Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/266 E. 2020/211 K. 03.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2018/266 Esas
KARAR NO : 2020/211

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/03/2018
KARAR TARİHİ : 03/03/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirkete kasko sigortası ile sigortalı …Şti. ‘ nin malik ve işleteni olduğu … plakalı araç 14/11/2017 tarihinde çift taraflı karıştığı kaza neticesinde hasarlandığını, … plakalı araç 03/03/2017-2018 vade … Kasko Poliçe numarası ile davalı sigorta şirketine sigortalı olduğunu, meydana gelen kaza neticesinde … plakalı araçta KDV dahil 13.466,71 TL hasar meydana geldiğini, davalı kasko poliçe genel şartları gereği KDV dahil hasar tutarının tamamından sorumlu olduğunu, hasar alan parçaların tespiti ile hasar bedelinin tespiti için ekspertiz raporu alınmak zorunda kalındığını ve bu rapor için 250,00 TL ekspertiz ücretinin ödendiğini, davalı sigorta şirketine araçta meydana gelen hasar bedelinin, alacağın temliki sözleşmesine uygun olarak taraflarına ödenmesi için 07/02/2018 tarihinde başvuru yapıldığını, davalı taraf bu bedeli ödemediğini ve 17/02/2018 tarihinde temerrüde düştüğünü, alacağın temliki yoluyla müvekkili …Şti. ‘ ne devrettiğini, açıklanan nedenlerle taraflar arasındaki hasar bedeline ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edecekleri miktarın bilirkişi marifeti ile tespit edilmesinden sonra alacak miktarını belirlenecek miktar kadar artıracaklarını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 4.000,00 TL hasar bedelinin ve 250,00 TL ekspertiz ücretinin poliçe limitleri dahilinde muhatap şirketin temerrüt tarihi olan 17/02/2018 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsilini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacı davasını 4.000-TL hasar bedeli üzerinden belirsiz alacak davası olarak açtığını, belirsiz alacak davası gerek doktrinde gerekse Yargıtay tarafından belirtildiği üzere istisnai bir dava türü olduğunu, dolayısıyla her eda davasının belirsiz alacak davası şeklinde açılmasının mümkün olmadığını, alacağın miktarının, davanın açıldığı tarihte tam ve kesin olarak tespit edilebilmesi, objektifleştirilmiş dikkat ve özen çerçevesinde davacı alacaklıdan gerçekten beklenilmemesinin gerektiğini, huzurdaki davada, davacı karşı tarafın (müvekkilin) kasko sigortasından trafik hasarını talep ettiğini, trafik sigortası … A.Ş.’ye ait olup, … poliçe nuraması ile KZMM ile sigortalı olduğunu, bu nedenle davanın dava dışı… A.Ş.’ye ihbarını, müvekkili şirket açısından husumet yönünden zarardan sorumlu olmadığından reddini talep ettiklerini ve davanın hukuksal yarar yokluğu sebebiyle reddine karar verilmesini talep ettiklerini, Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.6. Teminat Dışında Kalan Haller maddesinin “o” bendi yollamasıyla EK 1. Değer Kaybı Hesaplaması 2.(Teminat Dışı Kalan Haller) maddesine göre hasar sonrası aşağıdaki haller değer kaybı teminatı dışında olduğunu, yukarıda açıklanan nedenlerle başvurucunun talebinin reddine, hasarın müvekkil şirketten talep edilmesi mümkün olmadğından davanın reddine, davanın… A.Ş.’ye ihbarına, yargılama gideri ile vekâlet ücretinin başvurucuya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilinin talebi üzerine dava… A.Ş.’ ye ihbar edilmiştir.
İhbar olunan… A.Ş vekilinin cevap dilekçesinde; müvekkilinin iş bu davada taraf olmadığını, bu nedenle kendisi hakkında herhangi bir şekilde hüküm kurulmasının mümkün olmadığını, müvekkili sigorta şirketinin bizzat trafik sigortacısı olduğu … plakalı aracın sahibi ve işleteni, sigortalının bizzat kendisinden temlik alacaklısı olan davacı yana karşı hiçbir sorumluluğunun olmadığını, işletenin temlik alacaklısı olan davacının temlik verenin maliki olduğu aracın trafik sigortacısından tazminat talebinde bulunamayacağının açık olduğunu, davacının temlik alacaklısı olduğu aracın uğramış olduğu zararlar yönünden kusuru oranında, kazaya karışan diğer aracın trafik sigortasına müracaatı gerekmekte olduğunu, açıklanan nedenlerle müvekkilinin davanın taraflarından olmadığından, hakkında herhangi bir hüküm kurulmamasının gerektiğini, diğer cevaplarının da göz önünde bulundurularak karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucu … plakalı araçta meydana gelen hasar bedelinin tahsili talebini içeren tazminat istemine ilişkindir.
Kazaya konu … plakalı araca ilişkin değer kaybı alacağının… Şti. tarafından davacıya temlik edildiği dosya kapsamına ibraz edilen temlik sözleşmesi ile sabit olduğu belirlenmiştir.
Mahkememizce dava konusu olayla ilgili olarak, iddia, savunma, toplanan deliller üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak konusunda uzman bilirkişiler Prof. Dr. …, Yad. Doç. Dr. … ile …’ a tevdi edilmiş, bilirkişi kurulu tarafından dosyaya 19/04/2019 tarihinde rapor sunulmuştur.
Bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; dava konusu somut olayda heyetlerince … plaka numaralı otomobilin dava dışı sürücüsü …’un hatalı sevk ve idaresinin, birinci derecede ve takdıren % 75 (yüzde yetmişbeş) oranında etkili olduğu, … plaka numaralı davacı taraf otomobilinin dava dışı sürücüsü …’ın hatalı sevk ve idaresinin, ikinci derecede ve takdiren % 25 (yüzde yirmibeş) oranında etkili bulunduğu,14.11.2017 günü meydana gelen hasar için davalı sigortacının tanzim ettiği 16077109 nolu ” Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi ” nin … plakalı araç için kasko sigorta örtüsü sağladığı, davacı aracındaki toplam onarım bedelinin KDV dahil 11.295,59 TL olduğu, iş bu bedelin tamamından davalı sigortalının sorumlu olduğu, davalı sigortalının yaptığı 7,735,66-TL’ lik kısmi ödeme ile 769,69 TL güncelleme bedelinin tenzili neticesinde kalan bakiye hasarın 2.798,94 TL olduğu,davacının TTK1426 maddesinde yer alan makul gider kapsamında KDV dahil 199,91-TL ekspertiz ücreti talep edebileceği, davalı sigortacı TTK.1427.2 maddesine göre ekspertiz raporu talep ederek araştırmalarına başladığı 14.11.2017 günü takip eden 45.gün olan 29.04.2017 günü temerrüde düşmüşse de, HMK 26.maddesine göre taleple bağlı kalınarak davacının 17.02.2017 gününden itibaren faiz talep edebileceği, … plakalı aracın 18.11.2017 temlik tarihi itibarı ile G… Şti.’ ne ait olması halinde davacının temlik alacaklısı sıfatına haiz olacağı, … Bankası A.Ş….şubesi poliçede ” dain ve mürtehin” olarak yer aldığından, bankadan … plakalı araçta 14.11.2017 günü oluşan hasar ile ilgili sigorta poliçe teminatı üzerinde, dava dışı … Şti.’ nin dolayısıyla temlik alacaklısı olduğu muhtemel davacının hak sahibi olmasına rızası olup olmadığının sorulması gerekeceği görüş ve kanaatini bildirmiştir.
Mahkememizin 15/10/2019 tarihli celse bir nolu ara karar gereğince; ” … Bankası A.Ş. …Şubesine müzekkere yazılarak … plakalı araçta oluşan hasar tazminin de dain mürtehin sıfatı ile davacı tarafından açılmış bulunan işbu davaya kayıtsız şartsız muvafakat edilip edilmediği hususunun sorulmasına” karar verilmiş, ilgili bankadan gelen 14/11/2019 tarihli müzekkere cevabının dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
… Bankası A.Ş. … Şubesi yazı cevabının tetkikinde, ilgi kayıtlı yazımızda belirtilen dain mürtein sıfatı ile davacı … Şti. aarafından açılmış bulunan davaya firmanın riski devam ettiğinden muvafakat etmedikleri bildirilmişlerdir.
6102 sayılı TTK’nun 1453. maddesi uyarınca malı rehin alan kimse o mal üzerindeki menfaatini kendi adına sigorta ettirebileceği gibi, aynı yasanın 1406. maddesi uyarınca bir başkasının da rehin konusu malı rehin alan hesabına ve onun lehine sigorta ettirmesi mümkündür. Yine TTK’nun 1456/1. maddesinde “Sınırlı ayni hak ile takyit edilmiş bir mal üzerindeki, malike ait menfaat sigortalandığı takdirde, kanunda aksi öngörülmemişse, sınırlı ayni hak sahibinin hakkı sigorta tazminatı üzerinde de devam eder” düzenlemesine; 1456/2. maddesinde ise “Sigortacıya, mal üzerinde sınırlı ayni hak bulunduğu bildirildiği takdirde, ayni hak sahiplerinin izni bulunmadıkça, sigortacı sigorta tazminatını sigortalıya ödeyemez.” hükmü düzenlenmiştir. Türk Medeni Kanunu’nun 879. maddesi uyarınca, sigorta tazminatının öncelikle rehin hakkı sahibine verilmesi veya açık muvafakatının alınması gereklidir. Böyle bir durumda, sigortalı durumda olan rehin hakkı sahibi olduğundan sigorta şirketinden tazminat talep etme hakkının da öncelikle ona ait olması gerekir ve sigorta ettiren, ancak sigortalı malın dain ve mürtehini olan ve lehine sigorta edilenin açık muvafakatını almak suretiyle sigortadan, şayet kendi menfaati de zedelendiği takdirde, tazminat istemek hakkına sahip olur. Öncelikle talep hakkının rehin hakkı sahibinde olması, yani sigorta bedelinin rehin hakkı sahibine ödenmesi gerektiği durumda, rehin hakkı sahibinin muvafakatinin bulunması halinde sigortalıya sigorta bedeli ödenebilir. Bu durumda dava açma hakkı da öncelikle rehin hakkı sahibinde olduğundan bir dava şartı olarak aktif dava ehliyeti olan davacı sıfatının da rehin hakkı sahibinde olduğu, buna karşın daini mürtehinin muvafakati halinde bu şartın yerine getirilmiş sayılacağı Yargıtayîn yerleşik içtihatları ile de ortaya konulmuştur.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; dava dışı … Bankası A.Ş…. Şubesi’ nin … nolu Genişletilmiş Kasko Sigorta Poliçesi üzerinde dain mürtehin sıfatı ile hak sahibi olduğu, sigortadan tazminat talep etme hakkı da öncelikle dava dışı bankaya ait olup, dain ve mürtehinin bu konuda açık muvafakatının bulunması gerekmektedir. Dain Mürtehin sıfatı bulunan ve menfaati olan dava dışı … Bankası A.Ş. … Şubesi’ nden açılan davaya muvafakati olup olmadığı hususu mahkemece sorulmuş, banka şubesi tarafından verilen 14/11/2019 tarihli cevapta, davaya muvvafakat vermediklerini bildirmiş olup davacının aktif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harcın, peşin yatırılan 72,58 TL ‘ den düşümü ile kalan 18,18 TL ‘ nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/2 vd. maddeleri uyarınca ve miktar itibarıyla kesin olmak üzere verilen karar taraf davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır