Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1177 E. 2021/945 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/1177 Esas
KARAR NO :2021/945

DAVA:Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:12/12/2018
KARAR TARİHİ:01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkiline ait … plakalı araç, müvekkilinin kardeşinin ikametgâhının önünde nizami bir şekilde park halindeyken davalı şirkete ait … plakalı aracın 04/03/2018 tarihinde saat 04:00 civarında çarparak kaçtığını, bu durumun kamera kayıtları ile sabit olduğunu, müvekkilinin kardeşi tarafından olay sonrası savcılığa suç duyurusunda bulunulduğunu, çarpmanın sonucunda müvekkilinin aracının sol kapısının, sol ön çamurluğunun, sol farının ve tamponunun hasar gördüğünü, davalı şirkete ait … plakalı aracın kaza tarihi itibariyle diğer davalı sigorta şirketi tarafından ZMMS ile sigortalandığını, davalı şirket yetkilisinin araçta oluşan hasarın karşılanması konusunda defalarca arandığını, ancak müvekkiline ait aracın hasarıyla ilgili masrafların ve araçta oluşan değer kaybının taraflarına ödenmediğini, bunun üzerine müvekkilinin … plakalı aracını yetkili serviste ve kendi kasko sigortasından yaptırmak zorunda kaldığını, 04/06/2018 tarihinde kasko şirketince müvekkiline 18.231,26-TL. tutarında ödeme yapıldığını, müvekkilinin aracı servisten teslim aldığı tarihte yetkili servis tarafından müvekkilinden kur farkı adı altında 1.328,09-TL. tahsil edildiğini, işbu alacaklardan dolayı davalı sigorta şirketine 01/11/2018 tarihinde 412220-2 takip numarası ile başvuruda bulunulduğunu, ancak müvekkiline herhangi bir ödeme yapılmadığını, kamera kayıtlarından açıkça görüleceği üzere davalı şirket sürücüsünün alkollü ve ayakta duramayacak durumda olduğunu, bu nedenle dava konusu kazada tam kusurlu olduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; müvekkilinin alacağı tam ve kesin olarak belirlendiğinde artırılmak kaydıyla, şimdilik 500,00.-TL. değer kaybı alacağının kaza tarihi olan 04/03/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, müvekkili tarafından yetkili servise ödenen 1.328,09.-TL. kur farkından kaynaklı alacağın ise ödeme tarihi olan 29/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle dava konusu kaza sebebiyle davacının müvekkili şirkete usulüne uygun bir başvurusunun mevcut olmaması halinde davanın usulden reddi gerektiğini, huzurdaki davanın belirsiz alacak davası şeklinde açılmasının mümkün olmadığını, bu nedenle davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının talebinin müvekkili şirketçe değerlendirildiğini, ancak değer kaybı istenen davacıya ait … plakalı aracın daha önceden karıştığı 15/05/2016 tarihli bir başka kazada sol ön çamurluğunun işlem görmüş olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle 04/03/2018 tarihli kaza nedeniyle … plakalı araçta değer kaybı oluşmadığı kanaatine varılarak davacının talebinin şirketlerince değerlendirmeye alınmadığını, müvekkili şirketin sigortalısının kusuru oranında gerçek hasarı ödemekle yükümlü olduğunu, davacının, aracında oluştuğunu iddia ettiği değer kaybının mahkemece ilgili yasal mevzuatta cari olan ilkeler ışığında belirlenmesi gerektiğini, dosyanın bağımsız ve tarafsız bir bilirkişiye tevdi edilerek nesnel ve bilimsel veriler çerçevesinde değer kaybı raporu alınmasını talep ettiklerini, davacı tarafın kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesine yönelik talebinin mesnetsiz olduğunu, zira öncelikle müvekkili şirketin temerrüde düşürülmesinin gerektiğini, mahkemece müvekkili şirket aleyhine herhangi bir tazminata hükmedilecekse dahi ancak dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesi gerektiğini belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
Davalılardan … San. ve Tic. Şti. vekili ise cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça dava değerinin düşük olarak gösterildiğini, davacı tarafa eksik harcı ikmal etmesi için kesin süre verilmesi gerektiğini, eksik harç ikmal edilmeden mahkemece davaya devam edilmemesi gerektiğini, davacı tarafın eksperden tazminat alacağını öğrenme imkanının bulunduğunu, bu nedenle huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak açılamayacağını, hasarın oluşumunda sürücü …’ün herhangi bir hatasının olmadığını, sürücünün yapılan araştırmalar sonucu alkollü olmadığının anlaşıldığını, kazaya sebebiyet verenin davacı taraf olduğunu, davacı tarafın kaza tespit tutanağı tutturmadığını, zarar ile sorumluluk arasında nedensellik bağının bulunmadığını, … plakalı aracın daha önce de kazaya karışarak değer kaybı yaşadığını, böyle bir durumda ikinci kez değer kaybından söz edilemeyeceğini, TRAMER kayıtlarında … plakalı aracın değişen parçalarının mevcut olduğunu, kazanın bahane edilerek araçta önceden oluşan değer kaybının taraflarına yükletilmek istenmesinin tamamen haksız olduğunu, ayrıca … plakalı araca takılan yeni parçaların araca değer kazandırdığını belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davalılardan … San. ve Tic. Şti.’nin maliki ve işleteni olduğu … plakalı aracın, 04/03/2018 tarihinde park halinde bulunan davacıya ait … plakalı araca çarpıp kaçması sonucu ve anılan kaza nedeniyle … plakalı araçta meydana gelen hasarın onarımı sonrasında, davacının aracını tamir eden dava dışı yetkili servise kur farkı adı altında ödemek zorunda kaldığını iddia ettiği 1.328,09-TL. ile davacıya ait … plakalı araçta kaza nedeniyle meydana geldiği ileri sürülen şimdilik 500,00-TL. değer kaybı olmak üzere toplam 1.828,09-TL.’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline yönelik olarak açılmış belirsiz alacak davasıdır.
Davacı taraf delil olarak; kamera kayıtları, müşteki ifade tutanağı, müvekkile ait araç fotoğrafları, ruhsat ve sigorta poliçesi, davalı şirkete ait araç fotoğrafları, fatura sureti ve ödeme bilgisi evrakı, kasa makbuzu, sigorta şirketine başvuru dilekçesi, tanık beyanı, bilirkişi incelemesi, Yargıtay kararları ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davalılardan … Sigorta A.Ş. delil olarak; sigorta poliçesi ile ekleri, poliçe genel şartları, hasar dosyası, kazaya ilişkin tüm kayıt, belgeler, kaza tespit tutanağı, bilirkişi incelemesi, örnek Yargıtay kararları, kanuni ve takdiri her türlü yasal delile dayanmıştır.
Davalılardan … San. ve Tic. Şti. delil olarak; Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta poliçesi, poliçe genel şartları, hasar dosyası, kazaya ilişkin tüm kayıt ve belgeler, kaza tespit tutanağı, bilirkişi incelemesi, tanık beyanı, keşif, Yargıtay kararları ve diğer her türlü yasal delile dayanmıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 107. maddesinin 1. fıkrasında; “Davanın açıldığı tarihte alacağın miktarını yahut değerini tam ve kesin olarak belirleyebilmesinin kendisinden beklenemeyeceği veya bunun imkansız olduğu hallerde, alacaklı, hukuki ilişkiyi ve asgari bir miktar ya da değeri belirtmek suretiyle belirsiz alacak davası açabilir.” hükmü bulunmaktadır. Aynı maddenin 2. fıkrasında ise; “Karşı tarafın verdiği bilgi veya tahkikat sonucu alacağın miktarı veya değerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda davacı, iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın başında belirtmiş olduğu talebini arttırabilir.” düzenlemesine yer verildiği açıktır.
Her ne kadar davalılarca verilen cevap dilekçelerinde huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığı iddia edilmiş ise de; özellikle kaza nedeniyle davacının aracında oluştuğu ileri sürülen değer kaybının tespiti bakımından bilirkişi incelemesi yapılmasının gerektiği ve davacının değer kaybı alacağını dava açmadan önce belirleyebilme imkanının bulunmadığı dikkate alındığında, davacının eldeki davayı belirsiz alacak davası şeklinde açma hakkı bulunduğu kanaatine varılmakla; davalıların aksi yöndeki savunmalarına mahkememizce itibar edilmemiş ve işin esasına girilmiştir. (Nitekim Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 13/12/2021 tarihli, 2021/2194 E. ve 2021/10181 K. sayılı kararı bu yöndedir.)
Mahkememizce … Sigorta A.Ş.’den hasar dosyası, İstanbul CBS’den … Soruşturma sayılı dosyanın UYAP örneği müzekkere yazılarak celbedilmiştir. Ayrıca Tramer’e (Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’ne) müzekkere yazılarak davacıya ait dava konusu … plakalı aracın tescilinden bu güne kadar karıştığı tüm kazaları, araca uygulanan parça değişimi, boya, kaporta ve işçilik işlemlerini gösterir kayıtların gönderilmesi istenmiştir. …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının UYAP örneği dosyaya kazandırılmıştır.
Deliller toplandıktan sonra mahkememizce 15/10/2019 tarihli duruşmada verilen ara kararla; iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamı üzerinde bilirkişi kurulu tarafından inceleme yapılarak rapor düzenlenmesine karar verilerek, dosya araç hasarları ile değer kaybı (makine mühendisi), sigortacı ve kusur konusunda uzman 3 (üç) kişilik bilirkişi kuruluna tevdi edilmiştir.
Bilirkişi kurulu tarafından düzenlenerek mahkememize sunulan 21/01/2020 tarihli raporda özetle; dava dışı sürücü … yönetiminde bulunan ve davalı şirkete ait … plakalı aracın, hızını meskûn mahal şartlarına göre ayarlamadığı, geçebileceği genişlikteki yolda havadan, yoldan, trafikten ve araçtan kaynaklanan herhangi bir olumsuzluk olmamasına rağmen dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu aracını şeridinde tutamadığı, meskûn mahalde park için ayrılmış yerde kurallara uygun şekilde park halinde bulunan davacıya ait … plakalı araca çarptığı, bu nedenle davalı şirkete ait aracın sürücüsü …’ün olayda %100 oranında asli ve tamamen kusurlu olduğu, davacı tarafa ait … plakalı aracın meskûn mahalde park için ayrılmış yerde kurallara uygun şekilde park halinde olduğu, sürücüsünün kazayı önlemek bakımından alabileceği başka ek bir tedbirin olmadığı ve olayda kusursuz olduğu, karayolu taşıtlarında değer kaybı oluşabilmesi için hasara uğrayan parçaların orijinal olması ve eski hasarının olmaması gerektiği, ancak dosya içerisinde davacıya ait aracın sol ön çamurluğunun 15/05/2016 tarihli eski kazasında da hasar gördüğünden bu parçanın orijinal olmadığı, eski hasarının izlerini taşıdığı, dolayısıyla dava konusu kazada tekrar hasar görmesinin araçta ilave değer kaybı oluşturmadığının tespit edildiği, davacı tarafın davalı şirketten talep edebileceği kur farkı zararının ise 1.328,09-TL. olduğu, sonuç olarak dava konusu olayda davalı şirkete ait … plakalı aracın sürücüsü …’ün %100 oranında kusurlu olduğu, davacıya ait … plakalı araçta kaza nedeniyle herhangi bir değer kaybı oluşmadığı, davacının davalı şirketten talep edebileceği kur farkı zararının ise 1.328,09-TL. olduğu, kur farkından doğan zarar dolaylı zarar niteliğinde olduğundan, ZMMS/Trafik Sigorta Poliçesi Genel Şartları’nın A.6/K maddesi gereğince davacının aracını servisten teslim aldığı tarihte yetkili servise ödemek zorunda kaldığı 1.328,09-TL. kur farkından dolayı davalılardan … Sigorta A.