Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/910 E. 2019/24 K. 24.01.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/910 Esas
KARAR NO : 2019/24
DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
DAVA TARİHİ: 12/10/2017
KARAR TARİHİ: 24/01/2019
Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirketin %25,45 oranında paya sahip ortağı olduğunu, davalı şirketin 28/08/2017 tarihli olağan genel kurul toplantısında sermaye arttırımına ve buna bağlı olarak ana sözleşme değişikliğine, rüçhan hakkının nasıl kullanılacağına ilişkin gündem maddelerine olumsuz oy kullanarak tutanağa geçirdiğini, davalı şirketin sermaye arttırımına ihtiyacı olmadığını, sermaye arttırım kararının, anonim şirket temel yapısını bozduğunu ve sermayenin korunması ilkesine, kanun ve esas sözleşme hükümlerine ve özellikle dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, dava konusu yapılan genel kurul kararı tescil ve ilan edilmediğini ileri sürerek TTK 445.maddesi gereği davalı şirketin 28/08/2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan 3.ve 4.maddelerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının müvekkili şirkette %16,73 oranında paya sahip ortağı olduğunu, müvekkili şirketin 28/08/2017 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında, usulüne uygun muhalefet şerhi olmadığını, bu nedenle iptal davası açma hakkı bulunmadığını, toplantıda alınan kararların süresi içinde ticaret sicilde ilan ettirildiğini, müvekkili şirket yönetim kurulu 2017/13 ve 2017/14 sayılı kararlarının genel kurulun sermaye artırımı kararı uyarınca pay sahiplerinin rüçhan haklarının kullandırılması için alınan kararlar olduğunu, bu kararların davacının sermaye arttırımına katılmasını sağlamak için alındığını, genel kurul toplantı çağrısının usulüne uygun yapıldığını, davacıya iç kaynakların sermayeye ilavesinin tespitine ilişkin raporun da gönderildiğini, sermaye artırımı kararının haklı gerekçelerle alındığını, müvekkilinin bağımsız denetime tabi olduğunu ve denetimlerde herhangi bir olumsuzluk ile hukuka aykırılık tespit edilmediğini, davacıya talep ettiği bütün bilgilerin verildiğini, toplantıda alınan kararların, hukuka ve objektif iyiniyet kurallarına uygun olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Dava, davalı şirketin 28/08/2017 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan 3 ve 4 nolu kararların iptali istemine ilişkindir.
TTK’nun 446.maddesi gereğince iptal davası açabilmek için toplantıda hazır bulunan ilgilinin karara olumsuz oy vermesi ve bu muhalefetini tutanağa geçirtmesi veya divan başkanlığına vermesi yasal zorunluluktur. Bu bağlamda, davalı şirket ortağı olduğu anlaşılan davacının, davalı şirketin 28/08/2017 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısına iştirak ettiği ve iptali talep edilen 3. ve 4.maddelerine olumsuz oy kullandığı ve kararlara ilişkin muhalefet şerhi yazdırdığı, dolayısı ile dava açmaya hak ve sıfatının bulunduğu anlaşılmaktadır. Diğer yandan davalı şirketin merkez adresi itibariyle (…) iş bu davaya bakmaya TTK’nın 445.maddesi gereğince mahkememiz yetkilidir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 28/08/2017 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında alınan 3 ve 4 nolu sermaye artırımına ve rüçhan hakları kullanımına ilişkin kararların iptal koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır.
İddia ve savunmaların ileri sürülüş biçimine göre, uyuşmazlığın niteliği itibari ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden 28/08/2017 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında alınan 3.ve 4.gündem maddelerindeki kararların iptal koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda bilirkişi kurulu raporu alınmasına karar verilerek, taraf ticari defter ve kayıtları, getirtilen-sunulan belgelerle birlikte dosya konusunda uzman bilirkişi SMMM…, SPK uzmanı …, Bağımsız Denetçi Prof. Dr. … ve elektrik mühendisi …’ya tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen 27/07/2018 tarihli bilirkişi kurulu raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan bilirkişi kurulu raporunda; davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulduğu, davacının davalı şirketin 17/10/2001 tarihinden bu yana %25,45 oranında hisseye sahip ortağı olduğu, davalı şirketin sermaye artırımından önceki döneme ilişkin 2016 yıl sonu bilanço verileri uyarınca; 2016 yılı öz kaynak yapısı incelendiğinde; şirketin ödenmiş sermayesinin 32.000.000 TL, enflasyon olumlu farklarının 28.416.668,96 TL, kar yedeklerinin 35.455.565,53 TL, geçmiş yıl karlarının 4.594.587,62 TL, geçmiş yıl zararlarının (-) 14.749.641,64 TL ve dönem net zararının ise (-) 23.637.730,21 TL olarak gerçekleştiği ve neticede 62.079.450,26 TL öz kaynaklar tutarına ulaşıldığı, 2017 yıl sonunda sermayenin artırım kararı sonrasında; sermayesinin 94.400.500 TL olduğu, (-) 24.240,787,96 TL ödenmemiş sermaye ve dönem net zararının ise (-) 6.198.545,60 TL olarak gerçekleştiği ve neticede 63.961.169,44 TL öz kaynaklar tutarına ulaştığı; davalı şirkete ait … nehri üzerindeki Eşen – 1 ve Eşen – 2 HES Elektrik Santrallerinde 2016-2018 arasında şiddetli kuraklık nedeniyle üretimde düşme olduğu, buna göre davalı şirketin dava konusu genel kurul toplantısında sermaye artırım ve rüçhan hakları kullanımı esasları kararlarının alındığı, toplantıya çağrının mevzuata uygun yapıldığı, toplantı ve kararların nisaplarına uyularak alındığı, sermaye artışı kararının mevzuata uygun olarak tescil ve icra edildiği, yapılan sermaye artışı ile ilgili gerçek bir işletme sermayesi ihtiyacının bulunduğu, tüm hissedarların sermaye artışına katılabilmesi için gerekli önlemlerin alındığı, sermaye artışına katılmayan hissedarlara ait rüçhan haklarının ise yine yasa ve teamüle uygun şekilde değerlendirilerek tüm diğer hissedarlara ortaklık payları nispetinde ve fark gözetilmeksizin teklif edildiği ve kullandırıldığı, davalı şirketin 28/08/2017 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurulunda sermaye artışına yönelik alınan 3 nolu ve rüçhan hakkı kullanımına yönelik alınan 4 nolu kararların TTK 445.md uyarınca kanuna, esas sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığı ve iptal şartlarının oluşmadığı bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi kurulu raporu gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, davacı taraf itirazları yerine görülmemiş, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, alınan ve benimsenen bilirkişi kurulu raporu, 28/08/2017 tarihli Genel Kurul Kararı ve toplanıp değerlendirilen delillere göre; incelenen ticari defter ve kayıtlara göre davalı şirketin sermaye artışı öncesi mali tablolarında bozulma meydana geldiği, yapılan sermaye artışının davalı şirket mali tablolar üzerinde ciddi bir düzeltici etkisi olduğu, alınan sermaye artışı kararı ile davalı şirketin sağlıklı bir borçlanma yapısına ulaştığı; rüçhan haklarının nominal bedelden kullanılmasına izin verildiği, bu uygulama ile hissedarlara kolaylık sağlandığı, hissedarların nominal bedelden sermaye artışına katılarak şirket değerine ortak olduğu, davacının sermaye artışına katılımı sağlamak için gerekli adımların atıldığı, davacıya tüm kolaylıkların sağlandığı, dolayısı ile, davalı şirketin 28/08/2017 tarihli Olağanüstü Genel Kurul Toplantısında sermaye artışına ve rüçhan hakkı kullanımına ilişkin gündemin 3.ve 4.maddesi ile alınan kararların; benimsenen bilirkişi kurulu raporunda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere kanuna, ana sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olmadığı anlaşılmıştır.
Açıklanan nedenlerle; Olağanüstü Genel Kurulda alınan 3 ve 4 nolu gündem maddelerindeki kararların TTK 445.madde gereğince yasaya, ana sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırı olmadıkları ve bu nedenle iptal koşullarının gerçekleşmediği kanaatine varıldığından davanın reddine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi gereğince alınması gerekli 44,40-TL karar ve ilam harcından 31,40-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 13,00-TL harcın davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince hesap ve takdir olunan 2.725 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan 789,12 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı.
Başkan …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Üye …
¸e-imzalı
Katip …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.