Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/741 E. 2022/56 K. 31.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/741 Esas
KARAR NO : 2022/56
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 11/08/2017
KARAR TARİHİ : 31/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 24.05.2011 yürürlük tarihli elektrik enerjisi satış ve hizmetleri ile ilgili sözleşme imzalandığını, sözleşmenin 1 (bir) yıllığına yapıldığını, sözleşmenin ll.maddesi kapsamında kendiliğinden aynı şartlar altında birer yıl uzadığını, sözleşmenin davalı tedarikçinin ticari nitelikte sözleşmeye ek Ticari Uygulama Protokolü madde 3′ te yer alan %29′ luk fatura indirimi ve tüketiciye yansıtılmaması gereken YEK bedelinin tedarikçi tarafından davacı tüketiciye yansıtılması nedenleriyle 6 yıl sonunda sözleşmenin davacı tarafından feshedildiğini, davacıya ait abonelik numaralarının ” …” olduğunu ve toplam 6 adet sayaç üzerinden elektrik satın alma işleminin gerçekleştirildiği, söz konusu kesilen tüm faturaların ibraz edilmesi gerektiğini, EPDK tarafından taraflarına verilen cevapta davalı tedarikçinin normalde YEK bedelini faturaya yansıtmaması gerektiği, ancak davalının YEK bedelini faturaya yansıtarak haksız çıkar elde ettiğini ve taahhüt ettiği %29′ luk fatura indirim yükümlülüğünü yerine getirmeyerek sözleşmeyi gereği gibi ifa etmediğini belirterek, sözleşmenin gereği gibi ifa edilmemesi ve haksız bir şekilde müvekiline yüklenilen YEK bedelinin ve fatura indirim bedelinin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili mahkememize sunmuş olduğu 16/11/2021 havale tarihli talep artırım dilekçesi ile davasını ıslah etmişler ve ıslah harcını da yatırmıştır.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından iddia edilen indirimin uygulanmadığına ilişkin olarak iddiaların gerçeği yansıtmadığını, taraflar arasında 24.05.2011 tarihinde tedarik sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin kurulduğu tarih itibariyle elektrik tarifeleri EPDK tarafından kayıp kaçaklı olarak açıklandığını, bu suretle anılan dönemde aktif enerji bedeli ve kayıp kaçak toplamı üzerinden indirimli tekliflerin sunulduğunu, sözleşmenin protokol sayfasında da A ve B şıkları ile seçili şekilde indirimin kayıp kaçak bedelini içeren tek zamanlı Ticarethane tarifesi üzerinden olduğunu, Kayıp kaçaklı bedel üzerinden %29 olan indirim o dönem için kayıp kaçaksız bedel üzerinden %15 olarak belirlendiğini ve aboneye de o şekilde uygulandığını, ayrıca sözleşmenin 4.2 nci maddesi incelendiğinde müvekkili şirkete tek taraflı fiyat revize etme hakkının tanınmış olduğunu, anılan madde de aynen ” Ulusal Perakende Satış Elektrik tarife yapısındaki kayıp kaçak bedeli fiyatlarında herhangi bir değişiklik yapılması durumunda yapılan bu değişiklik birim satış fiyatına her iki yönde de kayıp kaçak bedelinde yapılan değişiklik oranlarında yansıtılacaktır. …ayrıca kayıp kaçak bedelinin dağıtım bedellerine gömülü hale getirilmesi durumunda ise tarifedeki müşteri birim satış fiyatında kayıp kaçak bedeli kadar indirime gidileceği için anlaşmadaki indirim oranı kadar revize edilecektir.” hükmünün taraflarca kararlaştırıldığını, anlaşılacağı üzere kayıp kaçak oranında değişiklik olması durumunda değişiklik oranında indirim oranının revize edileceğinin açıklandığı, sözleşmenin 4.3 maddesi incelendiğinde ise EPDK ve diğer kurumlar tarafından tarifede değişiklik yapılması durumunda Tedarikçi tarafından bu değişikliklerin Aboneye yansıtılacağının belirtildiği, Davacının bu değişiklikleri o dönemde kabul ettiği ancak sözleşmeyi erken fesih ettiğinden dolayı çıkan cezalara karşılık talepte bulunduğu, Nisan 2012 dönemi Mayıs tarihli elektrik faturalarına kadar sözleşmeye uygun şekilde kayıp kaçak fiyatları da göz önünde tutularak indirimin uygulandığını, 2012 yılı başında elektrik piyasasında ve maliyetlerde ciddi yükseliş olduğunu bu nedenlerle elektrik firmalarının sözleşmelerini revize veya fesih ettiğini, müvekkili şirketin de davacı tarafa durumu ilettiğini, davacı tarafın bu talebe bir dönüş yapılmadığı için talepte belirtilen 1.opsiyonun uygulandığını ve %5 indirimli olarak satışa devam edildiğini, sözleşmenin fesih anına kadar söz konusu indirimin devam edildiğini, sözleşmenin 13.maddesinde bildirimler maddesinde posta yolunun bildirimler arasında yer aldığını, kargo şirketinin kayıtlarında 06.04.2012 tarihli kayıtları ile protokol ve bilgilendirmenin ulaştığının net olduğunu, davacının diğer beyanında müvekkili şirketin YEK bedellerini faturaya yansıtarak haksız kazanç elde ettiğini iddia ettiğini ancak müvekkili şirketin faturalarda keşide edilen YEK bedelini sözleşmenin 5.maddesi ve mevzuat hükümleri doğrultusunda davacı tarafa yansıtıldığı, YEK bedelinin Yenilenebilir Enerji Kanunu teşviki kapsamında üretim yapan santraller için abonenin tüketimiyle orantılı olarak aylık faturalara yansıtılan bir bedel olduğunu, bu bedelin müvekkiline bir kazanç sağlamadığını ve vergi, fon, ve dağıtım bedelinde olduğu gibi ilgili kurum olan EPİAŞ’ a ödendiğini belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
Davacı vekili 16/11/2021 tarihli talep arttırım dilekçesi ile talebini 16.712,87 TL fatura indirim bedeli ve 1.938,78 TL YEK bedeli olmak üzere toplam 18.651,65 TL olarak belirlemiştir.
DELİLLER:
Davacı taraf delil olarak; sözleşme, ek ticari uygulama protokolü, abonelik sözleşmesi, abonelik faturaları, muavin defteri, ticari defter ve kayıtlar, bilirkişi, tanık, yemin ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davalı taraf delil olarak; elektrik tedarik sözleşmesi, faturalar, … doğalgaz tarifeleri, müvekkili şirket kayıtları, protokol, kargo şirketi kayıtları, müvekkili şirket defterleri, tanık, yemin ve her türlü yasal delillere dayanmıştır.
Davacı tarafın ticari defter ve belgeleri incelenmek üzere … Asliye Ticaret Mahkemesinden 2019/… Talimat numarasıyla SMMM bilirkişisi … tarafından 26/03/2019 tarihinde sunulan raporda; Davacıya ait yukarıda yazılı defterlerin 213 Sayılı Vergi Usul Kanunun 224 ve 225. maddeleri ile 6762 SayıJı eski T.T. Kanunun 66. Maddesi ve 6102 Sayılı – Yeni T.T.Kammun 64. Maddelerine göre Yevmiye defterinin açılış ve kapanış tasdikinin (2011 Yılı Yevmiye defterinin kapanış tasdiki yok) süresi içinde yaptırıldığı. Davacı şirketin I Sıra Nolu Elektronik Defler Genel Tebliği gereği 2016-2017 Yılı Ticari Defterlerini E-Defter olarak kayıt altına alındığı. 2 Sıra Nolu Elektronik Defter Genel tebliği 3. Maddesi gereği ise Yevmiye ve Kebir defleri beratlarını süresi içerisinde takip eden 3 .ayın sonuna kadar Gelir idaresi Başkanlığı sistemine yüklediğini, davalı şirketi, davacıya 2011-2016 Yılları arasında toplam 323.590,83 TL tutarında faturalar düzenlediği, buna karşılık davacının, davalıya toplam 293.918,76 TL tutarında ödemede bulunduğunu, davacı şirketin, dava tarihi (11.08.2017) ve 2017 Yılı sonu itibariyle davalıya 28.122,77 TL borçlu göründüğünü, dava konusu uyuşmazlık esas itibariyle taraflarca karşılıklı düzenlenmiş elektrik alım/satım sözleşmesi çerçevesinde davacı abonenin davalı elektrik tedarik şirketinde elektrik satın aldığı dönemlerde tahakkuk ettirilmiş ve ödenmiş dönemsel faturalarda YEK bedeli ilave edilip edilmeyeceği, edilmeyecek ise İade edilmesi gereken tahakkuk ettirilmiş toplam tutarın ne olduğunun hesaplanması noktasında toplanmakta olduğunu, bu noktada Mahkemeye hatırlatılmasında yarar görülen husus gerek taraflarca karşılıklı imza altına alınan sözleşme hükümleri gerekse EPDK mevzuatı uygulamaları hep birlikte dikkate almarak tarafların iddia ve savunmalarına açıklık kazandıracak aym zamanda Sayın Mahkemenin kararına katkı sağlayabilecek şeffaf ve denetime açık ve dayanağım Elektrik Piyasası kanunu ve buna dayalı EPDK mevzuatından alan değerlendirmelerin ancak enerji piyasası konusunda uzman meslek grubundan bir bilirkişi marifetiyle yapılabileceğine ilişkin olduğunu, kaldı ki dosya sunulan faturalarda dava konusu yapılan ödemeler fatura bileşenleri içerisinde giydirilmiş halde bulunmakla bu tutarların ayrıştırılması ayrı bir çalışma ve ihtisas gerektiğini, izah olunan nedenle mahkemece gönderilen talimat dosyası için SMMM bilirkişi sıfatıyla yapılan incelemeler taraflarca tahakkuk ettirilmiş ve ödenmiş faturaların muhasebe kayıtları üzerinden denetimi ile sınırlı kalmakla açıklığa kavuşturulması gereken diğer hususlarda ayrı bir bilirkişi ya da heyet raporu aldırılması gerektiğine dair rapor sunmuştur.
Mahkememizin 16/10/2019 tarihli celsesinde elektrik mühendisi … ve hukukçu bilirkişi …’dan rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişiler sunmuş oldukları 24/02/2020 tarihli raporlarında; Taraflar arasında 24.05.2011 tarihinde Elektrik Tedarik Sözleşmesi imzalandığını, davacı vekilinin beyanlarına göre faturalarda indirim uygulanmadığı ve fazladan YEK bedelinin tahsil edildiği, anılan bedellerin müvekkiline iade edilmesi gerektiğini, dava dosyasından anlaşıldığı üzere davalı şirketin dava dosyasında mübrez elektrik faturalarına indirim uygulamadığı, davalının, sözleşmeye aykırı hareket etmek suretiyle davacıdan fazla bedel tahsil ettiği, davalı şirketin, indirim farklarını iade etmesi gerektiğini, dava konusu sözleşmede YEK bedeline ilişkin bir hüküm olmadığı, muğlak sözleşme hükümlerinin, YEK bedeline gerekçe teşkil edemeyeceği, indirim oranının sağlanamaması gibi tüketici aleyhine sonuçlar doğurabileceğini, davada, YEK bedeli nedeniyle davacıya zamlı fiyat uygulanma durumunun ortaya çıktığı, bu sebeple EPDK’nın 25.07.2017 tarihli yazısına göre de haksız olarak tahsil edilen YEK bedellerinin iade edilmesi gerektiğini, davalı şirketin, hem indirim uygulamadığından, hem de faturalara YEK bedeli adı altında kalem ilave ederek davacıya indirimli fiyat yerine zamlı fiyattan elektrik enerjisi satışı yaparak taraflar arasında yapılan sözleşmeye aykırı davrandığı, davalının fazla tahsil ettiği 2.411,25 TL davacıya iade etmesi gerektiğine dair rapor sunmuşlardır.
Mahkememizin 29/06/2020 tarihli celsesinde aynı bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişiler sunmuş oldukları 09/09/2020 tarihli ek raporlarında; Bilirkişi raporunun tanzim aşamasında 9 adet elektrik faturası ibraz edildiği için hesaplamaların sadece bu faturalardaki fazla ödemelere ilişkin yapılabildiğini, taraflar arasında akdedilen sözleşme hükümlerinde YEK bedelinin tüketiciye yansıtılacağına, yansıtılacaksa ne oranda olacağına ilişkin bir düzenlemenin olmadığı, EPDK’nın mezkur yazısı da dikkate alındığında; davalı şirketin, sözleşmede açıkça öngörülmemesi sebebiyle YEK bedelini davacı şirkete yansıtmaması gerektiğini, sözleşmedeki indirim oranının revize edilebilmesi için “kayıp kaçak bedelinin dağıtım bedellerine gömülü hale getirilmesi” ve “tarifedeki birim satış fiyatında kayıp kaçak bedeli kadar indirime gidilmesi” şartlarının arandığı; söz konusu şartların somut olayda gerçekleşmediği ve bu nedenle davalının, sözleşmedeki indirim oranını indirmesinin sözleşme hükümlerine uygun olmadığını, Mahkemenin; sözleşmede belirlenen indirim oranının revize edilmesi için aranan şartların sağlandığı kanaatinde olması halinde, revizeye ilişkin bildirimin muteber biçimde yapılmadığını, davalının, davacıya sözleşmede öngörülen oran üzerinden indirim yapmaması nedeniyle fazla tahsil ettiği 2.411,25-TL’nin davacı şirkete iade etmesi gerektiğini, davacının kendisi adına düzenlenen faturalara itiraz etmediği yönündeki savunmanın takdirinin tamamen Mahkemeye ait olduğuna dair ek rapor sunmuşlardır.
Mahkememizin 23/11/2020 tarihli celsesinde elektrik mühendisi … ve hukukçu bilirkişi …’dan rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişiler sunmuş oldukları 11/04/2021 tarihli raporlarında; Dava konusu faturalarda düzenlenen Yek Alacak Tutarı toplamının 1.938,78 TL olduğu, Taraflar arasında yapılan Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi 5. Maddesinde ve Ticari Uygulama Protokolü 4.maddesinde YEK bedeline ilişkin bir hüküm olmadığını, Sözleşme hükümlerinin YEK bedeline gerekçe teşkil edemeyeceği, Davacı …Şirketi (Abone)’nin adına düzenlenen faturalara yansıtılan toplam 1.938,78 TL YEK bedelinden (dosyada tespit edilen) sorumlu tutulamayacağını, davalı Şirket tarafından Davalı adına düzenlenen elektrik faturalarına (dosyaya sunulmuş), 2012/5 döneme kadar %29 indirim uygulandığı, sonraki dönemlerde %29 luk indirimlerin uygulanmadığı, Ayrıca 2016/4 ve 2016/5 dönemlerinde indirim uygulanmadığı tespit edilmiş olup, ibraz edilen faturalara ilişkin Davacı tarafından toplam KDV ve fonlar dahil 466,87-TL fazladan elektrik tüketim bedeli ödendiğini, mahkemece, davalı tarafça düzenlenmiş 06.04.2012 tarihli protokole ilişkin bildirimin yasal yükümlülüklere uygun olmadığının ve %29 luk indirim uygulanması gerektiğinin kabulü halinde davacı tarafça 16.246,00-TL talep edilebileceğine dair rapor sunmuşlardır.
Mahkememizin 28/06/2021 tarihli celsesinde bilirkişilerden ek rapor alınmasına karar verilmiş olmakla, bilirkişiler sunmuş oldukları 30/09/2021 tarihli ek raporlarında; 11.04.2021 tarihli kök raporda kanaatimizi değiştirecek herhangi bîr bilgi ve belgenin mahkemece olarak sunulmamış olduğunun tespit edilmiş olduğunu, kök raporlarının sonuç bölümünde belirtilen görüş ve kanaatlerinde herhangi bir değişiklik olmadığına dair ek rapor sunmuşlardır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE:
Dava; elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklı olarak fazla yapıldığı iddia olunan ödemelerin iadesi talepli belirsiz alacak davasıdır.
Çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; taraflar arasında imzalanan elektrik abonelik sözleşmesi uyarınca davalının davacıdan yek bedeli ve indirim bedeli adı altında fazladan yapmış olduğu tahsilatın bulunup bulunmadığı, mevcut ise miktarının tespiti ve davacıya iadesinin gerekip gerekmediği noktalarında toplanmaktadır.
Tarafların iddia ve savunmaları, farklı heyetlerden alınan bilirkişi raporları ile dosyamızda bulunan tüm bilgi ve belgeler bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalının tedarikçi, davacının abone olduğu elektrik abonelik sözleşmesi akdedildiği, sözleşme ile uygulanması % 29 oranındaki indirimin uygulanmadığı ve davacı/tüketiciye yansıtılmaması gereken YEK bedelinin davacıya yansıtıldığı iddiası ile fazla ödendiği tespit edilecek YEK bedeli ve indirim tutarının davacıya iadesi istemli işbu alacak davasının ikame edildiği, 12/04/2021 havale tarihli bilirkişi heyet raporunun denetime ve hüküm kurmaya elverişli, açık, sade ve dosyamız kapsamı ile uyumlu olduğu kanaatine varılmakla anılan rapor doğrultusunda taraflar arasında akdedilen Elektrik Enerjisi Satış Sözleşmesi 5. maddesinde ve Ticari Uygulama Protokolü 4.maddesinde YEK bedeline ilişkin bir hüküm olmadığı, sözleşme hükümlerinin YEK bedeline gerekçe teşkil edemeyeceği, düzenlenen faturalara yansıtılan toplam YEK bedelinin 1.938,78 TL olduğu,
Davalı tarafından davacıya düzenlenen elektrik faturalarına, 2012/5 döneme kadar % 29 indirim uygulandığı, sonraki dönemlerde % 29’luk indirimlerin uygulanmadığı, ayrıca 2016/4 ve 2016/5 dönemlerinde de indirim uygulanmadığı, ibraz edilen faturalara ilişkin davacı tarafından toplam KDV ve fonlar dahil 466,87 TL fazladan elektrik tüketim bedeli ödendiğini, davalı tarafça düzenlenmiş 06.04.2012 tarihli protokole ilişkin bildirimin karşı tarafa usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği, bu bağlamda %29’luk indirim uygulanması neticesinde davacının indirim bedeli olarak 16.246,00+466,87 TL olmak üzere toplam 16.712,87 TL alacağının bulunduğu anlaşıldığından, davanın kabulü ile 16.712,87 TL indirim bedeli ve 1.938,78 TL YEK bedeli olmak üzere toplam 18.651,65 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelere binaen;
DAVANIN KABULÜ İLE;
1-16.712,87 TL fatura indirim bedeli ve 1.938,78 TL yek bedeli olmak üzere toplam 18.651,65 TL’nin dava tarihi olan 11/08/2017 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli 1.141,66-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40-TL ve 299,74-TL tamamlama harcından mahsubu ile eksik kalan 810,52-TL ‘nin davalıdan tahsili ile Hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40-TL peşin harç, 299,74-TL tamamlama harcı, 31,40-TL başvuru harcı, 4,60-TL vekalet harcı ve 3.940,00-TL tebligat/posta/bilirkişi gideri olmak üzere toplam 4.307,14–TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca hesap olunan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafça yatırılan ve harcanmayan gider avansından arta kalan kısmın karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde … Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup ana hatları ile anlatıldı.31/01/2022

Katip …
¸e-imzalı

Hakim …
¸e-imzalı

Bu belge 5070 sayılı Yasa uyarınca güvenli E-İMZA ile imzalanmıştır.