Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/260 E. 2021/637 K. 10.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2018/260 Esas
KARAR NO:2021/637

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:26/09/2017
KARAR TARİHİ:10/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sosyal medya danışmanlık hizmetleri ve dijital prodüksiyon hizmetleri sunan, aynı zamanda reklam ve pazarlama alanında faaliyet gösteren bir firma olduğunu, davalı …’nin ise müvekkili şirkette 09/04/2013 ile 23/06/2017 tarihleri arasında çeşitli pozisyonlarda çalıştığını, davalı ile müvekkili şirket arasında 09/04/2013 tarihinde “Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi” imzalandığını, sözleşmenin 7. maddesinde davalının müvekkili davacı şirketle rekabet etmeme yükümlülüğünün düzenlendiğini, buna göre davalının iş akdinin sonlanmasını takip eden 1 (bir) yıllık süre içerisinde …, .. ve … müvekkili şirketin veya bağlı kuruluşlarının faaliyet konusu ile iştigal eden ve/veya doğrudan onunla rekabet eden herhangi bir firma ile iş, danışmanlık ve/veya ortaklık ilişkisine girmemesi gerektiğini, böyle bir ilişkinin tesis edilmesi halinde ise davalının müvekkili şirketten son aldığı brüt maaşının 12 katı kadar cezai şartı ödemekle yükümlü olduğunu, davalı ile müvekkili şirket arasındaki işçi-işveren ilişkisinin 23/06/2017 tarihinde sonlandığını, hemen sonrasında davalının Ağustos 2017 tarihinde müvekkili şirket ile aynı sektörde faaliyet gösteren bir başka firmada işe başladığının tespit edildiğini, bu durumun gerek sözleşme gerekse 6098 sayılı TBK’nun 444. maddesinde düzenlenen işçinin rekabet etmeme borcuna aykırı olduğunu belirterek; öncelikle davalının devam eden rekabet etme eyleminin tedbiren durdurulmasını, yapılacak yargılama neticesinde ise taraflar arasında kararlaştırılan 12 maaşlık brüt ücrete karşılık gelen 35.529,36-TL. tutarındaki cezai şartın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davalı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ise cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde iddia olunan rekabet yasağının delinmesine bağlı olarak davacının müvekkilinin şu anki eyleminin durdurulmasına yönelik bir talebi olduğundan, yalnızca bu talebin ileri sürülmesinin dahi Yargıtay içtihatları gereğince huzurdaki davanın İş Mahkemeleri’nde değil, Asliye Ticaret Mahkemeleri’nde çözümlenmesini gerektirdiğini, dolayısıyla davanın görevsiz mahkemede açıldığını ve görevsizlik kararı verilerek dosyanın görevli Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini, öte yandan müvekkilinin davacısı, davacı şirketin ise davalısı olduğu…. İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının halen derdest olduğunu, bu davanın müvekkili tarafından davacı şirket aleyhine “iş akdinin haksız feshine dayalı olarak ve işçilik alacaklarının tahsili için ikame edildiğini, bu nedenle anılan davanın sonucunun huzurdaki davada bekletici mesele yapılması gerektiğini, davacı şirketçe müvekkilinden davacısı olduğu…. İş Mahkemesi’nde görülen davadan feragat etmesinin istendiğini, böylece davacı şirketin iddia ettiği gibi gerçek manada bir zarara uğramadığını zımnen ikrar ettiğini, huzurdaki davanın hukuken hüküm ifade etmeyecek nitelikte ve gerçek dışı şartlar barındıran bir sözleşme maddesine dayanılarak ikame edildiğini, davacı şirketin davalısı olduğu…. İş Mahkemesi’nde görülen dava yönünden emsal oluşturmak maksadı ile kasten gerçek dışı beyanlarda bulunduğunu belirterek; öncelikle huzurdaki davanın görevsiz mahkemede açılmış olması nedeniyle usulden reddine, …. İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının mevcut davada bekletici mesele yapılmasına, yapılacak yargılama sonucunda ise davanın esastan reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin ise davacı karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davalı işçi tarafından, taraflar arasında 09/04/2013 tarihinde akdedilen belirsiz süreli iş sözleşmesinin 7. maddesi hükmünün ihlal edildiği, böylece 6098 sayılı TBK.’nun 444 ve devamı maddelerinde düzenlenen rekabet yasağı hükümlerine aykırı davrandığı iddiasıyla davalının davacıdan aldığı son brüt maaşının 12 katına kadar cezai şartın tahsili talebi ile açılmış alacak davasıdır.
Davacı taraf delil olarak; taraflar arasında akdedilen Belirsiz Süreli İş Sözleşmesi, taraflar arasındaki e-posta yazışmaları, davacı şirkete ait ticari defter ve kayıtlar, cari hesap ekstreleri, şirket bilgisayarları, bilirkişi incelemesi, keşif, tanık beyanı ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır. Davalı taraf delil olarak; …. İş Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyası, işveren davacı şirket nezdindeki özlük dosyası, SGK kayıtları, banka hesap hareketleri, tanık beyanı, ilgili meslek oda ve ticari örgüt beyannameleri, bilirkişi incelemesi, keşif ve diğer yasal delillere dayanmıştır.
Dosyanın …. İş Mahkemesi’nce verilen 06/02/2018 tarihli, … E. ve … K. sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderilerek yukarıdaki esasa kaydedildiği anlaşılmıştır.
Yargılama devam ederken davacı şirket vekilince 30/07/2021 tarihinde UYAP üzerinden mahkememize sunulan dilekçede özetle; müvekkili davacı şirket ile davalı arasında anlaşma sağlandığı, böylece davanın konusuz kaldığı, dava konusuz kaldığından dolayı davadan feragat ettikleri, ayrıca davalı taraftan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin de olmadığı belirtilerek davanın talepleri doğrultusunda neticelendirilmesi istenmiştir.
Davalı vekili ise 30/07/2021 tarihinde UYAP üzerinden mahkememize sunduğu dilekçesinde özetle; davacı yanın feragat beyanına bir diyeceklerinin olmadığını, öte yandan davacı taraftan herhangi bir yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin de bulunmadığını belirterek gereğinin yapılması istenmiştir.
Mahkememizce gerek davacı şirket vekilinin, gerekse davalı vekilinin dosyaya sundukları vekaletnameler incelenmiş; davacı vekilinin davadan feragat, davalı vekilinin ise feragati kabul yetkilerinin bulunduğu görülmüştür.
Davadan feragat, davayı sona erdiren tek taraflı bir işlem olup karşı tarafın kabulüne bağlı değildir. 6100 sayılı HMK.’nun 307. maddesindeki düzenleme uyarınca feragat; davacının talep sonucundan kısmen veya tamemen vazgeçmesidir.
Somut olayda; davacı taraf vekili aracılığıyla UYAP üzerinden mahkememize sunduğu 30/07/2021 tarihli dilekçesinde huzurdaki davadan feragat ettiklerini açıkça bildirmiş olduğundan, davalı taraf ise 30/07/2021 tarihli dilekçe ile davacı yanın feragatini kabul ederek ondan yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını açıkça beyan ettiğinden, davalı taraf lehine vekalet ücretine hükmedilmeksizin aşağıdaki gibi karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılmıştır.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Talep edilmediğinden davalı taraf lehine yargılama gideri ve vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
3-Alınması gerekli 59,30-TL. karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 606,76-TL. harçtan mahsubu ile kalan 547,46-TL. harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda karar verildi. 10/09/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır