Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/446 E. 2020/599 K. 19.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/446 Esas
KARAR NO:2020/599

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ:02/06/2016
BİRLEŞEN
… ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: …

DAVA:Alacak
DAVA TARİHİ18/05/2018
KARAR TARİHİ:19/10/2020

… İş Mahkemesi’nin … E, … K sayılı dosyası 02/03/2017 tarihinde görevsizlik kararı verilmiş olup, dosya davacı vekilinin talebi üzerine istinafa gönderilmiş olmakla, İstanbul Bölge Adliyesi 31.Hukuk Dairesi’nin 2017/1288 E, 2018/445 K, 09/04/2018 tarihinde verilen karar ile mahkememize tevzi edilen ve mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılan mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müteveffa …’ın davalı şirketteki iş akdinin 02/01/2012 tarihinde haksız ve hukuka aykırı olarak feshedildiğini, 29/06/2015 tarihine kadar finans direktörü olarak çalıştığını, …’ın 25/07/2015 tarihinde vefat ettiğini, davacıların müteveffanın yasal mirasçıları olduğunu, davalı şirket tarafından tek taraflı hazırlanan 26/06/2015 tarihli yazıda asılsız ve mesnetsiz iddialarla …’ın başka bir şirkete hizmet verdiğini, şirketin onayını vermediği ödemeleri yaptığını, şirket mevzuatına aykırı davrandığı iddiaları ile İş Kanunun 25/ll.e maddesi uyarınca 26/06/2015 tarihinde iş akdinin feshedildiğinin bildirildiğini beyan ederek tüm işçilik alacaklarının faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı davasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müteveffa …’ın davalı şirketteki iş akdinin 02/01/2012 tarihinde haksız ve hukuka aykırı olarak feshedildiğini, 29/06/2015 tarihine kadar finans direktörü olarak çalıştığını, …’ın 25/07/2015 tarihinde vefat ettiğini, davacıların müteveffanın yasal mirasçıları olduğunu, davalı şirket tarafından tek taraflı hazırlanan 26/06/2015 tarihli yazıda asılsız ve mesnetsiz iddialarla …’ın başka bir şirkete hizmet verdiğini, şirketin onayını vermediği ödemeleri yaptığını, şirket mevzuatına aykırı davrandığı iddiaları ile İş Kanunun 25/ll.e maddesi uyarınca 26/06/2015 tarihinde iş akdinin feshedildiğinin bildirildiğini beyan ederek, işçilik alacaklarının faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yanın davalı şirkette A grubu imza yetkilisi ve yönetim kurulu üyesi sıfatının haiz olduğunu, ticaret sicil kayıtlarında da birinci dereceden A grubu imza yetkilisi ve yönetim kurulu üyesi sıfatıyla şirketi temsil ve ilzam etmeye yetkili olduğu, feshin ardından temsil ve ilzam yetkilerinin derhal sonlandırıldığını, davacıların müteveffasının 31/12/2014 tarihli yönetim kurulu ile şirketi en geniş anlamda temsil ve ilzama yetkili A grubu imza yetkilisi olarak görevlendirildiğini ve bu yönetim kurulu kararının 13/01/2015 tarihli ticaret sicil gazetesinde tescil edildiğini, davacının murislerinin davalı şirket bakımından organ sıfatını kazandığını dolayısıyla da işçi ve işveren sıfatının aynı kişide birleşemeyeceğini, taraflar arasında vekalet ilişkisi bulunduğunu bu nedenle de görevsizlik kararı verilmesinin gerektiğini, görev bakımından davanın öncelikle usulden reddine akabinde de esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen … Asliye Ticaret Mahkemesinin …esas sayılı davasında davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: davacı yanın davalı şirkette A grubu imza yetkilisi ve yönetim kurulu üyesi sıfatının haiz olduğunu, ticaret sicil kayıtlarında da birinci dereceden A grubu imza yetkilisi ve yönetim kurulu üyesi sıfatıyla şirketi temsil ve ilzam etmeye yetkili olduğu, feshin ardından temsil ve ilzam yetkilerinin derhal sonlandırıldığını, davacıların müteveffasının 31/12/2014 tarihli yönetim kurulu ile şirketi en geniş anlamda temsil ve ilzama yetkili A grubu imza yetkilisi olarak görevlendirildiğini ve bu yönetim kurulu kararının 13/01/2015 tarihli ticaret sicil gazetesinde tescil edildiğini, davacının murislerinin davalı şirket bakımından organ sıfatını kazandığını dolayısıyla da işçi ve işveren sıfatının aynı kişide birleşemeyeceğini, taraflar arasında vekalet ilişkisi bulunduğunu bu nedenle de görevsizlik kararı verilmesinin gerektiğini, görev bakımından davanın öncelikle usulden reddine akabinde de esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Asıl ve birleşen dava; yönetim kurulu üyesi tarafından açılan işçilik alacaklarının tahsili davasıdır.
Davacılar; murislerinin şirkette finans direktörü olarak çalıştığını, davalı tarafından görevine haksız olarak son verildiğini, murisin kıdem, ihbar tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağının ve fazla mesai alacağının bulunduğunu, genel tatil günlerinde de çalıştığını beyanla bu alacakların tahsilini talep etmiş, davalı ise davanın reddini savunmuştur.
Davaların ilk kez açıldığı …. İş Mahkemesinin … Esas ve … sayılı kararı ile … Esas ve … Karar sayılı görevsizlik kararları, İstanbul BAM 31. Hukuk Dairesinin 2017/1287 Esas ve 2018/444 Karar sayılı kararı ile 2017/1288 Esas ve 2018/445 Karar sayılı kararları ile murisin yönetim kurulu üyesi olup işçi olmadığı gerekçesiyle onanmıştır.
Dosya içerisinde yer alan belgelere göre davacılar murisinin davalı şirkette yönetim kurulu üyesi olduğu, esasen bu hususun İstanbul BAM 31. Hukuk Dairesinin yukarıda zikredilen kararları ile de kesinlik kazandığı, bu halde şirket ile muris arasındaki ilişkinin vekalet ilişkisi niteliğinde olduğu, bu nedenle 4857 sayılı kanundan kaynaklanan alacakların davacılar tarafından talep edilmesinin mümkün olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde asıl ve birleşen davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek gerekmiştir. ( aynı yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/14028 Esas-2018/5399 Karar sayılı kararı ile 2019/1536-6085 E.K. Sayılı kararları)
HÜKÜM: Gerekçesi açıklanan nedenlerle;
Asıl Davada;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 512,33-TL den mahsubu kalan 457,93-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT göre 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 250,00-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Birleşen …. Asliye Ticaret Mahkemesinin …E sayılı Dosyasında;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40-TL karar ve ilam harcının, peşin alınan 136,62 -TL den mahsubu kalan 82,22-TL harcın karar kesinleştiğinde ve istek halinde davacılara iadesine,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT göre 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalı tarafa verilmesine,
4-Davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 250,00-TL yargılama giderinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 19/10/2020

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı