Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/755 E. 2021/179 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/755 Esas
KARAR NO:2021/179

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/08/2018
KARAR TARİHİ:10/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava dışı … A.Ş. ile davalı arasında …/3 numaralı “İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi”’nin akdedilmiş olduğunu, anılan sigorta sözleşmesine göre davalının dava dışı şirketlerin iş yerinde meydana gelebilecek iş kazaları sonucunda 3. şahıslarca talep edilecek maddi ve manevi tazminatları poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydıyla karşılamayı taahhüt ettiğini, 03/02/2014 tarihinde dava dışı … A.Ş.’nin iş yerinde meydana gelen iş kazası neticesinde işçi olarak çalışan …’un malul kaldığını, meydana gelen iş kazası nedeniyle … tarafından dava dışı … A.Ş. aleyhine maddi ve manevi tazminat istemli olarak …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) … E. sayılı dosyası ile dava ikame ettiğini, iş yerinde meydana gelen iş kazası nedeniyle açılan bu davanın davalı sigorta şirketine 13/08/2015 tarihinde ihbar edildiğini, ilgili mahkemece yapılan yargılama sonucunda dava dışı şirketin maddi ve manevi tazminata mahkûm edildiğini, karar neticesinde …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyasına 02/04/2018 tarihinde 101.815,00-TL. ödemek zorunda kalındığını, dava dışı … A.Ş.’nin …/3 numaralı İşveren Mail Sorumluluk Sigorta Poliçesi nedeni ile davalı … A.Ş.’den talep edebileceği alacak haklarını müvekkili şirketin temlik aldığını, icraya ödenmek zorunda kalınan bedellerin fer’ileriyle birlikte rücuen tahsiline yönelik olarak davalı/borçlu şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının icra dosyasında gönderilen borca ve ödeme emrine itirazı üzerine takibin durduğunu, davalının itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek ve fazlaya dair her türlü talep haklarını saklı tutarak; davalının itirazlarının 92.800,00-TL. asıl alacak, 1.300,00-TL. faiz olmak üzere toplam 94.100,00-TL. yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, davalının 92.800,00-TL’nin %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ile cevap dilekçesinde özetle; olayın iş kazası olup olmadığı ile zarar görenin poliçede belirtilen sigortalı işçiler kapsamında bulunup bulunmadığının incelenmesi gerektiğini, sigortalının iş kazasındaki kusur oranının, zarar görenin usulüne uygun olarak alınmış maluliyet oranını gösteren raporun ve SGK tarafından bağlanan ödemelerin PSD miktarının temin edilmesi gerektiğini, sigortalı işçiler açısından verilen teminatın poliçede beyan edilen ücret limiti dahilinde olduğunu ve bu miktar üzerindeki olası ücretlerle hesaplanacak tazminata ilişkin olarak müvekkili şirketin sorumluluğunun bulunmadığını, söz konusu poliçede sigorta süresince tahmini işçilik ücretlerinin belirtilmiş olduğunu, bu ücret dahilinde sorumluluk söz konusu olacağından bu ücret esas alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, zarar gören ile sigortalı arasında görülmüş olan davada sigortalı tarafından kusur durumuna, maluliyet oranına, mahkemece hükmedilen manevi tazminat miktarlarına itiraz edilmediğini ve bu hususlarda karara karşı istinaf yoluna başvurulmadığını, bu sebeple müvekkili şirket tarafından bu karara göre talep edilen tazminatların tamamının ödenmesi gibi bir mecburiyetin söz konusu olmadığını, kesinleşmiş maluliyet oranı, kesinleşmiş kusur raporu ve poliçede belirtilen asgari brüt işçilik ücreti esas alınarak Hazine Müsteşarlığı’na bağlı kayıtlı bir aktüerya uzmanından alınacak hesap raporu ile SGK tarafından bildirilen PSD düşülerek zarar görenin gerçek ve poliçe kapsamından müvekkili şirketin sorumlu olabileceği tazminatın hesaplanması gerektiğini, %13 maluliyet oranı için mahkeme tarafından hükmedilen 20.000,00-TL. manevi tazminat miktarının benzer Yargıtay İçtihatları ve mahkeme kararları incelendiğinde fahiş olduğunu ve itiraza muktedir olduğunu, bu yönden mahkeme kararına karşı istinaf başvurusunda yapılmamış olmasının sorumluluğunun müvekkili şirkete yüklenemeyeceğini, müvekkili şirketin faizden sorumluluğunun ancak dava/icra tarihi itibari ile söz konusu olabileceğini, dava öncesinde davacı tarafından temliğe ilişkin herhangi bir bildirim ve ödeme talebi yapılmadığını, bu nedenle müvekkilinden faiz de talep edilemeyeceğini, talep edilen avans faizinin de yerinde olmadığını, iş kazası nedeni ile talep edilen rücu tazminatına ancak yasal faiz işletilebileceğini beyanla davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasında davalı sigorta şirketi tarafından yapılan itirazın İİK.’nın 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) …/… Esas sayılı dava dosyası, sigorta poliçesi örneği, ihbar dilekçesini içerir tebligat örneği, banka ödeme dekontu ve tahsilat makbuzu, temlik sözleşmesi, …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra takip dosyası, bilirkişi incelemesi, keşif, tanık beyanı, yemin, SGK dosyası, banka kayıtları, ticaret sicil kayıtları ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak; poliçe, yasal mevzuat, bilirkişi incelemesi ve sair hukuki delillere dayanmıştır.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası celbedilerek incelenmiştir. İcra takip dosyanın incelenmesinde; davacı şirket tarafından davalı aleyhine 101.815,00-TL. asıl alacak ve 1.441,45-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 103.256,45-TL.’nin tahsiline yönelik olarak 25/05/2018 tarihinde ilamsız icra takibi başlatıldığı, Örnek-7 nolu ödeme emrinin davalı sigorta şirketine 28/05/2018 tarihinde tebliğ edildiği, davalı şirket tarafından 30/05/2018 tarihli dilekçe ile yasal süresi içerisinde borca, yetkiye, faize, takibe ve tüm fer’ilerine itiraz edilerek takibin durdurulduğu, sonrasında ise davacı tarafça davalı aleyhine 15/08/2018 tarihinde ve 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafça dava dilekçesi ekinde mahkememize sunulan ve … A.Ş. Kayyım Heyeti tarafından imzalanan “Temlik Beyanı” başlıklı belgede; “ …’un uğramış olduğu iş kazası nedeniyle…. Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi sıfatıyla)’nin …/… Esas sayılı davada verilen …/… Karar sayılı hükmün, …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasına borçlu … A.Ş. adına … San. ve Tic. A.Ş. tarafından yapılan ödemeler ve yapılacak ödemeler nedeni ile …/3 nolu poliçeye istinaden … A.Ş. nezdindeki doğan ve doğacak tüm alacak haklarımızı, … San. ve Tic. A.Ş.’ye temlik ediyoruz” denilmek suretiyle temlik işlemi yapıldığı anlaşılmaktadır.
Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK.) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda taraflarca bildirilen deliller toplanmış, …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı takip dosyası ve…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) … Esas sayılı dava dosyasının UYAP örnekleri celbedilerek incelenmiştir. Yine davaya konu …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası getirtilerek dosyaya kazandırılmıştır. Sonrasında 17/12/2019 tarihli ara karar ile uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi kurulu marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 24/06/2020 tarihli raporda özetle; Sosyal Güvenlik Kurumu Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanlığı müfettişlerince 03/02/2014 tarihinde … A.Ş.’ye ait iş yerinde meydana gelen iş kazası ile ilgili olarak düzenlenen 07/09/2016 tarihli rapora göre kazanın oluşumunda işveren … A.Ş.’nin %80, işçi …’un ise %20 oranında kusurlu olduklarının tespit edildiği, dosyada mevcut İzmir Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Kurum Sağlık Kurulu’nca düzenlenen 02/11/2015 tarihli ve 16434 sayılı raporda davacı …’un sürekli iş göremezlik derecesinin %13 olarak tespit edildiği, işçinin %13 oranında işgücü kaybına uğraması sonucunda kazada %80 oranında kusuru olan işveren … A.Ş.’nin, kazazede işçisine tazminat ödeme sorumluluğunun bulunduğu, buna göre işçi …’un sürekli işgücü kaybından kaynaklanan tazminat tutarının 68.972,23-TL. olduğu, ancak belirlenen bu tutardan kazanın meydana gelmesinde kendisinin kusur oranı (%20) ile SGK tarafından bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin mahsubu sonucunda kazazede işçi …’un sürekli işgücü kaybından kaynaklanan tazminat tutarının 37.254,39-TL. olarak hesaplandığı, dava dışı … A.Ş.’nin davalı … AŞ. nezdinde …/3 nolu poliçe ile İşveren Mali sorumluluk sigortasının mevcut olduğu, anılan poliçede maddi ve manevi tazminatların teminat kapsamına alınmış olduğu, davalı … A.Ş. nezdinde sigortalı bulunan … A.Ş.’ye ait iş yerinde 03/02/2014 tarihinde meydana gelen iş kazası neticesinde işçi …’un malul kaldığı, bunun sonucunda kazazede işçi tarafından … A.Ş. aleyhine…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile maddi ve manevi tazminat talepli olarak dava ikame edildiği, bu davanın davalı sigorta şirketine 13/08/2015 tarihinde ihbar edildiği, Muğla 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce … Esas sayılı dosyada verilen … Karar sayılı ilam ile 37.254,39-TL. maddi, 20.000,00-TL. manevi tazminatın iş kazasının meydana geldiği tarihi olan 03/02/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline hükmedildiği, ilgili mahkeme ilamının … tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile takibe konulduğu, … A.Ş. adına dosya davacısı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından bahsi geçen icra dosyasına 02/04/2018 tarihinde toplamda 101.815,00-TL. tutarında ödeme yapıldığı, … A.Ş. kayyım heyetinin yapılan bu ödeme nedeni ile sigortacısı … A.Ş.’den olan alacaklarını davacı … San. ve Tic. A.Ş.’ne temlik ettiği, davalı sigorta şirketi tarafından alacağın temlik edildiği hususunun kendilerine bildirilmesi gerektiğinin belirtildiği, ancak böyle bir bildirim yapılması zorunluluğunun bulunmadığı, davacı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından temlikname gereğince icra dosyasına ödediği 101.815,00-TL.’nin tahsiline yönelik olarak …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile davalı … A.Ş. aleyhine 103.256,45-TL. toplam tutarlı ilamsız icra takibi başlatıldığı, icra takibine davalı sigorta şirketi tarafından itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, icra takibine konu olan …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı davasının 13/08/2015 tarihinde davalı … A.Ş.’ye ihbar edildiği, davalı sigorta şirketinin dava ile karar altına alınan maddi ve manevi tazminat yönünden faiz sorumluluğunun TTK.’nun 1427/2. maddesi gereğince kendisine yapılan ihbardan 45 gün sonra başlamakta olduğu, davacı … San. ve Tic. A.Ş.’nin iş kazası geçiren …’a kaza tarihi olan 03/02/2014 tarihinden itibaren işleyen faizi ile birlikte ödeme yapmış olsa dahi davalı sigorta şirketinin faiz sorumluluğunun ancak davanın kendisine ihbar edildiği tarihi izleyen 45. günün sonundan itibaren başladığı, buna göre davalı sigorta şirketinin ihbar tarihi olan 13/08/2015 tarihini takip eden 45 günün sonu olan 28/09/2015 tarihinde temerrüde düştüğü, yapılan hesaplamaya göre davalı … A.Ş.’nin somut dosyada tazminat sorumluluğunun temerrüt tarihine göre 92.396,99-TL. olduğu, davacı … San. ve Tic. A.Ş.’nin temlikname gereğince davalı … A.Ş.’den icra dosyasına yaptığı ödemenin sadece 92.396,99-TL.’sini ödeme yaptığı 02/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte talep edebileceği, davacı … San. ve Tic. A.Ş.’nin sigorta sözleşmesinin tarafı olan … A.Ş.’nin avans faizi talep etme hakkını da devralmış olduğu, bu nedenle davacının davalıdan avans faizi talep edebileceği, sonuç olarak davalı sigorta şirketinin bu meblağ ile sorumlu bulunduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı vekilince 01/07/2020 tarihli dilekçe ile, davalı vekilince ise 06/07/2020 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna itiraz edilmiştir. Bunun üzerine mahkememizce 21/10/2020 tarihli duruşmada dosyanın kök raporu düzenleyen bilirkişi kuruluna tevdi edilerek, taraf vekillerinin tüm itirazlarını karşılar nitelikte ek rapor alınmasına karar verilmiştir.

Bilirkişi kurulu tarafından 18/12/2020 tarihinde dosyaya sunulan ek raporda ise özetle; kök raporda yer alan görüşlerin aynen korunduğu, 03/02/2014 tarihinde dava dışı … A.Ş. bünyesinde meydana gelen iş kazasında … A.Ş.’nin %80 oranında kusurlu olduğu, kaza sonucu %13 oranında malul kalan …’un ise %20 oranında kusurlu olduğu, kazaya maruz kalan …’un sürekli işgücü kaybından kaynaklanan maddi tazminat tutarının peşin sermaye değerinin (PSD’nin) dikkate alınması ile 37.254,39-TL. olacağı, dava dışı … A.Ş. tarafından …/3 numaralı İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında davalı … A.Ş.’den talep edebileceği alacak hakların davacı … San. ve Tic. A.Ş.’ne temlik edildiği, sonuç olarak; davacı şirketin davalı sigorta şirketinden 02/04/2018 ödeme tarihinden işleyecek avans faizi ile birlikte 92.396,99-TL. tutarında alacak talep edebileceği, ayrıca kök raporda hesaplanan 92.396,99-TL. alacağa 02/04/2018 ödeme tarihinden davaya konu …. İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasının takip başlangıç tarihi olan 25/05/2018 tarihine kadar işlemiş avans faizinin ise 1.308,11-TL. olarak hesaplandığı belirtilerek görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Dosyada alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporları incelenip denetlenmiş, alınan raporların toplanan delillere, celbedilen dosya içeriklerine, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgelere uygun olduğu, yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte bulunduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
İşveren mali sorumluluk sigortası, iş yerinde meydana gelebilecek iş kazaları sonucunda işverene düşecek hukuki sorumluluk kapsamında, işverene iş sözleşmesi ile bağlı olarak çalışan ve SGK’ya tabi olan işçiler ile bu işçilerin hak sahipleri tarafından işverenden talep edilebilecek ve SGK’nın sağladığı yardımların üstündeki ve dışındaki tazminat talepleri ile SGK tarafından işverene karşı iş kazası nedeniyle yöneltilecek rücu davalarıyla talep edilebilecek tazminatları poliçe limitine kadar ödeyen bir sorumluluk sigortası türüdür.
27/04/1983 tarihinde yürürlüğe giren İşveren Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ile; işyerinde meydana gelebilecek iş kazaları sonucunda işverene terettüp edecek hukuki sorumluluk nedeniyle işverene bir hizmet akdi ile bağlı ve Sosyal Sigortalar Kanununa tabi işçiler veya bunların hak sahipleri tarafından işverenden talep edilecek ve Sosyal Sigortalar Kurumu’nun sağladığı yardımların üstündeki ve dışındaki tazminat talepleri ile yine aynı Kurum tarafından işverene karşı iş kazalarından dolayı ikame edilecek rücu davaları sonunda ödenecek tazminat miktarlarını, poliçede yazılı meblağlara kadar temin edilmektedir. Bu sigorta türünde sigortacı, sigortalı işverenin iş kazasına uğrayan işçisine ödeyeceği tazminatı poliçede gösterilen limite kadar ödemeyi üstlenmektedir. Eğer işçi tarafından daha büyük bir tazminat talep edilmiş ve mahkeme de işvereni bu yolda bir tazminat ödemeye mahkum etmiş ise sigortacı bu tazminatı ancak poliçede ödemeyi taahhüt ettiği miktara kadar yani poliçe teminat limiti kapsamında öder.
Öte yandan alacağın temliki müessesesi 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun (TBK’nun) 183. ile 194. maddeleri arasında düzenlenmiştir. TBK’nun 183. maddesine göre; “Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir”. Buna göre alacağın temliki en kısa tanımı ile mevcut bir alacağın alacaklısının değişmesi işlemidir. Temlik sözleşmesi ile alacaklı sıfatı devredenden devralana geçmiş olur. Alacağın temliki işlemine kanun, sözleşme ve işin niteliği doğrultusunda tüm alacaklar konu edilebilmektedir. TBK’nun 183. maddesinden de açıkça anlaşıldığı üzere; bir alacağın devrinin (temlikinin) sonuç doğurması için borçludan izin alınmasına gerek bulunmamaktadır. TBK’nun 184. maddesi uyarınca ise; alacağın devri işleminin geçerliliği sözleşmenin yazılı olarak yapılmış olmasına bağlı olup, bu bir geçerlilik şartıdır. Yani temlik sözleşmesinin geçerli olması için yazılı şekilde yapılmış olması gerekmektedir.
Somut olayda; dava dışı … A.Ş. Kayyım Heyeti tarafından işçi …’un 03/02/2014 tarihinde meydana gelen iş kazası nedeniyle…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında … A.Ş. aleyhine açtığı maddi ve manevi tazminat davasında hükmedilen tazminat kalemlerini icraya koyduğu …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı takip dosyasına borçlu dava dışı … A.Ş. adına ödeme yapan davacı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından, icra dosyasına yapılan ödemelerle ilgili olarak, sigortalısı … A.Ş. olan …/3 nolu İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamında davalı sigortacı … A.Ş. nezdinde doğan ve doğacak tüm hak ve alacakların TBK’nun 184. maddesine uygun olarak yazılı temlikname ile davacı … San. ve Tic. A.Ş.’ne devredildiği anlaşılmaktadır. Dava dışı sigortalı … A.Ş.’nin iş kazasına uğrayan işçisi tarafından açılan maddi ve tazminat davası sonucunda hükmedilen tazminat miktarlarını icra dosyasına ödeyen davacı şirketin, sigortalının İşveren Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi kapsamındaki hak ve alacaklarını temlik almasına engel herhangi bir yasal düzenleme de bulunmamaktadır. Sonuç olarak mahkememizce davacı tarafça dosyaya sunulan yazılı temliknamenin yasal şartları ihtiva ettiği ve geçerli olduğu kanaatine varılmıştır.
6102 sayılı TTK.’nun 1473/1. Maddesine göre; “Sigortacı sorumluluk sigortası ile, sözleşmede aksine hüküm yoksa, sigortalının sözleşmede öngörülen ve zarar daha sonra doğsa bile, sigorta süresi içinde gerçekleşen bir olaydan kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle zarar görene, sigorta sözleşmesinde öngörülen miktara kadar tazminat öder.”Yine TTK.’nun 1446/1 maddesine göre; “Sigorta ettiren, rizikonun gerçekleştiğini öğrenince durumu gecikmeksizin sigortacıya bildirir.” TTK.’nun 1427/2. maddesine göre ise; “Sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her hâlde 1446 ncı maddeye göre yapılacak ihbardan 45 gün sonra muaccel olur.”
Somut olayda; dava konusu sigorta hasarının kaynağı olan ödemenin dayanağı … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı davasının davalı … A.Ş.’ye 13/08/2015 tarihinde ihbar edilmiştir. Buna göre; TTK.’nun yukarıda zikredilen 1427/2. maddesi gereğince davalı sigorta şirketinin …. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile karar altına alınan maddi ve manevi tazminatlar yönünden faiz sorumluluğunun ancak kendisine davanın ihbar edildiği tarihten 45 gün sonra başlamaması gerekir. :Bu tarih ise 28/09/2015 tarihi olup, davalı sigorta şirketinin temerrüde düştüğü tarihin de 28/09/2015 tarihi olduğu kanaatine varılmıştır.
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 67. maddesinin 2. fıkrasına göre; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun itirazında haksız olması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli, 2019/4054 Esas ve 2019/7699 Karar sayılı ilamı). Somut olayda davacının talebinin; davalı sigorta şirketine ihbarı yapılan tazminat davası dosyasında verilen mahkeme ilam sonucu icra dairesine ödenen miktara ilişkin olduğu, davacı temlik alan şirket tarafından icra veznesine ödenen miktarın davalı sigorta şirketince önceden belirlenebilir ve likit nitelikte olduğu, davalı yanın takibe itirazının da kısmen haksız olduğu anlaşıldığından, davacının icra inkar tazminatına yönelik talebinin itirazın iptaline karar verilen miktar yönünden %20 oranında kabulüne karar verilmiştir. Öte yandan davalı sigorta şirketi vekilince 12/09/2018 tarihli cevap dilekçesinde davacı taraftan açıkça kötüniyet tazminatı talebinde bulunulmadığından, taleple bağlılık ilkesi gözetilerek mahkememizce reddedilen kısım ile ilgili olarak kötüniyet tazminatı hakkında herhangi bir karar verilmemiştir.
İddia, savunma, dosyada alınan bilirkişi kök ve ek raporları, dosyaya celbedilen ve incelenen dosyaların içerikleri ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 03/02/2014 tarihinde dava dışı … A.Ş.’ye ait iş yerinde meydana gelen iş kazasında işveren … A.Ş.’nin %80, işçi …’un %20 oranında kusurlu oldukları, kaza nedeniyle dava dışı işçi …’un %13 oranında malul kaldığı, sonrasında … A.Ş. aleyhine…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında maddi ve manevi tazminat talepli olarak dava açtığı, söz konusu davanın davalı sigorta şirketine 13/08/2015 tarihinde ihbar edildiği, yapılan yargılama sonucunda…. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce … Esas sayılı dosyada verilen 27/02/2018 tarihli, … K. sayılı ilam ile 37.254,39-TL. maddi, 20.000,00-TL. manevi tazminatın iş kazasının meydana geldiği tarih olan 03/02/2014’ten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline hükmedildiği, anılan mahkeme ilamının dava dışı işçi … tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası ile ilamlı takibe konulduğu, dava dışı … A.Ş. adına davacı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyasına 02/04/2018 tarihinde 101.815,00-TL. tutarında ödeme yapılarak icra dosyasının kapatıldığı, dava dışı işveren … A.Ş.’nin davalı … AŞ. nezdinde …/3 nolu İşveren Mali Sorumluluk Sigortası poliçesi ile iş kazasının meydana geldiği 03/02/2014 tarihini kapsar şekilde sigortalı olduğu, sigorta poliçesi limitinin ise 200.000,00-TL. olduğu, anılan poliçenin dava dışı sigortalı şirketin iş yerinde meydana gelebilecek iş kazaları sonucunda ödemesi muhtemel maddi ve manevi tazminatları teminat kapsamına aldığı, dava dışı sigortalı … A.Ş. Kayyım Heyeti tarafından davacı şirketçe …. İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı icra dosyasına yapılan ödeme nedeni ile … A.Ş.’nin … A.Ş.’den olan hasar alacaklarının geçerli bir temlik beyanı ile davacı … San. ve Tic. A.Ş.’ne temlik edildiği, her ne kadar davalı sigorta şirketi tarafından hasar alacağının temlik edildiği hususunun kendilerine önceden bildirilmesinin zorunlu olduğu iddia edilmiş ise de dava dışı sigortalı tarafından sigortacıya böyle bir bildirimin yapılmasının zorunlu olmadığı, davacı şirket tarafından 25/05/2018 tarihinde davalı … A.Ş. aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı dosyasıyla …. İcra Müdürlüğü’nün… E. sayılı icra dosyasına ödenen 101.815,00-TL. ile 1.441,45-TL. işlemiş faizin toplamı olan 103.256,45-TL.’nin tahsiline yönelik olarak ilamsız icra takibi başlatıldığı, borçlu şirketin 30/05/2018 tarihli dilekçesi ile borca ve yetkiye itiraz etmesi üzerine dosyanın yetkili …. İcra Müdürlüğü’ne gönderilerek … Esas numarasına kaydedildiği, bu dosyadan da davalı sigorta şirketine ödeme emri gönderildiği, davalı şirket tarafından 06/07/2018 tarihli dilekçe ile borca, faize ve tüm fer’ilere itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, davalı sigorta şirketinin …/3 nolu işveren mali sorumluluk sigortası poliçesi gereği dava dışı sigortalı … A.Ş.’nin sigortalı işçisinin 03/02/2014 tarihinde geçirdiği iş kazası nedeniyle uğradığı maddi ve manevi zararların tazminine yönelik olarak mahkeme ilamı gereği davacı temlik alan şirketçe ödenen tazminattan poliçe limiti dahilinde sorumlu olduğu, davacı … San. ve Tic. A.Ş. tarafından dava dışı işçi …’a kaza tarihinden itibaren işleyen faizi ile birlikte ödeme yapılmış olsa dahi TTK.’nun 1427/2. maddesine göre davalı sigorta şirketinin faiz sorumluluğunun davanın kendisine ihbar edildiği tarih olan 13/08/2015 tarihini takip eden 45. günün sonunda yani 28/09/2015 tarihinde başladığı, mahkememizce benimsenen bilirkişi kurulu ek raporundaki hesaplamaya göre davacı şirketin davalı sigorta şirketinden …. İcra Dairesi’ne yaptığı ödeme tutarının sadece 92.396,99-TL.’lik kısmını talep edebileceği, bu miktarın ise mevcut davaya konu icra takip dosyası bakımından artık asıl alacak niteliğine büründüğü, bu nedenle her iki taraf da tacir olduklarından davacı şirketin ödeme tarihinden itibaren asıl alacağa (92.396,99-TL.’ye) avans faizi yürütebileceği, ek raporda yapılan hesaplamaya göre 92.396,99-TL. tutarındaki asıl alacağa 02/04/2018 ödeme tarihinden 25/05/2018 takip tarihine kadar işlemiş avans faizinin 1.308,11-TL. olduğu, davacı vekili 15/08/2018 tarihli dava dilekçesinin talep ve sonuç kısmında açıkça “…92.800,00-TL. asıl alacak ve 1.300,00-TL. faiz alacağı olmak üzere toplamda 94.100,00-TL. alacak yönünden itirazın iptaline…” karar verilmesini istediğinden, taleple bağlı kalınarak davacı şirketin davalı sigorta şirketinden takip tarihi itibariyle 92.396,99-TL. asıl alacak, 1.300,00.-TL. işlemiş faiz olmak üzere toplam 93.696,99-TL. tutarında alacaklı olduğu, davalı sigorta şirketinin mahkememizce tespit edilen bu alacak miktarına (93.696,99-TL.’ye) yönelik itirazının ise haksız olduğu ve İİK.’nun 67. maddesi gereğince davalı şirketin bu miktar (93.696,99-TL.) yönünden itirazının iptalinin gerektiği, her iki taraf da tacir olduğundan asıl alacağa (92.396,99-TL.’ye) takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesinin uygun olacağı, ayrıca İİK.’nun 67/2 maddesinde düzenlenen icra inkar tazminatının amacı alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik haksız itirazları önlemek olduğundan, takip konusu yapılan alacak da likit ve itiraz da haksız olduğundan ve davacı vekili 15/08/2018 tarihli dava dilekçesinin talep ve sonuç kısmında açıkça talep ettiği asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatı talebinde bulunduğundan, davacı tarafın bu talebi ile de bağlı kalınarak mahkememizce hükmedilen asıl alacağın (92.396,99-TL.’nin) %20’si oranında hesaplanan icra inkar tazminatını da kapsar şekilde, ancak reddedilen kısım yönünden yasal şartları oluşmadığından davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmeksizin davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin ise reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalının …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında davacının talebi ile bağlı kalınarak 92.396,99-TL. asıl alacak, 1.300,00.-TL. işlemiş faiz olmak üzere TOPLAM 93.696,99-TL.’ye yönelik itirazının iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek (yıllık %9,75 oranını geçmemek üzere) avans faizi uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davacı vekilinin dava dilekçesindeki talebine bağlı kalınarak hükmedilen asıl alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 18.479,39-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 6.400,44-TL karar ve ilam harcından, peşin harç ve icra dosyasına yatan harç toplamı olan 1.607,00-TL harçtan mahsubu ile geriye kalan 4.793,44-TL harcın davalıdan alınarak Hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.607,00-TL peşin harç ve icraya yatan harç toplamının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti ve 196,00-TL posta masrafı olmak üzere toplam 2.487,10-TL yargılama giderinin, kabul ve red oranına göre 2.476,45-TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 12.851,21-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 403,01-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgilisine iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 10/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır