Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1071 E. 2021/103 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO :2018/1071 Esas
KARAR NO:2021/103

DAVA: İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:15/11/2018
KARAR TARİHİ:11/02/2021

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davalı şirkete krediler kullandırıldığını, davalı gerçek kişilerin kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, kullandırılan kredilerin çekilen ihtara rağmen ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan …. icra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına davalı taraflarca itiraz edildiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı borçlular hakkında davaya dayanak yapılan Genel Kredi Sözleşmesine göre ödenmeyen kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ilamsız icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçluların yetkiye, borca, faize ve fer’ilerine vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; İİK’nın 67.maddesi gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı borçlular icra dairesine vermiş oldukları itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edilmiş ise de; takip ve davaya dayanak taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesinde İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili kılındığı anlaşıldığından, davalıların icra dairesinin yetkisine yönelik itirazları yerinde görülmemiştir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, genel kredi sözleşmesi ile eklerinin ve kullandırılan krediye ilişkin kredi borçlularına tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 07/08/2019 tarihli bilirkişi raporunun ve davacı tarafın itirazı üzerine aynı bilirkişiden alınan 27/02/2020 tarihli ek raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporlarında özetle; davacı banka ile asıl borçlu davalı şirket arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine istinaden davalı şirkete krediler kullandırıldığı, davalı gerçek kişilerin kredi sözleşmesine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imza attığı ve sözleşme uyarınca davalı gerçek kişinin kefalet limiti 5.000.000 TL olduğu, davalı kefillerin borcun tamamından kefalet limitiyle sınırlı olarak müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu; takip tarihi itibariyle davacı bankanın, 3.455.409,99 TL asıl alacak, 134.645,81 TL Kar payı mahrumiyeti (gecikme zammı-işlemiş faiz) olmak üzere toplam 3.590.055,80 TL alacağının bulunduğu; asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %20,04 oranında gecikme tazminatı/kar payı ve gecikme tazminatı/kar payının %5’i oranında BSMV’si istenebileceği bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kök ve ek raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Davacı taraf iddiası, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporu, toplanıp değerlendirilen delillere göre; taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesi kapsamında, davacı banka tarafından davalı şirkete kullandırılan ve ödenmeyen kredinin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı tarafça, asıl borçlu ve kredi sözleşmesine müşterek ve müteselsil kefil olan davalı gerçek kişiler hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere davacı bankanın, davacı bankanın, 3.455.409,99 TL asıl alacak, 134.645,81 TL Kar payı mahrumiyeti (gecikme zammı-işlemiş faiz) olmak üzere toplam 3.590.055,80 TL alacağının bulunduğu; kredi sözleşmesini 5.000.000 TL kefalet limitiyle müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayan davalı gerçek kişilerin borcun tamamından kefalet limiti ile sorumlu tutulması gerektiği, benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen 3.590.055,80 TL alacak miktarına yönelik davalı borçluların vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği; bu miktarları aşan davacı isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı anlaşılmış; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen nakdi alacak üzerinden davalıların icra inkar tazminatına mahkumiyetine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı borçluların …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında 3.455.409,99 TL asıl alacak, 134.645,81 TL Kar payı mahrumiyeti (gecikme zammı-işlemiş faiz) olmak üzere toplam 3.590.055,80 TL alacağa yönelik itirazlarının iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %20,04 oranında gecikme tazminatı/kar payı ve gecikme tazminatı/kar payının %5’i oranında BSMV’si uygulanmak suretiyle ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla takibin devamına,
2-İtirazın iptaline karar verilen toplam 3.590.055,80 TL nakdi alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 718.011,16 TL icra inkar tazminatının davalılardan alınıp davacıya ödenmesine,
3-Davacı tarafın fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
4-Alınması gerekli 245.236,71-TL karar ve ilam harcından 78.838,04-TL peşin ve icraya yatan harcın mahsubu ile geriye kalan 166.398,67-TL harcın davalılardan müştereken müteselsilen alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin ve icraya yatan harç 78.838,04 TL’nin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 124.525,56 TL vekalet ücretinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan 35,90 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 800 TL bilirkişi ücreti ve 386 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.227,10 TL’nin kabul ve red oranına göre 954,25 TL’sinin davalılardan alınıp davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 11/02/2021

Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.