, Yargıtay 17.Hukuk Dairesinin 2015/1724 Esas ve 2017/9209 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmiş olup, bozma ilamına uyularak devam edilen yargılamada;
Olay; 07/10/2012 tarihinde dava dışı …’un sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile seyir halindeyken direksiyon hakimiyetini kaybederek sağ tarafta park halinde bulunan 16 YH 567 plakalı araca çarpması ve bu çarpmanın etkisiyle önünde park halinde bulunan … plakalı araca çarpması ve bu kazada davacılar desteği …’nun vefat etmesi olayıdır.
Kusur; dava dışı sürücü …’un 1,69 promil alkollü iken idaresindeki araç ile yola gereken dikkati vermediğini, şerit takibine özen göstermediğini, park halindeki kamyona tedbirsizce çarparak kusurlu olduğunu tespit eden bilirkişi raporu … yönünden mahkememizce de benimsenmiş, ancak …’nun alkollü olduğunu bildiği sürücü ile yolculuk etmesi nedeniyle …’ya kusur izafe edilmesi yönünden rapora itibar edilmemiş ve araç sürücüsü …’un %100 kusurlu olduğu kabul edilip, …’nun eyleminin ise müterafık kusur olarak değerlendirilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Hesap; tazminat miktarının belirlenmesi teknik inceleme gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınması gerekmiştir.
Yargıtay bozma ilamına uygun denetime elverişli hesap raporu toplam tazminat miktarı bakımından mahkememizce benimsenmiş ancak …’nun eylemi müterafık kusur olarak kabul edildiğinden ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre müterafık kusur halinde %20 oranında indirim yapılması gerektiğinden 36.155,59 TL tutarındaki tazminattan %20 oranında müterafık kusur indirimi yapılarak 28.924,15 TL tazminat miktarı olarak belirlenmiş ancak mahkememizin bozulan hükmü yalnızca davalı tarafından temyiz edildiğinden bu husus davalı lehine usuli kazanılmış hak teşkil etmekle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
Davanın KABULÜ ile;
1-25.761,52-TL destekten yoksun kalma tazminatının 10/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.759,77-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 24,30-TL’nin ve bilahare ikmal edilen ( 85,00-TL + 84,60-TL =) 169,60-TL ıslah harcından mahsubu ile eksik kalan 1.565,87-TL ‘nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 24,30-TL peşin harç, bilahare ikmal edilen 169,60-TL ıslah harcı, 24,30 TL başvuru harcı, 3,75-TL vekalet harcı, 5,90-TL vekalet pulu ve 1.008,00-TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 5.315,85-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’da temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/12/2020

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı