Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/748 E. 2023/725 K. 12.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/748 Esas
KARAR NO:2023/725

DAVA:Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ:14/08/2018
KARAR TARİHİ:12/10/2023

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … plakalı araçların karıştığı 29/05/2013 tarihli trafik kazasında, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan müvekkili sigorta şirketinin sigortalısı …’ın yaralanmasından dolayı kendisine 508.014,14 Euro ödeme yapıldığını, oluşan kazada davalı sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı … plakalı araç sürücüsü davalı gerçek kişinin tam kusurlu olduğunu, kaza ve poliçe tarihi itibariyle davalı …’nın tüm tedavi giderlerinden sorumlu olduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle şimdilik 36.750 Euro rücuen tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiş; 22/05/2023 tarihli dilekçesi ile talebini 504.918,05 Euro’ya yükseltmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; mahkemenin görevsiz olduğunu, dava konusu uyuşmazlıkta görevli mahkemelerin İş Mahkemeleri olduğunu; davanın zamanaşımına uğradığını; davadan önce müvekkili kuruma başvuru yapılmadığını, bu nedenle davanın reddini gerektiğini; müvekkili kurumdan rücuen tazminat talebinde bulunulamayacağını, trafik kazaları sonucu oluşan tedavi, tıbbi malzeme, ilaç, refakatçi ve yol giderlerinin Sağlık Uygulama Tebliği hükümleri uyarınca karşılandığını ve sorumluluğun sınırının açıkça belirlendiğini, diğer zararlardan sorumluluğunun bulunmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan davalı gerçek kişinin maliki olduğu … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle müvekkili sigorta şirketine ZMSS ile sigortalı olduğunu, müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun kusur ve sigorta poliçesi ile sınırlı olduğunu, davadan önce müvekkili tarafından davacının sigortalısı …’a 250.000 TL sağlık gideri, 250.000 TL sürekli iş göremezlik olmak üzere toplam 500.000 TL tazminatın ödendiğini, teminat limitlerinin tükendiğini, müvekkili sigorta şirketinin sorumluğunun kalmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu trafik kazasının tarihi itibariyle kazaya karışan müvekkiline ait … plakalı aracın davacının sigortacısı …’a kiralandığını, oluşan kazada kendisinin aracı kullanmadığını, dava dışı …’ın araç sürücüsü olduğunu, kaza anında müvekkilinin aracın işleteni olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Dava; 29/05/2013 tarihli trafik kazasında, davalı sigorta şirketine sigortalı aracın karıştığı kaza nedeniyle davacının sigortalısına verilen ve tazmin edilen zararın, davalılardan rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Oluşan kazada kusur oranlarının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesinden kusur raporu alınmış, bu yönden sunulan 15/04/2021 tarihli kusur raporunun dosya arasında olduğu ve alınan rapora göre; kazaya karışan … plakalı araç sürücüsü …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, kazaya karışan diğer araç sürücüleri … ve …’ün kusursuz oldukları tespit edilmiş; rapora yönelik davalı gerçek kişinin itirazı üzerine aynı ihtisas dairesinden alınan 01/12/2021 tarihli rapora göre; sürücü …’ın, ışık kontrollü kavşağa kendi yönüne hitaplı kırmızı ışıkta giriş yaparak kazaya sebebiyet verdiği, olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareketleri ile asli kusurlu olduğu; sürücü …’ın idaresindeki araç ile kendi yönüne yanan yeşil ışıkta kavşağa giriş yaptığında kırmızı ışık ihlali yaparak kavşağa giriş yapan sürücü İbrahim yönetimindeki araç ile çarpışmasında herhangi bir hatalı tutum ve davranışının olmadığı ve mevcut şartlarda alabileceği bir önlemin bulunmadığı; diğer sürücü …’ün ise herhangi bir hatalı tutuma ve davranışının olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Kusur oranı yönünden aldırılan İstanbul Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi’nin kusur raporları olayın oluşuna uygun ve denetlenebilir olduklarından mahkememizce de benimsenmiş, raporlara yönelik itirazlar yerinde görülmemiştir.
Uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü uzmanlık gerektirdiğinden dava konusu trafik kazasından kaynaklı zararın hesaplanmasına karar verilerek, getirtilen-sunulan belgelerle birlikte dosya, sigorta mevzuatından kaynaklı nitelikli hesaplamalar konusunda uzman …, adli tabip … ve … uzmanı Doç. Dr. …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 09/02/2023 tarihli bilirkişi kurulu raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu raporuna göre; dava konusu kaza nedeniyle tedavi giderleri nedeniyle davacının talep edebileceği tazminatın 504.918,05 Euro olduğu; davalı sigorta şirketi tarafından davadan önce zarar görene yapılan ödemeler ile poliçe teminat limitlerinin tüketildiği, davalı sigorta şirketinin başkaca sorumluluğunun bulunmadığı; davalı …’nın dava konusu alacaktan tedavi giderlerinin Sağlık Uygulama Tebliği hükümlerine uygun olmaması nedeniyle sorumlu olmayacağı; kısa süreli araç kiralamalarında kiracı işleten sıfatına sahip olmadığı ve zarardan sorumlu tutulamayacağı; bu nedenle araç sahibi davalı …’ın oluşan zarardan sigorta şirketi tarafından yapılan ödemenin tenzili sonrasında kalan miktardan sorumluluğunun bulunduğu yönünde görüş bildirilmiştir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, alınan bilirkişi kurulu raporu, toplanıp değerlendirilen tüm delillere göre; 29/05/2013 tarihli trafik kazasında, davalı … Sigorta Şirketi’ne kaza tarihini kapsar şekilde ZMSS poliçesi ile sigortalı, diğer davalı …’ın maliki olduğu, dava dışı …’ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile … ve …plakalı araçların çarpışması sonucu, … plakalı araçta yolcu olarak bulunan davacının sigortalısı …’ın yaralındığı; ATK Trafik İhtisas Dairesi’nden alınan rapora göre, oluşan kazada … plakalı araç sürücüsü dava dışı …’ın %100 oranında kusurlu olduğu, diğer araç sürücülerinin kusursuz oldukları; kaza nedeniyle davacı tarafça dava dışı sigortalı …’a sağlık giderleri yönünden 508.014,14 Euro ödeme yapıldığı ve davacı şirketin sigortalısının haklarına halef olunduğu; dolayısıyla davacının ödemiş olduğu tazminat tutarlarını rucü hakkına sahip olduğu anlaşılmıştır. Bu kapsamda;
Davalılar … Sigorta A.Ş. ve …’a yönelik açılan dava yönünden;
Davacı taraf, sigortalısına ödenen sağlık giderlerinin anılan davalılardan tahsilini istemiş ise de; eldeki davanın konusunun belgeli tedavi giderlerine ilişkin olduğu, belgeli tedavi giderlerinden sorumluluğun ise yasal olarak davalı …’ya ait olduğu, bu nedenle araç maliki davalı gerçek kişinin dava konusu sağlık giderlerinden sorumluluğunun bulunmadığı; araç maliki davalı gerçek kişinin sigortacısı olan davalı sigorta şirketinin de sorumluluğuna gidilemeyeceği dikkate alınarak anılan davalılara yönelik açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı …’ya yönelik açılan dava yönünden;
2918 sayılı Kanun’un 98.maddesinde değişiklik yapan 6111 sayılı Kanun’un 59.maddesi ve geçici 1.maddesi ile, trafik kazası sebebiyle kazazedelerin sağlık hizmet bedellerinin … tarafından karşılanacağı ve yine bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce meydana gelen trafik kazaları nedeniyle sunulan sağlık hizmet bedellerinin ise … tarafından karşılanacağı hükme bağlanmıştır.
Buna göre, 6111 sayılı Kanun gereği Kanun’un yayımlandığı tarihten önce ve sonra meydana gelen tüm trafik kazaları nedeniyle sunulan belgeli sağlık hizmet bedellerinin … tarafından karşılanacağı kuşkusuzdur.
Benimsenen bilirkişi kurulu raporunda dayanak ve gerekçeleriyle ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, meydana gelen kaza sonucu davacı tarafça dava dışı sigortalıya sağlık giderlerine yönelik 504.918,05 Euro ödeme yapıldığı ve sigortalının haklarına halef olunduğu; davalı sigorta şirketi tarafından da davadan önce 05/06/2015 tarihinde davacının sigortalısına 250.000 TL sağlık gideri ödemesi yapıldığı, bu durumda bilirkişi kurulu raporu ile hesaplanan 504.918,05 Euro sağlık gideri miktarından, davalı sigorta şirketi tarafından yapılan 250.000 TL ödemenin, ödeme tarihindeki EURO karşılığı olan 83.333 Euro’nun düşümü sonrasında davacının talep edebileceği tazminatın 421.585,05 Euro olduğu; davalı …’nın 6111 sayılı Kanun gereği trafik kazasından kaynaklı sağlık hizmet bedelinden sorumlu olduğu, davadan önce yapılan başvuru ile anılan davalının 05/03/2018 tarihi itibariyle temerrüde düşürüldüğü anlaşıldığından 421.585,05 Euro’nun temerrüt tarihinden itibaren davalı …’dan tahsiline; belirlenen-tespit eden alacak miktarını aşan davacı taraf isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığından reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davalı … Sigorta A.Ş’ye yönelik Açılan Davanın REDDİNE,
2-Davalı …’a yönelik Açılan Davanın REDDİNE,
3-Davalı …’ya yönelik Açılan Davanın KISMEN KABULÜ ile,
a)421.585,05 Euro’nun temerrüt tarihi olan 05/03/2018 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a.maddesi gereğince uygulanacak faizi ile birlikte bu davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
b)Davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine,
4-Davalı … harçtan muaf olmakla harç takdirine yer olmadığına,
5-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve ıslah harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 281.408,48 TL vekalet ücretinin davalı …’dan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalılar … Sigorta A.Ş. ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 13/3.maddesi gereğince hesap ve takdir olunan 281.408,48 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalılara verilmesine,
8-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince reddedilen miktar üzerinden hesap ve takdir olunan 85.371,51 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 3.600 TL bilirkişi ücreti ve 597 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 4.238,10 TL’nin kabul ve red oranına göre 3.538,63 TL’sinin davalı …’dan alınıp davacıya verilmesine,
10-Davalı … tarafından yatırılan 33,75 TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre 5,86 TL’sinin davacıdan alınıp bu davalıya verilmesine,
11-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, davacı ile davalılar … ve … vekillerinin yüzünde, davalı … Sigorta vekilinin yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.12/10/2023

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı