Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/1055 E. 2021/373 K. 26.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2018/908 Esas
KARAR NO:2021/417

DAVA:İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:04/10/2018
KARAR TARİHİ:04/06/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … ve …’nun işletmesinin müvekkili şirket tarafından yürütüldüğünü, davalıya ait…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …ve … plakalı araçların ücret ödemeksizin müvekkilinin işlettiği köprü ve otoyollardan muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığını, geçiş ücretlerinin süresi içerisinde ödenmemesi üzerine davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, ancak davalı (borçlu) tarafından borcun tamamına ve fer’ilerine itiraz edildiğini, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, davalı borçlunun itirazının tamamen zaman kazanmaya yönelik, haksız ve kötü niyetli olduğunu belirterek ve dilekçesinde açıkladığı diğer nedenlerle; öncelikle davalı borçlunun adına kayıtlı araçlardan borca yetecek kadar olan kısmının ihtiyaten haczine, …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın iptali ile takibin devamına, davalının takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava dilekçesi ile ekleri ve tensip zaptı davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmesine rağmen, davalı taraf davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmamıştır.
DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava; davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan, davalıya ait araçların muhtelif tarihlerde ücret ödemeksizin geçtiği iddiasıyla, davalı tarafça ödenmediği iddia edilen ihlalli geçiş bedellerinin tahsiline yönelik olarak, davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasıyla başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK.’nun 67. maddesi gereğince iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf delil olarak; …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası, ihlalli geçişlere ait liste, CD görüntü kayıtları, ihlalli geçişlerle ilgili tüm bilgi ve belgeler, tarafların ticari defter ve kayıtları, ticaret sicil kayıtları, mali kayıtlar, faturalar, banka hesap hareketleri, müvekkili şirketin 23/10/2017 tarihli yazısı, 08/06/2016 tarihli … sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün yazısı, provizyon sorgularını içeren tablo, tanık beyanları, tarafların arasındaki tüm yazışmalar, bilirkişi incelemesi ve diğer yasal delillere dayanmıştır. Davalı taraf ise herhangi bir delil sunmamıştır.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü mahkememizce gönderdiği 14/11/2018 tarihli cevabi yazıda; davalı şirketin iflasına karar verildiğini, bu durumun …. İcra Müdürlüğü’nün 29/06/2018 tarihli ve … sayılı yazısıyla kurumlarına bildirildiğini, davalı şirket unvanına iflas nedeniyle “Tasfiye halinde” ibaresinin eklendiğini bildirmiştir. …. İcra Müdürlüğü’nce mahkememize gönderilen 14/01/2019 tarihli ve … İflas sayılı cevabi yazıda; davalı şirketin 28/06/2018 tarihinde iflasına karar verildiği, tasfiye işlemlerinin dosyalarından yürütüldüğü, tasfiye memurları olarak Av. …, Av. … ve Av. …’un atandığı bildirilmiştir. Tasfiye Memurları Av…. ve Av. … tarafından 17/05/2019 tarihinde ön bürodan mahkememize sunulan dilekçede; İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi’nin 21/03/2019 tarih, 2018/3341 Esas v 2019/511 Karar sayılı ilamı ile davalı müflis şirket hakkında verilen iflas kararının kaldırılmasına karar verildiği, bu sebeple kendilerinin iflas idare memurluğu görevlerinin son bulduğu şeklinde beyanda bulunulmuştur.
Mahkememizce …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı icra takip dosyası celbedilerek dosya içerisine alınmıştır. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı şirket vekili tarafından 27/11/2017 tarihinde davalı-borçlu aleyhine borcun sebebi olarak ihlalli geçiş listesi gösterilmek suretiyle geçiş ücreti ve para cezası toplamı 106.851,23-TL. asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlu vekili tarafından yasal süresinde 07/12/2017 tarihli dilekçe ile borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, itiraz üzerine takibin durduğu, akabinde davacı şirket vekili tarafından 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde harca esas değer olarak 48.930,25-TL. gösterilmek suretiyle huzurdaki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
İcra İflas Kanunu’nun 67/1 maddesine göre; takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Yasal dayanağını 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67. maddesinden alan itirazın iptali davası ile alacaklı; icra takibine karşı borçlunun yaptığı itirazın iptali ile İİK.’nun 66. maddesine göre itiraz üzerine duran takibin devamını sağlamayı amaçlamaktadır. Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlama yükümlülüğü davacı tarafa ait olduğundan, bu kapsamda davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, mahkememizce icra takip dosyası getirilerek dosyaya kazandırılmış, 30/09/2020 tarihli duruşmada uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden, davacı taraf iddiası, davalı tarafın borca itiraz dilekçesindeki savunması ve tüm dosya kapsamına göre bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılarak rapor alınmasına karar verilmiştir.
SMMM bilirkişi tarafından düzenlenen 21/02/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; dosyaya sunulan bilgi ve belgeler, icra takip dosyası ve ihlalli geçişlere ilişkin CD üzerinde yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmelere göre; davacıya ait muhtelif plakalı araçların tespit edilen dönem içinde davacının işlettiği köprü ve otoyollardan ihlali geçişler yaptığı, buna ilişkin görüntü kayıtlarının ve ayrıca ihlali geçiş listesi ile sistem dökümünün (provizyon sorgularını içeren tablonun) dosya içerisinde bulunduğu, dosyada mevcut kamera kayıtlarında yer alan araç plaka görüntü kayıtları ile ihlali geçiş nedeniyle icra takip dosyasına edilen araç plakalarının aynı olduğu, dosya içerisinde davalıya ait araçların ihlali geçişlerine ilişkin ücretlerinin davalı borçlu tarafından ödendiğine ilişkin herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, sonuç olarak raporda detaylarıyla belirtildiği üzere davacı şirketin davalıdan takip tarihi itibariyle toplamda 39.033,60-TL. asıl alacak, 439,71-TL. işlemiş faiz ve 79,14-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 39.552,45-TL. alacaklı olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı şirket vekili tarafından 02/03/2020 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna karşı yazılı itirazda bulunulmuştur. Davalı tarafından ise rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
Mahkememizce 23/09/2020 tarihli duruşmada; davacı vekilinin bilirkişi raporuna karşı itirazlarını içeren 02/03/2020 tarihli dilekçesindeki itirazlarının cevaplaması için dosyanın kök raporu düzenleyen SMMM bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmasına karar verilmiş ve dosya ek düzenlenmek üzere 24/09/2020 tarihinde bilirkişiye tevdii edilmiştir.
Bilirkişi tarafından dosyaya sunulan 01/10/2020 tarihli ek raporda özetle; davacı şirket vekilinin 02/03/2020 tarihli itiraz dilekçesinde belirttiği gibi kök raporda sadece geçiş ücretinin 4 katı ceza tutarının hesaplandığı, ancak anapara olan geçiş ücretinin kendisinin 4 katı cezaya eklenmediği, böylece kök raporda sehven hata yapılarak eksik hesaplama yapıldığının tespit edildiği, buna göre davacının davalı yandan icra takip tarihi olan 27/11/2017 tarihi itibariyle 48.792,00-TL. asıl alacak (geçiş ücreti + ceza), 439,71-TL. işlemiş faiz, 79,14-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 49.310,85-TL. alacaklı olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi ek raporu dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı şirket vekili tarafından 22/10/2020 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna karşı yazılı itirazda bulunulmuştur. Davalı tarafından ise rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
Mahkememizce 03/02/2021 tarihli duruşmada davacı şirket vekilinin ek rapora karşı itirazlarını içeren 22/10/2020 tarihli dilekçesindeki itirazlarının karşılanması için dosyanın kök raporu düzenleyen SMMM bilirkişiye tevdii edilerek 2. kez ek rapor alınmasına karar verilmiştir. Sonrasında dosya 08/02/2021 tarihinde bilirkişiye teslim edilmiştir.
SMMM bilirkişi tarafından düzenlenerek mahkememize sunulan 22/02/2021 tarihli 2. ek raporda ise özetle; dosya içerisinde davalı adına tescilli araçların dava ve takip konusu ihlalli geçiş ücretlerini ödediğine dair herhangi bir bilgi ve belgenin bulunmadığı, tüm dosya kapsamı ve dosyaya sunulan CD içeriği incelendiğinde; davalı şirket adına kayıtlı muhtelif plakalı araçlara ait ihlali geçişlere ilişkin görüntü kayıtlarına, ihlali geçiş listesine ve sistem dökümüne göre davacının davalı yandan icra takip tarihi olan 27/11/2017 tarihi itibariyle 48.792,00-TL. asıl alacak, 2.191,88-TL. işlemiş faiz, 394,53-TL. İşlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 51.378,41-TL. alacaklı olduğu, davacı tarafça dava dilekçesinde harca esas dava değerinin 48.930,25-TL. olarak belirtilmiş olduğu, her ne kadar davacı şirketin davalıdan 51.378,41-TL. alacaklı olduğu hesaplanmış ise de takdiri mahkemeye ait olmakla birlikte taleple bağlılık ilkesi gereği davacının davalı yandan 27/11/2017 tarihi itibariyle toplam 48.930,25-TL. alacaklı olduğu şeklinde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Bilirkişi 2. ek raporu da dosya taraflarına usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş, davacı şirket vekili tarafından 24/02/2021 tarihli dilekçe ile bilirkişi raporuna karşı yazılı beyanda bulunulmuştur. Davalı tarafından ise rapora karşı herhangi bir beyan ve itirazda bulunulmamıştır.
6100 sayılı HMK.’nun 281/1 maddesine göre; “Taraflar, bilirkişi raporunun, kendilerine tebliği tarihinden itibaren iki hafta içinde, raporda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilirler.” HMK.’nun 281. maddesinin gerekçesinde ise maddede rapora itiraz için taraflara tanınmış bulunan 2 haftalık sürenin kesin süre olduğu ve hak düşürücü bir nitelik taşıdığı ifade edilmektedir. Dolayısıyla, taraflar bu süre içerisinde bilirkişi raporuna karşı itirazlarını dile getirmezlerse bilirkişi raporu itiraz etmeyen taraf yönünden kesinleşir, yani itiraz etmeyen taraf artık rapora itiraz olanağını tümüyle kaybeder. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da bilirkişi raporuna yasal süresi içinde itiraz edilmemesi halinde diğer taraf yönünden usulü müktesep hakkın doğacağı belirtilmektedir.
Dosyada alınan bilirkişi kök ve ek raporları mahkememizce incelenip denetlenmiş, 22/02/2021 tarihli 2. ek raporun dosyada toplanan delillere, dosya kapsamında mevcut bilgi ve belgelere uygun olduğu, davacı tarafça sunulan davalıya ait araçların ihlalli geçişlerine ilişkin CD’yi de incelemek suretiyle detaylı olarak hazırlandığı, yargısal denetime ve hüküm kurmaya elverişli nitelikte olduğu saptanarak mahkememizce de benimsenmiştir.
6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun’un 30/5 maddesine göre; geçiş ücretleri ve cezalardan araç malikleri sorumludurlar. 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak 25.05.2018 tarihinde yürürlüğe giren 16.05.2018 tarihli ve 7144 Sayılı Kanun’un 18. maddesi ile değiştirilen ve söz konusu değişikliğin uygulama usulü belirleyen 19. maddesi ile 6001 sayılı Kanun’a eklenen Geçici Madde 3 ile getirilen düzenleme çerçevesinde; 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 5. fıkrası ile 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin 4 (dört) katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir. 7144 sayılı yasal ile ve bu yasanın yürürlük tarihi olan 25.05.2018 tarihi itibari ile ve sadece tahsil edilmemiş ceza tutarları hakkında uygulanmak üzere, geçiş ücretinin geçiş tarihinden itibaren 15 gün içerisinde ödenmemesi halinde tahakkuk eden geçiş ücretinin 10 katı tutarındaki ceza; 4 katı olarak değiştirilmiş ve hazine payı uygulaması ortadan kaldırılmıştır. Sonuç olarak; Karayolları Genel Müdürlüğünün Hizmetleri Hakkında Kanun’un 30/5. maddesine göre, 4046, 3465 ve 3996 sayılı kanunlar çerçevesinde işletme hakkı verilen veya devredilen otoyollar veya erişme kontrolünün uygulandığı karayollarından geçiş ücretlerini ödemeden geçiş yapan araç sahiplerinden, işletici şirket tarafından geçiş ücreti ödemeden giriş çıkış yaptığı mesafeye ait geçiş ücreti ile birlikte, bu ücretin dört katı tutarında ceza, genel hükümlere göre tahsil edilir.
Öte yandan 2004 sayılı İİK.’nun 67/2 maddesine göre; icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi, alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması, borçlunun da itirazında haksız olması yasal koşullardandır. İcra inkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra takibine haksız olarak itiraz eden borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunların dışında alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. (Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 09/10/2019 tarihli, 2019/4054 Esas ve 2019/7699 Karar ve 04/06/2020 tarihli, 2020/2083 Esas ve 2020/2727 Karar sayılı ilamları)
Tüm dosya kapsamına göre, davalıya ait…, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …, …ve … plakalı araçların davacı şirketin işlettiği köprü ve otoyollardan muhtelif tarihlerde ihlalli geçişler yaptığı, bu geçişler nedeniyle ödenmesi gereken ücretlerin davalı tarafça yasal süresi içerisinde ve henüz cezaya uğramadan ödenmediği, bunun üzerine davacı şirket tarafından davalı aleyhine …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durduğu, mahkememizde görülen huzurdaki davanın İİK.’nun 67. maddesi gereğince 1 (bir) yıllık hak düşürücü süre içerisinde açıldığı, dosyada alınan 2. ek bilirkişi raporunda davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan 48.792,00-TL. asıl alacak, 2.191,88-TL. işlemiş faiz, 394,53-TL. İşlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 51.378,41-TL. alacaklı olduğunun tespit edildiği, 25/05/2018 tarihli, 30431 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan; 7144 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 18. maddesi ile; “25/06/2010 tarihli ve 6001 sayılı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30. maddesinin 1. ve 5. fıkrasında yer alan “on” ibaresinin “dört” şeklinde değiştirilmiş olduğu, bilirkişi kurulu raporunda yapılan hesaplamanın yasadaki bu değişikliğe uygun olduğu, dosyada alınan 22/02/2021 tarihli 2. ek bilirkişi raporunun uygulamaya ve mevzuata uygun, aynı zamanda hüküm kurmaya elverişli olduğu, sonuç itibariyle takip tarihi itibariyle davalının davacı şirkete toplam 51.378,41-TL. borcu bulunduğu, ancak davacı tarafın dava dilekçesinde harca esas değer olarak toplam 48.930,25-TL. gösterdiği, taleple bağlılık ilkesi gereği davalının toplam 48.930,25-TL.’ye yönelik itirazının haklı ve yerinde olmadığı anlaşılmakla, bu miktara (48.930,25-TL.) göre davanın kabulü ile davalının itirazının iptaline ve takibin davamına, ayrıca takip ve dava konusu geçiş ücretlerine ilişkin alacaklar likit ve davalı borçlu tarafından önceden belirlenebilir nitelikte para alacağı olduğundan, davalı aleyhine %20 oranında hesaplanan 9.786,05-TL. icra inkar tazminatını da kapsayacak şekilde aşağıdaki gibi karar vermek gerekmiştir.
G.D: Gerekçede açıklandığı üzere:
1-Davanın kabulü ile; davalı şirketin …. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 46.713,70-TL. asıl alacak (geçiş ücreti + geçiş ücretinin 4 katı tutarında ceza), 1.878,41-TL. işlemiş faiz ve 338,13-TL. işlemiş faizin KDV’si olmak üzere toplam 48.930,25-TL.’ye yönelik itirazının iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren değişen oranlarda işleyecek avans faizi uygulanmak suretiyle takibin diğer kayıt ve şartlarda aynen devamına,
2-Alacak likit ve belirlenebilir olduğundan, itirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden %20 oranında hesaplanan 9.786,05-TL. icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Alınması gerekli 3.342,43-TL karar ve ilam harcından, peşin + icraya yatırılan 835,61-TL harcın mahsubu ile kalan 2.506,82-TL.’nin davalıdan alınıp Maliyeye gelir kaydına,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 7.160,93-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Davacı taraftan yapılan ve aşağıda dökümü yazılı olan 2.078,71-TL. yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair; HMK.’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere bir başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/06/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır