Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/794 E. 2020/427 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/794 Esas
KARAR NO:2020/427

DAVA:İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:06/09/2017
KARAR TARİHİ:17/09/2020

Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonrasında;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında akdedilen Genel Kredi Sözleşmelerine istinaden davalı şirkete ticari ve çek kredileri kullandırıldığını, ayrıca dava dışı takip borçluları gerçek kişiler adına kayıtlı bilgileri dilekçede yazılı taşınmazlar üzerine ipotek resmi senedi ve akit tablosu ile müvekkili banka lehine ipotek verildiğini, kullandırılan kredilerin çekilen ihtara rağmen ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için ipoteğin paraya çevrilesi yoluyla …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından başlatılan takibe davalı tarafça itiraz edildiğini ve takibin durduğunu ileri sürerek dilekçesinde bildirdiği diğer nedenlerle itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalıya usulüne uygun tebligat yapılmış, davalı davaya cevap vermemiş; 25/12/2018 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde genel kredi sözleşmesi üzerinde bulanan imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürmüş ve dilekçesindeki diğer beyanlarında davanın reddini savunmuştur.
Takibin başlatıldığı, …. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası getirtilmiş, yapılan incelemede, davacı tarafça, davalı borçlu ve diğer takip borçluları hakkında davaya dayanak yapılan Genel Kredi Sözleşmesine göre ödenmeyen nakdi ve gayrinakdi kredi borcunun fer’ileri ile birlikte tahsili amacıyla ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine girişildiği, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde davalı borçlunun imzaya, borca ve fer’ilerine vaki itirazı üzerine takibin durduğu ve yasal 1 yıllık süre içerisinde davacı tarafça, itirazın bertarafına yönelik dilekçede ileri sürülen nedenlerle eldeki davanın açıldığı görülmüştür.
Dava; İİK 67.md gereği itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davanın, başlatılan takibin ve vaki itirazın niteliği gereği, kullandırılan kredi nedeni ile takipte talep edilen alacağın varlığı ile miktarını kanıtlamak yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Bu kapsamda, davacı tarafça bildirilen deliller toplanmış, genel kredi sözleşmeleri ile eklerinin ve kullandırılan kredilere ilişkin kredi borçlularına tebliğ edilen hesap kat ihtarının dosya arasında olduğu görülmüştür. Uyuşmazlığın niteliği itibarı ile çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek, dosya, ekleri ve getirtilen-sunulan belgelerle birlikte konusunda uzman bankacı bilirkişi …’a tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 13/08/2018 tarihli bilirkişi raporunun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Davalı takip borçlusu, bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ve takibe itiraz dilekçesinde takip dayanağı genel kredi sözleşmesindeki atılı imzanın kendisine ait olmadığını ileri sürmüştür. Bu bağlamda kredi sözleşmesinin yapıldığı tarih itibariyle davalı şirket yetkilisinin mukayese belge asılları toplanmış, davaya ve icra takibine konu edilen kredi sözleşmesi aslı celp edilmiş, takibe ve davaya dayanak kredi sözleşmesindeki imzanın davalı şirket yetkilisinin eli ürünü olup olmadığı yönünde grafolojik bilirkişi raporu alınmasına karar verilerek dosya konusunda uzman bilirkişi …’ya tevdi edilmiş, adı geçen bilirkişi tarafından düzenlenen 16/12/2019 tarihli raporun dosya arasında olduğu görülmüştür.
Alınan grafolojik bilirkişi raporunda özetle; inceleme konusu, borçlusu davalı…. A.Ş., kefili …. Ltd. Şti.olan, davacı bankaya ait 15/09/2014 tarihli 750.000 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesinde, davalı…. A.Ş. adına atılı borçlu imzaları ile borçlusu …. Ltd. Şti., kefili davalı…. A.Ş.olan, davacı bankaya ait 29/01/2016 tarihli 840.000 TL bedelli Genel Kredi Sözleşmesinde, davalı…. A.Ş. adına atılı kefil imzalarının, anılan davalı şirket yetkilisi yetkili …’ın mukayese esas örnek imzalarına; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından da uygunluk ve benzerlikler taşıdığı, söz konusu borçlu ve kefil imzalarının davalı şirket yetkilisi …’ın eli ürünü olduğu bildirilmiştir.
Takibe ve davaya dayanak kredi sözleşmesinden dolayı kullandırılan kredi nedeni ile talep edilen alacağın varlığı ile miktarının tespiti için alınan 13/08/2018 tarihli bankacı bilirkişi …’un düzenlediği raporda özetle; davacı banka ile davalı şirket arasında asıl borçlu sıfatıyla Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı, yine davacı banka ile dava dışı asıl borçlu …. Şti.arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesine davalının kefil sıfatıyla imza attığı ve işbu sözleşme uyarınca davalı şirketin kefalet limitinin 840.000 TL olduğu, davalı kefilin kefil sıfatıyla imzaladığı kredi borcunun tamamından kefalet limitiyle sınırlı olarak müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu; davalı şirketin asıl borçlu ve kefil sıfatıyla imzaladığı kredi sözleşmelerine istinaden kullandırılan kredilerin geri ödenmemesi nedeniyle takip tarihi itibariyle davacı bankanın, tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 1.020.073,65 TL asıl alacak, 179.516,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.199.590,43 TL nakdi alacağının bulunduğu; takip tarihinden başlamak üzere borç tamamen ödeninceye kadar 359.812,91 TL asıl alacağa %45.50, 10.348,55 TL asıl alacağa %45, 102.639,43 TL asıl alacağa 30.24 oranında temerrüt faizi ve faizlerin %5’i oranında gider vergisi istenebileceği ancak, 5464 sayılı yasanın 26/2.md gereği 01/06/2006 tarihinden itibaren …’nca üçer aylık dönemler itibariyle tespit olunan oranlarda (değişmesi halinde değişen oranlarda) temerrüt faizi ile gider vergisi uygulanması gerektiği; yine 307.197,12 TL asıl alacağa %37.60, 43.799,63 TL asıl alacağa %36.60, 196.296,01 TL asıl alacağa %35.10 oranında temerrüt faizi ve faizlerin %5’i oranında gider vergisi istenebileceği; kredi sözleşmeleri gereği kefilden çek depo talebinde bulunulabileceğine ilişkin hüküm bulunmadığı, bu nedenle bu yöndeki talebin yerinde olmadığı yönünde görüş bildirilmiştir.
Alınan bilirkişi raporları, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır.
Davacı taraf iddiası, incelenen takip dosyası, alınan ve benimsenen bilirkişi raporları, toplanıp değerlendirilen delillere göre; yapılan imza incelemesi neticesinde takip ve dava konusu kredi sözleşmeleri ve eklerindeki imzanın davacıya ait olduğu tespit edilen taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmeleri kapsamında, davacı banka tarafından asıl borçlu sıfatıyla davalı şirkete kullandırılan ve yine davalı şirketin kefil sıfatıyla imzaladığı dava dışı asıl borçlu …. Şti.’ne kullandırılan ve ödenmeyen kredilerin fer’ileriyle birlikte tahsili için alacaklı davacı tarafça, asıl borçlu ve kefil sıfatıyla davalı şirket hakkında girişilen ilamsız icra takibinde, bilirkişi raporunda dayanak ve gerekçeleriyle açıklandığı üzere davacı bankanın, tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile 1.020.073,65 TL asıl alacak, 179.516,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.199.590,43 TL nakdi alacağının bulunduğu; dava dışı …. Şti.’ne kullandırılan kredi sözleşmesini 840.000 TL kefalet limitiyle müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatı ile imzalayan davalı şirketin işbu kredi sözleşmesinden kaynaklı borcun tamamından kefalet limiti ile sorumlu tutulması gerektiği, kredi sözleşmelerinde çek depo taleplerine ilişkin hüküm bulunmadığından bu yöndeki davacı tarafın talebinin yerinde olmadığı; benimsenen bilirkişi raporu ile tespit edilen 1.199.590,43 TL alacak miktarlarına yönelik davalı borçlunun vaki itirazının haksız olduğu ve İİK’nun 67.maddesi gereğince iptalinin gerektiği; bu miktarları aşan davacı isteminin açıklanan nedenlerle yerinde olmadığı anlaşılmış; alacak likit ve itiraz haksız olduğundan kabul edilen alacak miktarı üzerinden davalının icra inkar tazminatına mahkumiyetine ilişkin aşağıdaki kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda gerekçesi açıklandığı üzere;
Davanın KISMEN KABULÜ ile,
1-Davalı borçlunun ….İcra Müdürlüğü’nün … Esas Sayılı dosyasında 1.020.073,65 TL asıl alacak, 179.516,78 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 1.199.590,43 TL’ye yönelik itirazının iptaline ve takibin asıl alacak miktarı olan 359.812,91 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %45.50, 10.348,55 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %45, 102.639,43 TL’ye (84.563,41 TL + 18.076,02 TL) takip tarihinden itibaren yıllık 30.24 oranında temerrüt faizi ve faizlerin %5’i oranında gider vergisi diğer asıl alacak miktarları olan 307.197,12 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %37.60, 43.779,63 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %36.60, 196.296,01 TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %35.10 oranında temerrüt faizi ve faizlerin %5’i oranında gider vergisi uygulanmak suretiyle ve tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla devamına,
2-Davacı tarafın nakdi ve gayrinakdi alacak talepleri yönünden fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
3-İtirazın iptaline karar verilen toplam 1.199.590,43 TL nakdi alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 239.918,10 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine,
4-Alınması gerekli 81.944,02-TL karar ve ilam harcından 17.441,89-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 64.502,13-TL harcın davalıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
5-Reddedilen gayrinakdi alacak yönünden alınması gerekli 54,40 TL karar ve ilam harcının davacıdan alınıp maliyeye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça başlangıçta yatırılan peşin harç 17.441,89 TL’nin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
7-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nakdi alacak yönünden hesap ve takdir olunan 74.785,67 TL vekalet ücretlerinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
8-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince nakdi alacak yönünden hesap ve takdir olunan 4.855,82 TL, gayrinakdi alacak yönünden hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL olmak üzere toplam 8.255,20 TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
9-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 5,20 TL vekalet harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 295,81 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 1.832,41 TL’nin kabul ve red oranına göre 1.784,26 TL’sinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
10-Davacı tarafça yatırılan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzünde, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkca okunup, usulen anlatıldı. 17/09/2020

Başkan …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Üye …
e-imzalı

Katip …
e-imzalı