Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/498 E. 2021/92 K. 10.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2014/444 Esas
KARAR NO:2021/418

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:06/02/2012
KARAR TARİHİ:07/06/2021

…Tüketici Mahkemesinde açılan Alacak davasında iş bu mahkemece verilen 29/03/2012 gün ve …/… Esas ve …/… Karar sayılı ilamında görevsizlik kararı verilmiş olup, dosyanın temyize gönderilmesi üzerine:Yargıtay 23…Hukuk Dairesi ‘nin …/… Esas …/… Karar ilamıyla görevli mahkemenin … Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu hususunda onama kararı verilmiş olduğu ;dava dosyası yapılan tevzi sonucu mahkememize Görevsizlikle gelmiş olmakla ve esasa alınmakla, mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalı … İnşaatını kat karşılığı yapan …’dan …, … Mahallesi, … ada, … parsel, E Blokta yer alan 2 No’lu daireyi satın aldığını, … ile kooperatf merkezine gidildiğini, Kooperatif Yönetim Kurulu ‘ nun 27.07.2009 tarih, 2009/50 no’lu kararında “Kooperatif müteahhidi …’dan E Blok, 2 No’lu daireyi satın aldığından bahisle müracaat eden 01.05.1972 … doğumlu …’in borçsuz üye olarak kabulüne karar verildiğini, dairenin kaba İnşaatının bittiğini, ancak Kooperatif Yönetim Kurulu kararı ile müvekkiline tahsis edilen daireyi başkalarına sattığını, halen daireyi satın alan davalı …’ın kooperatif yetkilileri ile ortak çalışan, onlan gayriresmi muamelen için gizli kasaları olduğunu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Kooperatifler Kontrolörleri Başkanlığının 20.05.2009 tarihli … Cumhuriyet Savcılığı’na yaptığı suç duyurusu dosyasında; Davalı …’ın koopetatlf ortağı olmadığı halde, 50-60 daire alıp, sattığı, bu dairelerin bedellerinin bir kısmını kooperatif kayıtlarına intikal ettirdiği, bir kısmının ise intikal ettirmediği, bu tür kanunsuz iş yapan kooperatif Yöneticilerinin yargılanmasının rapor edildiğini, dolaysıyla, …’ın bu dairenin müvekkiline tahsis edildiğini bilen birisi olduğunu, bu sebepten dolayı iyi niyet iddiasında bulunamayacağını, … 10.Noterliğinden 05.01.2012 tarihli, … sayılı ihtarname ile davalılara, tapunun müvekkili adına iadesi, edilmediği taktirde tapu iptal ve tazminat davaları ikame edeceklerinin bildirildiğini, tapunun iade edilmediğini, davalıların gerçeğe uygun olmayan beyanlarda bulunduklarını, müvekkili, bu daireyi mesken ihtiyacı için satın almış olup, davalıların kanunsuz tutumları ile bu hakkının elinden alınmak istendiğini, davalıların birlikte 50-60 tane bu şekilde daireyi tahsis edilenden başkasına devir ettiklerini ve tam bir menfaat birliği içinde çalıştıklarını, bu hususun müfettişlerce de kabul edildiğini belirterek, …, … … … pafta, … ada, … parsel, E Blok, 2 No’ lu müvekkiline tahsis edilmiş dairenin muvazaa sebebiyle davalı …’ a devir edilen tapunun iptali ile müvekkili adına tesciline, tescilin mümkün olmaması durumunda, dava tarihindeki emsal dairenin rayiç bedelinin davalı kooperatiften mahkeme masrafları, vekalet ücreti ve kanuni faizleri ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız, mesnetsiz ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açılan iş bu davanın ivedilikle reddi gerektiğini, davacı yanın 06.02.2012 tarihli … Tüketici Mahkemesi Hakimliği’ ne vermiş olduğu dilekçesinde müvekkili aleyhine yer alan “Halen daireyi satın alan Davalı …, Kooperatif Yetkilileri ile ortak çalışan, onların gayri resmi muameleleri için gizli kasalarıdır” ifadelerinin tamamen gerçek dışı olduğunu, yapılmış olan iftira nedeniyle dava açma ve suç duyurusunda bulunma haklarını saklı tuttuklarını, diğer yandan, davacı her ne kadar dava dilekçesinde ‘Müvekkili davalı Hızırkent Konut Yapı Kooperatifinin inşaatını kat karşılığı yapan Müteahhit …’ dan bir daire satın almıştır” demişse de, hiçbir satın alma işleminin gerçekleşmediği, sadece aralarında şahsi hak doğuran bir İş Yapım Sözleşmesinin mevcudiyeti, hem davacı yanın dosyaya sunmuş olduğu deliller ile, hem de tapu kayıtlan ile sabit olduğunu, davacı yanın, haksız ve mesnetsiz iddialarına müvekkili aleyhine keşide edilmiş ihtarnamelerle başladığını, daha sonra da hukuki temellerden yoksun iş bu dava ile devam ettiğini, her ne kadar Medeni Kanun’ un ve gerekli sair kanunların ilgili maddeleri Sayın Mahkemece re’sen uygulanacak olsa da, bilindiği üzere tapu tescilinin iptali kurumuna ayni hakkın zedelenmesi halinde başvurulabileceğini, Medeni Kanun’ un 1025- Hükmü gereğince, “Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş veya bir tescil yolsuz olarak terkin olunmuş ya da değiştirilmiş ise, bu yüzden ayni hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir.
Kaldı ki, bir an için bile olsa yapılan bu tescilin yolsuz olduğu ve tapu tescilinin iptali davasının açılabileceği kabul edilse bile, Medeni Kanun’ un 1023. Maddesi gereğince, ‘Tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya başka bir ayni hak kazanan 3. Kişinin hazanımı korunur, denilmek suretiyle müvekkili şirketin haklılığını ortaya koyduğunu, müvekkili, iş bu davaya konu gayrimenkulu 3. Kşi olan Hakan Şellik adına tescilli iken, tapudan devir aldığını, bu halde bile müvekkilinin tapudaki devir ile mülkiyet hakkını iktisap ettiğinin açıkça ortada olduğunu, devletin sorumluluğu altında tutulan aleniyet ve itimat nitelikleri taşıyan tapu kütüğündeki bir kayda dayanarak malik görünen bir şahıstan taşınmaz malı satın alan müvekkilinin iyi niyetinin ve iktisabının korunmasının gerekliliğinin açıkça ortada olduğunu belirterek, cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle, haksız ve hukuka aykırı olan davanın reddine ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … ekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız ve hukuka aykırı olup, kötün niyetli olduğunu, davacının 27.07.2009 tarihli … numaralı tahsis kararı ile müvekkiline ait E Blok 2 numaralı dairenin kendisine tahsis edilmesine rağmen diğer davalıya sattıldığını iddia etmekte olduğunu, davacıya hak tahsisinin hukuki dayanağı olmadığını, tapu kayıtlarından da sabit olduğu üzere müvekkilini dava konusu daireyi üye 3. Kişi …’e tahsis ve devir etmiş olup, diğer davalı …’ın bu tahsisten yaklaşık iki sene sonra 29.12.2011 tarihinde satın almış olduğunu, davacının hak sahibi olduğuna dair iddialarının tamamen hayal ürünü olduğunu, davacının hak sahibi olduğunu iddia ettiği 27.07.2009 tarih, … nolu karar, gerçekte olmayan bir hakkın mevcut olduğu zannı altında hataen yazılmış olduğunu, ayrıca bu karar şekil açısından da gerekli yasal şartları taşımadığından hukuken de yok hükmünde olduğunu, dava konusu dairenin tapusunun iptal ve davacı adına tescilinin talep edilmesi yasal olarak mümkün olmadığını, davacının diğer davalı … hakkında ileri sürdüğü hususlar kötüniyetli ithamlardan öteye gidemeyeceğini, bahsi edilen soruşturma neticesinde yöneticiler hakkında beraat karan verildiğini, dava konusu kararın, gerçekte olmayan bir hakkın mevcut olduğu zannı altında sehven yazılmış olduğunu, davacının dava konusu yaptığı karar şekil açısından da gerekli yasal şartlan taşımadığından hukuken yok hükmünde olduğunu, dava konusu dairenin tapusunun iptal ve davacı adına tescilinin talep edilmesi yasal olarak mümkün olmadığını belirterek, cevap dilekçesinde belirtilen nedenlerle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER ve GEREKÇE:
Davacı taraf delil olarak; tapu kayıtları, sözleşme, yönetim kurulu kararı, tüketici mahkemesi kararı, noter ihtarnamesi, tanık, bilirkişi incelemesi, emsal Yargıtay kararlarına dayanmıştır.
Davalı … delil olarak; tapu örneği, takyidatlı tapu kaydı örneği, tanık, bilirkişi, keşif ve yasal delillere dayanmıştır.
Davalı Kooperatif delil olarak; ihtarname, Yargıtay kararları, … 3. Ağır Ceza Mahkemesinin …/… E. sayılı dosyası, müvekkili ticari defter ve kayıtları, müvekkili yönetim kurulu kırar defterleri, tanık ve her türlü delillere dayanmıştır.
Dosyanın teknik bilgi ve bilirkişi incelemesi gerektirmesi nedeniyle, dosya inşaat mühendisi gayrimenkul değerlendirme uzmanı Birsen Korkmaz’a tevdi edilmiş ve bilirkişi sunmuş olduğu raporunda: Dava konusu taşınmazın yer aldığı ana gayrimenkul tapu sicil müdürlüğünde yer alan ve kat irtifakı listesine esas teşkil eden mimari projeye göre toplam 9 katlı 50 adet bağımsız bölümden oluşmakta olduğunu, ancak mevcutta kat irtifak listesine esas teşkil eden mimari projesinden aykırı olarak toplam 13 kat 52 adet bağımsız bölümden oluştuğu, yapının 4.ve 3.bodrum katlarında otopark, WC ve sığınak gibi ortak alanlar yer almakta iken, bu katlarda iskan amaçlı her katta 4 ‘er adet daire oluşturulduğu, tarafça dava konusu taşınmaz olarak gösterilen 2, bodrum kat 2 no’ in bağımsız bölümün ortak alan olan sığınanın ver aldığı 4. bodrum katta girişe göre sağda yer aldığının tespit edilmiş olduğunu, imar yönetmeliğinin 6.09 maddesi kapsamında; imar planında aksine bir açıklama bulunmadığı takdirde arazi meyili nedeniyle açığa çıkan en fazla 1. ve 2. bodrum katlar iskan edilebildiği, mevcutta ortak alanda yer aldığı, anagayrimenkule ilişkin yıkım kararının olduğu dava konusu taşınmazın bulunduğu anagayrimenkulün bu hali ile onaylı projesine aykırı olarak yapıldığının sabit olduğunu, ruhsat hilafı imalatlar sebebiyle Belediye Encümenince düzenlenmiş yıkım ve para cezası kararlarının mevcut olduğunu, bahsi geçen kusurların giderilemez nitelikte olduğunu, tarafça dava konusu taşınmaz olarak gösterilen bağımsız bölümün anagayrimenkuldeki fiili konumu 4. Bodrum kat ve ön cephe olarak belirlenebilmiş ancak proje hilafi nedeniyle yasal durumu tespit edilememiş olduğuna dair rapor sunmuştur.
Bilirkişiden ek rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişi sunmuş olduğu ek raporunda; Kök raporda; … İli, … İlçesi, … Mahallesi,… Sokak E Blok No:22 posta adresinde , tapu kayıtlarında; … ili … İlçesi … Mahallesi, … ada 51 parselde kayıtlı “ARSA” Nitelikli 6.099,00 m2 yüzölçümlü Ana gayrimenkulde ,E Blok …/… arsa paylı, Kat İrtifakı 2.Bodrum. Kat 2 No’ lu Mesken nitelikli Bağımsız Bölümün harca esas değerinin tespitinde kat irtifakına esas teşkil eden mimari projesi dikkate alındığında dava konusu taşınmazın salon, yemek nişi , mutfak, banyo, antre hacimlerinden oluştuğu Brüt :60,00m3 alana sahip olduğu, harca esas değerinin takdiri için mahallinde ve dosyasında yaptığım inceleme sonucu hazırlanan raporu olduğunu, dava konusu taşınmazın kat irtifakına esas teşkil eden mimari projesindeki konumu, nitelikleri, günün ekonomik koşullan çevresinde emsal oluşturabilecek nitelikteki piyasa kira rayiç değerleri ile değerini etkileyen tüm olumlu ve olumsuz faktörler göz önüne alınarak rapor tarihî oUa 25.05.2015 tarihinde 100.000-TL dava tarihi olan 06.02.2012 tarihi itibarıyla 85.000-TL olabileceğine dair ek rapor sunmuş olduğu görülmüştür.
Mahkememizin 12/10/2015 tarihli celsesinde alınan ara karar ayarınca; resen seçilecek bilirkişi heyeti ile taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılmasına karar verildiği ve seçilen bilirkişiler; mimar … …, inşaat mühendisi bilirkişisi … ve gayrimenkul değerlendirme uzmanı … … tarafından sunulan raporda: … İli, … İlçesi, … Mahallesi, 7229 ada, 51 sayılı parselde kain, …. Sokak, E Blok, No:22 adresinde bulunan 2 bağımsız bölüm no1 lu taşınmazla İlgili, tarafların iddia ve savunmaları, celp edilen kayıtlar, taraflar arasındaki “Sözleşme” “Mimari Tatbikat Projeleri” İle dosya kapsamında mevcut diğer belgelerde yapılan incelemer sonucunda yapılan değerlendirmede;
… Kooperatifi ile müteahhit … ile Davacı … Dekorasyon Sahibi … arasında 15,07.2009 tarihinde tanzim edilerek, inua altına alınan İş Yapım Sözleşmesi çerçevesinde, davacının yaptığı iş karşılığında …1 ya kooperatif adına iş karşılığı verilen E Blokta 2 No’ lu daireyi yarı bitmiş olarak kooperatif tarafından tahsis ettirileceği kayıt altına alınmış olup, …Yapı Kooperatifinin 05.01.2012 tarih ve …/… Karar Sayılı Kararında da; …’in borçsuz üye olarak kabulüne karar verildiğinin belirtildiğini, … Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğü’ nden celp edilen Son Durum Tapu Kaydında; E Blok, 2. Bodrum katında, …/… arsa paylı 2 bağımsız bölüm nolu meskenin satışından kalan 2/3 hissesinin 04.12.2012 tarih ve … yev. No de … adına kayıtlı olduğunun belirtildiğini, E Bloğun, Ruhsata bağlı Mimari Tadilat Tatbikat Projesinde; 4 adet bodrum kat + zemin kat + 4 adet normal kat + çatı arası katı olarak dizayn edilerek, dava konusu 2 No’ lu bağımsız bölümün 2. bodrum katta yer almasına karşın, fiili durumda, 5 adet bodrum kat + zemin kat 7 adet normal kat + çekme kat olarak, gerek imar durumuna, gerekse yapı ruhsatına bağlı mimari tadilat projesine aykırı olarak, 5. bodrum kat ile 5, 6, 7 normal katlar ilave edildiği, 4. bodrum katta yer alan sığınak iptal edilerek, bu katta bağımsız bölümler oluşturulduğu, ilave edilen normal katlarla bağımsız bölüm sayısının artırıldığı ve bu artışa bağlı olarak da, toplam İnşaat alaninin arttiği, dolaysiyla imar durumunda belirtilen emsalin (“kaks” kat alanı katsayısı) aşıldığının tespit edildiğini, davacı asil tarafından da gösterildiği üzere, dava konusu 1 nolu bağımsız bölümün 4. bodrum katta mevcut olup, dairenin yol kotundan binanın zemin katına girişe göre sol yan cephesinde yer aldığının tespit edildiğini, keşif anında davacı asilin 2 nolu bağımsız bölümün ikiye bölünerek, ayrı ayrı iki adet dairenin meydana getirildiğini beyan etmişlerse de, ancak dairelerin kapalı olması dolaysıyla içerde inceleme olanağı bulunamadığı, davacı asil tarafından gösterilen emsal taşınmazın da, yukanda izah edildiği üzere, emsal olarak heyetlerince kabul görmediğini, aynı koridor köşesinde, daire giriş kapıları yan yana olan, planda mavi renkle sınırları belirlenen 2 nolu bağımsız bölüm ile 1 nolu bağımsız bölüm ara duvarları müşterek olarak dizay edilen, her İki bağımsız bölümlerin kapıları yan yana olan ve bu durum mahallinde çekilen fotoğrafla da örtüşen taşınmazın, 49,90 m2 olan, kullanım alanı itibariyle de, iki daireye bölünme imkanı olmayan dava konusu 2 nolu bağımsız bölümün, ruhsata bağlı tadilat projesinde 2. bodrum katta yer almasına karşın fiili durumda 4. bodrum katta yer aldığını, biran için dava konusu taşınmazın, proje hilafına büyük inşa edilerek, yada 1 nolu bağımsız bölümle birleştirilerek tek bağımsız bölüm haline getirildikten sonra, ikiye bölündüğü kabul edilse dahi, taraflar arasında yapılan iş yapım sözleşmesinde “E blokta 2 no lu dairerı ifadesi kullanıldığından, projedeki 2 nolu dairenin alanı dikkate alınarak değerlendirme yapılacağı kanaatine varıldığını, yapı ruhsatına bağlı tadilat projesine aykırı yapılan katlarla ilgili olarak, yukarıda izahı yapıldığı üzere, ilgili belediyece Yapı Tatil Tutanakları tanzim edilerek, kooperat/n para cezasına çarptırıldığı ve kaçak yapılan katların yıkımına karar verildiğini, hali hazır durumuyla para cezasına çarptırılan ve yıkım kararı verilen taşınmazın 4. bodrum katında ver alan dava konusu 2 no lu bağımsız bölümün, meteahhit … ile davacı arasında 15.07.2009 tarihinde tanzim edilerek, imza altına alınan İş Yapım Sözleşmesi kapsamında, 24/5904 (24,79 m2) arsa paylı 2 nolu bağımsız bölümün Arsa + Yapı Değeri; Dava tarihi olan 06.02.2012 tarihinde 110.000,00 TL. keşif tarihi olan 11.12.2015 tarihinde 140.000,00 TL, olarak hesaplandığına dair rapor sunmuş oldukları görülmüştür.
11/02/2016 tarihli celsede alınan ara karar uyarınca; bilirkişi seçilmesine karar verilmiş olduğu ve seçilen hukukçu …, kooperatif bilirkişisi … ve SMMM bilirkişisi … sunmuş oldukları raporlarında; davacının … … pafta … ada, 51 parselde E Blok 2 no.lu bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ve kendi adına tescili konusundaki taleplerinin haklı olmadığına dair rapor sunmuş olduğu görülmüştür.
Bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olmakla; bilirkişiler sunmuş oldukları ek raporlarında; davalı kooperatif inşaatının bir kısım işlerinin asıl yüklenicisinin …, alt yüklenicisinin ise davacı … olduğunu, davadışı …’nun, davalı kooperatifte ortak olmadığı için davalı kooperatifteki ortaklık payım davacı …’e devretmesine kanuni imkan bulunmadığını, davacı … tarafından davalı kooperatifte ortak olduğunun ispatı sadedinde davalı kooperatifçe 1163 sayılı KK.m.18 ve Kooperatif Ana Sözleşmesi m.19 ahkamına göre davacı adına düzenlenmiş ortaklık cüzdanının dava dosyasına sunulmadığını, davacının davasına dayanak tuttuğu davalı kooperatif yönetim kurulunun … sayılı kararında (3) kişiden oluşan yönetim kurulu üyelerinden (2)sinin imzası bulunduğu, (Dinin imzası bulunmadığı sabit olmakla 1163 sayılı KK.m.55 ve 1163 sayılı KK.m.98 yollamasıyla 6762 sayılı TTK.m.330 yönünden toplantı ve karar nisabı oluşmadığından … sayılı YK kararının yok hükmünde olduğunu, davacı vekilinin, davalı kooperatifçe 3194 sayılı İmar Kanunu Geçici (16).maddesine istinaden, dava konusu (2) nolu bağımsız bölümün bulunduğu ana yapı için bedelini ve ferilerini kanunen yetkilendirilmiş kurmlara ödemek suretiyle Yapı Kayıt Belgesi almış olmasının, davalı kooperatifte ortak olmayan davacı yönünden usuli hak kazandırıcı bir işlem olarak nitelendirilemeyeceğini, dava konusu … … pafta, … ada, 51 parselde kayıtlı E blok (2) nolu bağımsız bölümün (2).davalı … tarafından (1).davalı kooperatiften değil, dava konusu (2) nolu bağımsız bölümün 08.02.2011/2186 yev nolu Tapu İşlem belgesi ile (1).davalı kooperatiften ortak sıfatıyla ve ferdileşme suretiyla iktisap eden davadışı … … …/… yev nolu Tapu İşlem Belgesi ile satın alındığını, davacı vekilinin 19.12.2016 h. Tarihli dilekçesinde mevcut itirazlarının, 23.11.2016 t kök rapordaf “davacının, …, … … pafta, …ada, 51 parselde E blok (2) nolu bağımsız bölümün, (2).davalı … adına olan 29.12.2011/… yev nolu tapu kaydının iptali ve müvekkili adına tescili konusundaki taleplerinin haklı olmadığı,” yolunda oluşan bilirkişi görüşünü değiştirici nitelikte olmadığına dair ek rapor sunmuş oldukları görülmüştür.
Dava: muvazaadan kaynaklı tapu iptali davasıdır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, tanık beyanları, benimsenen bilirkişi raporları, toplanıp değerlendirilen delillere göre; davacı taraf, davalı kooperatife ait taşınmazın kendisine satışı konusunda dava dışı … ile anlaşmış olmasına rağmen tapuda devrin yapılmadığını, davalı kooperatif yönetim kurulu kararıyla satışın davalı gerçek kişiye yapıldığını, bu nedenle davalı gerçek kişiye ait tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep ettiği, Prof. …, Doç. Dr. Mehmet …ve …’den oluşan 3’lü bilirkişi heyetinden alınan bilirkişi raporlarında özetle, davalı kooperatif inşaatının bir kısım işlerinin asıl yüklenicisinin dava dışı … olduğu, alt yüklenicisinin ise davacı olduğu, dava dışı …’nun davalı kooperatife ortak olmadığı için davacıya daire satışı yapmasının mümkün olmadığı, davacının davasına dayanak tuttuğu 27/07/2009 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararında 3 kişiden oluşan yönetim kurulundan yalnızca iki üyenin imzasının bulunduğu, bir üyenin imzasının bulunmadığı, bu bağlamda TTK’nin 330.maddesi uyarınca toplantı ve karar nisabının oluşmadığı, bu nedenle anılan yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğunun tespit edildiği, yukarıda bahsi geçen bilirkişi heyet raporları ve ek raporlarının alanında uzman teknik bilirkişilerce tanzim edilmiş olması, raporların denetime elverişli ve dosyamız kapsamı ile uyumlu olduğu anlaşıldığından, bahsi geçen heyetten alınan raporlara itibar edilerek, davacının davaya konu daire satışını, davalı kooperatife ortaklığı olmaması nedeniyle satış yapması mümkün olmayan bir kısım işlerin yüklenicisi olan dava dışı … ile yapmış olması nedeniyle satışın geçerli bir işlem olmadığı, ayrıca davacının davasına dayanak tuttuğu 27/07/2009 tarih ve … sayılı yönetim kurulu kararında TTK’nin 330.maddesi uyarınca toplantı ve karar nisabının oluşmaması nedeniyle yönetim kurulu kararının yok hükmünde olduğu anlaşılmakla, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
1-Açılan davanın reddine,
2-Alınması gerekli 59,30-TL karar ve ilam harcının, 1.195,50-TL tamamlama harcından mahsubu ile kalan 1.136,20-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 11.850,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
4-Davalı … vekil ile temsil olunduğundan yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 11.850,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
5-Davalı … tarafından yapılan 50,00-TL yargılama giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraflar vekillerinin yüzünde, diğer tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisindeİstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkca okunup ana hatları ile anlatıldı.07/06/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı