Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/759 E. 2018/56 K. 06.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/759 Esas
KARAR NO : 2018/56
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 18/08/2017
KARAR TARİHİ : 06/02/2018
Yukarıda tarafları, konusu, esas ve karar numarası yazılı mahkememiz dosyasının yapıp bitirilen açık yargılaması sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP : Davacı vekili sunduğu dilekçesinde; 9/11/2007 tarihli sözleşme ile satış tarihindeki ismi … Şti olan , daha sonra … Şti olarak değiştirilen şirketteki hisselerinin 225.000 adedini davalılardan Portekiz şirketi Olan … şirketine 820.393,00 TL ye, 75.000 adedini davalılardan …’ya 23.036,00 TL ye satıldığını, satış bedellerinin kendilerine ödenmediğini ve müvekkili namına yazılı olan 13.11.2007 keşide tarihli çekler ile müvekkilinin hissesini devrettiği .. Ltd. Şti nin davalı …bank A.Ş nin … Şubesi’ndeki hesaba 14/11/2007 de yatırıldığını, diğer davalı …’nın da aynı bankanın aynı şubesine hisse satış bedelini yatırdığını, bizzati müvekkillerine ödeme yapılmadığını, çeklerin arkasında müvekkilinin cirosunun olmadığını ve kimin tarafından ibraz edildiğini bilmediklerini, davalı bankanın, .. Ltd. Şti nin hesabına kabul ettiği bu çeklerin buradan yine aynı gün müvekkilinin talimatı olmadan 733.701 TL sinin hesaplar arası transfer ve 2 adedinin de hesaptan para çekme açıklaması ile hesaptan çekilmesinin sağlandığı, bu paranın kimin talimatı ile kimin hesabına transfer olduğunu ve kimin tarafından hesaptan para çekmek suretiyle hesaptan çekildiğini, davalı bankadan sorulması gerektiğini, bu nedenle de hisse devir bedellerini almamış olduğundan, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak nedeniyle şimdilik 10.000,00 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … vekili sunduğu cevap dilekçesinde; huzurdaki davada davacı tarafça iddia edilen alacak tutarı açıkça belirli olduğundan belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını, davacı tarafın alacak taleplerinin zamanaşımına uğradığını, taraflar arasındaki tahkim anlaşması gereği dava konusu uyuşmazlığın tahkime tabi olduğunu, tahkim hususunda taraflar arasında anlaşma bulunduğunu, ilgili kanunun açık hükmü gereği ilk itirazlardan olan tahkim itirazında bulunduklarını bildirdiğini, davanın esasına ilişkin olarak da hisse devrinden kaynaklanan borçlarının ödendiğini, bu hususun davacının ödemeyi aldığına dair imzasının bulunduğu 14/11/2007 tarihli ödeme dekontu ile sabit olduğunu, davacının kendilerinden talep edilebileceği hiçbir haklarının bulunmadığını, buna rağmen davacının davayı ikame etmesinde HMK 329/1 gereği akdi vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine ve HMK 329/2 maddesi gereğince aleyhine disiplin para cezasına hükmedilerek davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …bank A.Ş sunduğu cevap dilekçesinde; davacının belirsiz alacak davası açamayacağı, davanın hukuki yarar yokluğundan öncelikle usulden reddi gerektiği, davanın zamanaşımına uğraması nedeniyle reddi gerektiği, davanın değerinin belirli olmasına rağmen harcın eksik yatırıldığı, öncelikle harcın tamamlatılması gerektiğini, davacının dile getirdiği 4 adet çekin bizzati davacı tarafça bankalarının … Şubesi’ne getirildiği ve tahsili maksadıyla kendilerine ibraz edildiğini ve çekin davacı tarafça bizzat imzalanıp cirolandığı ve bedellerinin bizzat şubeden davacı tarafından ayrı ayrı nakden tahsil edildiğini, aradan 10 yıl geçtikten sonra bu davanın açılmasında davacının kötü niyetli olduğunu ve davanın reddi gerektiğini belirtmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunduğu 12/12/2017 tarihli dilekçesi ile; davadan feragat ettiklerini belirttikleri görülmüştür.
Davalı … vekili sunduğu 25/01/2018 tarihli dilekçesi ile, davacının haksız kazanç elde etme amacıya davayı açtığının sabit olduğunu, hukuki yararının bulunmadığını, kötü niyetle dava açtığını ve kendilerinden talep edilebilecek bir hakkı bulunmamasına rağmen aleyhlerine dava ikame edilmiş olması nedeniyle HMK 329/1 maddesi gereği akdi vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini ve HMK 329/2 maddesi gereğince de davacı aleyhine disiplin para cezası hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLER VE GEREKÇE: Davacı taraf delil olarak;banka kayıtları, ticaret sicil kayıtları, ihtarnameler ve tüm yasal delillere dayanmıştır.
Dava, belirsiz alacak davasıdır.
Davacı vekilince sunulan feragat dilekçesi dikkate alındığında feragatın HMK 307 maddesi uyarınca davayı tek taraflı sona erdiren taraf işlemi olması nedeniyle bu yönde inceleme yapılmış ve davacı vekilinin sunduğu dilekçesi üzerine vekaletnamesinde yapılan inclemede … Noterliğinin 28/11/2014 tarihli … yevmiye nolu vekaletnamesinde vekile davadan feragat etme yetkisi verilmiş olduğu, bu nedenle davacı vekilinin davadan feragat dilekçesinin dikkate alınması gerektiğini, davanın HMK 307 maddesi uyarınca feragat nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı … vekili, gerek cevap dilekçesinde gerekse davacı vekilinin sunduğu feragat dilekçesi üzerine, HMK 329/1 maddesi gereğince müvekkili ile akdedilen akdi vekalet ücretinin asgari ücret tarifesi üzerinden anlaşılmış olması nedeniyle davacıdan alınmasına ve ayrıca davacı aleyhine disiplin para cezasına hükmedilmesini talep etmiş olduğu görülmekle, bu yönden de değerlendirme yapmak gerekmiştir.
Davacı, dava açılış tarihine göre 10 yıl önce gerçekleşen bir hisse devir sözleşmesine karşı hissesini devretmiş olmasına rağmen hisse devir bedellerinin kendisine ödenmediğinden bahisle belirsiz alacak davası açmış ise de ; bilahare davasından feragat ettiği ve dosyada bulunan bilgi ve belgeler uyarınca ve sunulan davalı taraf dilekçe ve ekleri dikkate alındığında davacının hukuki yararı bulunmamasına rağmen ve hisse devir bedellerini almış olmasına ve bunun da dosyada mübrez kendisinden sadır olan belgeler ile sabit olmasına rağmen ve bir tacir olması hususu dikkate alındığından basiretli tacir ilkesi uyarınca hareket etmesi gerekirken bu ilkenin dışında, hayatın olağan akışına aykırı olarak aradan 10 yıl geçtikten sonra o günün tarihi itibariyle ve gerekse bugün ki değer itibariyle çok yüksek meblağda olan hisse bedellerinin alınmadığından bahisle 10 yıl sonra dava açılmasının hayatın olağan akışına da aykırı olduğu, tüm bu nedenlerle mevcut dosya durumuna göre haksız kazanç elde temek gayesi ile hakkı olmadan dava açmış olduğu cihetiyle davacının HMK 329/2 maddesi gereği takdiren 500 TL disiplin para cezası ile cezalandırılması gerektiğine kanaat getirilmiştir.
Açılan davanın, davacı tarafça hakkı olmadan açılmış olduğu ve davalılardan …’nın cevap dilekçesi ve akabinde davacının davadan feragat etmesi üzerine sunduğu dilekçesinde, davacının müvekkili ile yapılan akdi vekalet ücretinden de sorumlu tutulmasının gerektirdiğine ilişkin talep dilekçesi ile davacının davayı açarken hakkı olmadan ve haksız kazanç elde etmek amacıyla dava açtığı sabit olduğundan, davalı … ile vekili arasındaki akdi ilişkiden kaynaklanan vekalet ücreti talebi uyarınca dosyaya herhangi bir sözleşme sunulmadığından ve talep içeriğinde de asgari vekalet ücreti yönünde anlaşma yapıldığı bildirildiğinden dava değerine göre AAÜT hükümleri dikkate alınarak HMK 329/1maddesi gereğince davalı … lehine dava değeri 10.000,00 TL üzerinden hesaplanan 1.200,00 TL akdi vekalet ücretinin de davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda Açıklanan Nedenlerle:
1-Davacının davasının HMK 307 maddesi uyarınca feragat nedeniyle reddine,
2-Davacının HMK 329/2 maddesi uyarınca 500 TL disiplin para cezasına mahkum edilmesine,
3-HMK 329/1 maddesi uyarınca 1.200,00 TL akdi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı …’ya verilmesine,
4-Alınması gereken 11,96 TL harcın peşin yatırılan 170.78 TL den mahsubu ile Hazineye irat kaydedilmesine, bakiye 158,82 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı …bank A.Ş tarafından tarafından yapılan 4,60 TL vekalet harcı giderinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
7-Davalı …bank A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunun AAÜT gereğince hesaplanan 2.180,00TL vekkalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
8-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunun AAÜT gereğince hesaplanan 2.180,00TL vekkalet ücretinin davacıdan alınarak bu davalıya verilmesine,
9-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde taraflarca peşin yatırılıp kullanılmayan bakiye gider avanslarının kendilerine iadesine,
Dair, HMK 345 maddesi uyarınca kararın taraflara tebliğ edildiği tarihten başlayarak iki hafta içinde HMK 342 maddesi gereğince düzenlenmiş dilekçe ile HMK 343 maddesi uyarınca mahkememize veya başka bir mahkemeye yapılacak başvuru ile HMK 341/1 maddesi uyarınca İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olarak dosya üzerinde inceleme ile karar verildi.
Katip …
¸e-imzalı
Hakim …
¸e-imzalı
Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.