Ş.’nin herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, ancak … plakalı aracın maliki diğer davalı … ve Tic. Ltd. Şti.’nin 1.328,09-TL. kur farkından dolayı sorumlu olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulu raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı 10/02/2020 tarihli dilekçe ile beyan ve itirazda bulunulmuştur. Davalılardan … ve Tic. Ltd. Şti. tarafından 31/01/2020 tarihli dilekçe ile bilirkişi kurulu raporuna karşı itiraz edilmiştir. Diğer davalı … Sigorta Anonim Şirketi tarafından ise rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır. Mahkememizce 10/03/2021 tarihli duruşmada; tarafların itirazlarını karşılar nitelikte ek rapor düzenlenmek üzere dosya yeniden bilirkişi kuruluna tevdi edilmiştir.
Bilirkişi kurulu tarafından tanzim edilerek dosyaya sunulan ek raporda ise özetle; davacı vekilinin … plakalı araçta değer kaybı oluşturduğunu ileri sürdüğü far, far beyni, tampon koruyucusu gibi parçaların vidalı-cıvatalı; gövdeden hasar vermeden ayrılan ve komple değiştirilen plastik-cam-metal parçalar olduğu, araçlarda bu parçaların değiştirilmesinin değer kaybı oluşturmadığı, yine kur farkı yönünden yapılan değerlendirmede takdirin mahkemeye ait olduğu, ZMMS poliçesi Genel Şartları çerçevesinde yapılan değerlendirme gereğince dolaylı zarar niteliğinde olduğundan, davalılardan … Sigorta A.Ş. tarafından düzenlenen poliçe kapsamına girmediğinin tespit edildiği, dosyaya sunulan …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının UYAP örneğinin incelenmesinde; dosyadaki 12/10/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda olayda davalı şirkete ait … plakalı aracın firari sürücüsünün %100 oranında tamamen kusurlu olduğunun, park halindeki araç sürücülerinin ise kazanın meydana gelişinde kusursuz oldukları belirtildiği, kaza yerini terk eden davalı şirkete ait aracın dava dışı sürücüsünün kaza yerini terk etmemesi ve polis çağırması halinde gerekli tutanaklar düzenlenebileceğinden, bu görevin olayı sabah öğrenen davacıya ait olduğu şeklindeki değerlendirmenin yerinde olmadığı, zira 2918 sayılı KTK.’nun 81. maddesine göre kazaya karışan sürücülerin kaza yerinde durup resmi görevlileri haberdar etmesinin zorunlu olduğu, ancak davalı şirkete ait aracın sürücüsünün bu kuralı ihlal ederek kaza yerini terk ettiği, sonuç olarak kök rapordaki tespitlerinde herhangi bir eksiklik veya yanlışlık olmadığı, kök raporda yapılan değerlendirmelerin doğru ve yerinde olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi kurulu ek raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davalılardan … … Ltd. Şti. vekili tarafından 26/08/2021 tarihli dilekçe ile davacı vekili tarafından ise 01/09/2021 tarihli dilekçe ile ek rapora ayrı ayrı itiraz edilerek dosyanın yeni bir bilirkişi kuruluna tevdi edilmesi talep edilmiştir.
Mahkememizce 01/12/2021 tarihli duruşmada; dosyada alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporlarının yargısal denetime uygun, hüküm kurmaya elverişli ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli olduğu anlaşıldığından, davacı vekili ile davalılardan ……Ltd. Şti vekilinin yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınmasına yönelik taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Somut olayda; davalılardan … San. ve Tic. Ltd. Şti. dava konusu kazaya neden olan … plakalı aracın maliki (işleteni) konumundadır. Davalı sigorta şirketi ise kaza tarihi itibariyle … plakalı aracın zorunlu mali mesuliyet (ZMMS) sigortacısıdır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 49. maddesine göre; kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. 2918 sayılı KTK.’nun 85. maddesine göre ise motorlu bir araç işleteninin sorumluluğu, kusura dayanmayan bir tehlike sorumluluğudur. Araç işleten; araç sahibi olan veya mülkiyeti muhafaza kaydıyla satışta alıcı sıfatıyla sicilde kayıtlı görülen veya aracın uzun süreli kiralama, ariyet veya rehni gibi hallerde kiracı, ariyet veya rehin alan kişi olarak tanımlanmıştır. Motorlu bir aracın işletilmesi, cismani bir zarara ya da bir şeyin hasara uğramasına sebep olursa işleten kusursuz dahi olsa sorumlu olacaktır. İşletenin bu sorumluluğu, ağırlaştırılmış bir kusursuz sorumluluk, başka bir deyimle tehlike sorumluluğu halidir.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası (ZMMS) ise 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91. ila 101. maddeleri arasında düzenlenmiş olup, yasanın 91. maddesine göre motorlu araçların trafik sigortası yaptırmaları zorunludur. ZMMS, motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde o aracın işleteninin zarara uğrayan üçüncü kişilere karşı olan sorumluluğunu belirli limitlere kadar karşılamayı amaçlayan bir sorumluluk sigortası türüdür. Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası’nda sigortacının sorumluluğu, poliçe teminat limiti içerisinde kalmak koşulu ile sigortalısının kusuru oranındadır. Bir başka ifade ile davalılardan sigorta şirketinin sorumluluğu, araç işletenin KTK.’nun 85/1 maddesindeki sorumluluğuyla eşdeğerdir. KTK.’nun 91. maddesi ve Genel Şartlar’ın ilgili hükümlerine göre; “bir şeye zarar vermesi halinde işletenin sorumluluğu, bu zararı gidermede hangi kapsamda ise ZMMS sigortacısının sorumluluğu da aynı kapsamdadır.” Bu nedenle kaza sonucu zarar verilen şeyin eski hale gelmesi için gerekli olan tüm onarım, yedek parça, işçilik masrafları ile araçta meydana gelen değer kaybı zararları da sigorta kapsamına girmektedir. Zira araçta meydana gelen değer kaybı “gerçek zarar” kalemleri arasında olduğundan, ZMMS (Trafik) poliçesi teminatına dâhildir.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 15/03/2018 tarihli, 2017/1230 Esas ve 2018/2590 Karar sayılı ilamında da vurgulandığı gibi; araçta meydana gelen “değer kaybı” hesabında davaya konu aracın modeli, markası, özellikleri, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, tarafların iddia ve savunmaları ve tüm dosya kapsamı değerlendirilerek, aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybı zararının hesaplanması ilke olarak kabul edilmiştir.
Mahkememizce benimsenerek hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında tespit edildiği üzere, davacıya ait … plakalı aracın, huzurdaki davaya konu kaza öncesinde de sol ön çamurluk kısmından hasarlandığı, önceki hasarı nedeniyle işleme tabi tutulduğu, bu nedenle 04/03/2018 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle aracın değer kaybına uğramadığı anlaşıldığından, davacının araç değer kaybına yönelik talebi yerinde görülmemiştir. Sonuç olarak her iki davalı yönünden de araç değer kaybına yönelik açılan davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının … plakalı araçtaki değer kaybı dışındaki diğer bir talebi ise; dava konusu kaza nedeniyle hasarlanan … plakalı aracın onarımını yapan dava dışı yetkili servis (… A.Ş.) tarafından davacının kasko şirketinden tahsil edilen 18.231,26-TL. dışında kalan ve kur farkından kaynaklı olan bakiyenin tahsiline yöneliktir. … plakalı aracın onarımını yapan dava dışı … A.Ş. tarafından düzenlenen 17/05/2018 tarihli fatura KDV dahil toplam 19.466,07-TL. tutarlıdır. … A.Ş. tarafından davacı …’tan 29/05/2018 tarihinde kredi kartı ile 1.328,09-TL. kur farkı tahsilatı yapıldığı dava dilekçesi ekinde dosya kapsamına sunulan 001614 nolu makbuz ile sabittir.
İki farklı ülkeye ait resmi paralar arasındaki değişim oranı “kur” olarak adlandırılır. Kısaca bir ülkenin parasının, diğer ülke parası cinsinden yazılımı kur kavramını ortaya çıkarır. Bu para birimlerinin değiştirilmesi işlemi yapılırken oluşan fark da kur farkı olarak nitelendirilir. Somut olayda; davaya konu araç … marka ithal bir araç olduğundan ve yetkili serviste değişen parçaları da dövize endeksli olduğundan, davacının kasko şirketi tarafından ödenen hasar bedeli dışında kalan kur farkının davacı tarafından yetkili servise ödenmek zorunda kalındığı anlaşılmaktadır. Davacının, aracın onarımı için dava dışı kasko şirketince yapılan ödeme haricinde değişen parça bedellerinde kur farkından kaynaklan artış nedeniyle ödemek zorunda kaldığı kur farkı, dava konusu kaza nedeniyle davacının uğradığı dolaylı bir zarar niteliğindedir.
Öte yandan ZMMS Sigortası Genel Şartları’na göre “dolaylı zararlar” nedeniyle yöneltilecek tazminat talepleri ise sigorta teminatının dışındadır. Bu nedenle dava konusu aracın yetkili servisçe onarımı sonrası ortaya çıkan kur farkı ZMMS (trafik) sigortası teminatı dışında kalmaktadır. Bir başka ifade ile davalı sigorta şirketinin kur farkından kaynaklı zarardan herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır. Ancak, TBK.’nun 49. maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı fiili nedeniyle başkasına zarar veren kişi (somut olayda araç maliki davalı şirket), davacının gerçek zararını eksiksiz olarak gidermekle yükümlü olduğundan, mahkememizce diğer davalı araç maliki … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin kur farkından doğan zarardan sorumlu olduğu kanaatine varılmıştır.
İddia, savunma, hasar dosyası, savcılık soruşturma dosyası, …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası, … plakalı aracın onarımına ilişkin fatura ve belgeler, dava dışı … yetkili servisi … A.Ş. tarafından davacıdan tahsil edilen kur farkına dair kasa fişi, toplanan ve celbedilen tüm deliller ile dosyada alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporları bir bütün olarak değerlendirilmiş, bilirkişi kurulu kök ve ek raporlarının gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine ve dosyada mevcut belgelere uygun olduğu, aynı zamanda uyuşmazlığı çözmeye yeterli olduğu anlaşılarak mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamına ve hükme esas alınan bilirkişi kurulu kök ve ek raporlarına göre; davanın 04/03/2018 tarihinde meydana gelen ve … plakalı aracın davacıya ait park halindeki … plakalı araca çarpması sonucunda davacıya ait … plakalı araçta meydana geldiği iddia edilen değer kaybı ile davacının hasar gören aracının onarımı için yetkili servise ödemek zorunda kaldığı kur farkının tahsiline yönelik olduğu, davalılardan … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin … plakalı aracın maliki ve işleteni olduğu, diğer davalı … Sigorta A.Ş.’nin ise … plakalı aracın ZMMS sigortacısı olduğu, … plakalı aracın dava dışı sürücüsü …’ün dikkatsizliği ve tedbirsizliği sonucu park halinde bulunan davacıya ait … plakalı araca çarptığı kazada %100 kusurlu olduğu, davacıya ait park halindeki … plakalı aracın sürücüsünün ise kazanın meydana gelmesine herhangi bir kusurunun olmadığı, kaldı ki dosyaya UYAP örneği celbedilen …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında aynı kaza ile ilgili olarak mahkemesince aldırılan 12/10/2020 tarihli bilirkişi heyeti raporunda da davalı şirkete ait … plakalı aracın firari sürücüsünün %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, hükme esas alınan kök ve ek bilirkişi kurulu raporlarında da tespit edildiği üzere davacıya ait … plakalı aracın 15/05/2016 tarihinde daha önceden karıştığı kaza nedeniyle uğradığı hasarda sol ön çamurluğunun işlem gördüğü ve orijinal olmadığı, eski hasarın izlerini taşıdığı, dolayısıyla dava konusu kazada tekrar hasar görmesinin araçta ilave bir değer kaybı oluşturmadığı, sonuç olarak davacıya ait araçta 04/03/2018 tarihinde meydana gelen dava konusu kazadan kaynaklı olarak herhangi bir değer kaybının bulunmadığı, dolayısıyla davacının her iki davalı yönünden araç değer kaybına yönelik açtığı davanın reddine karar vermek gerektiği, öte yandan davacı …’ın yetkili servis … A.Ş.’ye kur farkı olarak 29/05/2018 tarihinde 1.328,09-TL. ödeme yapmak zorunda kaldığı, 6098 sayılı TBK.’nun 49. maddesine göre kusurlu ve hukuka aykırı fiili nedeniyle davacıya zarar veren … plakalı araç maliki ve işleteni davalı şirketin, davacının gerçek zararını eksiksiz olarak gidermekle yükümlü olduğu, bunun sonucu olarak davacının aracının onarımı için yetkili servise kur farkı olarak ödemek zorunda kaldığı miktarı davalı araç malikinden talep etmekte haklı olduğu, bir başka ifade ile davalılardan … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin davacının kur farkından doğan 1.328,09-TL. tutarındaki zararından sorumlu olduğu, ancak kur farkından doğan zarar dolaylı zararlardan olduğundan, ZMMS Genel Şartları gereğince davalı … Sigorta A.Ş.’nin davacının kur farkı zararı nedeniyle herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, davacı tarafça dava öncesinde davalılardan … San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin temerrüde düşürüldüğüne dair dosyaya herhangi somut bir belge sunulmadığından, hükmolunan kur farkına ödeme tarihinden değil dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davalılardan … Sigorta A.Ş. aleyhine açılan davanın reddine,
2-Davalılardan … San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile; 1.328,09-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı … San. ve Tic. Ltd. Şti.’den alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin isteminin ise reddine,
3-Alınması gerekli 90,72-TL karar ve ilam harcından 35,90-TL peşin harcın mahsubu ile kalan 54,82-TL harcın davalı … … Ltd. Şti.’den alınıp maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 35,90-TL peşin harcın davalı … … Ltd. Şti.’den alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 gereğince hesap ve takdir olunan 1.328,09-TL vekalet ücretinin davalı … … Ltd. Şti’den alınıp davacıya verilmesine,
6-Davalı … … Ltd. Şti. kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 gereğince hesap ve takdir olunan 500,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
7-Davalı Doga Sigorta Anonim Şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 13/2 gereğince hesap ve takdir olunan 1.828,09-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yapılan 2.496,20-TL. (35,90-TL başvuru harcı, 5,20-TL vekalet harcı, 2.250,00-TL bilirkişi ücreti, 205,10-TL tebligat, posta) yargılama giderinin, kabul ve red oranına göre 1.813,46-TL’nin davalı … … Ltd. Şti’den alınıp davacıya verilmesine, geriye kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davacı tarafından yatırılan gider avansından geriye kalanın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalıların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/12/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır