Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/955 E. 2020/140 K. 12.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/955 Esas
KARAR NO : 2020/140

DAVA : İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2017
KARAR TARİH İ: 12/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkili şirketin yukarıda belirtilen adresi ile … adresinde şube faaliyetine devam etmekte olduğunu, müvekkilinin … şubesinde 17.03.2017 tarihinde meydana gelen hırsızlık sonucu dava konusu çek dahil onlarca şirket ve müşteri çekleri çalındığını, aynı olaydan dolayı müvekkili şirket tarafından Çorlu Cumhuriyet Savcılığı … Soruşturma sayılı dosyası ile şikayet yapıldığını ve Çorlu Cumhuriyet Savcılığınca 25.05.2017 tarihinde verilen karar ile takip konusu çek dahil tüm çalıntı çekler hakkında ibrazda el konulmasına karar verildiğini, Çorlu Cumhuriyet Savcılığınca …bank … Şubesine talimat yazılarak çekin ödenmemesi,ibraz edenlerin kolluk kuvvetlerine bildirilmesi ile çeke el konulması talimatı yazıldığını, takip konusu çek bankaya hayali ve sahte cirolar atılarak kötü niyetli olarak bankaya ibraz edildiğini ancak banka tarafından çek aslına el koyulduğu halde davalı tarafça çek fotokopisi ile çekin arkasına hayali ve sahte şirket ciroları atılarak sahte bir ciro silsilesi oluşturularak davalı tarafından kötüniyetli olarak icraya konulduğunu, müvekkili firmanın … şubesinde hırsızlık olayının meydana gelmesi ve çeklerin çalınmasından sonra Bakırköy …Asliye Ticaret Mahkemesi… Esas sayılı dosyası ile dava konusu çek dahil çek iptal davası ve ödeme yasağı talepli dava açıldığını ve aynı mahkemece ödeme yasağı kararı verildiğini ve dosyanın derdest olduğunu, davalı taraf çekin hamili olmadığı gibi kötüniyetli olduğunu, davalı taraf sözde alacaklı olduğu İstanbul …İcra Müdürlüğündeki dosya dayanağı çeklerin çalıntı olduğunu müvekkili firmanın çeklerinin çalındığını yazılı ve resmi kurumlardan gelen belgeler ile bilmekte olduğuna, buna rağmen kötüniyetli ve bile bile suç olduğunu bildiği çalıntı ve sahte ciro zincirli çek ile yine çekinmeden dava konusu icra takibini yaptığını, Çorlu Cumhuriyet Savcılığı davalıya ulaşamamakta olduğunu, çekin yasal ve meşru hamilinin müvekkilinin olduğunu, Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/5424 Esas, 2017/810 Karar ve 06.02.2017 tarihli içtihadında davacılar davaya konu çekteki lehtar ve ciranta imzasının sahteliği ve çekin çalıntı olduğunu, davalının da kötüniyetli hamil olduğu iddiasıyla işbu davayı açtıklarını, açıklanan nedenlerle takip dayanağı çekin yasal ve meşru hamili müvekkilleri olduğundan,çek müvekkilinin rızası hilafına hırsızlık sonucu elden çıktığından dava konusu çekin yasal ve meşru hamilinin müvekkili olduğuna,çekin istirdadı ile müvekkiline teslimine,yargılama sırasında icra dosyasına cebri icra baskısı ile ödeme yapılması halinde yapılan ödemenin tedbiren davalı dava sonuna kadar davalı tarafa ödenmemesine yada ödenecek paranın müvekkilimize ödenmesine dair davamızın kabulüne yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesi talep ve dava etmiştir.

CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; husumete ilişkin itirazlarının bulunduğunu, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, her ne kadar İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası ile huzurdaki davacı tarafından 24/10/2017 tarihli istirdat davası açılmışsa da, iş bu dava sonrası dosya borçlusu …Şti.tarafından 06/11/2017 tarihinde icra dairesine dosya borcunun ödendiğini, müvekkilinin dava konusu senette meşru ve iyiniyetli hamil olduğunu, keşideci kendi imzasını red etmediği sürece çekten dolayı borçlu olmadığını ileri süremeyeceğini, davacı taraf çekin elinden rızası hilafına çıktığı ve bu sebeple icra takibi yapılamaycağına ilişkin beyanda bulunmuş olsa da bu durum alacaklının alacağını temin etmesine engel bir durum olmadığını, huzurdaki davada ispat yükü davacıya ait olduğunu, açıklanan nedenlerle davacının davasının aktif dava ehliyeti olmadığı için öncelikle husumet açısından usulden, esasa girilmeden reddine, amir yasa hükümleri gereğince, davacının keşideci ve lahdarın imzaların istiklali ilkesi gereği sorumluluğu mevcut olduğundan dava açma hakkı olmadığından davacının her halükarda haksız ve mesnetsiz davasının reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, İstirdat (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasıdır.
Mahkememizce davaya konu edilen İstanbul… İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası, Cari Hesap Ekstreleri, E Fatura Suretleri, Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığının … CBS Soruşturma Dosyasının UYAP sureti, İstanbul … İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyasının UYAP sureti celp edilip incelenmiştir.
Davalı asilin mahkememize sunmuş olduğu 28/02/2018 tarihli dilekçesinin tetkikinde, davacı tarafından şahsı aleyhine açılan davayı kabul ettiğini, kabul beyanlarının davacı tarafa tebliğine karar verilmesini, kabul beyanına göre karar verilmesini talep etmiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 308.maddesinde ” Kabul, davacının talep sonucuna kısmen veya tamamen muvafakat etmesidir.”şeklinde düzenlenmiş olup, 311. madde de kabulün, kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurduğu belirtilmiştir. HMK 312/2 maddesinde ise ” davalı, davanın açılmasına kendi hal ve davranışları ile sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasın da davacının davasını kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilemez” hükmü düzenlenmiştir.
Davalı tarafça davanın kabul edilmesi sebebiyle davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasına konu 27/05/2017 keşide tarihli 12.000,00 TL çekden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile İstanbul … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasına konu 27/05/2017 keşide tarihli 12.000,00 TL çekden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-Alınması gerekli 819,72-TL karar ve ilam harcından 233,03-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 586,69-TL eksik harcın davalıdan alınarak maliyeye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça başlangıçta yapılan 269,03-TL yargılama gideri ile yargılama aşamasında yapılan 97,50-TL olmak üzere toplam 366,53-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
4-Davacı taraf vekille temsil olunduğundan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve taktir olunan 3.400,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair; HMK’nun 6723 sayılı Kanunla değişik Geçici 3. ve 341/1 vd. maddeleri uyarınca gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde mahkememize ya da mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine istinaf dilekçesi sunulmak suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır