Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/124 E. 2021/250 K. 01.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/124 Esas
KARAR NO:2021/250

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:07/02/2018
KARAR TARİHİ:01/04/2021

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile dava dışı …. Ltd. Şti. arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesini davalı borçluların müşterek ve müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, kullandırılan kredilerin çekilen ihtara rağmen ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için …. icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu, ayrıca sözleşme gereği yetki itirazının yerinde olmadığını ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; takip dayanağı genel kredi sözleşmesindeki imzaların müvekkillerine ait olmadığını, geçerli bir yetki sözleşmesinin bulunmadığını, bu nedenle yetki itirazında bulunduklarını; esas yönünden ise, müvekkillerinin borcunun bulunmadığını, faiz oranının kanuna aykırı hesaplandığını, ayrıca alacak yargılamayı gerektirdiğinden kötüniyet tazminatının talep edilemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı borçlu kefiller hakkında davaya dayanak yapılan Genel Kredi Sözleşmesine göre ödenmeyen kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; İİK’nın 67.maddesi gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı borçlular tarafından icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine itiraz edilmiş ise de; takip ve davaya dayanak taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesinin “X-Diğer Hükümler” başlıklı bölümün 3. maddesinde BBB İcra Daireleri ile Mahkemelerinin yetkili kılındığı öngörülmüş ve anılan yetki sözleşmesinin HMK 17.maddesine göre geçerli olduğu anlaşıldığından, davalıların icra dairesinin ve mahkememizin yetkisine yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Davalılar vekili takip dayanağı genel kredi sözleşmelerindeki atılı imzanın müvekkillerine ait olmadığını ileri sürmüştür. Bu bağlamda kredi sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle davalıların mukayese belge asılları toplanmış, davaya ve icra takibine konu edilen kredi sözleşme asılları getirilmiş, takibe ve davaya dayanak kredi sözleşmelerindeki imzanın davalıların eli ürünü olup olmadığı yönünde grafolojik bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek dosya konusunda uzman …. tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 16/07/2019 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan grafolog bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu, …Bankası A.Ş. tarafından düzenlenen 13/01/2017 tarih, … seri nolu Genel Kredi Sözleşmesi, sözleşme öncesi bilgilendirme formu ve ekinde bulunan aynı tarihli sözleşmede, davalılar adına atılmış imzalar ile davalılara ait mukayese imzalar arasına; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından da uygunluk ve benzerlikler taşıdığı, söz konusu imzaların davalılar …’nun ve …’nun eli ürünü olduğu bildirilmiştir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, genel kredi sözleşmesi ile eklerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçluya tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi… a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 04/11/2019 tarihli bilirkişi raporunun, davacı vekilinin itirazı üzerine aynı bilirkişiden alınan 10/05/2020 tarihli ek raporun ve en son alınan 14/02/2021 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bankacı bilirkişi kök ve ek raporlarında özetle; davacı banka ile dava dışı kredi borçlusu …. Ltd. Şti. arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine, davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, sözleşme uyarınca davalıların kefalet limitinin 1.000.000 TL olduğu, en son alınan 14/02/2021 tarihli ek raporda alacağının hesaplanması kısmında, takip tarihi itibariyle davacı bankanın, 392.617,59 TL asıl alacak, 9.357,39 TL işlemiş faiz, 467,87 TL BSMV olmak üzere toplam 402.442,85 TL alacağının bulunduğunun tespit edildiği; takip tarihinden itibaren 392.617,59 TL asıl alacağa yıllık %39 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5’i oranında BSMV’sinin talep edilebileceği bildirilmiştir.
Alınan grafoloji raporu ve bankacı bilirkişi raporları, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, (bankacı bilirkişinin en son alınan 14/02/2021 tarihli ek raporunda işlemiş faiz oranı %39 olarak belirlenmiş olmasına rağmen, raporun sonuç kısmında hesaplamanın bu oran üzerinden yapılmadığı tespit edilmiş, bu kısmın hemen üzerinde yapılan hesaplama mahkememizce yapılan denetlemede doğru bulunduğundan bu hesaplamaya itibar edilerek bu kısım yönünden) mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen grafolog bilirkişi raporu ile kısmen benimsenen bankacı bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında, davacı banka tarafından dava dışı kredi borçlusu …. Ltd. Şti.’ne kullandırılan ve ödenmeyen kredilerin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı tarafça, kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil olan davalı gerçek kişiler hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, en son alınan bilirkişi ek raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere davacı bankanın, 392.617,59 TL asıl alacak, 9.357,39 TL işlemiş faiz, 467,87 TL BSMV olmak üzere toplam 402.442,85 TL alacağının bulunduğu, kredi sözleşmesini 1.000.000 TL kefalet limitiyle müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayan davalıların borcun tamamından kefalet limiti ile sorumlu tutulması gerektiği, yukarıda gerekçesiyle açıklandığı şekilde benimsenen bilirkişi ek raporu ile tespit edilen 402.442,85 TL alacak miktarlarına yönelik davalı borçluların vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği, bu miktarları aşan davacı isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı anlaşılmış; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen alacak üzerinden davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı borçluların …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında 392.617,59 TL asıl alacak, 9.357,39 TL işlemiş faiz, 467,87 TL BSMV olmak üzere toplam 402.442,85 TL’ye yönelik itirazlarının ayrı ayrı iptalleri ile takip tarihinden itibaren 392.617,59 TL asıl alacağı yıllık %39 oranında temerrüt faizi ve bu faizin %5’i oranında BSMV’si yürütülmek suretiyle ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin devamına,
Davacı tarafın fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
2-İtirazın iptaline karar verilen toplam 402.442,85 TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 80.488,55 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Reddedilen miktar yönünden koşulları oluşmadığından davalı tarafın tazminat isteminin reddine,
4-Alınması gerekli 27.490,90-TL karar ve ilam harcından 6.948,33-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 20.542,57-TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve icraya yatan harç 6.948,33 TL’nin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 36.621,00 TL vekalet ücretlerinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalılara verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 1.700,00 TL bilirkişi ücreti ve 240 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.981,10 TL’nin kabul ve red oranına göre 1.959,55 TL’sinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
9-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 01/04/2021

Başkan …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Üye …
e-imzalı
Katip …
e-imzalı