Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/781 E. 2019/361 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/781 Esas
KARAR NO : 2019/361
DAVA : Menfi Tespit + İstirdat
DAVA TARİHİ: 31/08/2018
KARAR TARİHİ: 09/05/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilleri ile davalı … A.Ş.arasında yapılmış, 02/05/2018 tarihli iki adet Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve İnşaat Yapım Sözleşmesi gereği, satış ve teslimi davalı tarafından yüklenilen iki adet konuta ilişkin her bir müvekkili tarafından davalıya ödemesi kararlaştırılan 270.000’şer TL’nin, müvekkili Tolga yönünden 80.000 TL’sinin, … yönünden 60.000 TL’sinin peşin, geriye kalanın dilekçede yazılı senetlerle ödenmesinin kararlaştırıldığını ancak, davalı Neo Yapı’nın iflas ettiğinin öğrenilmesi üzerine, sözleşmenin 11.2.maddesi gereği sözleşmeden dönme hakkının kullanılması yönünde davalı şirkete ihtarname gönderildiğini ve yapılan ödemelerin ve henüz vadesi gelmeyen senetlerin iadesinin talep edildiğini, bu aşamada senetlerin diğer davalı …Ş.’ye temlik edildiğinin bildirilmesi üzerine bu davalıya gönderilen ihtarname üzerine senetlerin iade edilmediği gibi vadesi gelen senetlerin protestosu gönderildiğini, müvekkillerinin senetlerden dolayı borçlu olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle müvekkili … yönünden dilekçede yazılı senetler yönünden davalılara borçlu olmadığının tespiti ile haciz ve protesto baskısı altında ödenen toplam 35.000 TL’nin davalı …’den tahsiline, müvekkili Tolga yönünden dilekçede yazılı senetler yönünden davalılara borçlu olmadığının tespiti ile haciz ve protesto baskısı altında ödenen toplam 31.600 TL’nin davalı …’den tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı …Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; davacılar ile davalı …Yapı arasında ayrı ayrı gayrimenkul satış sözleşme ilişkisi bulunduğunu, bu yönden mahkemenin bu davaya bakma görevi bulunmadığını, dava konusu bonoların dava dışı …Mimarlık’tan ciro yolu ile alındığını, müvekkili yönünden görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu, bu nedenle davaların ayrılması gerektiğini, bonoların yasaya uygun şekilde temlik alındığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuş, davacıların kötüniyet tazminatına mahkumiyetini talep etmiştir.
Diğer davalı şirket davaya cevap vermemiştir.
Dava; her bir davacı ile davalı … Yapı şirketi arasında yapılmış 02/05/2018 tarihli Düzenleme Şeklinde Gayrimenkul Satış Vaadi ve İnşaat Yapım Sözleşmesi’nden dönülmesi nedeniyle, protesto ve haciz tehdidi altında yapıldığı ileri sürülen ödemenin davalı …Ş.’den tahsili, diğer dava konusu bonolar yönünden davalılara borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir.
28.05.2014 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6502 sayılı Yasa’nın 3/k bendinde “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” tüketici, 3/ı bendinde ise “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma simsarlık, sigorta, vekâlet bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem” tüketici işlemi olarak tanımlanmıştır. Aynı Yasa’nın 73/1. maddesinde tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiş, 83/2. maddesinde ise taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve 6502 sayılı Yasa’nın görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasının engelleyemeyeceğine değinilmiştir.
Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemesi Kanununun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan, HMK 114/1-c maddesi gereğince dava şartıdır. Aynı yasanın 115.maddesi gereğince mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re’sen incelenir.
Somut olayda ileri sürülen iddiaya göre; davacıların ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket etmesi nedeniyle tüketici ve dava konusu satış vaadi sözleşmesinin de tüketici işlemi sayılmasının gerektiği, uyuşmazlığın taraflar arasındaki bu sözleşmeden kaynaklandığı, bu durumda dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 6502 sayılı Yasa’nın 73/1.md. gereğince taraflar arasındaki uyuşmazlığa bakma, delilleri değerlendirme ve uyuşmazlığı çözme görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmış olup, mahkememizin görevsizliğine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın görev dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Görevli mahkemenin İstanbul Tüketici Mahkemeleri olduğuna,
3-Karar kesinleştikten sonra HMK’nın 20.maddesi gereğince 2 haftalık yasal sürede taraflardan biri tarafından başvuru halinde dosyanın görevli İstanbul Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine, aksi halde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesine,
4-Harç ve yargılama giderinin görevli mahkemece değerlendirilmesine, HMK 331/2. maddesi gereğince davaya başka bir mahkemede devam edilmediği taktirde talep halinde harç ve yargılama giderinin ve gider avansının harcanmayan kısmının mahkememizce karar altına alınmasına,
Dair, taraf vekillerinin yüzünde, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.