Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/482 E. 2019/730 K. 08.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/321 Esas
KARAR NO : 2019/723

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/04/2018
KARAR TARİHİ : 08/10/2019

Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan Tazminat (Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;… Sigorta nezdinde tanzim edilen… poliçe nolu ( Hasar Dosya No: …) Z.M.M.S sigortası kapsamında sigortalı bulunan…plakalı aracın 25/12/2016 tarihinde karıştığı trafik kazası sonucunda müvekkili …’ın sakat kaldığını, müvekkilinin kaza sırasında … plakalı aracı kullandığını, 24/07/2017 tarihli … Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı’ndan alınan rapor neticesinde %45 oranıda kalıcı sakatlığı olduğunu, 270 gün geçici sakatlığı olduğunu, bu sakatlık ile ilgili …kapsamı dışında 9.000-TL. masrafının olduğunu, ayrıca rapor ücreti olarak 1.200,00-TL masraf yaptığını belirterek cismani zarar, sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat tutarı için fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik 500,00-TL. maddi tazminatın sigorta şirketinden temerrüt tarihinden 25/12/2016 tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi, delil listesi ve tensip zaptı davalı sigorta şirketine 08/05/2018 tarihinde tebliğ edilmiş, ancak davalı sigorta şirketi davaya cevap vermemiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, 25/12/2016 tarihinde meydana gelen tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası sonucunda oluşan cismani zarar, sürekli ve geçici maluliyet dönemine ilişkin tazminat davasıdır.
Davacı taraf delil olarak; ihtarname, kaza tutanakları, trafik kayıtları, kusur raporları, nüfus kaydı, maluliyet raporu, hasar dosyası, bilirkişi incelemesi delillerine dayanmıştır. Davalı taraf delil bildirmemiştir.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış, davacının tedavi gördüğü…Hastanesi’ne teşhis, tedavi evrakları ve grafilerinin gönderilmesi için müzekkere yazılmış, müzekkereye cevap verilmiş, Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı’na müzekkere yazılarak dava konusu olayla ilgili … Soruşturma numaralı savcılık dosyasının bir örneği celbedilmiş, …A.Ş’ye müzekkere yazılarak sigorta poliçesi ve hasar dosyası istenmiş, dosya içerisine alınmış, iddia, savunma, toplanan delillerle birlikte dosya kusur raporu düzenlenmek üzere ATK İstanbul Trafik İhtisas Dairesi’ne gönderilmiştir.
İstanbul ATK Trafik İhtisas Dairesi tarafından tanzim edilen 14/03/2019 tarihli raporda; “…dava dosyası incelendiğinde; tanık …’un beyanında “kaza mahallinin iş sahası içerisinde bulunan yol üzerinde meydana geldiği herhangi bir karayolu vasfının olmadığını” belirtmiş, bu hususlarla birlikte kaza yeri krokisi tüm beyanlar dikkate alındığında olayın meydana geldiği yer iş sahası sınırları içerisindeki bir alanda gerçekleşmiş olması nedeniyle meydana gelen olayın salt trafik kazası mahiyetinde bir olay olmadığı anlaşılmış ve mevzu bahis kazanın dairemiz ve kurumun görev alanı dışında kalması nedeniyle mahalline iadesine karar verilmiştir…” denilerek görüş bildirilmiştir. Özetle ATK Trafik İhtisas Dairesi bahsi geçen raporunda; kazanın meydana geldiği yerin iş sahası içerisindeki bir alanda gerekleşmiş olduğunu, bu nedenle meydana gelen olayın salt trafik kazası olarak nitelendirilemeyeceğini, konunun dairenin görev alanı dışında kaldığını belirtilerek kusur raporu düzenlenemeyeceğini ifade etmiştir.
Bir zararın, zorunlu trafik sigortası teminatı kapsamına girebilmesi için o zararın motorlu araç ile karayolunda meydana getirilmiş olması gerekir. Bir başka ifade ile Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortacısının sorumlu olabilmesi için zararın bir motorlu araç tarafından ve karayolunda meydana getirilmesi gerekir. Çünkü 2918 sayılı yasanın 85. maddesi gereğince karayolu olmayan veya karayolu sayılmayan yerde oluşan zarardan işleten ve işletenin sorumluluğunu üstlenen sigortacı sorumlu olmayacaktır.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu (KTK)’nun 2. maddesinde bu Kanunun, karayollarında uygulanacağı belirtildikten sonra, bu kural biraz daha genişletilerek aynı maddenin (a) ve (b) fıkralarındaki durumlarda da uygulanabileceği öngörülmüş; karayolu tanımına girmediği halde genel trafiğin kullanımına açık olan yerler “karayolu gibi” kabul edilmiştir.
Somut dosyada mahkememizce Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin yerleşik kararlarında belirtildiği şekilde mahalline talimat yazılıp konusunda uzman bilirkişi marifetiyle kaza mahallinde keşif yapılarak, kazanın meydana geldiği yerin karayolu sayılan yerlerden olup olmadığı hususunda rapor alınması gerekmiştir. Bu nedenle mahkememizce dava konusu kazanın meydana geldiği yerin karayolu veya karayolu sayılan yerlerden olup olmadığının, kazanın KTK kapsamında kalıp kalmadığının tespiti bakımından 29/04/2019 tarihli duruşmada dava konusu kazanın … mevkiinde bulunan …Müdürlüğü içerisinde bulunan üretim yolunda meydana gelmiş olduğu dikkate alınarak olay yerinin 2918 sayılı KTK gereği karayolu veya karayolu sayılan yerlerden olup olmadığının belirlenmesi için Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmasına, mahal mahkemesince talimatla konusunda uzman karayolu uzmanı bilirkişi seçilerek mahallinde keşif yapılmak ve kaza mahalline ilişkin ayrıntılı krokide çizilmek suretiyle kazanın meydana geldiği yerin karayolu sayılıp sayılmayacağının duraksamaya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
29/04/2019 tarihli duruşmada verilen 2 nolu ara karar gereğince sonrasında mahkememizce Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılmış, ilgili talimat mahkemesince mahallinde keşif yapılarak bilirkişi raporu ve kroki düzenletilmiş ve talimat ikmal edilerek gönderilmiştir.
Eskişehir Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Talimat sayılı dosyasında alınan 28/06/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; “…25.12.2016 günü saat 15.25 sıralarında İlimiz …mahallesi Mevkiinde bulunan… İşletme Müdürlüğünde Taşıron firma olarak faaliyet gösteren … firmasına ait … plaka sayılı kamyon ile … plaka sayılı kamyonetin maden sahası yolunda karıştıkları yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiği yolun 2918 sayılı K.T.K gereği karayolu veya karayolu sayılan yerlerde olup olmadığının belirlenmesi için, olay yerinde mahkemece keşif yapılarak tespitinin istendiği, dosya içeriği ile ilgili olarak mahkemeniz heyetiyle birlikte 19.06.2019 günü saat 15:15 sıralarında, bahse konu olay yeri Kırka mevkii … maden sahasına gelindiği, olay yerinde keşif yapıldığı, olay yerinde inceleme ve ölçümlerin yapıldığı, olay yeri resimlerinin çekildiği, buna göre olay yerinin … firmasına ait şantiye yolu ile maden sahası içerisinde bulunan ve maden ocaklarına giden işletme yolunun birleştiği yer olduğu, … şantiyesi önünde maden sahasına giden yolun girişinde elle açılıp kapanan demir raylı kapının bulunduğu, şantiye yolunun 7 mt genişliğinde tek şerit çift yönlü, maden ocaklarına giden işletme yolunun ise 12 mt genişliğinde tek şerit çift yönlü olduğu, her iki yolun ise zeminin stabilize toprak olduğunun tespit edildiği, netice itibariyle davaya konu kazanın meydana geldiği yerin … MADEN SAHASI İÇERİSİNDE maden ocaklarına gidiş-geliş yapan araçların kullandığı MADEN İŞLETME SAHASI YOLU olduğu, kazanın KAZANIN MEYDANA GELDİĞİ YERİN 2918 SAYILI KTK’nda yer alan karayolu sayılacak yol statüsünde de olmadığı ifade edilmiştir. Alınan rapor ekine kazanın meydana geldiği yerin fotoğrafları da eklenmiştir.
Mahkememizce tüm dosya kapsamı, ATK Trafik İhtisas Dairesi raporu ve talimatla alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davaya konu kazanın Eskişehir Seyitgazi ilçesi Kırka mahallesi Mevkiinde bulunan … İşletme Müdürlüğü’ne ait MADEN SAHASI içindeki maden ocaklarına gidiş-geliş yapan araçların kullandığı MADEN İŞLETME SAHASI’nda meydana geldiği, kazanın meydana geldiği yerin 2918 sayılı KTK’nda yer alan karayolu ve/veya karayolu sayılan yerlerden olmadığı, maden işletme sahasının alanının kamuya açık alan olarak da değerlendirilemeyeceği, dolayısıyla kazanın meydana geldiği yerin karayolu olan veya karayolu sayılan yerlerden olmaması nedeniyle meydana gelen zararın ZMMS teminatı kapsamında olmadığı ve sigortacının meydana gelen zarardan sorumlu olmayacağı kanaatine varılarak aşağıdaki gibi davanın reddin karar vermek gerekmiştir.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 44,40-TL karar ve ilam harcının 35,90-TL peşin harçtan mahsubu ile geriye kalan 8,50-TL ‘nin davacıdan alınıp Maliyeye gelir kaydına,
3-Davalı vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 maddesi uyarınca hesap ve taktir olunan 500,00- TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafça yatırılan gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/2 vd. maddeleri uyarınca ve miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalı

Hakim
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.