Emsal Mahkeme Kararı İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/713 E. 2020/708 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İSTANBUL
11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO:2017/733 Esas
KARAR NO:2020/737

DAVA:İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ:09/08/2017
KARAR TARİHİ:17/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA DİLEKÇESİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı …, müvekkili firmadan “…” adlı ürününün mobil ortamda reklamının yapılması amacı ile müvekkili ile anlaştığını, taraflar arası yapılan yazışmalar sonucunda davalı …’nin ürünü müvekkili şirket aracılığı ile mobil uygulamalara (…platformlarına) reklam olarak dağıttığını, müvekkili şirketin davalıya, anlaşmaya konu hizmetlerin tamamı (süre ve tıklanma hesabına göre) eksiksiz olarak verildiğini, icra dosyasında mevcut muavin defter raporundan da anlaşılacağı üzere bakiye 24.921,60 TL tutarında borç, borçlu tarafından ödenmediğini, davalı, müvekkili şirketten 05.08.2016 – 28.12.2016 arasında hizmet aldığını, borcun ödenmemesi üzerine karşı taraf ile, borç konusunda defalarca görüşüldüğünü, ancak davalı borçlu ödemeden kaçındığını, bunun üzerine taraflarınca …. İcra Müdürlüğü … E. dosyası üzerinden cari hesap ekstresine konu 31.152,00 TL tutarı üzerinden icra takibi başlatılmışsa da davalı tarafça söz konusu icra takibinin tamamına itiraz edilmesi üzerine icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, açıklanan nedenlerle müvekkilinin işbu dava tarihi sonrası doğacak alacak kalemleri ve sair dava ve talep hakları saklı kalmak kaydı ile, haksız ve dayanaksız itirazın iptaline, …. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasının 24.921,60 TL üzerinden takip tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte devamına, alacağın %20’sinden az olmamak üzere davalının icra inkar tazminatı ödemesine hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP DİLEKÇESİ:
Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili … Ltd. Şti kendisinden reklam talebinde bulunan müşterilerinin reklam hizmetlerinin bir kısmını … Ltd.Şti. tarafından karşılamakta ve bu aracılık faaliyeti sonrasında işin mahiyetine göre %20 ile %30 oranları arasında değişen komisyon bedellerini … Ltd.Şti.’den tahsil etmekte olduğunu, dava konusu olayda … Ltd.Şti vermesi gereken reklam hizmetlerinin büyük bir kısmını yerine getirmediğini, davacı tarafın müvekkili şirkete sunmuş olduğu kendi panellerinde ki medya reklam raporları, müvekkili şirketin reklam raporları ve müvekkili şirketin müşterisi olan firmanın reklam sayımları ile birbirini tutmamakta olduğunu, söz konusu bu eksikliğin giderilmesi amacı ile taraflar arasında şifahen görüşmeler yapıldığını ve davacı taraftan eksikliğin tamamlanacağı yönünde teyitler alındığını, kendi müşterisi karşısında eksik ifa sebebi zor duruma düşen ve dolayısı ile ödeme alamayan müvekkili şirket, bir çok defa anlaşma konusu reklam hizmetinin tamamlanmasını istemiş ise de davacı taraftan olumlu herhangi bir dönüş olmadığını, ancak reklam hzimetlerinde ki tüm bu olumsuzluklar ve tıklanma sayılarında ki büyük farklara rağmen davacı taraf tamamen kötü niyetle 31.152,00 TL’lik ücret tutarını icraya konu ettiğini ve ilamsız icra yoluyla tahsil etmeye çalıştığını, davacı tarafın, hukuki dayanaktan yoksun,tamamen kötü niyetli olarak icraya koymuş olduğunu ve verilmemiş olan hizmet bedelinin ödenmesini talep ettiği bir icra takibine ödeme yapılmasını talep ettiğini, açıklanan nedenlerle davaya karşı cevaplarının kabulü ile açılan haksız bu davanın tüm talepleri ile reddine, davacı tarafın %20’den az olmamak üzere tazminatına mahkum edilmesine ,tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Mahkememizce davaya konu edilen …. İcra Müdürlüğünün … Es. Sayılı dosyası ile … Vergi Dairesinden talep edilen 208/2016 dönemine ait BA formları celp edilip incelenmiştir.
Taraflar arasındaki ihtilafın; davacının davalıdan takip tarihi itibariyle varsa ferileri ile birlikte borç miktarı, alacağın likit olup olmadığı noktalarında toplandığı görülmüştür.
Mahkememizin 20/06/2018 tarihli celse beş nolu ara karar gereğince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tarafların ilişki dönemine ait taraf ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, bilirkişi olarak konusunda uzman SMMM bilirkişisi …seçilmiş, adı geçen bilirkişice sunulan 28/09/2018 tarihli rapor ve 26/03/2020 tarihli ek raporun dosya içerisinde olduğu görülmüştür.
Bilirkişi rapor ve ek raporun tetkikinde, davacı şirketin 2016 yılına ait ibraz ettiği ticari defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında ve usulüne uygun olarak yaptırmış olduğu, defterlerinin birbirini teyit eder şekilde tutulduğu, kayıtların düzenli ve yasalara uygun tutulduğu, ticari defterlerin HMK 222 maddesi uyarınca sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu, davalı şirketin defter ibrazında bulunmadığı, davacı şirketin sahibi lehine delil niteliğine haiz 2016 yılına ait ticari defterlerinin incelenmesi sonucunda davalı şirketten 24.921,60 TL alacaklı olduğu, davacı şirketin icra takibine koyduğu alacağın 29.08.2016 tarih … nolu 31.152,00 TL(KDV Dahil)’lik tutarındaki faturadan kaynaklandığı ve faturalara konu ürünlerin teslimine ilişkin teslim alan kısımlarında davalı şirkete ait imzaların mevcut olmadığı, dosya kapsamında … Vergi Dairesi Başkanlığı … Vergi Dairesi Müdürlüğünden alınan 18/03/2020 tarih … E, sayılı yazısında: davalı şirketin 2016/08 ayına ait BA formu talep edilmiş olup, BA formunda davacı şirketten 26.400.00 TL (KDV Hariç)lik alım yaptığına dair beyanda bulunmadığı tespit edildiği, davacı şirketin alacağa konu ürünlerin teslimine ilişkin belge ibraz edemediği, davaya konu faturanın davalı şirketin BA formunda beyan etmediği, taraflar arasında e-mail yazışmalarının mevcut olduğu ancak faturaya konu ürünlerin davalı şirkete teslimine ilişkin ispata muhtaç kaldığı kanaatiyle raporlar alınmıştır.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava cari hesaba dayalı alacak için …. İcra Dairesi’nin … sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
2004 sayılı İİK ‘ nun 67 maddesinde takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı tarafından davalı aleyhine …. İcra Dairesi’nin… sayılı dosyası ile cari hesaba dayalı olarak 31.152,00 TL asıl alacak için ilamsız icra takibine başlandığı, davalı yana örnek 7 ödeme emrinin 22.06.2017 tarihinde tebliğ edildiği, davalı vekili tarafından 28.06.2017 tarihinde 7 günlük itiraz süresinde asıl alacak ve ferilerine itiraz edilerek takibin durduğu, davacı vekili tarafından 09.08.2017 tarihinde eldeki itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasında ticari ilişki olduğu konusunda ihtilaf bulunmamaktadır. Taraflar arasında ihtilaflı husus davacı tarafından sağlanan reklam hizmetinin eksiksiz olarak yerine getirilip getirilmediği ile davacı yanın davalıdan alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
4721 sayılı TMK’nun 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur.
HMK 190/1 maddesine göre ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
Bu açıklamalara göre davacı, davalı yana eksiksiz bir şekilde hizmet verdiğini ispat etmelidir. Davacı kendi ticari defterlerine göre alacaklı durumdadır. Davacının alacağa konu faturaları davalıya tebliğ ettiğine dair dosya da belge bulunmamaktadır. Davalı tarafından ticari defterleri ibraz edilmemiştir. Davalının vergi dairesine bildirilen BS formlarında da davacının alacağına rastlanmamış olup, davacı davalı yana takip edilen miktar itibariyle hizmet verdiğini ve alacaklı olduğunu ispat edememiş, ispat olunamayan davanın reddine karar verilmiştir.
İcra İflas Kanunun 67/2.maddesi uyarınca itirazın iptali davasının kısmen veya tamamen reddi halinde, borçlu lehine hükmedilecek tazminat kötü niyet tazminatı olup, borçlu lehine kötü niyet tazminatına hükmedilebilmesi için icra takibinin haksız olmasının yanında takip alacaklısının kötü niyetli olması gerekir. Alacaklı icra takibi başlatmakta kötü niyetli değilse aleyhine kötü niyet tazminatı hükmedilemez. Somut olayda, davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu dosya kapsamından anlaşılmamaktadır. Bu sebeple davalı yanın kötü niyet tazminatı isteminin reddine karar verilerek uyuşmazlığın bütünü hakkında aşağıdaki şekilde hüküm kurma yoluna gidilmiştir.
KARAR : Gerekçede açıklandığı üzere;
1-)Davanın REDDİNE
2-) Davalının kötü niyet tazminatı isteminin REDDİNE
3-)Alınması gereken 54.40 TL karar ve ilam harcının davacı tarafından peşim ödenen 269,84 TL harçtan mahsubu ile bakiye 215,44 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran davacıya iadesine
4-)Davacı tarafından bu yargılama nedeni ile yapılan giderlerin kendi üzerinde bırakılmasına
5-)Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği hesap olunan 3.738,24 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı yana ödenmesine
6-)Gider avansının harcanmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve istek halinde ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık yasal süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/11/2020

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır