Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/586 E. 2018/723 K. 28.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/586 Esas
KARAR NO : 2018/723
DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 26/06/2018
KARAR TARİHİ : 28/06/2018
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapılan incelemesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP :Davacı vekili sunduğu dava dilekçesi ile; Müvekkilinin paranın aynı gün hesaba aktarılması sebebiyle kullanmayı tercih ettiği müflis/davalı bankaya ait pos cihazına bağlı … IBAN nolu hesabında, çekim yapılması sonucu oluşan mevduat nedeniyle müflis/davalıdan alacaklı olduğunu, İstanbul… İflas Müdürlüğünün… iflas sayılı dosyasında kaydı için başvuruda bulunduğunu, güncel mevduat alacağı bilgisinin verilmemiş olduğunu, müvekkilinin bu nedenle hem …hem de müflis/ davalıya iflas idaresine ihtarname çektiğini, bunu takiben iflas idaresi tarafından güncel mevduat miktarı 54.592,08TL olarak bildirilmiş olduğunu, iflas dairesine alacakları ile talepte bulunduklarını, ancak ilgili iflas dairesi tarafından her hangi bir gerekçe gösterilmeden reddedilmiş olduğunu, bu nedenle müvekkilinin alacağının ne sıra cetveline ne de iflas dosyasında yer almadığını belirterek, müvekkilinin alacağının iflas masasına kaydına kara verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf, banka hesap özeti, ihtarname, 04/01/2018 tarihli iflas idaresine yazılan yazı, İstanbul … İflas Dairesinin … İflas dosyası, banka kayıtları, bilirkişi incelemesi ve her türlü yasla delillere dayanmıştır.
Dava, müflis masasına alacağın kayıt ve kabulü davasıdır.
Görev hususu dava şartı olması nedeniyle HMK 138 maddesi uyarınca öncelikle ve HMK 115/1 maddesi uyarınca da yargılamanın her safhasında re’sen dikkate alınması gerektiğinden mahkememizce öncelikle bu yönde inceleme yapma gereği duyulmuştur. Zira, görev hususu HMK 1 maddesi uyarınca kanun ile düzenlenen kamu düzeninde olup, bu nedenle re’sen dikkate alınması gerekir.
05/03/2018 tarihli 30361 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan 28/02/2018 tarih, 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 55.maddesindeki 5235 sayılı yasanın 5.maddesinin 3.fıkrasının 1 numaralı bendinde yer alan, ” iflasın ertelenmesi” ibaresi ile 4 numaralı bendinde yer alan ” iptal” davalarına ibaresi madde metninden çıkarılmış ve 1 numaralı bendinde yer alan ” kaynaklanan davalara” ibaresi ” kaynaklanan iş ve davalara “şeklinde değiştirilmiş olup, 7101 sayılı yasa ile iflas, iflas erteleme ve konkordato konularında yeni düzenlemeler, değişiklikler ve ihdaslar kanun koyucu tarafından yapılmış olup, getirilen bu düzenlemeler uyarınca da ayrıca yine aynı yasadan kaynaklanan Hakimler ve Savcılar Kurulu’na 46.maddesi ile verilen bu tür işlere bakmakla görevli ihtisas mahkemelerini tayin etme yetkisi de verilmiş olduğundan, bu tür davalara bakma görevi HSK tarafından belirlenen mahkemelere ait hale gelmiştir.
7101 sayılı kanunun yayınlanmasından sonra HSK tarafından yasaya uygun olarak 05/03/2018 tarihli 30361 sayılı Resmi Gazete’ de yayımlanan 28/02/2018 tarih, 7101 sayılı İcra ve İflas Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 46.Maddesi ile 2004 Sayılı İcra İflas Kanuna Eklenen Geçici 14.Maddesinin 2.fıkrasında yer alan ” Hakimler ve Savcılar Kurulu 26/09/2004 tarihli 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkileri hakkında kanunun 5.maddesinin 5.fıkrasındaki belirleme yetkisi kapsamında iflas ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemesinin, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 2 hafta içinde belirler. ” hükmü uyarınca Hakimler ve Savcılar Kurulu tarafından 03/04/2018 tarih ve 538 sayılı karar ile konkordato talepleri ile birlikte ayrıca ” iflas ve konkordato konusunda uzman asliye ticaret mahkemeleri” belirlenerek iflas yolu ile adli takipten, kambiyo senetlerine mahsus yol ile takipten, doğrudan doğruya iflas taleplerinden, iflas tasfiyesinde sıra cetveline yönelik davalarının, iflasın kapanması ya da kaldırılması talepleri vb hususlardan kaynaklanan davalarda ” 3 ya da az fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde 1 numaralı, 3 ten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunan yerlerde ise 1, 2 ve 3 numaralı asliye ticaret mahkemeleri ihtisas mahkemeleri olarak” belirlenmiştir.
Buna göre mahkememize açılan davanın işçi alacaklarından kaynaklanan ve iflastan sonra açılan masaya kayıt ve kabul davası olduğu ve bu davaya bakma görevinin mahkememize değil, İstanbul Adliyesi’nde 3 ten fazla asliye ticaret mahkemesi bulunduğundan HSK kararı uyarınca davaya bakma görevinin 1,2 ve 3 nolu asliye ticaret mahkemelerine ait olduğuna, bu nedenle de dava dosyasının hukuk mahkemeleri tevzi bürosunca bu mahkemelere tevzi edilmesi gerekirken mahkememize tevzi edilmiş olması yerinde görülmemiştir.
Görevli 1., 2. ve 3. nolu İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin kanun ile görevli tayin edilmeyip, HSK kararındaki iş bölümü uyarınca ihtisas mahkemeleri olarak belirlenmiş olmaları ve görev hususunun ancak kanun ile düzenlenecek olması hususu dikkate alındığında, mahkememizce verilecek olan kararın HMK 114/1-c maddesindeki görev dava şartı yokluğundan HMK 115/2 maddesi uyarınca davanın usulden reddine değil, HSK kararı uyarınca iş bölümü ilişkisi içerisinde hukuk mahkemeleri tevzi bürosunun yapmış olduğu hatanın belirlenen mahkemelere dosyanın tevzi edilmek üzere, dava dosyanın hukuk mahkemeleri tevzi bürosuna gönderilmesine kararı vermek gerekmiştir. Zira, görevsizlik kararı verebilmek için HMK 1 maddesi uyarınca, müstakilen iflas ve konkordato işlerine bakan mahkemenin kanunen belirlenmesi gerektiği ve kanunen belirlenen bu mahkemeye dava açılması gerekmesine rağmen, davacılar tarafından başka mahkemeye dava açılması halinde davasının usulden, görev dava şartı yokluğundan reddi gerekeceği ve red kararı üzerine bir kısım başka yaptırımlara maruz kalacağı, (davanın süresinde görevli mahkemeye gönderilmesinin talep edilmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar vermek gibi) oysa, kanunda bu şekilde belirlenmiş bir görevli mahkemenin olmadığı, görevlendirmenin iş bölümü ilişkisi içerisinde HSK tarafından yapıldığı, bu nedenle de dava açılışında davacının İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesine şeklindeki başlıkla açtığı davasında herhangi bir yanlışının bulunmadığı, yanlışlığın hukuk mahkemeleri tevzi bürosunca yapılması gereken tevzinin, yanlış yapılmasından kaynaklandığı, bunun da sonucunun görevsizlik kararı değil, ancak gönderme kararı olacağına kanaat getirilmiş ve bu nedenle de aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davaya bakma görevinin 7101 sayılı 46.maddesi ve HSK nın 03.04.2018 tarih, 538 sayılı Kararı uyarınca mahkememizin görevli olmadığına, görevli mahkemenin İstanbul 1, 2 ve 3 nolu Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğuna,
2-Dava dosyasının İstanbul 1, 2 ve 3 nolu mahkemelerden birine tevzi edilmek üzere İstanbul Adliyesi Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna GÖNDERİLMESİNE,
Dosya üzerinde inceleme ile karar verildi.
Katip
¸e-imzalı
Hakim
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.