Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/772 E. 2019/449 K. 11.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/772 Esas
KARAR NO : 2019/449

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 28/08/2018
KARAR TARİHİ: 11/06/2019

Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı borçlu yanın, takip dayanağı faturaları ödememesi üzerine, aleyhine icra takibi yapıldığını, davalının alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla mesnetsiz gerekçelerle haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine itiraz ederek takibin takibi durmasını sağladığını, davalının borca ve ferilerine ilişkin itirazlarının soyut, gerçek dışı ve dayanaksız beyanlar olduğunu, davalı yan ile müvekkili şirket arasındaki ilişkinin sözleşmeden kaynaklı olduğunu ve para alacağının iadesi söz konusu olduğundan davacı müvekkili şirketin ikametgahı mahkemesinin de davaya bakmaya yetkili olduğunu, itirazı öğrendikten sonra yasal süresi içerisinde işbu davayı açtıklarını belirterek itirazın iptalini, takibin devamını, alacağın tahsili yanında davalı aleyhine icra tazminatına hükmedilmesine; ayrıca alacaklarını teminen borçlunun taşınmaz, taşınır malları ile 3. kişilerdeki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirketin cevap dilekçesinde özetle; İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasına yaptıkları itirazda da açıklandığı gibi İstanbul İcra Daireleri’nin haklarındaki icra takibini yapmaya yetkili olmadığını, icra takibinde yetkili icra dairesinin Büyükçekmece İcra Daireleri olduğunu, belirttiklerini yetki sorununun çözülmeden itirazın iptali davasının açıldığını, icra dosyasına 14.08.2017 tarihinde itirazda bulunduklarını, davalı şirketin davayı 1 yıllık hak düşürücü süre dolduktan sonra açtığını yani 1 yıllık süre içerisinde itirazın iptali davasını açmadığını, kendilerinin davacı şirkete herhangi bir borçlarının veya ödenmemiş faturalarının bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dosyada taraflarca delil olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası, abone işlem dosyası, … defter ve kayıtları ile tutanakları, …, …, …, …, nüfus, belediye, muhtarlık vs. kurum kayıtları, tanık, bilirkişi incelemesi, keşif, yemin delillerine dayanılmıştır.
Taraflar arasındaki dava elektrik satışına dair ticari abonelik sözleşmesine dayalı olarak İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile girişilen icra takibinde borçlu tarafından yapılan itirazın İİK’nun 67. maddesi uyarınca iptali istemine ilişkindir.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası kapsamı birlikte değerlendirilmiş, davalı tarafından icra takip dosyasına yapılan itiraz dilekçesinde özetle yetkiye itiraz edildiği, şirketin adresinin Büyükçekmece İcra Daireleri’nin yetki sınırında bulunduğu, bu nedenle İstanbul İcra Darileri’nin yetkisiz olduğu, yetkili icre dairelerinin Büyükçekmece İcra Daireleri olduğu görülmüştür. İcra takip dosyasında mevcut 31.07.2017 tarihli takip talebi incelendiğinde alacaklı (davacı) şirket tarafından borcun sebebi olarak “Enerji Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği ve Perakende Satış Sözleşmesi’nin gösterildiği, borçlu …Şti. tarafından ödenmeyen gecikmiş enerji bedellerine dayanıldığı, borçlu şirketin adresinin “…” olarak belirtildiği anlaşılmıştır. Yine davacı şirket tarafından dosyaya sunulan Elektrik Satışına Dair Abonman Sözleşmesi incelenmiş, sözleşmenin konusunu oluşturan aboneliğin “…” adresinde bulunan ticarethaneye ilişkin olduğu, sözleşmede yer alan yetkiye dair 13. maddenin yani “YETKİ” maddesinin “boş bırakıldığı” yani taraflarca herhangi bir yetki anlaşması imzalanmadığı görülmüştür.
Dosya kapsamındaki tüm belgelerin ve icra takip dosyasının incelenmesinden; davalı tarafça yasal süresi içerisinde borca ve yetkiye itirazda bulunulduğu, itiraz dilekçesi ile borca ve yetkiye itiraz edildiği, dilekçede öncelikle genel yetki kuralı gereğince ikametgahının bulunduğu Büyükçekmece icra dairelerinin yetkili olduğu belirtilerek icra takibinin yapıldığı icra müdürlüğünün yetkisine itirazda bulunulduğu, dilekçede alacaklı gözükene herhangi borcun bulunmadığını, takip konusu borcu kabul etmediğini belirttiği, böylece davalının itirazında tümüyle takibi ve borcu inkar ettiği anlaşılmıştır.
Yerleşik Yüksek Mahkeme uygulamalarına göre, itirazın iptali davalarında dava konusu icra takip dosyasında borçlu tarafından icra dairesinin yetkisine de itiraz edilmiş ise, Mahkemece öncelikle icra dairesinin yetkisinin incelenmesi gerekir. Bir başka ifade ile itirazın iptali davalarında, hem icra dairesinin hem de mahkemenin yetkisine itiraz edilmesi durumunda İİK.’nun 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın HMK’nın 164. maddesi hükmü uyarınca ön sorun olarak incelenmesi gerekir. İtirazın iptali davasının görülebilmesi için öncelikle ortada geçerli bir icra takibi bulunmalıdır. İcra dairesinin yetkisine yapılmış bir itiraz mevcut ise öncelikle bu itirazın usulünce incelenip sonuçlandırılması gerekir. Yetkili icra dairesinde usulüne uygun bir takip başlatılmamış ise itirazın iptali davası dinlenemez.
Somut uyuşmazlıkta davalı şirket tarafından icra dairesinin yetkisine itiraz edilerek ve takip konusu borç kabul edilmeyerek bir başka ifade ile davacı şirkete herhangi bir borçlarının veya ödenmemiş faturalarının bulunmadığı açıkça belirtilerek takip ve dava konusu borç inkar edilmiştir. Dava ve takip konusu alacak iddiası dava dilekçesinden ve takip talebinde gösterilen borç sebebinden de anlaşıldığı üzere taraflar arasında02.12.2004 tarihinde akdedilen 5514204 sözleşme numaralı elektrik satışına dair ticari abonelik sözleşmesine dayanmaktadır. Sözleşmenin incelenmesinden sözlemenin (akdin) ifa yerinin “…” adresi olduğu, davalı (borçlu) şirketin tebligata yarar adresinin ise hem takip talebinden hem dava dilekçesinden “…” adresi olduğu; bu adreslerin her ikisinin de Büyükçekmece İcra Daireleri yetki alanı içerisinde bulunduğu, davacı tarafın dayandığı abonelik sözleşmesinde herhangi bir yetki sözleşmesi bulunmadığı, bu kısmın basiretli bir tacir gibi davranması gereken taraflarca bilerek veya bilmeyerek boş bırakıldığı görülmüştür.
Bu durumda takibe konu alacağın tahsili için yetkili icra dairesi İİK’nun 50. maddesinin yollamasıyla HMK’nun 6. ve 10. maddeleri gereğince davalının yerleşim yeri veya akdin ifa edileceği yer icra daireleridir. HMK’nun 6. maddesindeki genel yetki kuralı gereğince Büyükçekmece İcra dairelerinin yetkili olduğu; takibin başlatıldığı İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün ise yetkisiz olduğu görülmekle; bu husus İİK’nın 67. maddesi kapsamında açılacak itirazın iptali davalarında dava şartı olduğundan ve ilamsız icra takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatılması nedeniyle davalı borçlu şirket hakkında usulüne uygun yetkili icra dairesinde başlatılmış bir takip bulunmadığından, HMK’nun 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca “davanın usulden reddine” karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın HMK’nın 114/2. ve 115/2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeni ile usulden reddine,
2-Alınması gerekli 137,45 TL karar ve ilam harcından 44,40 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 93,05 TL’nin davacıdan alınarak Hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde ilgili davacıya iadesine,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı