Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/529 E. 2021/1010 K. 14.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/529 Esas
KARAR NO:2021/1010

DAVA:İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:11/06/2018
KARAR TARİHİ:14/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili firma hakkında, davalı tarafından …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatıldığını, davalı tarafından, takip dayanağı olarak … Bankası’nın numarası …, keşide tarihi 11.10.2014, keşide yeri İstanbul, lehtarı …, bedeli 78.000,00 TL olan çek gösterildiğini, icra takip dosyasından ödeme emri 05.05.2018 tarihinde müvekkiline tebliğ edildiğini, ancak söz konusu çek, 2014 yılında müvekkilinin iş yerinde yaşanan hırsızlık olayı neticesinde çalınan çek karnesindeki çek yapraklarından biridir ve çek yaprağının üzerindeki yazı ve imza müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, bu sebeple 08/05/2018 tarihinde, ödeme emrinin tebliği sonrasında …. İcra Hukuk Mahkemesinde gerek imza sahteciliği ve gerekse kambiyo zamanaşımı sebepleriyle tedbir talepli davanın ikame edildiğini, fakat geçen sürede mahkeme tarafından dava ele alınıp, tedbire ilişkin halen olumlu ya da olumsuz bir karar verilmediğini, bu süreçte bahse konu icra takibinin kesinleştiğini ve alacaklı müvekkili aleyhine haciz işlemlerine başlayarak müvekkili firmanın araçlarına hacizlerin konulduğunu ve daha önemlisi müvekkilinin banka hesaplarına haciz ve bloke koydurarak müvekkilinin ticari hayatını olumsuz olarak etkilediğini, iş bu sebeple de müvekkilinin söz konusu dosya borcunun tamamı olan 137.810,81 TL’yi icra dosyasına ihtirazi kayıtla 31.05.2018 tarihinde ödendiğini ve dosyadan yapılan hacizleri kaldırarak cebri icra tehdidi altından çıkabildiğini, açıklanan tüm bu nedenlerle öncelikle halen icra kasasında bulunan ve davalıya reddiyatı yapılmayan dosya borcunun davalıya ödenmemesi hususunda tedbir konulmasına, müvekkili firmanın borçlu olmadığı halde cebri icra tehdidi altında ödemek zorunda kaldığı 137.810,81 TL’nin, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla, ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faiziyle birlikte istirdadına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı … Gıda San. Ve Tic, Ltd, Şti. tarafından … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi … E. Sayılı dosyasına kayden 25 adet çekin kaybolduğu gerekçesiyle çek iptal davası açıldığını, bankaları elinde bulunan … çek nolu çekte bunlardan biri olduğunu, … Bankası … … Şubesine ait 11.10.2014 keşide tarihli, 78.000-TL bedelli. … çek no lu, keşidecesi … Gıda San. Ve Tic. Ltd. Şti. olan çek …/… Şubesi takipli müşterisi …’ın borçlarına karşılık bankalarına borçlu … tarafından verildiğini, dava konusu … çek no lu çek tahsil edilmek üzere sunulduğunda … 2. Asliye Hukuk Mahkemesi 05.03.2014 tarih … E. Sayılı dosyasından konulan ödeme yasağı kararı arkasına şerh düşüldüğünü, bilindiği üzere takibe konu çek, kamu güvenine haiz bir evrak olduğunu, bu gibi evraklarda iyiniyetli üçüncü şahıslar, senedin muhtevasının doğruluğuna, geçerliliğine güvenmekte, senette yazılı hususların gerçekten de var olduğuna inanmakta, çekte görünmeyen hususların ise mevcut olmadığına itimat etmekte olduklarını, davacı borçlunun senetteki imzanın kendisine ait olmadığı yönündeki beyanlarının doğruluğu ise mahkemece yapılacak yargılama sonucunda ortaya çıkacağını, çek üzerinde hakkı olan müvekkili bankanın gerçek durum ortaya çıkmadan çekle ilgili haklarından vazgeçmesi mümkün olmadığını, müvekkili banka tamamen iyiniyetli bir şekilde alacağını tahsil etmeye çalışmaktan başka bir işlem yapmamakta olduğunu, yapılan takip usul ve yasaların müvekkiline vermiş olduğu yetkiye göre yürütülen bir takip olduğunu, açıklanan tüm bu nedenlerle haksız ve hukuka aykırı iş bu davanın reddine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası celp, …. İcra Hukuk Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası, davaya konu edilen çek aslı, davacının imzalarının bulunduğu yerlerden gelen müzekkere cevapları ve ekleri, … Ticaret Sicil Müdürlüğü yazı cevabı, müzekkere ile celp edilen evrak asılları , davacı şirket yetkilisinin alınan imza örnekleri celp edilip incelenmiştir.
Mahkememizin 22/12/2020 tarihli celse iki nolu ara karar gereğince, mahkememiz kasasında bulunan tüm evrak asıllarının dosya içerisine alınarak dosyanın imza incelemesi yapılmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderilerek 11/10/2014 tarih 78.000,00 TL bedelli … Bankasına ait çekte yer alan keşideci imzasının davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı yönünden rapor alınmasına karar verilmiş, dosya bir bütün halinde İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesine gönderilmiş, İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 28/06/2021 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi tarafından düzenlenen 28/06/2021 tarihli raporunun tetkikinde, tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından yapılan incelemede, inceleme konusu çek üzerinde atılı keşideci imzası ile Ferit Demirer’in mevcut mukayese imzaları arasında ilgi ve irtibat tespit edilemediği kanaatiyle rapor alınmıştır.
Davacı vekilinin mahkememize sunmuş olduğu 06/08/2021 tarihli ATK raporuna karşı beyanlarının tetkikinde, müvekkilinin icra dosyasına yatırmış olduğu bedelin işbu dava açıldıktan sonra, takibi iptaline karar verildiği için 05.11.2020 tarihinde iade alınabildiği, 6 numaralı celsede de ifade ettikleri üzere faiz, vekalet ücreti ve yargılama masrafları yönünden taleplerinin devam ettiği gözetilerek davalarının kabulüne karar verilmesini talep ettiği, yine karar duruşmasındaki beyanlarında, çekteki imzanın müvekkiline ait olmadığı ATK raporu ile sabit olduğunu, müvekkilinin haciz baskısı ile 31/05/2018 tarihinde icra dosyasına ödeme yaptığını, icra dosyasının iptal edilmesi nedeniyle 05 Kasım 2020 ‘ de parasını aldığını, istirdat taleplerinin konusuz kalmış olup bu aşamada faiz, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin devam ettiğini bildirmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyasına konu … Bankasına ait 78.000 TL bedelli çek nedeni ile ödenen bedelin iadesine yönelik İİK’nun 72/7 maddesi gereği istirdat davasıdır.
Somut olayda, davalı tarafından davacı aleyhine … İcra Müdürlüğü’nün … takip sayılı dosyası ile 25.04.2018 tarihinde dava konusu çek nedeni ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takibe girişildiği, davalı borçlu tarafından 31.05.2018 tarihinde ihtirazi kayıt ile 137.810 TL ödeme yapıldığı, davacı borçlu tarafından imza inkarına dayalı olarak 11.06.2018 tarihinde hak düşürücü süre içerisinde eldeki istirdat davasının açıldığı, borçlu tarafından …. İcra Hukuk Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile imza inkarı ve zamanaşımı defi’ne dayalı olarak takibin taliki ve iptalinin talep edildiği mahkemece imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı ve zamanaşımı nedeni ile takibin geri bırakılmasına karar verildiği icra dairesi tarafından 05.11.2020 tarihinde mahkememiz dava tarihinden sonra davacı tarafından icra veznesine ödenen bedelin iadesine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacının imza inkarına esas olmak üzere İstanbul Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi’nden alınan 28/06/2021 tarihli rapor ile dava konusu çekte yer alan imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı tespit edilmiştir.
Mahkememiz dava tarihinden sonra, davacı tarafa icra dairesince ödenen bedelin iadesine karar verildiği, bu suretle davacının icra takibi nedeni ile ödediği bedeli iade alarak eldeki istirdat davasının konusuz kaldığı, takip konusu çekte yer alan imzanın davacı şirket yetkilisine ait olmadığı tespit edilmekle davacının dava açmakta haklı olduğu, ödeme tarihinden iade tarihine kadar, bu paradan mahrum kaldığı anlaşılmakla, konusuz kalan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığı kararı ile ödeme tarihinden davacı yana iade tarihine kadar geçen süre de işleyecek avans faizin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davacının konusuz kalan istirdat talebi hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA
2-İstirdat istemine konu 137.810,81 TL ‘ nin 31/05/2018 tarihinden 05/11/2020 tarihine kadar işleyecek avans faizinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3-Alınması gereken 59,30 TL karar ve ilam harcının peşin ödenen 2.353,47-TL harçtan mahsubu ile bakiye 2.294,17 TL’nin karar kesinleştiğinde davacıya iadesine davacı tarafından ödenen 59,30 TL harcın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
4-Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan 35,90 TL başvuru harcı, 206,20 TL posta tebligat ve bilirkişi ücreti ile 960,00 TL ATK fatura bedeli olmak üzere toplam 1.202,1 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap olunan 17.042,03-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup, usulen anlatıldı. 14/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır