Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/661 E. 2020/27 K. 16.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/661 Esas
KARAR NO : 2020/27

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 23/02/2010
KARAR TARİHİ : 16/01/2020

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 19.02.2009 tarihli satış sözleşmesi ile 26.02.2009 tarihli ek sözleşme imzalandığını, sözleşme uyarınca müvekkilinin sözleşme ekinde yer alan demirbaşları ve sabit kıymetleri tam ve eksiksiz olarak 19.03.2009 tarihinde … mağazasında hazır bulundurduğunu ve davalı tarafa teslim edildiğini, demirbaş ve sabit kıymetlerin satış bedelini ödediğini, satış sözleşmesinin 6.2. maddesi çerçevesinde müvekkilinin, madde hükmünde belirtilen özellikleri taşır stokları hazır bulundurduğunu ancak davalı yanın iş bu stokları satın almaktan imtina ettiğini, davalı yanın ayrıca satış sözleşmesi çerçevesinde satın aldığı malların üzerinde bulunan ve sarf malzemesi olan alarm takozları ve iğnelerinin bedellerini de müvekkiline ödemediğini, bu konuda yaptıkları tüm girişimlerin sonuçsuz kaldığını ileri sürerek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla davalı yanın satış sözleşmesi çerçevesinde satın almakla yükümlü olduğu dilekçe ekinde listesi yer alan stoklar için şimdilik 19.000 TL, davalının satın aldığı mallar üzerinde bulunan ve dilekçe ekinde listesi bulunan sarf malzemesi alarmlar için şimdilik 1.000 TL, stoklara ilişkin muhafaza ve nakliye masrafları için şimdilik 1.000 TL olmak üzere toplamda 21.000 TL’nin 21.03.2009 tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; 22.02.2012 havale tarihli ıslah dilekçesiyle stoklarla ilgili alacak talebini 398.566,96 TL’ye, sarf malzemesi alanlarla ilgili olarak alacak talebini 35.442,96 TL’ye, muhafaza masraflarına ilişkin alacak talebini de 3.965,40 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı iddialarının kabul edilemeyeceğini, sözleşme ve ek sözleşme uyarınca satın alınması mutabık kalınan ürünlerin 19.03.2009 tarihinde teslim alındığını, bunların faturalarının kesilerek ödemelerin yapıldığını, ödemesi yapılmayan fatura kalmadığını, davacının taleplerinin zamanaşımına uğradığını, teslim ile birlikte tutulan tutanakta, “ekli listelerde belirtilen satılmaya hazır ürünler tam ve eksiksiz olarak… A.Ş. tarafından… A.Ş.’ye teslim edilmiştir. İlgili ürünlerin Demsa tarafından satın alınmayacağı bildirildiği takdirde … Moda’ya tam ve eksiksiz bir şekilde teslim edilecektir.” ibaresinin yer aldığını, öte yandan … ürünlerinin tutanağın son cümlesindeki yetkiye istinaden muhataba iade edildiğini, … ve Kozmetik ürünlerin satış sözleşmesi kapsamına girmediğinden hem 05.02.2009 tarihli sayıma girmediğini hem de 21.03.2009 tarihli tutanakta yer almadığını, müvekkilinin, muhatabın elindeki tüm stokların tamamını kayıtsız şartsız almakla yükümlü olmadığını, böyle bir taahhüdünün hiç olmadığını, müvekkilinin ne aldıysa davacının bunları faturalandırdığını, bedellerinin de davacıya ödendiğini, teslim tutanağında herhangi bir ihtirazı kayıt dermeyan edilmediğini, davacının sözleşme ifa edildikten sonra kendi elinde kalan ve satamadığı diğer stoklarını müvekkiline yüklemeye çalıştığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama sonrasında 01/12/2015 tarih, … Esas, … Karar sayılı kararla davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 16/06/2016 tarih, 2016/3233 Esas, 10891 Karar sayılı kararla; “Mahkemece Dairemiz bozma kararına uyulduğu halde bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Bu cümleden olarak bozmadan sonra yapılan keşif üzerine alınan bilirkişi raporu oluşa ve dosya içeriğine uygun görülmemiştir. Zira taraflar arasındaki sözleşmenin (ve 26.02.2009 tarihli ek sözleşmenin ) 6.2 maddesinde “Ancak …, … elinde mevcut (defosuz olmak ve son kullanma tarihinin dolmasına en az 3 ay kalmış olmak ve 05.02.2009 tarihli sayımdan önce alınmış olmak şartıyla, kozmetik stoklarını ve sezonsuz ürünleri ve depodaki … yeni sezon mallarını maliyet fiyatından alacaktır…” düzenlemesi mevcuttur. Tarafların imzasını taşıyan 19.03.2009 tarihli 2. tutanakta tutanağa ekli listelerde yer alan 109 sayfa kapsamındaki mallardan davalının bildirdiklerini almayabileceği kararlaştırılmıştır. Bu tutanakta davalıya tanınan seçimlik hak, sözü edilen 109 sayfa kapsamındaki mallarla ilgili olup davacının deposundaki mallardan sözleşme kapsamında kalanlar yönünden davalıya seçimlik hak tanındığına dair tutanakta bir açıklık bulunmamaktadır. O halde mahkemece yukarıda sözü edilen 109 sayfanın kapsamı dışında davacının deposunda bulunan mallar bakımından sözleşmenin 6. maddesindeki koşulların gerçekleşmesi halinde davalının belirtilen şartları taşıyan malları satın alma yükümlülüğünün sözleşme ile kararlaştırıldığı ve ortada bu sözleşme hükmünü değiştiren başka bir sözleşme de bulunmadığı gözetilerek mahkemece araştırma ve incelemenin bu doğrultuda yapılıp gerektiğinde yeni bir keşif ve bilirkişi incelemesi yapıldıktan sonra deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.” neden ve gerekçesiyle mahkememiz kararı bozulmuş, bu kez davalı vekilinin karar düzeltme isteminin de reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce bozma ilamına uyulmuş, yargılamaya devam olunmuştur.
Hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilamı gereği eksikliğin giderilmesi için bilirkişi kurulundan ek rapor alınmasına karar verilmiş, bu yönden düzenlenen 03/10/2019 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu ek raporunda özetle; taraf ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olduğu, incelenen ticari defter, kayıt ve belgelere göre, davacı tarafça satışı yapılan ancak, davalı tarafça teslim alınmayan ürünlerden dolayı davacının davalıdan (tüm kalemler yönünden KDV dahil) 370.237,63 TL, gümrük masraflarından dolayı 28.329,25 TL, malların üstünde bulunan alarm, takoz ve iğnelerden dolayı 35.442,95 TL, ürünlerin muhafazasından kaynaklı kira bedelinden dolayı 3.965,83 TL olmak üzere toplam 437.975,66 TL alacaklı olduğu; taraflar arasında yapılmış 19/03/2009 tarihli 2.tutanağa ekli listelerde yer alan 109 sayfa kapsamında dışında davacının deposunda bulunan mallar bakımından sözleşmenin 6.maddesindeki koşulların gerçekleştiği, davalının sözleşme ile kararlaştırıldığı üzere belirtilen şartları taşıdığı anlaşılan malları satın alma yükümlülüğü atında olduğu bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kurulu ek raporu gerekçeli, denetlenebilir, hükmüne uyulan Yargıtay bozma ilamında işaret edilen eksikliği giderecek yeterlilikte, itirazları cevaplar nitelikte ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, bozma sonrası alınan bilirkişi kurulu ek raporu, toplanıp değerlendirilen tüm delillere göre; hükmüne uyulmasına karar verilen bozma ilamında işaret edildiği gibi taraflar arasında yapılmış 19/03/2009 tarihli tutanağa ekli listelerde yer alan 109 sayfanın kapsamı dışında davacının deposunda bulunan mallar bakımından sözleşmenin 6.madde koşullarının gerçekleştiği ve davalının malları satın alma yükümlüğünde olduğu; bu kapsamda benimsenen bilirkişi kurulu ek raporunda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, davacı tarafça satışı yapılan ancak, davalı tarafça teslim alınmayan ürünlerden dolayı davacının davalıdan taleple bağlı kalınarak 437.975,32 TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile 437.975,32 TL’nin 26/05/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ilişkin aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.

KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile,
1-Toplam 437.975,32 TL’nin 26/05/2009 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Alınması gerekli 29.918,09-TL karar ve ilam harcından 6.503,95-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 23.414,14-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına (27/06/2012 tarihli, 2010/115 Esas, 2012/63 harç numaralı harç tahsil müzekkeremiz ile maliyeye bildirilen ve davalıdan tahsili istenilen 19.511,78 TL davalıdan tahsil edilmiş ise geriye kalan 3.902,36 TL’nin tahsiline, tahsil edilmemiş ise 27/06/2012 tarihli harç tahsil müzekkeremizin işlemsiz iadesi ile 23.414,14 TL’nin tahsiline),
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 38.948,77 TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından bozma ilamı öncesi yapılan 6.900,55 TL, bozma sonrası yapılan 3.000 TL bilirkişi ücreti, 301,90 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 10.202,45 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair; taraf vekillerinin yüzlerine karşı , gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay’da temyiz yasa yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okundu usulen anlatıldı.

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.