Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/573 E. 2019/30 K. 28.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/573 Esas
KARAR NO : 2019/30
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 22/06/2018
KARAR TARİHİ: 28/01/2019
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili sunmuş olduğu dava dilekçesi ile; Müvekkili şirket ile davalı şirketin, müvekkilinin müşterisi ve iş bu dava bakınından 3.kişi konumunda bulunan …Belediyesi’ne …(…) projesinin yapımı ve etslimi için anlaşmış olduklarını, müvekkili tarafından davalıya taşere edildiğini, kararlaştırılan sözleşme bedeli olan 330.000,00-TL’nin davalıya tamamen ödenmiş olduğunu, üstelik davalının, işin İBB’ye teslim edilmesi gerektiği esnada “paramız bitti, ek ödeme yapmazsanız teslimatı yapmayız” diyerek müvekkiline sözleşme dışı ek ödeme yapmaya zorlamış, müvekkilinin müşterisine karşı gecikme yaşamamak için davalıya 80.000,00-TL daha ilave ödeme yapmak durumunda kaldıklarını, ancak davalının, işi nihai müşteriye hala teslim etmemiş olduğunu, yapılan işin teknik olarak kompleks bir iş olduğundan sahada müşteri refaketinde kurulumu ve gösteriminin yapılması gerektiğini, davalının işi eksik ve özensiz yaptığı gibi nihai müşteriye teslim işleminden de uzun süre kaçındığını ve halen de kaçınmakta olduğunu, 2017 yılının Haziran – Temmuz aylarında teslim edilmesi beklenen yazılım kodları 2018 yılının Ocak ayında davalı tarafından müvekkile internet üzerinden gönderilmiş olduğunu, ancak kodların çalışır durumda olmaması, özensiz yazılmış olması gibi diğer eksik ve ayıplı ifa sebepleri sonucu müvekkilinin 2017 yılının Kasım ayından başlayarak günümüze dek bu iş için ekstradan ilave 3 adet yazılımcı (…, …,…) istihdam etmek zorunda kalmış olduklarını, günlük toplam maliyetlerinin yaklaşık 800,00-TL olmakla izinli oldukları günler düşüldükten sonra dahi müvekkile yüklü ilave maddi külfet doğduğunu, müvekkilinin maddi zarara uğradığını, davalı şirket yöneticilerinin sözleşmedeki “gizlilik” şartını ihlal etmiş olduklarını, sözleşme içeriğini üçüncü kişiler ile, özellikle sözleşme fiyatını müşteri ile (İBB) ile paylaşarak yine müvekkili müşterisine karşı zor durumda bırakmış olduğunu belirterek, fazlaya ilişkin tüm hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 10.000,00-TL’nin ticari faizi ile birlikte maddi zararlarının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, davanın İBB ve nihai müşterisi …’a ihbar edilmesi gerektiğini, davacı talebinin senetle ispit sınırını aşmış olduğunu, davacı tarafın beyanlarının çelişkiler barındırmakta olduğunu, aradaki ilişkinin hukuki niteliğinin eser sözleşmesi olduğunu, ortada açık veya gizi bir ayıp bulunmadığını, yasaya uyarlı seçimlik hak kullanımı olmadığını, iş sahibinin kusurları ve sorumluluğunun mevcut olduğunu, talep miktarının senetle ispat sınırının üzerinde olduğunu belirterek, kısmi dava yahut belirsiz alacak davası açılmasında hukuki yarar bulunmadığından reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf delil olarak; Sözleşme, mail/telefon yazışmaları, ödeme dekontları, sözleşmeler, bilirkişi incelemesi vs. Delillere dayanmıştır. Davalı taraf delil olarak; taraflar arasındaki e-posta yazışmaları, fatura, defter kayıtları ve dekontlar, bilirkişi incelemesi, taraflara ait ticari defterler, tanık, vs. delillere dayanmıştır .
Dava: Alacak davasıdır.
Davacı vekilinin mahkememize uyap sisteminden göndermiş olduğu 26/11/2018 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerine dair dilekçe sunmuş olduğu görülmüştür.
Davalı vekili 28/01/2019 tarihli celsede feragati kabul ettiklerini, vekalet ücreti ve yargılama gideri talepleri olduğuna dair dilekçe sunmuş oldukları görülmüştür.
Davacı vekilinin vekaletnamesinde davadan feragata yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
HMK 307.maddesi gereğince davanın feragat nedeniyle reddine karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Harçlar Yasası 22. Maddesi gereğince alınması gereken 14,80-TL karar ve ilam harcının peşin yatırılan 170,78-TL harçtan düşümü ile kalan 155,98 -TL’nin karar kesinleştiğinde istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı tarafça yapılan 5,20 TL vekalet harcı, 8,20 TL vekalet pulu olmak üzere toplam 13,40 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT 7. Maddesi dikkate alınarak ön inceleme safhası tamamlanmadan karar verildiğinden 2.725,00 TL vekalet ücretinin yarısı olan 1.362,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davalı vekilinin yüzüne karşı davacının yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.