Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/344 E. 2019/1090 K. 25.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/344 Esas
KARAR NO : 2019/1090

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/04/2018
KARAR TARİHİ : 25/12/2019

Davacı vekili tarafından mahkememizde açılan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında 08/03/2017, 28/02/2017, 27/02/2017, 09/02/2017, 06/02/2017, 31/01/2017 ve 09/01/2017 tarihli, mal alım-satımına dayalı, toplam 17.732,84-USD bedelli faturalara dayalı cari hesap ilişkisi oluştuğunu, işbu faturalardaki bedellerin muaccel hale gelmesine, davalı borçlu tarafından mal/hizmet alımı yapılmasına rağmen borçlu/davalı tarafından ödenmediğini, borçlu/davalı tarafından ödenmeyen fatura bedellerine ilişkin olarak davalı aleyhine İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, borçlu/davalı tarafından 26.04.2017 tarihinde süresi içinde borca, takibe, faiz ve diğer ferilerine itiraz edildiğini, borçlu/davalının itiraz dilekçesinde borcun muaccel hale gelmediğini iddia ettiğini, takip konusu yapılan faturaların usulüne uygun olarak davalıya gönderildiğini, ancak davalı tarafından herhangi bir itiraz öne sürülmediği gibi ödeme de yapılmadığını, faturanın içeriği hakkında davalı bir itirazda bulunmadığında fatura içeriğini kabul etmiş sayıldığını, bu nedenle de fatura konusu alacağın kesinleştiğini, davalı-borçlunun müvekkilinin alacağının tahsilini imkânsızlaştırmak amacıyla haksız ve hukuka aykırı şekilde itirazda bulunduğunu belirterek icra dosyasına yapılan itirazın iptaline, olayda kusurlu olduğu halde yapılan icra takibine kötü niyetli olarak itiraz eden borçlu/davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmolunmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin borçlarını gününde ödediğini, davacının alacakları gününde ödendiğinden, müvekkilinden muaccel hale gelmiş bir alacağının bulunmadığını, muaccel ve likit olmayan borç için müvekkili aleyhine açılan icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, davacının alacağı yüzünden itirazın iptali davası açmasında hukuki bir yarar bulunmadığını, davacı alacaklı takipte fahiş bir temerrüt faizi talep ettiğinden fahiş temerrüt faizi oranına itiraz ettiklerini, müvekkilinin alacaklı şirkete muaccel bir borçlarının bulunmadığını, haksız açılan icra takibinin iptaline ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER ve GEREKÇE:
Dava; fatura ve cari hesaba dayalı olarak davalı aleyhine girişilen ilamsız icra takibinde, davalı borçlu tarafından yapılan itirazın İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptaline ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; İstanbul… İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyası, 08.03.2017, 28.02.2017, 27.02.2017, 09.02.2017, 06.02.2017, 31.01.2017 ve 09.01.2017 tarihli mal alım satımına dayalı faturalar, müvekkili şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi incelemesi ve tanık delillerine dayanmıştır. Davalı taraf ise delil olarak; bilirkişi incelemesi, keşif ve yasal her türlü delile dayanmıştır.
Mahkememizce İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı icra takip dosyası celbedilerek dosyamız içerisine alınmıştır. Dava konusu İstanbul …cra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinden, davacı şirket tarafından davalı aleyhine 19/04/2017 tarihinde 65.081,30-TL. asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, örnek 7 nolu ödeme emrinin davalı borçluya 24/04/2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde 26/04/2017 tarihinde borca itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu ve davacı şirket tarafından 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde 16/04/2018 tarihinde huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
İtirazın iptali davası, takibe sıkı sıkıya bağlı davalardan olup; davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda davacı tarafça dosyaya sunulan ve bildirilen deliller toplanmış, davalı şirketin kayıtlı bulunduğu … Vergi Dairesi Başkanlığı –… Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak dava konusu uyuşmazlık dönemine ilişkin BA ve BS formları celbedilmiş, takibe ve davaya dayanak karşılıklı yazışmalar ile faturaların dosya arasında olduğu görülmüştür. Mahkememizce takip konusu edilen faturalar nedeniyle oluştuğu iddia edilen cari hesapla ilgili olarak davacının davalıdan alacaklı olup olmadığının belirlenebilmesi bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiştir.
Mahkememizce 05/11/2018 tarihli duruşmada, Adana Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazılarak tarafların ilişki dönemine ait davalı taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde re’sen seçilecek mali müşavir bir bilirkişi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor aldırılmasının istenilmesine karar verilerek ilgili yere talimat yazılmıştır. Dosya talimatla bilirkişi raporu aldırılmak üzere Adana Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiş, Adana… Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından … Talimat sayılı dosyada davalı tarafa defter ve eki belgelerini bilirkişi incelemesinde hazır etmesi yönünde kesin süreli tebligat çıkartılmasına, tebligata defterlerin süresi içerisinde sunulmadığı takdirde, defter ve eki belgelerini sunmaktan ve bunlara dayanmaktan vazgeçmiş sayılacağı şerhinin ayrıca verilmesine, belirtilen süre içinde davalı tarafça mahkemeye başvurup yerinde inceleme talep edilmesi halinde bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi verilmesine karar verilerek, ekine yukarıda belirtilen gerekli ihtaratı içeren 19/11/2018 tarihli talimat tensip zaptı eklenerek davalı şirketin … adresine tebligat gönderilmiştir. Davalı şirkete gönderilen tebligat 03/12/2018 tarihinde davalı şirkete usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine karşın davalı şirket talimat mahkemesi dosyasına herhangi bir defter ve belge ibraz etmemiş, herhangi bir beyanda da bulunmamıştır. Bunun üzerine Adana … Asliye Ticaret Mahkemesi talimatı bila ikmal iade etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın niteliği itibariyle çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, mahkememizce 29/04/2019 tarihli duruşmada davalı tarafın talimat dosyasında verilen süre içerisinde defter ve belge sunmadığı gözetilerek davacı tarafın ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek dosya SMMM konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilmiş, davacı taraf iddiası, davalı taraf savunması, ilgili mevzuat, icra takip dosyası, dosyaya gelen vergi dairesi BA – BS formalı ile dosya ekindeki tüm belgeler incelenmek suretiyle rapor alınmasına, incelemenin 14/06/2019 günü, saat 14:00’te mahkememiz kaleminde icrasına karar verilmiştir.
SMMM bilirkişisi tarafından düzenlenen 26/08/2019 tarihli raporda özetle; davacı şirketin 2017 yılına ait ticari defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, defter tasdiklerinin süresinde yapılmış olduğu, davacı tarafın ticari defterlerinde davalı şirket ile olan ilişkisini … hesabında takip ettiği, davacı tarafından davalı adına kesilen dava konusu faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, davacının davalı tarafa kestiği faturaların e-fatura olduğu, …Vergi Dairesi Başkanlığı – … Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından dosya içerisine gönderilen davalı şirkete ait 2017/03 dönemine ilişkin BA formunun incelenmesinde, davalı tarafın 2017/03 döneminde davacı taraftan 4 adet fatura karşılığında K.D.V. hariç 64.954,00-TL. bedelli mal alışı yaptığının vergi dairesine bildirdiği, davacının incelenen ticari defterlerine göre; davacı tarafın davalı taraftan 2016 yılından gelen 14.214,02-USD. alacağının bulunduğu, davacı tarafın davalı tarafa 01/01/2017 – 19/04/2017 tarihleri arasında 40.353,94-USD. bedelli fatura kestiği ve alacak kaydı işlediği, davacı tarafın önceki yıldan gelen alacağı ile birlikte davalıdan toplam alacağının 14.241,02-USD.+ 40.353,94-USD.=54.565,96-USD. olduğu, davacı tarafın ticari defterlerine göre 01/01/2017-19/04/2017 tarihleri arasında davalı taraftan 37.077,67-USD. tahsilat yaptığı, davacı tarafın bakiye alacağını bulabilmek için alacağından yapmış olduğu tahsilatı düşmek gerektiği, 54.565,96-USD. – 37.077,67-USD. = 17.490,29-USD.’nin bulunduğu, sonu olarak davacı tarafın takip tarihi itibarı ile davalıdan 17.490,29-USD. alacaklı olduğunun görüldüğü, icra takibinde alacak TL olarak talep edilmiş olduğu için USD türündeki alacağın takip tarihindeki kur üzerinden Türk Lirası’na çevrilmesi gerektiği, buna göre 19/04/2017 takip tarihi itibarı ile TCMB, USD efektif satış kuru üzerinden (1 USD. = 3.6744-TL.’dir.) yapılan hesaba göre (17.490,29-USD.x3.6744-TL.) 64.266,32-TL.’nin hesaplandığı, buna göre davacı tarafın 19/04/2017 takip tarihi itibarı ile davalı taraftan 64.266,32-TL. tutarında alacaklı olduğu belirtilerek görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi raporu davalı tarafa 09/09/2019 tarihinde usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine karşın davalı taraf rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunmamıştır.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) hükümlerine göre mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. Dosya kapsamında talimat mahkemesince davalı tarafa ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmesi, aksi takdirde defter ibrazından kaçınmış sayılacakları hususu açıkça ihtar edilmesine ve sonuçları tebliğ edilmesine rağmen davalı taraf defter ibrazından kaçınmıştır.
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere; BA ve BS formları, ticarî defter kavramı içerisine girmektedir. Mahkememizce …Vergi Dairesi Başkanlığı – … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden celbedilen davalı şirkete ait BA – BS formları incelenmiş, bilirkişi raporunda da bu husus tespit edilmiş, buna göre davalı şirketin dava konusu faturaları kayıtlı olduğu vergi dairesine beyan ettiği, davacı tarafın ticari defterleri ile dayanağı yardımcı defterlerin birbirini teyit ettiği görülmüş; sonuç olarak mahkememizce davalı şirketin dava konusu faturalara konu malların davacıdan teslim aldığı kanaatine varılmıştır.
Dosyada alınan bilirkişi raporu mahkememizce incelenip denetlenmiş, raporun toplanan delillere, icra dosyası içeriğine ve dosya kapsamına uygun olduğu, denetime ve hüküm kurmaya elverişli olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
İddia, savunma, toplanan deliller, takip dosyası, tüm dosya kapsamı ile dosyada alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; davalı şirkete usulüne uygun tebligatla ticari defter ve kayıtlarını sunması için süre verildiği halde defterlerin bilirkişi incelemesine sunulmadığı, taraflar arasındaki cari hesap ilişkisi ve dosyaya gelen BA-BS kayıtları incelendiğinde davacı firma tarafından verilen mallar karşılığında davalı adına keşide edilen dava konusu faturaların düzenlendiği, davalı şirket tarafından bu faturaların BA/BS beyannameleri ile kayıtlı olunan… Vergi Dairesi Başkanlığı – … Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne beyan edildiği, bu durumun dahi taraflar arasındaki ticari ilişkiyi ikrar niteliğinde olduğu, davalı şirketin 26/04/2017 tarihli borca itiraz dilekçesinde özet olarak tarafların cari hesap üzerinde mutabık kalmadıkları ve kur farkı nedeniyle karşı yana herhangi bir borcu olmadığını belirterek itiraz ettiği, ancak borcu olmadığını ispata yönelik herhangi bir belgeyi gerek itirazında gerekse yargılama sırasında ibraz etmediği dikkate alındığında taraflar arasındaki ticari ilişkinin varlığı konusunda mahkememizde kanaat oluşmakla ve takip tarihi itibariyle davacının davalıdan toplam 64.266,32-TL. tutarında alacaklı olduğu anlaşılmakla, ayrıca alacağın likit, itirazın da haksız oluşu karşısında icra inkar tazminatı tayinini de kapsar şekilde davanın kısmen kabulüne, fazlaya ilişkin istemin ise reddine ilişkin olarak aşağıdaki şekilde karar vermek gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasındaki 64.266,32-TL. asıl alacağa ilişkin itirazın iptaline, takibin diğer kayıt ve şartlarda bu miktar üzerinden aynen devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Davalının %20 icra inkâr tazminatına sorumlu tutulmasına,
3-Alınması gerekli 4.390,00-TL karar ve ilam harcının 1.111,43,TL peşin yatırılan harçtan tahsili ile, geriye kalan 3.278,57-TL ‘nin davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 1.111,43-TL peşin harcın davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 7.419,29-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 uyarınca hesap ve taktir olunan 814.98-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan toplam 899,60-TL’nin kabul ve red oranına göre 888,33-TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan avansın karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Yargılama Gideri Dökümü:
35,90-TL başvuru harcı
5,20-TL vekalet harcı
750,00-TL bilirkişi ücreti
108,50 TL tebligat ve posta ücreti
+_________________________
899,60-TL