Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/722 E. 2020/117 K. 05.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/722 Esas
KARAR NO : 2020/117

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/08/2018
KARAR TARİHİ : 05/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin otel malzemeleri sattığını, davalı şirkete de bir kısım otel malzemeleri sattığını, satışı yapılan ürünleri 21/02/2018 ve 24/04/2018 tarihlerinde eksiksiz, hasarsız ve çalışır vaziyette davalıya teslim ettiğini, davalı tarafça müvekkili şirkete yapılması gereken ödemelerin yapılmadığını, bunun üzerine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E., sayılı dosyası ile davalı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalı şirketin takibe itiraz ettiğini, müvekkili şirket tarafından edimlerin yerine getirilmemesi sebebiyle borcun doğmadığını belirttiklerini, haksız itiraz sebebi ile takibin durduğunu, müvekkilinin üzerine düşen edimlerini yerine getirmesine karşın davalının borcunu ödemediğini, davalı şirkete teslim edilen kutuların açılmaması gerektiği, ürün garantisinin geçerli olabilmesi için kutuları, müvekkili şirketin elamanlarının açması gerektiği ve milibarlarının montajının yapılacağının bilgisinin verildiğini ancak müvekkili şirketin elamanlarının kutuların açılması için gittiklerinde tüm kutuların açıldığına şahit olduklarını, daha sonra davalı firmanın minibar raylarının sesli çalışması ile ilgili davalı firmanın şikayeti üzerine tekrar kontrole gidildiğini, minibar ön panallerinin hem yatırımcıya hem de mobilya firmasına sözlü ve yazılı olarak verilen bütün bilgilerin göz ardı edildiğini ancak buna rağmen müvekkili firmanın iyiniyet göstergesi olarak tüm sorunlarda yardımcı olmaya çalıştığını ve edimlerini yerine getirdiğini ancak davalının faturaları ödemediğini, davalının herhangi bir ayıp ihbarında bulunmadığını belirterek davalının itirazının iptaline, takibin devamına, haksız olarak takibe itiraz eden davalı hakkında % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin davacı şirket ile “… Mini Bar’ın teslim ve montajının yanı sıra sorunsuz şekilde çalışır vaziyette teslimi konusunda anlaşma yapılmasına rağmen, davacı şirketin, ayıplı malzeme ve kusurlu işçilik sunduğunu, müvekkili şirketin, ayıplı malzemenin değiştirilerek, üzerinde anlaşma tesis edilen malzemenin teslimi ve düzgün işçilik sunulmasını davacı şirketten talep etmesine rağmen, davacı şirketin ayıplı malzeme değişikliği yapmadığını, düzgün işçilik sunmadığını, mini barları çalışır halde teslim etmediğini, yaşanan sorunlar nedeniyle müvekkili şirketin açılışının geciktiğini ve telafi edilemeyecek büyük zararlara uğramasına neden olduğunu, davacı şirketin, bu ayıp ve kusurunu bir tür örtbas etme gayretiyle İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün… E., sayılı dosyasıyla gerçeğe aykırı olarak 84.861,89-TL’nin ödenmesi için icra takibi yapıldığını, müvekkili şirketin bunun üzerine 11/07/2018 tarihinde ilamsız ödeme emrinde talep edilen asıl borca, faizlere ve diğer tüm fer’ilerine itiraz ettiğini, davacı şirketin, 21/02/2018 tarihli tutanakla, gece bekçisi olarak çalışan …’a ürünleri elden kontrolleri yapılarak eksiksiz, hasarsız, çalışır vaziyette teslim edilmiştir ibaresini taşıyan bir tutanak imzalattığını ve bu tutanağa göre eksiksiz, hasarsız, çalışır vaziyette teslim ettiğini savunduğunu, bu tutanağın gerçeklere aykırı olduğunu, geçersiz olmakla kalmayıp, gerçeğe aykırı resmi evrak düzenleme suçunun işlendiğinin açı bir delili olduğunu, müvekkili şirketin ayıplı ürünlerin düzeltilmemesi ve çalıştırılması neticesinde haklı olarak ödemede bulunmadığını, İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … E., sayılı dosyasına itiraz ettiğini, müvekkili şirketin 44 adet … ( mini bar )’ın ayıplı ve kusurlu olduğunu davacı şirkete bildirmiş, davacı şirketin yetkilisinin durumu kontrol ettiğini ve 18 Mayıs 2018 tarihli e-mail ile, raylarda eğilme olduğunu, yeni ray siparişini yurt dışına geçtiklerini bildirdiğini, davacı şirketin kusuru kabul etmesine rağmen bir sonuç elde edilmediğini, ihtilaf konusu alacak miktarının, talep edilenin aksine 84.861,89-TL olmadığını ve 22.055,00-TL olduğunu belirterek haksız yere icra takibi yapması nedeniyle davacı şirketin % 20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatıyla cezalandırılmasına, yargılama, harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İİK’nun 67. maddesi gereğince açılmış itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce davaya konu edilen İstanbul … İcra Müdürlüğünün… Es. Sayılı dosyası celp edilip incelenmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; taraflar arasında tanzim edilen faturalardan kaynaklı olarak, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle varsa ferileri ile birlikte borç miktarı, alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Takibin başlatıldığı, İstanbul … İcra Müdürlüğünün… esas sayılı dosyası getirtilmiş,yapılan incelemede; 24.716,38-TL’lik ve 45.829,23-TL’lik asıl alacak 1.565,37-TL ve 958,33-TL işlemiş faiz olmak üzere 73.069,31-TL’lik alacağına ilişkin ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emri çıkartıldığı ve davalı borçlu tarafça süresi içinde takip ödeme emrine itiraz edildiği görülmekle, borca ve faize itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda taraflarca bildirilen deliller toplanmış, takibe ve davaya dayanak faturalar ve cari hesap ekstresinin dosya arasında olduğu görülmüş, uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden mahkememizce 27/03/2019 tarihli duruşmada davacı taraf iddiası, davalı taraf savunması ve tüm dosya kapsamına göre rapor alınmasına karar verilerek 29/04/2019 tarihi inceleme günü olarak belirlenmiş ve taraflar ticari defterlerinin kapsamlı olması nedeniyle HMK 278/son maddesi gereğince yerinde inceleme talep etmiş ve bu yetki bilirkişiye verilmiş, tarafların ticari defter ve kayıtları ile dosyaya getirtilen ve sunulan belgeler üzeriden inceleme yapılmak üzere dosya konusunda uzman SMMM bilirkişisi …’ya tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 17/06/2019 tarihli bilirkişi raporu ve 11/11/2019 tarihli ek raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; ibraz edilen taraf ticari defterleri yardımcı kayıt belgelerin incelenmesi neticesinde, davacı tarafın ticarî defterlerinin kendi lehine delil vasfinın bulunduğu, davalı tarafın ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfının bulunduğu, davacının kendi ticari defterlerinde dava konusu faturadan dolayı davalıdan 22.053,00.-TL alacağı olduğu, davalının kendi ticari defterlerinde ise davacıya dava konusu faturadan dolayı 22.077.03.-TL borcu olduğu, dava dosyasına ibraz edilen belgeler ve ticari defterler belgelere göre davacının İstanbul …İcra Müdürlüğünün … dosya numarası takibe geçtiği faturadan dolayı davalıdan 22.053,00-TL alacağı olduğu, davacı alacağına takip tarihi olan 08.07.2018 tarihinden itibaren 3095 sayılı yasanın 2. Maddesi hükmü uyarınca avans faizi oram üzerinden faiz hesaplanması ve işletilmesi gerektiği, davacının ana para alacağının, takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiğinin anlaşıldığı, bilirkişi tarafından alınan 11/11/2019 tarihli ek raporunda kök raporundaki görüşlerinin aynen devam ettiği bildirilmiş olup bu kök rapor doğrultusunda görüş bildirilmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası kapsamı, bilirkişi raporu ve ek raporunun kapsamı tümüyle birlikte değerlendirilmiş, alınan bilirkişi raporu gerekçeli denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamının ve mahkememizce de benimsenen bilirkişi raporunun ve ek raporunun birlikte değerlendirilmesinde; ibraz edilen taraf ticari defterleri yardımcı kayıt belgelerin incelenmesi neticesinde, davacı tarafın ticarî defterlerinin kendi lehine delil vasfinın bulunduğu, davalı tarafın ticari defterlerinin kendi lehine delil vasfının bulunduğu, davacının kendi ticari defterlerinde dava konusu faturadan dolayı davalıdan 22.053,00.-TL alacağı olduğu, davalının kendi ticari defterlerinde ise davacıya dava konusu faturadan dolayı 22.077.03.-TL borcu olduğu, davaya konu faturayı davalının tebliğ aldığı ticari defterlerine usulüne uygun olarak kaydettiği ve yasal sürede itiraz etmediği anlaşılmıştır. Faizin taraflar arasında geçerli olarak değerlendirilmesi için alacağın muaccel olmasının yeteri olmayıp davalının ayrıca ve usulen temerrüde düşürülmesi gerekli olup taraflar arasında açık ve belli bir vade tarihi olmadığı, ihtarname çekilmediği anlaşılmakla takip tarihi itibari ile temerrüde düştüğü kabul edilmiş olup; davacının ana para alacağının, takip tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsili gerektiği anlaşılmış olmakla, davacının davasının kısmen kabulü ile, İstanbul …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki 22.053,00 TL asıl alacağa ilişkin itirazın iptaline, takibin diğer kayıt ve şartlarda bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilşkin talebin reddine, alacak likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranı üzerinden hesaplanan 4.410,60 -TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1- Davanın kısmen kabulü ile, İstanbul …İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasındaki 22.053,00 TL asıl alacağa ilişkin itirazın iptaline, takibin diğer kayıt ve şartlarda bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilşkin talebin reddine,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan %20 oranı üzerinden hesaplanan 4.410,60 -TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli 1.506,44-TL karar ve ilam harcından 1.449,23-TL peşin yatırılan harcın mahsubu ile geriye kalan 57,21-TL eksik harcın davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 1.449,23 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 41,10-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 872,00-TL olmak üzere toplam 913,10-TL yargılama giderinden davanın kabul ve ret oranına göre hesaplanan 237,31-TL yargılama gideri giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geriye kalan kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 8.965,16 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır