Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/520 E. 2020/408 K. 14.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/520 Esas
KARAR NO : 2020/408
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 18/07/2014
KARAR TARİHİ : 14/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin tekstil atölyesi işlettiğini, 14/11/2011 tarihinden itibaren davalı şirketin … abone numaralı müşterisi olduğunu, 20/06/2014 tarihinde müvekkilinin sayacının rutin değişim kapsamında davalı şirket tarafından değiştirilerek yeni bir sayaç takıldığını, müvekkiline iki adet kaçak kullanım faturası gönderilerek 9.902,70 Tl bedel talep edildiğini, müvekkilinin işlettiği atölyenin elektriğinin davalı şirket tarafından dava konusu fatura borçlarına istinaden kesilmek istendiğini, müvekkilinin borca itiraz ettiğini, ancak davalı tarafın tekrar elektriği kesmek istemesi üzerine borcu taksitlendirdiğini, ilk taksit olan 2.579,53 TL’yi elektriğin açılması için ödediğini belirterek davalı şirketin mesnetten yoksun olarak müvekkilinin kaçak elektrik kullandığı iddiasıyla düzenlediği … ve … tahakkuk numaralı faturalar kapsamında borcunun bulunmadığının tespiti ile müvekkili ihtirazi kayıtla ödemiş olduğu 2.579,53 TL’nin davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle zamanaşımı, husumet, hak düşürücü süreye ilişkin itirazlarının bulunduğunu, husumetin yanlış yönlendirildiğini, kaçak elektrik kullanıma dair davaların … A.Ş’ye yöneltilmesi gerektiğini bu sebeple davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, müvekkili şirket çalışanlarınca anılan mahalde 20/06/2014 tarihinde yapılan kontrolde; mahalde bulunan sayaç sökülerek laboratuvar muayenesine sevk edildiğini, laboratuvar da yapılan kontrolde “sayacın bakanlık damgalarının olmadığını, 23/11/2012 tarihli gövde kapak açılma ikazı bulunduğunu ve sayacın dışarıdan her türlü müdahaleye açık olduğunu tespit ettiğini”, davacı tarafça incelemenin yetkili laboratuvarda yapılmadığı iddia olunmuş ise de ekli belgelerden de anılaşılacağı üzere sayacı muayene eden laboratuvar yetkili bir laboratuvar olduğunu, muayene sırasında sayacın damga mühürlerinin bulunmadığı ve sayacın üst kapaığının açıldığı tespit edildiğini, zabıt için tespit esnasındaki 23 kW’lık güç tespiti ve yürürlükte bulunan mevzuat hükümleri dikkate alınarak hesaplama yapıldığını, bu hesaplama neticesinde 2.438,90 TL kaçak bedeli, 7.463,80 TL kaçak ek tahakkuk olmak üzere toplam 9.902,70 TL bedel tahakkuk ettirildiğini, sonuç olarak müvekkili şirket tarafından yapılmış tespit ve bu tespite göre yapılan tahakkukta herhangi bir hatanın söz konusu olmayıp dava dilekçesinde iddialarının yersiz olduğunu belirterek haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava; kaçak elektrik kullanımı nedeniyle tahsil edilen bedelin istirdadı davasıdır.
Davacı, 14.12.2011 tarihinden beridir abone olduğunu, davalı kurum tarafından 28/06/2014 tarihli tutanağa istinaden 2.438,90 TL kaçak bedeli ve 7.463,80 TL tutarında kaçak ek elektrik tahakkuk bedeli olmak üzere 9.902.70 TL’lik fatura tanzim edildiğini, ‘Aboneli Kaçak Kaydı’ belgesinde ‘sayacın Bakanlık damgaları yok, 23.11.2012 tarihinde gövde kapak açma ikazı var. Sayaç dışarıdan her türlü müdahaleye açık’ açıklaması olduğu iddiasına rağmen, ikaz lambası yanması tarihten sonra tüketim miktarlarında aşırı bir artış olmadığı, sayacın dışarıdan müdahaleye açık olması tespitine rağmen, bu tespitten kaçak elektrik kullanıldığı sonucu çıkarılamayacağı ve bu nedenlerle her iki faturaya ve ferilerine itiraz ettiğini, 9.902,70 TL borçlu olmadığının tespitini ve itirazı kayıtla ödemiş olduğu 2.579,53 TL’nin davalı şirketten tahsilini talep etmiştir.
Davalı, zamanaşımı itirazlarının olduğunu, husumetin …’a yönlendirilmesi gerektiğini, davacının sayacının gerektirdiği yasal prosedüre uygun olarak işlem yapıldığını, 25/05/2014 tarihli “Sayaç Muayene Talep ve Sonuç Formu” kağıdında, bakanlık damgaları yok, 23/11/2012 tarihinde gövde kapak açılma ihbarı var, sayaç dışarıdan her türlü müdahaleye açık durumda raporuna istinaden kaçak ve ek tahakkukun yapıldığını bildirerek davanın reddini dilemiştir.
Mahkememizden verilen 24/03/2016 tarih, 2014/748 esas 2016/249 karar sayılı kararı, Yargıtay … Hukuk Dairesi Başkanlığı’nın 16/05/2018 tarih, 2016/17293 Esas, 2018/5331 Karar sayılı ilamıyla hükmün davalı yararına bozulmasına karar verilmiş olmakla bozma ilamına uyularak devam edilen yargılamada;
Eldeki dava hakimlik mesleğinin gerektirdiği bilgi ve deneyim ile çözülebilecek nitelikteki davalardan değildir. Esasen bu husus, hükmüne uyulan bozma ilamı ile de sabittir.
Mahkememizin bozmadan önceki hükmü ve bozma ilamı birlikte değerlendirildiğinde;
Davacının kaçak elektrik kullandığı sabit olup, dava dilekçesinde belirttiği miktarda borcu olmadığını ispat yükü davacıdadır. Bu nedenle yapılması zorunlu olan bilirkişi incelemesine ilişkin masrafların davacı tarafından karşılanması gerekmektedir. Hal böyle iken 17/12/2018 ve 18/11/2019 tarihli oturumlarda bilirkişi ücretini yatırması, aksi halde bu delile dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı davacı vekiline ihtar edildiği halde davacı vekili tarafından herhangi bir masraf yatırılmadığı görülmekle ispatlanamayan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
1-Davanın Reddine,
2-Alınması gerekli 54,40-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 169,15-TL ve bilahare ikmal edilen 27,70 TL ıslah harcından mahsubu ile bakiye 142,45-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT göre 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 74,50-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, dava dosyasının daha önce Yargıtay denetiminden geçmiş olmasından dolayı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde Yargıtay Temyiz yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 14/09/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.