Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/678 E. 2020/610 K. 20.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/678 Esas
KARAR NO:2020/610

DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:23/07/2018
KARAR TARİHİ:20/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı taraf ile müvekkili şirket arasında akdedilen 03/04/2015 tarihli ” Servis Sözleşmesi ” davalı tarafından tek taraflı olarak feshedildiğini, davalı tarafın fesih iradesi haklı bir nedene dayanmadığından iş bu davanın açılması zarureti hasıl olduğunu, davalı şirketin fesih sebebi herhangi bir hukuki gerekçeye dayanmamakta olduğundan iş bu fesihin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinin haksız fesih nedeniyle uğradığı maddi zararların tazmininin gerektiğini, açıklanan nedenlerle haksız fesih nedeniyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 5.000,00 TL tutarındaki kar kaybı ve müvekkilinin yapmış olduğu yatırımlara ilişkin uğrayacağı 5.000,00 TL tutarındaki zararın dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tazminine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirket servislerinin organizasyonda değişikliklere gittiğini, bu kapsamda da yeni bir servis ağı yapılanması uygulama kararı aldığını, müvekkili şirket servis hizmetlerinde bölge servisleri sistemine geçtiğini, müvekkili şirketin söz konusu değişikliği Türkiye genelinde uygulamasındaki öncelikli amaçlarından birisi de müşteri memnuniyetini sağlamak olduğunu, sözleşmenin sona erdirilmesi ile hedeflenen amaç davacı işletme ile sözleşmeyi sona erdirip yerine başka bir servis ile sözleşme imzalamak olmadığını, kaldı ki böyle bir işlem de yapılmadığını, davacıya teklif edilenlerin hiçbiri bir yükümlülük değil, esasen davacının da bunu bildiğini, müvekkili şirket sözleşmeden doğan haklarını kullandığını, davacının söz konusu sözleşmeden doğan herhangi bir hakkının bulunmamakta olduğunu, kaldı ki davacı talep ettiği zarar kalemlerine ilişkin herhangi somut bir delil de sunamadığını, zira zararının da bulunmadığını, açıklanan nedenlerle her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla haksız ve hukuka aykırı üstelik kötü niyetle ikame edilmiş olan davanın reddine, masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizin 05/02/2019 tarihli celse dört nolu ara karar gereğince, tarafların ilişki dönemine ait davacı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması içni … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılmış, …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Talimat ve …. Asliye Ticaret Mahkemesinin … Tal. Sayılı dosyası ile alınan talimat raporlarının dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Talimat raporlarının tetkikinde; davacı şirketin Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi davalı şirket ile olan sözleşmesinin iptalinden sonra ( 93250,66 TL – 82.844,00 TL ) 10.406,66 TL lik kar mahrumiyetinin bulunduğunun tespit edildiği, davcının işten çıkartmak zorunda kaldığı personellerini iş çıkış bildirgeleri yapılan inceleme neticesinde, 61.944,14 TL’ lik tazminatı tediye makbuzları ile işçilerin imzaları ile tazminatların ödendiği ancak yevmiye defterlerinde kayıt altına alınmadığının tespit edildiğini, davacı tarafın sözleşmenin fesih edildiği tarihten sonraki kira kontratından doğan sorumluluğundan kaynaklanan kaybı feshi tarihi olan 20/07/2018 tarihi itibari ile 70.200,00 TL hesaplanmış ancak, kiralan işyerinin kiraya verilme süresi ve mülk sahibinin hak kaybının önlenmesi için bilirkişi raporu ile bu tutarın belirlenmesinin gerektiğini, davacı tarafın işyerinin bakım ve onarımı için yaptırmış olduğu dosya kapsamı içerisindeki faturalardan masraf giderleri 20.269,84 TL olduğu, kuşkusuz talep edilen bütün bu maddi zararların davacı tarafından kanıtlanmasının gerektiği, çünkü hukukta her talep ispata muhtaç olduğunu, davalı tarafından talep ettiği tutarlar için mahkeme dosyası içerisinde fatura ve belgelere rastlanılmadığı için talep ettiği bazı tazminat kalemleri hesaplanamadığını, davacı firmanın yasal defterlerinin incelenmesinde yevmiye defterlerinin açılış kaydının yasal süresi içerisinde yapıldığı ancak yevmiye defteri kapanış tasdiklerinin yapılmadığı kanaatiyle rapor alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, sözleşme feshi nedeni ile kar mahrumiyeti ve uğranılan zararların tazmin edilmesi istemine ilişkindir.
Taraflar arasında 03.04.2015 tarihinde servis sözleşmesi imzalandığı, sözleşme ile davacı yanın davalı yanın yetkili servis işlerini aldığı , davalı tarafından 11.05.2018 tarihinde …. Noterliğinden gönderilen … yevmiye numaralı ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini bildirdiği görülmüştür.
Taraflar arasında imzalanan 03.04.2015 tarihli servis sözleşmesi incelendiğinde sözleşmenin 3 yıl boyunca geçerli olacağı, 3 yıllık sürenin dolmasından 30 gün önce taraflar sözleşmenin yenilenmesi konusunda karşılıklı anlaşarak sözleşmenin yenilenmesine karar vermedikleri takdirde sözleşmenin 3 yıllık sürenin sonunda kendiliğinden sona ereceğinin kararlaştırıldığı, taraflar arasında servis sözleşmesinin yenilendiğine dair dosya içerisinde bir bilgi ve belge olmadığı feshin taraflar arasında ki sözleşme kapsamına uygun olarak yapıldığı, davacı yanın bu nedenle talepte bulunamayacağı anlaşılmış davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE;
2-)Alınması gereken 54.40 TL karar ve ilam harcının peşin alınan 170,78 TL harçtan mahsubu ile bakiye 116,38 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı yana iadesine
3-) Davacı tarafından yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına
4-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı yana ödenmesine
5-)Davalı tarafından yapılan 31,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalı yana ödenmesine
6-)Gider avansı bakiyesinin karar kesinleştiğinde yatıran taraf iadesine
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinef kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/10/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır